Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/363 E. 2023/625 K. 25.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/363 Esas – 2023/625
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/363 Esas
KARAR NO : 2023/625

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :…
VEKİLLERİ : Av. ….
Av. ….

DAVA : Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan (Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/06/2021
KARAR TARİHİ : 25/09/2023
KARAR Y.TARİHİ : 27/09/2023
Mahkememizde görülmekte olan “Tazminat” davasının yapılan açık yargılaması sonunda, aşağıdaki karar tesis edilmiştir.
I-İDDİALAR
1. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 2007 yılından itibaren yerleşik … Ltd. isimli şirketten ülkemize yapıştırıcı ithal ettiğini ve bu ürünlerin satışını ülke genelinde gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket ile … Ltd isimli şirket arasında verilen siparişler, yapılan ödemeler konularındaki tüm iletişimin şirketlerinin kurumsal mail adresleri üzerinden sağladığını, 2019 yılı Şubat ayı içeresinde müvekkili şirkete ödeme bilgileri ile ilgili sahte mailler gönderildiğini, sahte mail adresinden müvekkili şirket mailine ödemelerin yapılacağı başka bir kişi adına kayıtlı IBAN numarası bilgisi gönderildiği ve yapılacak 113.022,00 Euro tutarındaki ödemenin bu hesaplara yapılmasının talep edildiğini, müvekkili şirket bu sahte mail adresinden gönderilen maillerde yer alan IBAN numaralarından … IBAN numaralı … Bank bünyesinde bulunan hesaba 08.02.2019 tarihinde 59.170,00 Euro, … IBAN numaralı … Bank bünyesinde bulunan hesaba 28.02.2019 tarihinde 53.852,00 Euro olmak üzere toplam 113.022,00 Euro tutarındaki ödemeyi … Bankası … Şubesinde bulunan hesabından, işlemin alıcı ihracatçı firma kısmına doğru şekilde “… Ltd” yazarak gerçekleştirdiğini, müvekkili şirketin alıcı kısmına, doğru bir şekilde “… Ltd” ismini yazmasına rağmen alıcı ismi ve IBAN numarasının eşleşip eşleşmediği kontrol edilmeden davalı bankanın dolandırıcı olduğu iddia edilen kişilerin hesabına havale işlemini gerçekleştirdiğini, davalı bankanın alıcı ismi ve IBAN numarasının eşleşip eşleşmediğini kontrol etmeyerek kusurlu olduğunu, yapılan ödemelerin ardından … şirketinden ödemelerin alınmadığına dair bildirim yapılması ve gerçekleşen dolandırıcılık eyleminin müvekkili şirket tarafından tespit edilmesi üzerine davalı bankaya yazılı başvuru yapılarak iki tranfer tutarı olan 113.022,00 Euro’nun iade edilmesinin talep edildiğini, davalı bankaya yapılan yazılı bildirim ve talebin ardından 10.04.2019 tarihinde davalı bankaya gönderilen e-mail ile 08.02.2019 tarihli dolandırıcılık işlemlerine konu ödeme belgelerinin alıca banka tarafından korumaya alındığı ve iadesi için … Bankası’ndan teminat mektubu istendiğinin bildirildiğini, davalı banka korumaya alınan paranın iade edilmesi için alıcı … Bank’a teminat mektubu sunulmadığını, davalı bankanın dolandırıcılık eyleminin tespit edilmesinin akabinde alıcı bankanın … (tazmin mektubu – teminat mektubu) verilmesi halinde ödemenin iade edileceğini bildirmesine rağmen alıcı bankaya bu mektubu sunmayarak müvekkilin zararının tazmin edilmesine engel olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 Euro zararın ödeme tarihinden itibaren işleyecek bankalarca fiilen uygulanan en yüksek Euro mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-SAVUNMALAR
2. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemelerin … Mahkemeleri olduğunu, alıcı hesap sahibi ile Iban bilgilerinin kontrolünün davacı şirketin sorumluluğunda olduğunu, talimattaki alıcı hesabın müvekkili dışında bir bankaya ait hesap olduğundan müvekkili bankaca alıcı hesapla Iban uyuşmazlığının kontrolünün mümkün olmadığını, müvekkili bankanın talimat ne yönde ise işlemleri buna göre gerçekleştirildiğini, alıcı unvanı ile hesap numarası uyumu ile ilgili kontrol yurtdışı bankalar tarafından tamamen insiyatif dahilinde yapılabileceğini, davacının zararı iddiasını ispatlamakla yükümlü olduğunu, dava konusu taleplerin işlem ve zenginleşen alıcı hesap sahibine yönetilmesi gerektiğini, talimattaki Ibana gönderim yapan bankanın herhangi bir kusuru bulunmadığını, müvekkili bankanın bir kusurunun bulunmadığını, Iban kontrolünün alıcı hesap bankası tarafından yapılması gerektiği ve alıcı bankanın kusuru olsa bile alıcının bankası ile gönderici banka arasında bir yardımcılık ilişkisi bulunmadığından gönderici bankanın sorumlu tutulamayacağını savunmuş haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR
A. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar
3.Taraflar arasında, davacı yanın davalı bankanın … şubesindeki hesabından dava dışı … Bank nezdinde bulunan … IBAN numaralı hesaba 08.02.2019 tarihinde 59.170,00 Euro, … Bank nezdinde bulunan … IBAN numaralı hesaba 28.02.2019 tarihinde 53.852,00 Euro olmak üzere toplam 113.022,00 Euro tutarında para transferi yaptığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları
4. Davadaki uyuşmazlığın; davacı yanın davalı bankanın … şubesindeki hesabından dava dışı … Bank nezdinde bulunan … IBAN numaralı hesaba 08.02.2019 tarihinde gönderilen 59.170,00 Euro ile … Bank nezdinde bulunan … IBAN numaralı hesaba 28.02.2019 tarihinde gönderilen 53.852,00 Euro olmak üzere toplam 113.022,00 Euro’nun, transfer edilen hesapların gerçek alıcı dışındaki kişilere ait olduğunun anlaşılması karşısında; transfer işleminde ve sonrasında davalı bankanın kusurunun bulunup bulunmadığı, oluşan davacı zararından sorumlu tutulup tululamayacağı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER
5. Hesap Hareketleri,
6. E mail yazışmaları,
7. Banka kayıtları,
8. …. soruşturma sayılı dosyası,
9. Mahkememizce dosya üzerinde bankacı bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmış olup; bilirkişi 07.04.2023 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davacı şirketin, sahte mail adresinden gönderilen e postalarda belirtilen ve dava dışı ihracatçı
şirkete ait olmadığı anlaşılan;
– … IBAN numaralı … Bank bünyesinde
bulunan hesaba 08.02.2019 tarihinde 59.170,00 Euro,
– … IBAN numaralı … Bank bünyesinde bulunan hesaba
28.02.2019 tarihinde 53.852,00 Euro
olmak üzere toplam 113.022,00 Euro’yu davalı … Bankası A.Ş.’nin … Şubesinde bulunan
hesabından yurt dışına transfer ettiği, davacı tarafça transfer işlemleri gerçekleştirilirken, alıcı/ihracatçı firma ismi kısmına doğru
şekilde “… Ltd” yazıldığı, ancak hesap numaraları kısmına, sahte e postalarla
davacıya bildirilen IBAN numaralarını yazdığını, transfer yapılan hesap numaralarının alıcı/ihracatçı firma olan … Ltd.’e ait
olmadıklarının anlaşıldığı,
IBAN ile yapılan havale/transfer işleminde, bu numaranın verilmesinden sonra banka ismi, ülke
ismi, hesap numarası ve bunun gibi ek bilgilere ihtiyaç bulunmadığı, IBAN’ın yirmi iki adet harf
ve/veya rakamdan oluştuğu, bu sistemde havale/transfer işlemi sırasında bir rakamın yanlış
girilmesi hâlinde sistemin “hatalı IBAN” uyarısı vereceği, sistemin, IBAN’ı oluşturan rakamların
ve harflerin değerinde veya sırasında yapılacak bir yanlışlığı kabul etmeyeceğini, IBAN doğrulama zorunluluğundan kastedilen şeyin de, yukarda izah edilen doğrulama/kontrol
yöntemi olduğu,
davalı bankanın, davacı şirketin kendisine bildirdiği IBAN’ı aynen girmek suretiyle yaptığı
transfer işlemi sırasında IBAN’ın ait olduğu hesap sahibi ile havale amirinin belirttiği kimsenin
aynı kişi olup olmadığını görme veya denetleme imkânına sahip olmadığı, bu iki bilginin birbiriyle
eşleşip eşleşmediğinin sadece lehdar banka tarafından görülüp kontrol edilebileceği, paranın
gönderildiği …’deki banka hesabının gerçekten alıcı – ithalatçı şirkete ait olup olmadığının
davalı banka tarafından tespitinin mümkün olmadığını, yurt dışına yapılan transferlerde, IBAN ile
alıcı isminin uyuşup uyuşmadığı hususunda bankaların araştırma yükümlülüğünü öngören bir
mevzuat kuralı bulunmadığını,
davacı tarafın talebinin yerinde olmadığı görüşü bildirilmiştir.
10. Mahkememizce dosya üzerinde yeni bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yaptırılmış olup; bilirkişi heyeti rapor ve ek raporlarının sonuç kısmında özetle; tespit edilen maddi olgular ile somut verilere dayanan gerçekleşenler çerçevesinde, davalı bankanın resen idemnity (tazmin mektubu) düzenleme yükümlüğünü doğuran herhangi bir hukuki gerekçe olmadığından davalı bankanın kusurlu olmadığı şeklinde görüş bildirilmiştir.
V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE
11. Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
12. Somut olayda; davacı şirketin, …’de yerleşik … Ltd. isimli şirketten mal ithal ettiği, davacı şirket ile … Ltd. arasındaki iletişimin mail adresleri üzerinden sağlandığı, ihracatçı firma olan … Ltd. şirketinin mail adresinin; çalışanı olan … isimli personelin “…” adresi olduğu, ancak 2019 yılı Şubat ayında ve izleyen aylarda mail adresindeki “…” yerine tek “n” harfi ile “… şeklindeki sahte mail adresinden davacı şirkete mal alış bedellerinin ödeneceği hesap numarası bilgileri ile ilgili sahte mailler gönderilerek ödemelerin gönderilen hesaplara yapılmasının istendiği, davacı şirketin de sahte mail adresinden gönderilen e postalarda belirtilen ve dava dışı ihracatçı şirkete ait olmadığı anlaşılan … Bank bünyesinde bulunan … IBAN nolu hesaba 08.02.2019 tarihinde 59.170,00 Euro, … Bank bünyesinde bulunan … IBAN numaralı hesaba 28.02.2019 tarihinde 53.852,00 Euro olmak üzere toplam 113.022,00 Euro tutarında para transferi yaptığı anlaşılmıştır.
13. Davacı şirket tarafından yapılan para transferleri, davalı şirketin … Şubesinde bulunan hesabına ait internet bankacılığı üzerinden bizzat gerçekleştirilmiş olup; transfer işlemi gerçekleştirilirken, alıcı/ihracatçı firma ismi kısmına doğru şekilde “… Ltd” yazıldığı, ancak hesap numaraları kısmına sahte e postalarla davacıya bildirilen IBAN numaralarının yazıldığı görülmüştür.
14. Davacı yanca transfer yapılan hesap numaralarının alıcı/ihracatçı firma olan … Ltd.’e ait olmadığının anlaşılması üzerine davalı bankaya 08.04.2019 tarihinde yazılı başvuruda bulunarak 113.022,00 Euro’nun iadesi istenilmiştir.
15. Alıcı banka olan … Bank nezdindeki girişimler neticesinde bu bankaya gönderilen 59.170 Euro’nun; 20.990,94 Euro’luk kısmı 03.12.2019 tarihinde davacının hesabına iade edilmiştir.
16. Davacı yan, davalı bankanın, transfer yapılan IBAN hesabının ihracatçı firma olan … Ltd. isimli şirkete ait olup olmadığını denetlemediğinden ve yine olayın ortaya çıkmasından sonra ise alıcı bankanın istediği tazmin mektubunu düzenlemediğinden, kusurlu olduğunu ileri sürerek, oluşan zararının tahsili talep etmiştir.
17. … Bankası tarafından 10.10.2008 tarihli ve 27020 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu transfer işlemlerinin gerçekleştiği tarihlerde yürürlükte olan …. sayılı Uluslararası Banka Hesap Numarası (IBAN) Hakkında Tebliğ’in 7. maddesinin 1. fıkrası “(1) … Ekonomik Alanında yer alan ülkelerdeki hesaba yapılan para transferlerinde alıcıya ait IBAN’ın doğrulanması ve kullanılması zorunludur. Ancak, bankalar ile yurtdışında sınır ötesi ödemeleri gerçekleştiren kuruluşlar arasında kendi nam ve hesaplarına gerçekleştirilen işlemler ile talep edilmesine rağmen müşteri tarafından alıcıya ait IBAN’ın bildirilmeyeceğine ilişkin müşterinin yazılı beyanının alındığı işlemlerde bu zorunluluk aranmaz.” Şeklindedir. Madde metninde yer alan “IBAN’ın doğrulanarak kullanılması zorunluluğu” hesap sahibinin adı ile IBAN numarasının eşleştirilmesi olmayıp, bildirilen IBAN numarasının IBAN oluşturma kurallarına uygun olup olmadığının kontrolü yahut teyidi anlamına gelmektedir. Davalı banka, davacı şirketin kendisine bildirdiği IBAN’ı aynen girmek suretiyle yaptığı transfer işlemi sırasında IBAN’ın ait olduğu hesap sahibi ile havale amirinin belirttiği kimsenin aynı kişi olup olmadığını görme veya denetleme imkânına sahip değildir. Bu iki bilginin birbiriyle eşleşip eşleşmediği, sadece lehdar banka tarafından görülüp kontrol edilebilecek bir husustur. Paranın gönderildiği …’deki banka hesabının gerçekten alıcı ihracatçı şirkete ait olup olmadığının davalı banka tarafından tespiti mümkün değildir. Yurt dışına yapılan transferlerde, IBAN ile alıcı isminin uyuşup uyuşmadığı hususunda bankaların araştırma yükümlülüğünü öngören bir mevzuat kuralı da bulunmamaktadır. Yani, davalı bankanın, paranın gönderildiği hesabın ihracatçı firmaya ait olup olmadığını kontrol etme yükümlülüğü bulunmadığı gibi esasen bu denetimi yapması da filine mümkün değildir. Bu nedenle davacı yanın, davalı bankanın, transfer yapılan IBAN hesabının ihracatçı firma olan … Ltd. isimli şirkete ait olup olmadığını denetlemediği iddiası haklı ve yerinde değildir. Zira, davacı şirketin internet bankacılığı üzerinden IBAN hesabına para transferi yaptıktan ve para muhabir banka hesabına geçtikten sonra, davalı bankanın alıcı banka uhdesinde tutulan para üzerinde hiçbir şekilde kontrol ve denetim yetkisi bulunmadığı açıktır. Bu aşamada, davalı bankanın, sahtecilik işlemine karşı yeterli güvenlik tedbiri almadığı iddiası temelsiz kalmaktadır.
18. Davacı yan, diğer bir sorumluluk sebebi olarak davalı bankanın davacı şirkete; “… ref ile giden ve dolandırıcılık olan işlemde alıcı Bankanın bedeli korumaya aldığını ve iadesi için … (tazmin mektubu) istendiğini belirten bir mesaj gelmiştir. Örnek olan … eki ektedir. (banka adı kısmının bankamız olarak düzenlenmesi istenmiş) Bilgilerinize” şeklinde e posta gönderdiği, bu e postanın …’deki alıcı bankadan davalı bankaya gönderildiğini, davalı bankanın e posta gereğini yerine getirmediğinden kusurlu olduğunu ileri sürmüştür. Yapılan mail içeriği ve yazışmalarda; … ülkesindeki alıcı bankanın transfere konu paranın şüpheli olacağı inancıyla parayı blokeye aldığı ancak paranın hesap sahibine ödenmesinin durdurulması için tazmin mektubu talep ettiği, davalı bankanın da bu talebi davacı şirkete ilettiği anlaşılmıştır. Burada, öncelikle davalı bankanın kendiliğinden tazmin mektubu düzenleme yükümlülüğünün bulunup bulunmadığının irdelenmesi gerekmektedir. Davalı bankanın resen … (tazmin mektubu) düzenlemesini zorunlu kılacak herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Her ne kadar davacı yan, davalı bankanın basiretli bir tacir olarak gerekli önlemleri alması gerektiği ileri sürmüş ise de; davalı banka basiretli tacir olarak, alıcı bankanın tazmin mektubu düzenlenmesi talebini davacıya iletilmiş olmasına rağmen, davacı şirket tazmin mektubu düzenlenmesi için hiç bir girişimde bulunmamıştır. Kaldı ki, davacının da bu yönde bir iddiası bulunmamaktadır. Bu halde; davalı bankadan resen tazmin mektubu düzenlemesini beklemek haklı olmadığı gibi, olayda davalı bankanın özen yükümlülüğünü ihlal ettiğinden bahsetmekte mümkün değildir.
19.Açıklanan nedenlerle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
VI-HÜKÜM
1-Davanın REDDİNE,
Karar ve İlam Harcı
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 269,85-TL harçtan, peşin alınan 59,30.-TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55‬-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Yargılama Giderleri ve Gider Avansı
3-Yargılama sırasında yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
5- Arabuluculuk Kanunu 18A/13 maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Asagari Ücret Tarifesi uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Vekalet Ücreti
6-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 1.036,68 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,

Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren … Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere 25.09.2023 tarihinde verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/09/2023
Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır