Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/351 E. 2021/433 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti
Adına Yargılama Yapmaya Ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/351
KARAR NO : 2021/433
2-… -…
3-… -…
4-… -…
5-… -…
DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 11/06/2021
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili; davalı … AŞ’nin 2017 yılında davacı ve davalılar tarafından kurulduğunu, müvekkilinin şirketteki payının %50 davalıların ise (%12,5 x 4)=%50 olduğunu, şirket ortaklarının aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olduklarını, temsil yetkisinin müşterek imza ile yönetim kurulu başkanı olarak davacı ve başkan vekili olarak davalı …’a verildiğini, yön.kur.başk. davacının tüm yönetim ve idare yetkilerini 15.03.2018 tar. Vekaletname ile davalı …’a devrettiğini, şirket sermayesinin %50’sine sahip davalıların şirketin müşteri ve tedarikçilerini perde arkasından kurup yönettikleri… AŞ’ye yönlendirdiklerini, bu suretle davalı … AŞ’nin cirosunu 17 kat azaldığını, davalıların…AŞ’nin müşteri ve tedarikçileri ile irtibata geçerek ticari faaliyetlerini kendi kurdukları… AŞ üzerinden devam edilmesini sağladıklarını, …müşterileri ve tedarikçilerine…tarafından e-postalar altıldığını, …AŞ’nin içinin bu şekilde boşaltılmasının %50 ortak olan davacıya zarar verdiğini, …AŞ’nin Nisan/2021 deki cirosu 6.775.000 TL iken Mayıs/2021’de 398.000 TL’ye düştüğünü, daha sonra davalı … ve …’in hisselerini davalı …’a devrettiklerini, hisse devri yapan … ve …’in… … AŞ’nin yönetim kurulu üyesi olarak göreve başladıklarını, 03.06.2021 tarihli analiz değerlendirme raporunda; …AŞ’nin yönetim kurulu başkanı olan davacı ile paylaştığı bilgilerin vergi beyannameleri ile uyumlu olmadığı işlem ve kayıtların fiktif olduğu yönünde şüphe ve kanaat bulunduğunun belirtildiğini, Karbon AŞ’nin maruz kaldığı suiistimaller hakkında…2021/111945 sayılı dosyası üzerinden soruşturma başlatıldığını, TMK 403.maddesine göre belirli işleri görmek veya mal varlığını yönetmek için kayyım atanabileceğini, 426.maddesi uyarınca yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel varsa temsil kayyımı atanabileceğini, …AŞ’nin yasal temsilcisi olan davacı …’in temsil yetkisini gereği gibi kullanamadığını, davalıların yönetim kurulunda çoğunluğu temsil ettiklerini, müvekkilinin yönetime etkin şekilde katılamadığını, şirketin içinin boşaltılmasının önüne geçilebilmesi için kayyım atanmasının zorunlu olduğunu, kayyım atanması isteminin ihtiyati tedbir niteliğinde olduğuna ilişkin Yargıtay .. . HD’nin emsal kararı olduğunu, taleplerinin de bu nitelikte olduğu için durumun aciliyeti sebebiyle işbu davanın ikame edildiğini, 4 davalıdan ikisinin …’in yönetim kurulu üyeliği görevini ifaya devam ettiklerini, bu sayede istedikleri kararı aldıklarını belirterek…içinde meydana gelen hukuka aykırı davranışların tespiti ve davalı şirkete acilen kayyım atanmasına, …’ın vekaletname ile sahip olduğu yetkilerinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa tebligat çıkarılmamıştır.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, davalı şirkette gerçekleşen haksız ve hukuka aykırı olayların tespiti ile şirkete ihtiyati tedbir yoluyla kayyım atanması ve davacı şirket yetkilisi tarafından davalı … adına verilen vekaletnamedeki tüm yetkilerin kaldırılması istemine ilişkindir.
Tespit davaları bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının belirlenmesine yönelik olarak açılan davalar olup görülmekte olan veya açılacak bir davada iddia veya savunma olarak ileri sürülebilecek konular için bağımsız bir tespit davası açmakta hukuki yarar yoktur. Eda davası sonunda verilen hüküm ile, aynı zamanda dava konusu hukuki ilişkinin var olup olmadığı da tespit edilir ve ondan sonra bu tespite dayalı olarak eda hükmü kurulur, Yargıtay’ın kararlı uygulamasına göre de, eda davası açmak mümkün ise, tespit davası açılamaz. Anılan kuralın geçerli olabilmesi için, eda davası sonunda verilecek hükmün tespite ilişkin bölümü ile tespit davası sonunda alınacak tespit hükmü arasında, meydana getirdikleri kesin hükmün etkisi bakımından hiç bir fark bulunmaması gerekir. Diğer bir söyleyişle tespit davası ile istenen hukuki korunma, eda davası ile tamamen elde edilebilecekse, o zaman, davacının ayrı bir tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re’sen gözetilir. Somut olayda; şirket yönetim kurulu üyesi olan davalıların yönetim yetkilerinin kötüye kullanılması suretiyle şirketi zarara uğrattıkları iddia edilmiş olup, davalıların tüm usulsüz ve hukuksuz davranışlarının Mahkeme eliyle tespiti istenmiştir. TTK 553 maddesi uyarınca, yönetim kurulu üyeleri kanun ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini, kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde, hem şirkete hem pay sahiplerine, hem de şirket alacaklarına karşı verdikleri zararlardan sorumludur. Şu durumda şirkete zarar verdikleri iddia olunan yönetim kurulu üyelerine karşı sorumluluk davası açma olanağı varken, sorumluluk davasına kaynak olabilecek usulsüzlüklerin tespitini istemekte davacı ortağın hukuki yaranının bulunmadığı, ayrıca şirketin genel kurulunda incelenebilecek bu hususları tespit talebinde bu yönüyle de hukuki yarar bulunmadığı, yine davalı şahısların davalı … ekonomik olarak zarara uğrattığı ve şirketin feshini sağladığının tespiti istemlerinin yönetim ve denetim kurulu üyeleri hakkında açılacak şahsi sorumluluk davası içinde değerlendirilmesi gereken bir husus olduğu dolayısıyla bu yönde de tespit talebinde hukuki bir yarar bulunmadığı, bu nedenle davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

Davacı vekilinin davalı şirkete “acilen” kayyım atanması talebinin dava dilekçesinin 9. Sayfasındaki açıklamadan da anlaşıldığı üzere, ihtiyati tedbir mahiyetinde olduğu, ihtiyati tedbirin koşullarının HMK 390 ve devamı maddelerinde belirtildiği, bu koşullar arasında davanın esası bakımından haklılığın yaklaşık ispata elverişli olacak şekilde ortaya konulması şartı bulunduğu, dava dilekçesindeki açıklamalar ve sunulan delillerin yaklaşık ispata elverişli olmadığı, bu nedenle ihtiyati tedbir talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Bunun yanı sıra; davalı …Ş’nin yönetim ve denetim kurulunun faaliyetlerine devam ettiği, şirket organlarında eksiklik olmadığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde, davacı tarafından …’a vekaletname ile verilen yetkilerin kaldırılmasının dava konusu yapıldığı, vekaletnamenin 15.03.2018 tarihli olup, davacı tarafından …’a verildiği, TBK 512 maddeye göre, vekalet veren ve vekil her zaman sözleşmeyi tek taraflı olarak sona erdirebileceği, vekalet ilişkisinin sonlandırılması ve vekilin vekaletname ile sahip olduğu yetkilerin kaldırılmasının yargılama faaliyetine konu edilemeyeceği, davacının kendi imzasıyla verdiği vekaletnamedeki yetkileri azil ile ortadan kaldırabilecekken, vekaletnamedeki yetkilerin kaldırılmasını Mahkemeden talep etmesinde hukuki yararı olmadığı anlaşılmakla, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davalı şirkete acilen kayyım atanmasına yönelik davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin yukarıda açıklanan nedenlerle reddine,
2-Davalı şirket yönetim kurulu üyelerinin, davalı … zarara sokan tüm usulsüz ve hukuka aykırı davranışlarının tespiti talebinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine,
3-Davalı …’ın vekaletname ile sahip olduğu yetkilerin kaldırılmasına yönelik talebin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansının iadesine,
5-Alınması gerekli harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile karar verildi. 16/06/2021
Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …