Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/31 E. 2022/58 K. 26.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/31 Esas – 2022/58
Türk Milleti
Adına Yargılama Yapmaya Ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/31
KARAR NO : 2022/58

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/01/2021
KARAR TARİHİ : 26/01/2022
KARAR Y.TARİHİ : 28/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili TRT mecralarına ait reklam sürelerinin satış ve pazarlamasının Reklam Dairesi Başkanlığı tarafından yapıldığını, bu çerçevede davalı … Ltd Şti ile müvekkili arasında sözleşme imzaladığını, sözleşme gereğince, davalı firmanın 2019/Kasım,Aralık 2020/Ocak,Şubat aylarında TRT’de reklam ve sponsorluklar yayınlattığını, söz konusu sponsorluk ve reklam bedellerine ait 8 adet fatura düzenlenerek davalıya gönderildiğini, davalının faturalara istinaden kısmi ödemeler yapmış olmakla birlikte dava tarihi itibariyle davalının TV reklam kullanımı karşılığı 102.514,44 TL, ve TRT-1 Sponsorluk hizmeti karşılığı 584.933,18 TL bakiye alacağı ile 44.449,82 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 731.897,44 TL bakiye alacağı olduğunu belirterek söz konusu tutarın davalıdan tahsiline asıl alacak kısmına dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde; davalının geciken borçlarının ödenmesi konusunda mail yolu ile bir teklif sunduğunu, ancak bu teklifin TRT tarafından kabul edilmediğini, kaldı ki davalının Temmuz’da 5.000 TL Ağustos’ta 5.000 TL Eylül’de 20.000 TL ödeme yaptığını, dava tarihi itibariyle ödeme taahhüdünde yer alan 2020/Ekim-Kasım-Aralık dönemine ilişkin tutarları ödemediğini, bu hali ile davalının kendi taahhüdüne kendisinin uymadığını, davalı tarafından düzenlenen 31.12.2020 tarihli 53.237,35 TL ajans komisyon faturası ile ilgili olarak ajans komisyonunun yıl sonunda ajans ile kurum arasında sağlanan mutabakat doğrultusunda cari hesaptan düşüldüğünü, ancak davalı tarafından düzenlenen faturanın mutabakat sağlanmadan düzenlendiğini bu nedenle dikkate alınamayacağını belirtmiştir.

SAVUNMA :
Davalı vekili müvekkilinin reklam sahibi olan markaların TRT’de yayımlanacak reklamları için aracılık hizmeti verdiğini, müvekkilinin yayınlanmasını sağladığı reklamların daha ziyade eğitim sektöründeki şirketlere ait olduğunu, süreçte pandemi nedeniyle özellikle eğitim sektörünün mali krize girmesi nedeniyle bu şirketlerin reklam giderlerini karşılayamadığını, böylelikle müvekkilinin tahsil edemediği ve gerçekte kendisine ait olmayan bir borç nedeniyle borçlu duruma düştüğünü, bu kapsamda taraflar arasında e-posta yazışmaları yapıldığını, davacı şirket yetkililerinin müvekkilinden bir ödeme planı sunmaları istendiğini, müvekkili tarafından 11.07.2020 tarihinde sunulan ödeme planının davacı şirket yetkililerince memnuniyetle karşılandığını, Temmuz ve Ağustos aylarına ilişkin ödemelerin ödeme planına göre yapıldığını, taraflar arasında e-posta yoluyla kurulmuş bir sözleşme ve ödeme planı varken davacının var olan bu sözleşme ve ödeme planına aykırı hareket ettiğini bu nedenle davanın reddi gerektiğini, Covid-19 salgınının mücbir sebep niteliğinde olduğunu, bu durumun da müvekkilini aşırı ifa güçlüğüne soktuğunu, olayların tümü ile tarafların kontrolü dışında gerçekleştiğini, sözleşmedeki edim ve borçların değişen koşullara göre değerlendirilmesi gerektiğini, keza taraflar arasında e-posta yazışmaları ile ödemenin taksite bağlandığını, taksite bağlanan ödemelerle ilgili faiz talebine yer verilmediğini, davacının işbu davadaki geçmiş günlere ait faiz talebinin yerinde olmadığını, davacının her yıl sonunda belli bir limiti geçen ajanslara komisyon bedeli adı altında bir ödeme yaptığını, komisyon bedeli olarak müvekkili tarafından 53.237,35 TL fatura kesilerek davacıya gönderildiğini bu tutarın davaya konu alacaktan mahsubu gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
2019 yılına ilişkin davalı tarafından imzalanan taahhütnamede; taahhüt veren firma tarafından gönderilecek rezervasyonların yayınlanmaları karşılığında; gerçekleşen yayın üzerinden düzenlenen faturaların, fatura tarihinden itibaren 90 gün içinde TRT hesabına ödeneceği aksi halde geciken her gün için kanuni faiz ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği belirtilmiştir. 2020 yılına ilişkin de davalı tarafından aynı içerikte taahhütname imzalandığı görülmüştür.
Davacı TRT tarafından davalı muhatap alınarak 2019/Kasım, Aralık – 2020/Ocak, Şubat aylarda “sponsorluk bedeli” ve “reklam bedeli” açıklamalarıyla Kdv dahil toplamı 898.226.62 TL olan 8 adet fatura düzenlendiği, ve bu faturalardan ödenmeyen kısım olan 687.447,62 TL nin işbu davada asıl alacak olarak talep edildiği görülmüştür.
Dava dilekçesi ekindeki ödeme dekontları dikkate alındığında davalı şirketin cari hesaba mahsuben 29.11.2019 tarihli kdv dahil 185.850.00 TL, 16.03.2020 tarihinde 100.000.00 TL, 18.03.2020 tarihinde 85.850.00 TL ödediği tespit edilmiştir.
Sonrasında davalı şirket yetkilisi tarafından davacı TRT yetkilisine yazdığı 29.06.2020 tarihli Whatsapp mesajında; reklam veren eğitim sektöründeki şirketlerin corona virüs sürecinden olumsuz etkilendikleri belirtilerek ödemelerin belirli bir programa bağlanması bu kapsamda Temmuz ve Ağustos aylarında sembolik miktarlar ödeyerek. 1 Eylül tarihinde başlamak aylık 100.000 TL ödeme yapılarak Aralık ayına kadar tüm borç bakiyesinin sıfırlanması teklifinde bulunmuştur. Ancak TRT yetkilisi … tarafından gönderilen 08.07.2020 tarihli cevapta teklifin kabul edilmediği davalı tarafa bildirilmiştir.
Ödeme taahhüdü sonrasında davalı şirketin cari hesaba mahsuben toplam 30.000 TL ödeme yaptığı görülmüştür. Davacı TRT’nin sponsorluk ve reklam bedellerine ilişkin düzenlediği 8 fatura karşılığında davalının 5 adet … dekontuyla toplamda (185.850.00 TL + 30.000.00 TL = ) 215.850.00 TL ödemiş olduğu anlaşılmıştır. Bunun dışında davalı şirketin davacı TRT tarafından uygun görülmeyen 29.06.2020 tarihli taksitli ödeme taahhüdünün gereklerine de uymadığı tespit edilmiştir. Davacı TRT. 8 adet fatura nedeniyle 18.01.2021 dava tarihi itibariyle ödemeler düşüldüğünde davalıdan ( 898.226.62 – 215.850.00 = ) 682.376.62 TL alacaklı olup. davacının asıl alacak talebi ise ( 102.514.44 + 584.933.18 = ) 687.447.62 TL olarak belirtilmiştir. Dolayısıyla arada 5.071.00 TL fark mevcut olup. farkın nereden kavnaklandığı anlaşılamamıştır.
Diğer yandan … 25.02.2020 tarihli 28.941.29 TL bedelli bir ödeme dekontu daha ibraz edilmiş olup açıklama yine “cari hesaba mahsuben” şeklindedir. Ödemeyi herhangi bir faturayla ilişkilendirme imkanı olmamakla birlikte, davalı şirket yetkilisi … TRT yetkilisi …’i muhatap alarak düzenlediği aynı tarihli (25.02.2020) e-postada “….birim saniye kullanımlarının ödemesi eft yapılmıştır. Dekontu ekledir.” demiştir. Dolayısıyla açıklama esas alındığında bu ödemenin dava konusu edilen sponsorluk ve reklam bedellerine ilişkin düzenlenen 8 faturaya ilişkin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle 28.941.29 TL ödeme hesaba dahil edilmemiştir.
Davalı vekilinin ajans komisyon bedelinin alacaktan mahsup edilmesi talebi ile ilgili olearak davalının konuya ilişkin 31.12.2020 tarihli 53.237,35 TL bedelli faturanın dava tarihinden önce davacı adına düzenlendiği görülmüştür. Taraflar arasında teati edilen Cevap dilekçesi ekinde e-posta yazışmalarında davalının 2019 yılı reklam kullanımlarına karşılık 64.051,08 TL + kdv ajans komisyonu oluştuğu kabul edilerek bu tutarın davalı borcundan mahsup edildiği görülmüştür. Davalı … sonrasında. 31.12.2020 tarihli “risturn bedeli” açıklamalı 45.116.40 TL + kdv = 53.237,35 TL bedelli e-faturavı düzenlemiş ve dava konusu alacaktan mahsup edilmesini istemiştir. Davacı TRT yetkilisi …, bu faturayla ilgili olarak TRT Reklam Dairesi Başkanlığında görevli Saniye Karaismailoğlu’na hitaben düzenlediği 07.01.2021 tarihli e-postada; “saniye hanım merhaba. … Marka ajansını 2019 ve 2020 yılından kalan borçları nedeniyle hukuka devretmiştik. Ancak kendileri bizden habersiz Risturn faturası kesmiş. Kayıtlara alınmaması gerekiyor. Hatırlatma yapmak istedim.” demiştir. Bu açıklamalara göre 53.237.35 TL bedelli risturn açıklamalı faturanın düzenlenmesi öncesinde davacı TRT tarafından davalı şirkete uygunluk bildiriminde bulunulmadığı, düzenlenmesi sonrasında da ödeme taahhüdüne uyulmadığı gerekçesiyle kabul edilmediği anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki sözleşmede; “risturn” veya başka bir adla davalıya komisyon ödeneceğine ilişkin düzenleme yapılmamıştır. TRT Reklam Yönetmeliği Madde:6 ve Genel Esaslar madde 7.’deki düzenleme incelendiğinde; “Risturn” uygulamasının bir pazarlama tekniği olup davacı tarafından genel bir uygulama haline getirildiği görülmekle davalı tarafça düzenlenen 53.237.35 TL bedelli risturn faturasının alacaktan mahsubu gerektiği anlaşılmakla sonuç olarak (682.376.62 TL- 53.237.35 TL)= 629.139,27 TL alacağın davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Davanın kısmen kabulüne,
629.139,27 TL alacağın davalıdan tahsiline,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Karar ve İlam Harcı
Alınması gerekli 42.976,50 TL harçtan peşin alınan 12.498,98 TL harcın düşümü ile arta kalan 30.477,52 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk Kanunu 18A/13 maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Asagari Ücret Tarifesi uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin red kabul oranına göre 1.134,67 TL’sinin davalıdan, 185,33 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Yargılama Giderleri ve Gider Avansı
Davacı tarafından yapılan 2.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 144,50 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 2.144,50 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına (0,85) göre hesaplanan 2.852,67 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacının dava açarken ödediği 12.498,98 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı ve 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 12.566,78 TL peşin harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
Vekalet Ücreti
Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 48.506,96 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 13.712,03 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/01/2022