Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/259 E. 2021/432 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/182 Esas
KARAR NO : 2021/342

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2018
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili aleyhinde Ankara … Müdürlüğünün 2017/530 E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsusu haciz yolu ile icra takibi yapıldığını müvekkilinin icra takibine süresi içerisinde itiraz edemediğini, takibin kesinleştiğini, müvekkili şirket yetkilisi…’ın müvekkili şirketi sonradan devraldığını, şirkete ilişkin devir işlemlerinin 31/08/2016 tarihinde tescil edildiğini, 07/09/2016 tarihinde Ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, …’ın şirketi devraldıktan sona hiç bir çeki keşide etmediğini, davalı şirket ile ticari alışverişte bulunmadığını, icra takibine konu 25/12/2016 keşide tarihli 31.200,00 TL bedelli çek üzerindeki imzanın…’a ait olmadığını, yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda bu durumun tespit edilebileceğini belirterek Ankara … Dairesinin 2017/530 E. Sayılı dosyasına konu çekten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, kötüniyetli takip nedeniyle davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının 25.12.2016 Tarih 31.200,00.-TL bedeli çekinin gününde ödenmemesi üzerine Ankara …Müdürlüğü 2018/530 E sayılı takip başlatıldığını, borçluya gönderilen ödeme emrinin 27.02.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının da kabulünde olduğu üzere takip hiçbir itiraz olmadan kesinleştiğini, Davacı 07.03.2018 tarihli dilekçe ile 31.08.2016 Tarihinde şirket ortaklarında değişiklik olduğunu bu hususun 07.09.2016 tarihinde tescil ve ilan edildiğini takip konusu 25.12.2016 tarihli 31.200,00.-TL bedelli çekteki imzanın halen yetkili olduğunu iddia ettiği… a ait olmadığından menfi tespit talebinde bulunduğunu, Çekin süresinde bankaya ibrazı, karşılığı bulunlmaması halinde yasa gereğince bankanın sorumlu olduğu asgari miktarın ödenmesi talebini de içerdiğini, TTK.nun 713 ve 727. maddeleri uyarınca bankanın çekteki keşideci imzasını kontrol etme yükümlülüğü olduğunu, bankacılık uygulamasında alacak konusu çek bankaya ibraz edildiğinde çek üzerinde yer alan imza ile bankadaki imza bir birini tutmadığında bu durum çekin arkasına şerh edilerek hamile iade edildiğini, dava ve takip konusu çek bankaya ibraz edildiğinde imzanın keşideciye ait olmadığına ilişkin her hangi bir kayıt düşülmediğini, Davacı TTK M 795 hükmünden istifade ederek şirket hisselerini devraldıktan sonra çek düzenlemediğini ve imzanın kendisine ait olmadığını iddia ettiğini, ancak TTK Madde 795 de yar alan “çekte vade olmaz” kuralının uygulanmadığını, 5941 sayılı Çek Kanunu’na getirdiği değişik ile “Vadeli Çek” in kabul edildiğini, Türk Ticaret Kanunu’muzda yer alan “çekte vade olmaz, çek görüldüğünde ödenir” düzenlemelerine rağmen keşidecilerin çekin üzerine düzenlenme tarihi olarak ilerde gelecek olan bir tarih yazarak, çekte vade uygulamasını filen gerçekleştirmekte olduklarını, Hamilin de çeki bu şekilde kabul ederek esasen çekin üzerinde yazılı vadeyi kabul etmiş olduğunu, Dava konusu olayda dava konusu çek için faktoring müracaatının 31.08.2016 tarihinden önce yapıldığını ve 01.09.2016 tarihinde işlemin tamamlandığını, 25.12.2016 Tarihli 31.200,00.- TL bedelli çek ödeme gününden 2ay 25 gün önce davacı şirkete ciro ve temlik edildiğini, dolayısı ile davacının 25.12.2016 tarihinde çek düzenlemediği ve imzanın kendisine ait olmadığı iddiasının doğru olmadığını, çekteki imzaların şirketin 31.08.2016 tarihinden önceki yetkililer… yada … m imzası ile mukayese edilmesi gerektiğini, ancak davada takip konusu çek üzerindeki imzaların önceki yetkililere ait olmadığına dair bir itiraz söz konusu olmadığını, şirket yetkililerinin zaman içerinde değişmiş olmasının yetkileri dahilinde ve yetki süreleri içerisinde daha önceki yetkililerin yapmış olduğu işlemleri geçersiz kılmayacağını, iş bu borçtan dolayı davacı … İnşaat Malzemeleri Ltd Şti’nin borçtan sorumlu olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, Ankara … müdürlüğünün 2017/530 E. Sayılı takip dosyasındaki takibe dayanak çekten dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Ankara … Dairesinin 2017530 E. Sayılı dosyası, çek örneği, dekont örneği, fatura örnekleri, ticaret sicil özeti, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara … Dairesinin 2017530 E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının Şirinoğlu Faktoring, borçluların … İNş. Nak. Gıda Tem. Elekt. San. Tic. Ltd. Şti, Yaprak İnş. Malz. Gıda Turz. San.ve Tic. Ltd. Şti, Kadir Türkel olduğu, 31.200,00 TL alacak yönünden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, Mali Müşavir bilirkişiden alınan 09/04/2021 tarihli bilirkişi raporu dosyada mevcuttur.
Somut olayda; Dosya içerisinde toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında doğrudan bir iş ilişkisinin olmadığı, dava konusu olayda keşidecinin davacı şirket, muhatapın ise dava dışı … şirketi olduğu, davalı şirketin dava konusu çeki dava dışı Öztürkeller şirketinden temlik aldığı, . Her ne kadar “çekte ileri tarih olmayacağına” dair yasal düzenlemeler olsa da ileri tarihli çek keşide edilmesinin ekonomik hayatın olağan akışına uygun olduğu, Davacı şirketin ticari defterlerindeki 31.08.2016 tarihli yevmiye kaydına göre, dava konusu 31.200 TL tutarındaki çekin davacı şirket tarafından, ticari ilişki içinde olduğu dava dışı … Ltd Şti’ne olan borcuna mahsuben verildiği, davacıdan alınan bu çekin, … Ltd Şti tarafından faktoring sözleşmesi kapsamında davalı şirkete teslim edildiği ve davalı şirket tarafından da tahsilata koyulduğu, her ne kadar davacı şirket yetkilisi davacı … 31/08/2016 tarihinde devraldığını ve davaya konu çekin davacı şirketin kendisi tarafından devralınmadan önce keşide edildiğini çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek bu davayı açsa da davacı şirket yetkilisi…’ın davacı … devraldığında tüm hak ve borçları ile devraldığı, devralmadan önce dava konusu çekin de şirketin borçlarına mahsuben dava dışı … Ltd. Şti’ne keşide edildiği, şirket yetkilisi…’ın şirketi devralırken şirket ticari defterlerini ve dolayasıyla tüm hak ve borçlarını bilerek devralmasının gerektiği, davacı şirket tarafından keşide edilen çekin kendi borcu olmadığını iddia etmesinin hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğu anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1-DAVANIN REDDİNE
2-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 4.680,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
3-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
5-Alınması gerekli 59,30 TL harcın, peşin alınan 532,82 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 473,52 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/05/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸