Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/248 E. 2022/525 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/248 Esas – 2022/525
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2021/248 Esas
KARAR NO : 2022/525

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2021
KARAR TARİHİ : 20/09/2022
KARAR Y.TARİHİ : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ısıl işlem yapılması konusunda ticari bir ilişki bulunduğunu,
davalı şirket tarafından ısıl işlem için müvekkili firmaya 20.09.2019 tarih ve 815893 sevk irsaliyesi
İle gönderilen malzemelerin ısıl işlem yapılırsa istenilen sonucun alınamayacağının anlaşılması
üzerine malzemelere zarar vermeden 01.10.2019 tarih ve 250753 nolu sevk irsaliyesi ile davalı
şirkete iade edilmiş olduğunu, bu işlem nedeniyle oluşan nakliye bedelinin müvekkili tarafından
sorun yapılmadan ödenmiş olduğunu,
müvekkili tarafından davalı firma adına düzenlenen 06.09.2019 tarihli fatura bedelinin 06.01.2020
tarihinde ödenmiş olduğunu,
19.09.2019 tarih ve 68981 nolu irsaliyeli faturaya karşılık, 01.02.2020 tarihinde davalı firma
tarafından müvekkili şirket adına iade faturası düzenlemiş ve bu konu ile alakalı olarak müvekkili
şirkete 17.02.2020 tarihinde bir elektronik posta gönderilmiş olduğunu, buna karşılık müvekkili
şirketin 19.02.2020 tarihinde idae faturasını kabul etmediğine ilişkin cevabi elektronik posta
göndermiş olduğunu,
davalı tarafın borca itirazının iptali ile takibin devamına, davalı-borçlunun % 20’den aşağı olmamak
üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya
yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından muayene ve ihbar külfetinin hukuka uygun olarak yerine getirildiği
somut uyuşmazlıkta, sözleşmeyle üstlendiği edim borcuna aykırı olarak ayıplı bir eser meydana
getiren davacının alacağa hak kazandığından bahsedilemeyeceğini,
müvekkil şirket tarafından ilk olarak 16.09.2019 tarihli ve 815847 numaralı sevk irsaliyesi ile
6920 kg., ardından 20.09.2019 tarihli ve 815893 numaralı sevk irsaliyesi ile 5290 kg. malzeme ısıl
işlem yapılması amacıyla davacı yana gönderilmiş, 815847 numaralı sevk irsaliyesi ile gönderilen
malzemeler 18.09.2019 tarihinde, 815893 numaralı sevk irsaliyesi ile gönderilen malzemeler
23.09.2019 tarihinde davacıya ulaşmış, davacı taraf, 815847 numaralı irsaliye ile kendisine
gönderilen malzemeleri, ısıl işlem hizmeti uyguladıktan sonra düzenlemiş olduğu 19.09.2019 tarihli
ve 068981 numaralı irsaliyeli fatura ile 24.09.2019 tarihinde müvekkiline teslim etmiş olduğunu,
bu kapsamda müvekkili tarafından 24.09.20 19 tarihinde teslim alınan malzemeler için 25.09.2019
tarihinde yapılan inceleme ve testler neticesinde 815847 numaralı sevk irsaliyesi ile gönderilen
malzemelere uygulanan ısıl işlem sonucunda malzemelerin istenen ve olması gereken sertlik
değerlerine ulaşmadığı, ısıl işlem kaynaklı olarak dişlerde dökülme ve eğrilik bulunduğu tespit
edilmiş olduğunu,
ayıplı ifaya konu malzemelerin gönderildiği 16.09.2019 tarihli ve 815847 numaralı sevk
irsaliyesine ait fotoğrafa yer verilerek ve “Malzemeler 70 ile 80 hrc arası geliyor. Biz 26 ile 30 geç
(hrc) istedik. zor durumda kaldık.” denilerek, istenilen sertlik değerlerini taşımayan malzemelerin
ayıplı olduğu davacı şirketin ortağına bildirilmiş olduğunu,
müvekkili tarafından düzenlenen 01.02.2020 tarihli iade faturasına davacı tarafça itiraz edilmemiş
olduğunu, bunun faturanın kabulü anlamına geldiğini,
davanın reddine, reddolunan meblağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına
mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar
verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
2-)Davalı şirketin davacı şirket adına düzenlemiş olduğu 31/08/2019, 20/09/2019 ve 16/09/2019 tarihli sevk irsaliyeleri,
4-)Hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağı,
5-)Mahkememizce alınan bilirkişi raporu,
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava,
Mahkememizce, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasının celp edilip incelenmesinde, davacı tarafça davalı aleyhinde Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, takip talebinde alacağın, 7.442,26 TL (Hesap ekstresi) Asıl alacak şeklinde gösterildiği, 7.442,26 TL tutarındaki alacağın icra gideri, vek. ücr. ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık adi kanuni faizi ile tahsilinin talep edildiği, davalı tarafça borca ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki ilişkinin taraf defterlerine ne de şekilde yansıtıldığının tespiti açısından, defterlerin incelenmesine karar verilmiş olmakla, dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişi raporu da incelendiğinde, davalı şirket Adana şubesi tarafından 16.09.2019 tarih ve 815847 nolu sevk irsaliyesi ile 6770 kg malzemenin, ısıl işlem yapılmak üzere davacı şirkete kargo şirketi aracılığı ile gönderilmiş olduğu, bu sipariş ile alakalı olarak, davacı şirket tarafından, davalı şirket adına 19.09.2019 tarih ve
68981 nolu KDV dahil 8.787,46 TL tutarında irsaliyeli fatura düzenlenmiş olduğu, davalı şirket tarafından 20.09.2019 tarih ve 815893 nolu sevk irsaliyesi ile bu sefer davacı şirkete
5290 kg malzemenin ısıl işlem yapılması için gönderilmiş olduğu, bu malzemenin davacı şirket
tarafından 01.10.2019 tarih ve 250753 nolu sevk irsaliyesi ile geri gönderilmiş olduğu, davalı şirket tarafından, davacı şirket adına 10.10.2019 tarih ve 363057 nolu, 1.345,20 TL bedelli
Nakliye yansıtma faturası, “19.09.2019 tarihli 68981 nl fat. İstinaden düzenlenmiş yansıtma bedeli-Nakliye-
faturasıdır.” notu ile bir fatura düzenlenmiş olduğu, davalı vekilinin 14.06.2021 tarihli dilekçesi ekinde EK-9 olarak sunulan ve davalı şirket tarafından
davacı şirket adına, 01.02.2020 tarih ve SRV202000000093 nolu 8.787,46 TL bedelli “Yansıtma
Bedeli” açıklaması ve “19.09.2019 tarihli 68981 nl. ft. İstinaden iade faturasıdır.” notu ile bir fatura
düzenlenmiş olduğu, davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde EK 10 olarak sunulan 17.02.2020 tarih ve davalı şirket adına … tarafından gönderilen elektronik posta iletisi ile “ Sn İlgililer, … enerji’den adınıza kesilmiş e-arşiv faturası ektedir. İşleme almanız ricasıyla.” bilgisinin iletilmiş olduğu, davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde EK 10 olarak sunulan 19.02.2020 tarih ve davacı şirket e-
mail adresinden, davalı şirket adına alıcı: … ve …’e gönderilen elektronik
posta iletisi ile “Merhaba, fatura iadesini kabul etmediğimizi bildiririz. Firmanıza bu hizmet sağlanmış olup
faturası tarafınıza gönderilmiştir. Ayrıca 8 günlük süre içerisinde itiraz edilmemiştir. Bedelin tarafımıza ödenmesini
rica ederiz.” bilgisinin iletilmiş olduğu, davalı vekilinin 14.06.2021 tarihli dilekçesi ekinde EK-5 olarak sunulan 25 Eylül 2019 tarihli bir
telefon ekran görüntüsüne ait belgede, mesaj gönderilen telefon abonesinin, telefonda “As Isıl İşlem
Ahm..” olarak kayıtlı olduğu, mesajların ise “… bey”, “Malzemeler”, “70 ile 80 hrb arası geliyor”,
“Biz 26 ile 30 geç istedik”, Zor durumda kaldık” şeklinde olduğu, davalı vekilinin 14.06.2021 tarihli dilekçesi ekinde EK-3 olarak sunulan ve davalı şirket antetli ve
davalı şirket bünyesinde düzenlenen “Fason İşlem Girdi Kontrol Raporu” ile tedarikçi As Isıl
İşleme ait 068981 irsaliye numarası ile gelen 6770 kg ve m20 x1600 cinsi ürün açıklamalar
Bölümünde “(19/2760) yapılan fason işlem girdi kontrolünde sertlik uygun olmayan ve ısıl işlem kaynaklı dişlerde
dökülme ve eğrilik olan saplamalar tespit edilmiştir. Lotun tamamı RET edilmiştir.” notu bulunduğu anlaşılmış ve taraf tanıkları da dinlenmiş olmakla, ifanın ayıplı olduğu ve bunun davacı tarafa ihbar edildiğine ilişkin şahitlik ettikleri görülmüştür.
Tarafların ticari defterlerinde yapılan inceleme ve tespitlere göre de, davacı tarafın davalı şirket adına düzenlemiş olduğu faturaların karşılıklı olarak taraf defterlerine
işlenmiş olduğu, davalı şirketin, davacı şirket adına düzenlemiş olduğu 10.10.2019 tarih ve 363057 nolu 1.345,20
TL tutarındaki nakliye yansıtma faturasının her iki taraf defterlerine de işlenmiş olduğu, davalı şirket tarafından, davacı şirket adına düzenlenen 01.02.2020 tarih ve SRV202000000093 nolu
8.787,46 TL bedelli “Yansıtma Bedeli” açıklaması ve “19.09.2019 tarihli 68981 nl. ft. İstinaden iade faturasıdır.”
notu ile düzenlenen fatura davalı şirket yevmiye defterine 01.02.2020 tarih ve 2894 yevmiye numarası
ile işlenip, davalı şirket tarafından Bs formu ile Vergi Dairesine bildirilmiş olduğu, davalı şirket tarafından, davacı şirket adına düzenlenen 01.02.2020 tarih ve SRV202000000093 nolu
8.787,46 TL bedelli “Yansıtma Bedeli” açıklaması ve “19.09.2019 tarihli 68981 nl. ft. İstinaden iade faturasıdır.”
notu ile düzenlenen faturanın davacı şirket ticari defterlerine kayıtlı olmadığı, davacı şirket tarafından
Vergi Dairesine verilmiş bulunan Şubat 2020 ayı Ba formunda söz konusu faturanın beyan edilmemiş olduğu, tarafların Vergi Dairesine 2019 yılına ait olmak üzere vermiş oldukları Bs ve Ba formlarının
birbirleriyle uyumlu, birbirini teyit eder nitelikte olduğu, ancak 2020 yılı şubat ayında davalı tarafından
davacı adına düzenlenen 01.02.2020 tarih ve SRV202000000093 nolu 8.787,46 TL bedelli fatura, davacı kayıtlarına alınmadığı gibi Ba formu ile Vergi Dairesine bildirilmemesine karşın, davalı
tarafından bu fatura Bs formu ile Vergi Dairesine bildirilmiş olduğu, ticari defter kayıtlarına göre davacı tarafın, takip tarihi itibariyle davalı şirketten 7.442,26 TL ALACAKLI olduğu, Davalı taraf ticari defter kayıtlarına göre, takip tarihi itibariyle davalı tarafın davacı şirketten 1.345,20
TL ALACAKLI olduğu, tarafların iddiaları kapsamında, davalı tarafından, davacı şirket adına düzenlenen 01.02.2020 tarih
ve SRV202000000093 nolu 8.787,46 TL bedelli fatura dışında bütün iş ve işlemlerin tarafların ticari
defterlerine aynı şekilde kayıt edilmiş olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın bu faturadan kaynaklanmakta olduğu anlaşılmakla, tüm dosya kapsamına göre, defterler arasında fark oluşturan hizmette ayıp bulunduğu ve ayıbın davacı tarafa bildirildiği, ayıplı hizmete ilişkin, davalı yanca yansıtma- nakliye faturası düzenlendiği ve davacı defterinde de bu yansıtma faturasının kayıtlı olduğu dolayısı ile bu hizmetin ayıplı ifa edildiği anlaşılmakla, bu faturadan kaynaklı davalıdan alacaklı olmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar verilerek karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Anlatılan nedenlerle,
1-Davanın Reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-TL harcın, peşin alınan 89,89 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 9,19 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 7.442,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 100,00 TL talimat masrafı giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/09/2022