Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/169 E. 2023/506 K. 23.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/169 Esas – 2023/506
TÜRK MİLLETİ
Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/169
KARAR NO : 2023/506

DAVA : Alacak / Satım Sözleşmesi – İşletme Devri
DAVA TARİHİ : 18/03/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2023
KARAR Y.TARİHİ : 20/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan “Alacak” davasının yapılan açık yargılaması sonunda, aşağıdaki karar tesis edilmiştir.
I-İDDİALAR
1. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …Ltd. Şti tarafından, … Üzerinde, “… (19,441 MWm / 18,707 MWe) …” projesi geliştirildiğini, …Ltd. Şti’nin, pay sahiplerinin … İşletmeler A.Ş ve davalı … olduğunu, davalı (Satıcı) … ile davacı (Alıcı) … ve davacı (Alıcı) … Arasında imzalanan 19.07.2010 tarihli sözleşmede; … projesi için …’ye nakten 400.000 $ ödenmiş olduğu, söz konusu projenin uygun bulunması halinde projenin ait olduğu şirketin %33 hissesi …’a, %33 hissesi …’ya, kalan %34 Hisse …’ye ait olacağı, projenin İncelenmesi sonucu yapılması uygun bulunmaması halinde ödenen 400.000 USD’nin … tarafından nakden şartsız geri iade olunacağı hususlarının düzenlendiği, …Ltd. Şti hissedarlarından… A.Ş’nin, şirkette mevcut 4.950,00 TL kıymetindeki hissenin 1.650,00 TL’lik kısmını …’a, 825,00 TL’lik kısmını …’ya, 825,00 TL’lik kısmını …’ya …. Noterliği’nin 08.07.2010 tarih ve … sayılı yevmiyesinde kayıtlı … devir ettiğini, devir neticesinde şitket hissedarları ile hisselerinin, 1.650,00 TL… A.Ş, 1.650,00 TL …, 825,00 TL …, 825,00 TL …, 50 TL …’ye aittir şeklini aldığını, … A.Ş’ye ait … Hat numaralı fakstan çekilmiş 04.07.2012 tarihli sözleşmenin “E-Şartlar” başlıklı E.1. maddesinde; … Projesi için yapılmış olan 19.07.2010 tarihli sözleşmenin geçerliliğini koruduğunu, Bu proje için …’ye (… kanalı ile) 400.000 USD ödendiğini, …. Noterliği’nin 25.07.2012 tarih ve … yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi ile … Eneji İşletmeleri A.Ş’yi temsilen … tarafından, …’ya, …Ltd. Şti.’nin 375 hissesi devredildiğini, …. Noterliği’nin 25.07.2012 tarih ve … yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi ile … Eneji İşletmeleri A.Ş’yi temsilen … tarafından, …’a, …Ltd. Şti.’nin 850 hissesi devredildiğini, …. Noterliği’nin 25.07.2012 tarih ve … yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi ile … A.Ş’yi temsilen … tarafından, …’ya, …Ltd. Şti.’nin 425 hissesi devredildiğini, …. Noterliği’nin 25.07.2012 tarih ve … yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi ile … A.Ş’yi temsilen … tarafından, …’ya, …Ltd. Şti.’nin 50 hissesi devredildiğini, ayrıca, davacılar tarafından 19.09.2012 tarihli makbuz ile …’ye “…Ltd. (Kamer) … lisans bedeli açıklaması ile 200.000 $ elden ödendiğini, böylece, davacılar tarafından … için anılan davalılara yapılan ödeme tutarının 600.000 $’ye ulaştığını, … temyiz incelemesinden geçerek 20.11.2019 tarihinde kesinleşen 10.07.2019 tarih ve ….. sayılı kararı uyarınca, ….. üzerinde …Ltd. Şti. tarafından yapılması planlanan “… … (19,441MWm / 18,707 MWe) …” projesi ile ilgili olarak … verilen 29.04.2015 günlü, 3861 sayılı “Çevresel Etki Değerlendirmesi (…) Olumlu” kararının, yeterli inceleme yapılmadığını, proje tanıtım dosyasının bilimsel gerçeklikten uzak bir biçimde hazırlandığını, projenin uygulanması halinde çevreye telafisi imkansız zararlar vereceği gerekçesi ile iptaline karar verildiğini, davacılar tarafından davalılara karşı, …. Noterliğinden 15.12.2020 tarih ve … yevmiye numarası ile tasdik edilen ihtarname keşide edilerek, … projesi yasal ve teknik nedenlerle uygun bulunmadığından, taraflar arasındaki 19.07.2010 tarihli sözleşme uyarınca 400.000,00 USD’nin ve ayrıca Lisans Bedeli olarak ödenen 200.000,00 USD olmak üzere toplam 600.000,00 USD’nin devlet bankalarının yabancı parayla açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranları faizi ile birlikte derhal ödenmesinin ihtar edildiğini, davalılar tarafından cevap verilmediğini belirterek; müvekkillerinin … projesi yasal ve teknik nedenlerle uygun bulunmadığından, taraflar arasındaki 19.07.2010 tarihli sözleşme uyarınca ödenen 400.000,00 USD ve ayrıca Lisans Bedeli olarak ödenen 200.000,00 USD olmak üzere toplam 600.000,00 USD alacağının şimdilik 10.000,00 $ USD’sinin 16.12.2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının yabancı parayla açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranları faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı vekili ıslah dilekçesi ile; 10.000,00 USD olan taleplerini 600.000,00 USD’ye yükselttiklerini bildirmiştir.

II-SAVUNMALAR
3. Davalılar vekili cevap dilekçesinde; dava dışı “…Ltd. Şti”nin 2010 yılı itibariyle toplam esas sermayesinin 5.000 TL olduğunu, … AŞ’nin ortaklık yapısının; %30 pay oranı ile …’ye; %20 pay oranı ile …’ye; %20 pay oranı ile …’ye; %15 pay oranı ile …’ye; %15 pay oranı ile …’ye ait olduğunu, …’nin, … üzerinde “…” projesini geliştirdiğini, davacıların, 07.07.2010 tarihinde 400.000 USD ödeme yaptığını, yapılan ödeme ardından taraflar arasındaki sözlü mutabakat 19.07.2010 tarihli adi yazılı, “Sözleşme” başlıklı sözleşme ile kayıt altına alındığını, sözleşme’de kararlaştırıldığı şekilde, davacıların projeyi inceleyip uygun bulduğunu ve …. Noterliğince düzenlenen 08.10.2010 tarih ve … yevmiye nolu “…” başlıklı resmi sözleşme ile … tarafından …’nin; 1.650 TL esas sermaye tutarındaki, yani toplam sermayenin % 33’ü oranındaki ortaklık payı …’a, 825 TL esas sermaye tutarındaki, yani toplam sermayenin % 16,5’i oranındaki payı …’ya, 825 TL esas sermaye tutarındaki, yani yine toplam sermayenin % 16,5’i oranındaki payı …’ya devredildiğini, projenin gerçekleştirilmesine ilişkin ihalenin …’ye kaldığı anlaşıldığından … ailesinin …’deki son % 34 oranındaki payı da … grubuna devredildiğini, davacıların, …. Noterliği aracılığıyla düzenlenen 15.12.2020 tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnameyle … projesinin yasal ve teknik nedenlerle uygun bulunmadığı gerekçesiyle ve 19.10.2010 tarihli Sözleşme’ye dayanarak müvekkillerden 600.000 USD ödemelerini talep ettiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilleri … ve …’nin pasif husumet (davalı taraf) ehliyeti bulunmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkillerinin davacıya her hangi bir borçlarının bulunmadığını belirterek; öncelikle davanın yetkisizlik nedeniyle reddine, … ve … yönünden pasif husumet eksikliği yönüyle reddine, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR
A. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar
4. Taraflar arasında 19.07.2010 tarihli “Sözleşme” başlıklı sözleşme akdedildiği, 600.000,00.-USD ödeme yapıldığı hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.
B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları
5. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, sözleşme bedeli alacağı olup olmadığına, alacak varsa sözleşme ile ilgili ödemeler yapılıp yapılmadığı, ödemelerin haklı olup olmadığı, haksız ise buna ilişkin miktara yönelik olduğu anlaşıldı.
IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER
6. … , sayılı kararının incelenmesinde; davacıların …, … …, …, …, …; davalının … akanlığı olduğu, dava konusunun … üzerinde …Ltd. Şti tarafından yapılması planlanan “…” projesi ile ilgili olarak … verilen 29/04/2015 günlü, 3861 sayılı “Çevresel Etki Değerlendirmesi (…) Olumlu” kararının iptali istemine ilişkin olduğu, mahkemece yapılan yargılama sonucunda …üzerinde …Ltd. Şti. tarafından yapılması planlanan “… … (19,441MWm / 18,707 MWe) …” projesi ile ilgili olarak … verilen 29.04.2015 günlü, 3861 sayılı “Çevresel Etki Değerlendirmesi (…) Olumlu” kararının, yeterli inceleme yapılmadığını, proje tanıtım dosyasının bilimsel gerçeklikten uzak bir biçimde hazırlandığını, projenin uygulanması halinde çevreye telafisi imkansız zararlar vereceği gerekçesi ile iptaline karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
7. 04.07.2012 tarihli sözleşme (sözleşme bila tarihli olup tarih taraf beyanlarından anlaşılmaktadır): “E-Şartlar” başlıklı E.1. maddesi; “… firmasına ait … da bulunan … Projesinin tamamı için taraflar 600.000.-USD (Altıyüzbinamerikandoları) değer biçmişlerdir. Bu bedel üzerinden …’ye … eliyle 400.000.-USD (Dörtyüzbinamerikandoları) ödenmiştir. … … projesinin … Eneji’ye kaldığını bildirmesinden sonra bakiye 200.000.-USD (ikiyüzbinamerikandoları) …, … ve … tarafından …’ye ödenerek projenin ve … firmasının hisselerini tamamına sahip olacaklardır. Bu proje için verilmiş olan 200.000.-TL’lik teminat mektubu …’ye iade edilecektir.” hükmünü içermektedir.
8. 19/07/2010 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; davalı (Satıcı) … ile davacı (Alıcı) … ve davacı (Alıcı) … arasında imzalandığı, içeriğinin “… projesi için …’ye nakten 400.000 $ (Drtyüzbinamerikandoları) ödenmiş olup, söz konusu projenin incelenip uygun bulunması halinde projenin ait olduğu şirketin % 33 hissesi …’a, % 33 hissesi …’ya, kalan % 34 Hisse …’de ait olacaktır. Projenin incelenmesi sonucu yapılması projenin uygun bulunmaması halinde ödenen 400.000.- (Dörtyüzbinamirakndoları) … tarafından nakden şartsız geri iade olunacaktır.
İş bu sözleşme iki suret hazırlanmış olup, taraflarca imza altına alınmıştır. Sözleşmeden doğacak itilaflarda Ankara mahkemeleri yetkilidir. 19.07.2010″ şeklinde olduğu anlaşılmıştır.
9. Tanık … beyanında; davacıları dava konusu işten dolayı tanıdığını, davacıların, davalıların ortağı olduğu …’nin %66 hissesini satın almak için 2010 yılının temmuz ayında davalılar ile görüştüğünü, davacıların söz konusu şirketin üstlendiği projeyi gidip yerinde inceleyerek bir sözleşme imzalayarak şirketin %66 hissesi karşılığında 400.000,00 USD hisse bedeli olarak davalılara ödendiğini, 2012 yılında davacılar şirketin kalan hisselerini de satın almak istediğini, bunun üzerine davalıların şirketin kalan hisselerini de 2012 ‘de yapılan sözleşmeye karşılık olarak 200.000,00 USD ödeyerek satın aldıklarını, davalıların şirket ile bağlantısının bu şekilde son bulduğunu beyan etmiştir.
V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE
10. Dava, işletme devir sözleşmesine dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
11. Davacı … ve … ile … arasında 19.07.2010 tarihli yukarıda içeriği verilen (m. 8) bir sözleşme akdedilmiştir. Sözleşme içeriğinde belirtilen … projesi …. üzerinde yapılması planlanan “… … (19,441 MWm / 18,707 MWe) …” projesidir.
12. Bu projenin sözleşme içeriğinde belirtilen “ait olduğu şirket” …Ltd. Şti. (…) olup sözleşmede belirtilen şekilde devrinden önce ortaklık yapısı 4.950 hisse… A.Ş., (…) 50 hissesi … olmak üzere 5.000 hisse şeklindedir.
13. 19.07.2010 tarihli sözleşme uyarınca davacılar tarafından 07.07.2010 tarihi atılı para makbuzu ile davalı …’ye (parayı alan …) 400.000,00.-USD ödenmiştir. Bu husus her iki yanca da çekişme konusu yapılmamaktadır.
14. …Ltd. Şti.’nin hissedarı olan … A.Ş. 08.10.2010 tarihinde Noterde yapılan “…” ile paylarının % 33 oranına tekabül eden kısmını …’a, % 16,5 oranını …’ya, % 16,5 oranını ise …’ya devretmiştir. Sözkonusu hisse devrine yönelik de taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.

15. Yine taraflarca akdedildiği hususu çekişmeli olmamasına karşın sözleşme hükümleri hususunda anlaşmazlık bulunan 04.07.2012 tarihli sözleşme (sözleşme bila tarihli olup tarih taraf beyanlarından anlaşılmaktadır) de eldeki uyuşmazlık ile ilgili hüküm içermektedir. Sözkonusu “protokol” başlıklı belgenin hükümlerinden özellikle somut uyuşmazlığı düzenlene E.1 maddesi bakımından davacı yan kendi sundukları taslak belgede farklı bir içeriğe sahip olmasına karşın davalının sunmuş olduğu sözkonusu belgenin imzalı olması ve davacı yanca imzaya itiraz edilmemiş olması bakımından değerlendirilmesi gereken belge davalı yanca sunulan “Protokol” başlıklı sözleşme olmalıdır.
16. Davalı yanca cevap dilekçesine ekli delilleri arasında sunmuş olduğu 04.07.2012 (faks) tarihli “protokol” başlıklı belgenin somut uyuşmazlık ile ilgili hükümleri “B”, “C.2”, “D” ve “E.1” maddeleridir.
17. Sözkonusu 04.07.2012 (faks) tarihli “Protokol” başlıklı sözleşmenin; “B-Konusu” başlıklı maddesi, “Taraflar arasında bu tarihten önce imzalanmış bulunan ve aşağıda açıklamaları yapılan anlaşma ve hisse devir sözleşmelerinden doğan karşılıklı hak ve vecibelerin sonlandırılması ve aradaki sorunların sulhen çözüme kavuşturulmasıdır.”, hükmünü içermektedir.
18. “C-Taraflar Arasındaki Önceki Tarihli Sözleşmeler” başlıklı maddesinin C.2. fıkrası “… projesinin sahibi olan şirketin (… LTD. ŞTİ.) … projesinin uygun bulunması halinde %33 hissesinin …”a %33 hissesinin …’ya devrinin yapılacağına dair …, … ve … arasında yapılmış bulunan 19.07.2010 tarihli sözleşme” şeklindedir.
19. “D-Amacı” başlıklı maddesi “Taraflar gelişen koşullar nedeniyle hali hazırda gelinen noktada gördükleri lüzüm üzerine aralarında yapmış bulundukları yukarıda dökümü yapılan bu sözleşmelerin taraflara yüklediği hak ve vecibelerin sonlandırılması ve sorunların sulhen çözüme ulaştırılması amacıyla aşağıda belirtilen şartlarda anlaşmaya varmışlardır.” biçiminde düzenlenmiştir.
20. “E- Şartlar” başlıklı maddesinin E.1. fıkrası ise “… firmasına ait … da bulunan … projesinin tamamı için taralar 600.000.-USD(altıyüzbinamerikandoları) ödenmiştir. … … projesinin …’ye kaldığını bildirmesinden sonra bakiye 200.000.-USD (ikiyüzbinamerikandoları) …, … ve … tarafından …’ye ödenerek projenin ve … firmasının hisselerini tamamına sahip olacaklardır. Bu proje için verilmiş olan 200.000.-TL’lik teminat mektubu …’ye iade edilecektir” içeriğindedir.
21. Protokolün “İ” maddesi ise “Taraflar bunların dışında yukarıda bahsedilen sözleşmelerden kaynaklanan her türlü hak ve taleplerinden, uğradıkları zarar ve ziyanlardan kayıtsız ve şartsız vazgeçmektedirler. Tarafların belirtilen ödemeler haricinde birbirlerinden hiçbir hak ve alacakları kalmadığından bu ödemelerin yapılması ile birlikte birbirlerini karşılıklı olarak ibra etmektedirler” hükmünü haizdir.
22. Dosya kapsamında yer alan ve tarafların sunduğu delillerden olan 25.07.2012 tarihli …. Noterliğinin …, …, … ve … yevmiye numaralı “Limited Şirket Hisse Devir Sözleşmesi” ile … A.Ş.’ye ait hisselerin 375,00.-TL esas sermaye tutarındaki ortaklık payı …’ya, 850,00.-TL esas sermaye tutarındaki ortaklık payı …’a, 425,00.-TL esas sermaye tutarındaki ortaklık payı …’ya, …’ye ait 50,00.-TL esas sermaye tutarındaki ortaklık payı …’ya devredildiği, böylece şirketin % 100 hissesi …, … ve …’ya geçtiği … yazı cevabından da anlaşılmaktadır.
23. Kalan hisselerin devri akabinde …’nın …Ltd. Şti.’ne yazmış olduğu 05.09.2012 tarihli yazı ile “Elektrik Piyasasında Üretim Faaliyetinde Bulunmak Üzere Su Kullanım Hakkı Anlaşması İmzalanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”e 04.07.2012 tarih ve 28343 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve yönetmeliğe eklenen “Geçici Madde 9” hükmü uyarınca en yüksek teklifi veren şirket ile projenin yürütülememesi nedeni ile en yüksek ikince teklifi veren …Ltd. Şti. İle … projesinin yürütülmesinin uygun bulunduğu belirtilmiştir.
24. Davacılar tarafından … projesi için ödenmesi kararlaştırılan 600.000,00.-USD’nin bakiye 200.000,00.-USD’lık tutarının ise 19.09.2012 tarihi atılı para makbuzu ile davalı …’ye (parayı alan …) ödendiği dosyaya taraflarca sunulan “Para Makbuzu” başlıklı belgeden anlaşılmaktadır.
25. …Ltd. Şti. Bünyesindeki … projesinin “Çevresel Etki Değerlendirme (…) Olumlu” kararının iptali istemiyle açılan dava …. sayılı dosyasında görülmüş, … raporu ve eklerinin yeterli ve kapsamlı olarak hazırlanmadığı, yapılan incelemelerin, hesaplamaların ve değerlendirmelerin yeterli düzeyde veri, bilgi ve belgeye dayandırılmadığı ve projenin çevreye olabilecek etkilerinin önlenmesi için alınan önlemlerin yetersiz ve hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmış, işlemin iptaline karar verilmiş, temyiz istemi üzerine …. Karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına kesin olarak karar verilmiştir.
25. Bu noktada her iki yanın ihtilafa neden olan sözleşmeyi yorumlama şeklinin ele alınması gerekmektedir. Davacı yan 19.07.2010 tarihli sözleşmede “projenin incelenmesi sonucu yapılması uygun bulunmaması” halinde ödenen bedelin kayıtsız şartsız iade olunacağının kararlaştırıldığını, tarafların gerçek ve ortak iradesinin yorumlanması gerektiğini ve salt …Ltd. Şti.’nin hisselerinin devrinin amaçlanmadığını, şirket bünyesinde bulunan … projesi dışında ekonomik değeri olan bir malvarlığının bulunmadığını, içi boş bir şirket hisselerine 600.000,00.-USD ödenmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davanın tarafları arasındaki benzer şekilde … projesi satım ilişkisi bulunduğunu, sözkonusu projelerin ait olduğu şirketlerin satımına ilişkin sözleşmenin incelenmesi halinde yasal ve teknik nedenlerle uygun bulunmaması halinde ödemelerin iade edileceğinin kararlaştırıldığını, eldeki davaya konu satım ilişkisinde de tarafların amacının bu yönde değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürmüş olup davacının 19.07.2010 tarihli sözleşmede “projenin incelenmesi sonucu yapılması uygun bulunmaması” koşulunu yalnızca tarafların uygun bulmasına bağlamadığı, taraflar dışında … projesinin … olumlu raporunun iptalinde olduğu gibi yasal ve teknik nedenlerle uygulanma imkanının kalmaması haline de bağladığı anlaşılmaktadır.
26. Davalı yan ise taraflar arasındaki 19.07.2010 tarihli sözleşme ve 04.07.2012 (faks) tarihli “Protokol” başlıklı sözleşmenin yukarıda yer verilen hükümleri uyarınca …’nın … projesinin yürütülmesinin …Ltd. Şti.’nce yerine getirilmesinin uygun görülmesi, taraflarca …Ltd. Şti. hisselerinin tamamının devrinin gerçekleştirilmiş olması ve yukarıda yer verilen vakıalar zincirinden projenin incelenmesin sonucu uygun bulunmasının proje mahallinin davacılar tarafından tetkik edilmesinden ibaret olduğu, sözleşme hükmünün daha sonra alınacak … raporunun uygun olup olmamasına bağlanamayacağını ileri sürmüş olup davalı yanca 19.07.2010 tarihli sözleşmede “projenin incelenmesi sonucu yapılması uygun bulunmaması” koşulunu davacıların değerlendirmesi ile sınırlı olmasına bağladığı anlaşılmaktadır.
27. Görüldüğü gibi her iki yanın aralarında akdedilen özellikle 19.07.2010 tarihli sözleşmede geçen “projenin incelenmesi sonucu yapılması uygun bulunmaması” koşulunu farklı yorumlamakta olup tarafların iradelerinin yine taraflar arasında akdedilen 04.07.2012 (faks) tarihli “Protokol” başlıklı sözleşme, hisse devir sözleşmeleri, yapılan ödemeler ve … raporu olumlu raporunun iptali vakıaları ile birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir.
28. Bu anlamda yeri gelmişken tarafların iradelerinin yorumlanmasına ilişkin açıklama yapılmasında yarar bulunmaktadır. Borçlar Kanunu’nun 19/1. maddesine göre bir sözleşmenin gerek şekil gerek içerik yönünden değerlendirilmesinde kullanılan söz ve deyimler değil, tarafların birbirine uygun gerçek iradeleri esas alınmalıdır. Sözleşmede yer alan kayıtların gerçek anlamını tarafların gerçek iradeleri bağlamında belirlemeye ve bu kayıtların hangi hukuki sonuçlara yöneldiğini tayin etmeye sözleşmenin yorumlanması denilmektedir. Dolayısıyla sözleşmenin yorumlanması, geçerli olarak kurulan, fakat uyuşmazlık konusu olan bir sözleşmenin veya bir maddesinin içeriğinin hâkimin tarafların birbirine uygun sözleşme iradelerine göre tespit etmesi ve belirlemesidir.
29. Sözleşmenin yorumlanmasının gündeme gelebilmesi için öncelikle tarafların geçerli olarak kurulmuş bulunan sözleşmenin içeriğini birbirinden farklı anlamaları ve bu konuda aralarında uyuşmazlığın bulunması gerekir. Hâkim yapacağı incelemeler sonunda tarafların sözleşmenin objektif ve subjektif esaslı noktalarını farklı anladıkları kanısına varırsa irade beyanlarının birbirine uygun olmaması nedeniyle sözleşmenin kurulmadığına karar verebilir. Buna karşılık tarafların irade beyanları birbirine uygunsa (gerçek ve farazi uygunluk) sözleşme kurulmuş olacağından hâkim, sözleşmenin veya bir kaydının içeriğini tarafların gerçek veya farazi sözleşme iradelerine göre belirler. Zira yorumun amacı, tarafların birbirine uygun gerçek veya farazi sözleşme iradelerinin tespiti ve bu tespite göre sözleşmenin içeriğinin belirlenmesidir.
30. Sözleşme bir bütün olduğundan sözleşmenin bireysel maddeleri bütünden ayrı olarak tek başlarına yorumlanamaz. Başka bir anlatımla sözleşmenin bireysel kısımları, sözleşmenin bütünü içinde ele alınarak yorumlanmalıdır. Ayrıca hâkim yorum yaparken kullanılan söz ve deyimlerin lafzı anlamları ile bağlı kalmamalı, tarafların gerçek ve farazi iradeleri araştırılmalıdır. Özellikle kullanılan söz ve deyimler sözleşmenin bütününe göre açık ve kesin değilse, muğlak ve birden çok anlama geliyorsa hâkim lafzı arka plana atmalıdır.
31. Sözleşmenin yorumlanmasında özellikle sözleşme metninde yer alan söz ve deyimlerin muğlak ve müphem olması hâlinde, sözleşme metnine yansımamakla birlikte, tarafların iradelerini belirlemeye imkân veren olgulara da başvurulmalıdır. Bu kapsamda sözleşmenin kurulması sırasında, özellikle sözleşmenin müzakeresi esnasında veya sözleşmenin kurulmasından sonra mevcut olan durumlar dikkate alınmalıdır. Dolayısıyla sözleşmenin kurulduğu yer ve zaman, sözleşme görüşmeleri, tarafların bu esnada ya da sözleşme kurulduktan sonra birbirine karşı takındıkları tutum ve davranışlar, ifa hazırlıkları, sözleşmenin kurulduğu andaki menfaat durumları ve özellikle ilgili iş çevresindeki örf, adet ve teamüller sözleşmenin yorumlanmasında göz önünde tutulmalıdır.
32. Sözleşmenin yorumlanması sonrasında hâkim, olumlu ya da olumsuz bir sonuca ulaşarak taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında karar verir. Olumlu sonuçta hâkim, sözleşmenin veya bir maddesinin içeriğiyle ilgili uyuşmazlıkta tarafların birbirine uygun gerçek veya farazi sözleşme iradesine sahip olduklarını tespit eder ve uyuşmazlığı bu doğrultuda çözer. Buna karşılık olumsuz sonuçta, incelemeler sonucunda tarafların birbirine uygun sözleşme iradesi bulunmadığı tespit edilirse bu durumda sözleşmede boşluk olabilir ve bu boşluk şartları varsa sözleşmenin tamamlanması yoluyla doldurulur.
33. Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde esasa geçilmesinden önce usul yönünden, yetki, zamanaşımı ve husumet itirazlarının değerlendirilmelidir.
34. … projesinin maliki olan hisse devri gerçekleştirilen …Ltd. Şti.’nin dosyaya kazandırılan… bilgilerinden de anlaşılacağı üzere şirket merkezi … ‘dır. HMK’nin 14. maddesinin 2. fıkrası uyarınca şirket ortaklarının birbirlerine yönelik olarak açacakları davada şirketin merkezi yetkili kılınmış olup eldeki uyuşmazlıkta da davalılardan … şirket hissesini devreden ortak iken, davacılar şirket hisselerini devralan ortaklardır ve yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında sözkonusu devre ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır. Bu anlamda şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili mahkeme olduğu değerlendirilerek davalıların yetki yönünden yapmış oldukları itiraz kabul edilmemiştir.
35. Zamanaşımına yönelik defiye ilişkin ise, esasen zamanaşımı definin değerlendirilmesi için davanın esasına yönelik de değerlendirme yapılması gerekmektedir. Bu anlamda öncelikle davanın esasına yönelik değerlendirme ile alacağın muacceliyet tarihi ve davacıların talebinin hukuki niteliğine göre zamanaşımı değerlendirilecektir.
36. Yukarıda da değinildiği üzere taraflar arasındaki ihtilaf her iki yanın sözleşmenin yorumlamasındaki farklılıktan kaynaklanmaktadır. Davalı yan her ne kadar … projesinin “uygun görülme” koşulunu 04.07.2012 (faks) tarihli “Protokol” başlıklı sözleşmenin E.1 hükmü uyarınca …’nın … projesinin yürütülmesinin …Ltd. Şti.’nce yerine getirilmesinin uygun görülmesine ve taraflarca …Ltd. Şti. hisselerinin tamamının devrinin gerçekleştirilmiş olmasına bağlamış ise de sözleşme hükmünün bu şekilde yorumlanması hem taraflar arasında gerçekleştirilmiş olan işlemlerden, hem de gerçek amacın … projesi olmaksızın, başka her hangi bir malvarlığı değeri olmayan yalnızca şirket hisselerinin devrinden ibaret olarak yorumlanması mahkememizce kabul edilmemiştir.
37. Zira, davalı yanın özellikle dayandığı 04.07.2012 (faks) tarihli “Protokol” başlıklı sözleşmenin E.1 hükmünde yer alan “… … projesinin …’ye kaldığını bildirmesinden sonra” bakiye bedelin ödendiği ve …Ltd. Şti.’nin kalan paylarının davacılara devrinin gerçekleştiği böylece projenin davacılarca uygun görülmüş olduğu savının aksine, 04.07.2012 tarihinden sonra ancak …’nın …Ltd. Şti.’ne projenin kendilerinde kaldığına ilişkin yazmış olduğu 05.09.2012 yazıdan önce 25.07.2012 tarihli …. Noterliğinin …, …, … ve … yevmiye numaralı “Limited Şirket Hisse Devir Sözleşmesi” ile …Ltd. Şti.’nin kalan paylarının devredildiği anlaşılmaktadır.
38. Yine taraflar arasında benzer bir hukuki ilişkin olan … Ltd. Şti.’ye ait … ve … projelerinin ortak yapılması hususunda akdedilen sözleşmede tarafların yasal ve teknik nedenlerle (Örneğin, …, …, …, …, … kurumlar ile teknik zorluklar) her hangi bir olumsuzluk halinde yapılan ödemelerin iade edileceğinin kararlaştırılmıştır. Bu konuda da taraflar arasındaki ihtilafın … Karar sayılı dosyasında görülmektedir.
39. Öte yandan burada özellikle üzerinde durulması gerekin husus … projesi olmaksızın, başka her hangi bir malvarlığı değeri olmayan şirketin hisselerinin devralınmasının tarafların gerçek iradeleri olarak yorumlanamayacak olmasıdır. Gerçekten kaydi şirket hisse değeri 5.000,00.-TL olan bir şirketin 600.000,00.-USD olarak devralındığını kabul etmenin olağan hayat tecrübeleri ile bağdaştığı söylenemeyecektir.
40. Açıklanan nedenlerle mahkememizce taraf iradelerinin … projesinin uygun görülmesini somut olayımızda da olduğu gibi … olumlu raporunun idari ya da yargı kararları ile geçersiz kılınmamasına bağladıkları kabul edilmiştir.
41. Zamanaşımı defi bakımından ise davacılar yukarıda anılan dava dışı şirketin hisselerini devralanlar, davalı … ise devrenlerden olup, hisse devir sözleşmesine dayalı işbu davada devralan yeni ortaklarla, devreden eski ortaklar arasındaki zamanaşımı süresi TBK m. 147 hükmü uyarınca 5 yıllık zaman aşımı süresine tabidir (….).
42. … olumlu raporunun iptal edilmesi ile sözleşmenin koşulu gerçekleşmediği gibi bu durum sözleşmenin konusunun gerçekleşmesini fiilen ve hukuken ortadan kaldırdığından sözleşmedeki şartın gerçekleşmemesi ve edimin ifasının imkansız hale gelmesi (TBK m. 136) hisse devrinden sonra ortaya çıktığı nazara alındığında zamanaşımı süresinin de … olumlu raporunun iptali kararının kesinleşmesinden itibaren başladığının kabulü gerekmektedir. Bu halde ise … olumlu raporunun iptali kararı 20.11.2019 tarihinde kesinleşmiş olduğundan eldeki davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığının kabulü gerekmiştir.
43. Husumet yönünden ise 19.07.2010 tarihli sözleşmenin davacılar ile davalı … arasında akdedilmiş olduğu ve sözleşme içeriğinden yukarıda değinilen koşulun gerçekleşmemesi halinde iade yükümlülüğünün …’ye yüklenmiş olduğu anlaşılması karşısında sözleşmenin nispiliği ilkesi de nazara alınarak diğer davalılar … ve … yönünden davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesi gerekmiştir.
44. Yapılan tüm açıklamalar ışığında taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşmelerin tarafların gerçek iradelerine uygun olarak yorumlanması gerektiği ve bu yorumun … projesinin … olumlu raporu gibi projenin uygulanabilirliğini mümkün kılan idare ve yargı kararları ile uygun görülmesine bağlandığı kabul edilmiş, … olumlu raporunun iptali ile sözleşmenin baştan itibaren ifasının imkansız olduğunun kabulü gerektiği, bu halde ise davacı yanın vermiş olduğunu geri istemekte haklı olduğu değerlendirilmiş, davanın … yönünden kabulüne aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
VI-HÜKÜM
1-Davalılar … ve … aleyhine açılan davanın, pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-Davalı … aleyhine açılan davanın kabulüne; 600.000,00.-USD’nin 16.12.2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının yabancı parayla açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranı ile davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
Karar ve İlam Harcı
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 308.214,72.-TL harçtan, peşin ve ıslahla alınan 148.684,71.-TL harcın düşümü ile bakiye 159.530,01.-TL harcın davalı …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Yargılama Giderleri ve Gider Avansı
4-Davacılar tarafından yapılan 258,75.- TL yargılama giderinin davalı …’den alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan başvurma harcı, peşin harç, vekalet harcı, ıslah harcı toplamı 148.752,51.-TL yargılama harcının davalı …’den tahsili ile davacıya ödenmesine
6- Davacılar tarafından davalılar … ve … yönünden yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
8-Arabuluculuk Kanunu 18A/13 maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.400,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı …’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Vekalet Ücreti
9-Davacılar kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 278.240,00.-TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacılara ödenmesine,
10-Davalılar … ve … taraf kendilerini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 7/2 ve 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı … ve …’ye ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren …. Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere 23/06/2023 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/06/2023

Başkan ….
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip ….
e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15 uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur”