Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/629 E. 2021/743 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti
Adına Yargılama Yapmaya Ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/548
KARAR NO : 2021/599
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 29/09/2021
KARAR Y.TARİHİ : 06/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka ile dava dışı … İnş. Ltd. Şti arasında akdedilen kredi sözleşmesine davalıların müteselsil kefil olduklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek asıl borçlu şirket hakkında … Müdürlüğü … sayılı dosya üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla, davalı kefiller hakkında tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla … Müdürlüğünün … E, sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların borca itiraz etmeleri nedeniyle takibin durduğunu belirterek itirazın iptalini ve %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA :
Davalılar vekili davaya cevap dilekçesinde; dava dışı asıl borçlu … İnş. Ltd. Şti’nin davacı4 banka nezdindeki hesabına 21.11.2018 tarihinde Altındağ Belediyesi tarafından 235.538,97 TL yatırıldığını, yatırılan tutarın icra takibine konulan miktardan düşülmediğini, davaya konu borcun yapılandırıldığını, 2022 yılının sonuna kadar taksite bağlandığını, müvekkilleri hakkında TBK 586. Maddesinde belirtilen ifada gecikme ve ihtarın sonuçsuz kalması koşullarının oluşmadığını, müvekkili … hakkında davaya konu alacağa ilişkin olarak … Müdürlüğü … sayılı dosyası ile mükerrer icra takibi başlatıldığını, alacağın ipotek ile temin edildiğini, dava dışı şirket tarafından davacı bankaya hitaben yazılan 04.09.2019 tarihli yapılandırma talebine havi dilekçesine banka tarafından cevap verilmediğini, müvekkillerinin yenileme niteliğindeki yapılandırma sözleşmesinde imzası bulunmadığından, hiçbir sorumluluğu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dışı asıl borçlu … İnş. Ltd. Şti ile davacı banka arasında 11.09.2017 tarihli, 2.000.000,00 TL limitli GKS imzalanmış olup, davalı … ve … sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzalamışlardır. Kefaletin türü, tutarı ve tarihinin el yazısı ile yazıldığı, davalı …’un aynı zamanda şirket ortağı ve temsilcisi olduğu, …’un ise eş rızasının alındığı, bu yönüyle kefaletin yasada belirtilen koşullara uygun olduğu anlaşılmıştır.
Dava dışı asıl borçlu şirket ile davacı banka arasında imzalanan tarihsiz protokolde; kredilerden kaynaklanan 25.01.2019 tarihi itibariyle 709.906,98 TL borç tutarının anılan tarihten itibaren %22 oranında taahhüt ve %5 oranında BSMV, Mahkeme masrafı ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere hesaplanan toplam 713.203,32 TL borç tutarının ödeme planında belirtilen vadelerde eksiksiz ve tam olarak ödeneceği kararlaştırılmıştır. Protokole ekli ödeme planına göre aylık 21.683,37 TL taksitle, 42 ay vadeli olarak ödenmesi öngörülmüştür. Bilirkişi marifetiyle banka kayıtları üzerinde yapılan incelemede; bahsi geçen yapılandırma sözleşmesi kapsamında herhangi bir taksit ödemesine rastlanmadığı anlaşılmıştır. Yeniden yapılandırma protokolünde; protokoldeki yükümlülüklerden herhangi birinin zamanında yerine getirilmemesi halinde ihbar ve ihtara gerek kalmaksızın protokol ile sağlanan tüm indirim ve kolaylıkların ortadan kalkacağı düzenlenmiş olup, protokole uygun taksit ödemesi yapılmadığı anlaşılmakla, protokolün tümüyle geçersiz hale geldiği anlaşılmıştır.
Davacı banka tarafından keşide edilen 04.10.2018 tarihli hesapkat ihtarında; toplam 892.502,08 TL banka alacağının 1 gün içerisinde ödenmesi ve 4 adet çekin banka sorumluluk tutarı olan 6.400,00 TL’nin aynı suretle depo edilmesi istenmiş olup, hesapkat ihtarının asıl borçlu şirkete 08.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı …’a 09.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı …’a ise tebliğ edilemediği anlaşılmıştır. Bu çerçevede davalı …’un 11.10.2018 tarihinde temerrüde düştüğü, …’un ise temerrüde düşme tarihinin icra takip tarihi olan 30.10.2019 olduğu anlaşılmıştır.
Davacı banka tarafından davalı kefiller hakkında 30.10.2019 tarihinde … Müdürlüğü … sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde; (660.949,34 TL asıl alacak + 359.624,15 TL %55,9 temerrüt faizi + 17.981,20 TL BSMV + 1.258,70 TL ihtarname masrafı) = 1.039.813,39 TL alacağın davalı borçlulardan tahsili, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %55,9 oranında temerrüt faizi uygulanması istenmiş olup, davalı borçlular vekili borca itiraz dilekçesinde; takibe konu alacakların banka tarafından yapılandırıldığını 2022 yılı sonuna kadar taksitlendirildiğini, borçlu …’un yapılandırma sözleşmesinde borçlu veya kefil olarak imzasının olmadığını, ayrıca … Müdürlüğünün … sayılı dosyasında aynı borca ilişkin mükerrer icra takibi yapıldığını belirtmiştir.
Davacı bankanın dava dışı asıl borçlu şirkete BCH kredisi, Kredili Bankomat Hesabı (KMH), çek kredisi hesabı tahsis ettiği anlaşılmıştır.
Davalılar vekilince ipoteğin paraya çevrilmesine yönelik … Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının aynı borca ilişkin olup mükerrer takip niteliğinde olduğu belirtilmiş ise de; bahsi geçen takibin ipoteğin paraya çevrilmesi ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla yapıldığı, bu yönüyle mükerrer olmadığı anlaşılmıştır.
Genel Kredi Sözleşmesi’nin 13. Maddesinde; müşterinin temerrüdü halinde bankaca kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına, bu oranın %50’sinin ilavesiyle bulunacak oran üzerinden faiz uygulanacağı belirtilmiştir. Bilirkişi marifetiyle banka kayıtları üzerinde yapılan incelemede; BCH kredisine bankaca uygulanan akdi faiz oranının %17 olduğu anlaşılmış olup, sözleşme hükmü uyarınca yıllık temerrüt faiz oranının ise %25,50 olduğu saptanmıştır. KMH hesabından kaynaklanan alacağa uygulanacak akdi ve temerrüt faiz oranları TCMB tarafından üçer aylık dönemler itibariyle belirlenmekte olup, bu oranlar bilirkişi raporunda tablo halinde gösterilmiştir.
Dava dosyasına sunulan hesap hareketleri incelendiğinde; 21.11.2018 tarihinde borçlu şirket banka hesabına Altındağ Belediyesi tarafından 235.538,97 TL ödeme yapıldığı, tahsilat tutarının bankaca mahsup edildiği görülmüştür.
Mahkememizce alınan 01.06.2020 tarihli bilirkişi raporunda; takip tarihi itibariyle banka alacağı … yönünden 651.467,47 TL asıl alacak + 184.133,90 TL işlemiş faiz + 9.206,70 TL BSMV = 844.808,07 TL olarak, davalı … için ise 651.467,47 TL asıl alacak + 122.818,80 TL işlemiş faiz + 6.140,94 TL BSMV = 780.427,21 TL olarak hesaplanmış olup, yapılan hesabın dosya kapsamına ve sunulan delillere uygun olduğu anlaşılmıştır. Davacı banka vekili 1.258,70 TL noter ihtarname masrafını icra takibine konu yapmış olup, buna ilişkin ödeme belgesini 21.06.2021 tarihli dilekçe ekinde sunmuş olup, hükümde dikkate alınmıştır.
HÜKÜM :
Davanın kısmen kabulüne,
… Müdürlüğü … sayılı takip dosyasında davalıların itirazının davalı … yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 651.467,47 TL asıl alacak , 184.133,90 TL işlemiş faiz, 9.206,70 TL BSMV, 1.258,70 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 846.066,77 TL üzerinden iptaline,
Davalı … yönünden tahsilde tekerrür olmamak üzere 651.467,47 TL asıl alacak, 122.818,80 TL işlemiş faiz, 6.140,94 TL BSMV, 1.258,70 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 781.685,91 TL üzerinden iptaline,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren %25,50 temerrüt faizi ve faize %5 BSMV uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
İtirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla tahsiline,
Davanın reddedilen bölümü için davalıların kötüniyet tazminat talebinin reddine,
Karar ve İlam Harcı
Alınması gerekli 57.794,82 TL harcın davalı taraftan alınarak hazineye gelir kaydına, (davalı …’un sorumluluğunun 53.396,96 TL ile sınırlandırılmasına,)
Arabuluculuk Kanunu 18A/13 maddesi uyarınca karar tarihinde yürürlükte bulunan Arabuluculuk Asagari Ücret Tarifesi uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Yargılama Giderleri ve Gider Avansı
Davacı tarafından yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 38,50 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.538,50 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.251,83 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, (davalı …’un sorumluluğunun 1.156,58 TL ile sınırlandırılmasına)
Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
Vekalet Ücreti
Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 59.353,34 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, (davalı …’un sorumluluğunun 56.134,30 TL ile sınırlandırılmasına)
Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 22.012,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/09/2021
Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …