Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/591 E. 2022/55 K. 24.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/591 Esas – 2022/55
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/591 Esas
KARAR NO : 2022/55

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 24/01/2022
KARAR Y.TARİHİ : 26/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 26/10/2012 tarihinde dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı taksi ile … plakalı motosikletin çarpışması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kazanın meydana gelmesine sebebiyet veren … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle davalı sigorta şirketi nezdinde kasko sigorta poliçesi uyarınca sigortalı olduğunu, müvekkilinin trafik kazası sonucu uğramış olduğu manevi zararların tazmininden davalı sigorta şirketinin teminat limiti ile sorumlu olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle müvekkilinin hem fiziken hem de manen telafisi güç ve imkansız acı, elem ve üzüntüler yaşadığını belirterek müvekkilinin dava konusu trafik kazasında yaralanması nedeniyle uğradığı manevi zararların tazminin amacıyla 40.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek oranlarda aracın ticari araç olduğu göz önüne bulundurularak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu aracın müvekkili şirket nezdinde kaza tarihinde ticari genişletilmiş kasko poliçesi ile teminat altına alındığını, poliçe limitinin 40.000,00 TL limitle sınırlanmış olmak üzere İMM manevi tazminat teminatı bulunduğunu, kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, davacı tarafın talep edilen manevi tazminata ilişkin taleplerinin fahiş olduğunu, müvekkili şirketin sorumluğunun poliçe teminat limitleri ile sorumlu olduğunu, dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini savunmuş davanın esastan ve usulden reddini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, 26/10/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanağı, hasar dosyası, SGK İl Müdürlüğü müzekkere cevabı, sosyal ekonomik araştırma müzekkere cevabı, hasta dosyaları, Keçiborlu C. Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyasının uyap evrakları, kusur raporu, maluliyet raporu ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araca ait poliçenin incelenmesinde: 26/08/2011- 26/08/2012 tarihleri arasında davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde sigorta poliçesi ile sigortalandığı, kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının 200.000,00 TL olduğu kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren araca ait Ticari Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesinin incelenmesinde; 15/10/2012- 15/10/2013 tarihleri arasında sigortalandığı, İ.M.M. Kombine Limitinin 40.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kusur oranlarının belirlenmesi için kusur bilirkişisine tevdii edilmiş, bilirkişi 13/07/2021 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; … plakalı araç sürücüsü …’ın %75 oranında, … plakalı araç sürüsü …’ın %25 oranında kusurlu olduğu görüşünü bildirilmiştir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri bölümü Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığının 06/09/2021 gün ve 2021/867 sayılı raporunun incelenmesinde; hastanın olayın olduğu tarihte yaşı değerlendirmeye alındığında (19) meslekte kazanma gücünde azalma oranını %10,3 olduğu, hastanın sekellerin belirlendiği şu andaki muayene bulgularının olduğu yaşı dikkate alındığında (28yaş) meslekte kazanma gücünde azalma oranın %12,1 olduğu, mevcut sekellerin kişinin geçirdiği belirtilen trafik kazası ile nedensellik ilişkisinin bulunduğu ve sürekli olduğu, hastada meydana gelen geçici iş göremezlik süresinin 90 gün olduğu görüşü bildirilmiştir.
Deliller değerlendirilmiştir.
Buna göre; toplanan deliller, adli tıp raporları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; 26/10/2012 tarihinde dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı taksi ile Senir Kasabası istikametinden Keçiborlu ilçesi istikametine seyir halindeyken Yeni Mahallesi Cumhuriyet Caddesi mevkiinde kontrolsüz olarak u dönüşü yapmak istediği anda aynı istikamette seyir halinde bulunan davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklete çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, dosya kapsamında alınan kusur raporuna göre; … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın %75 kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü davacı …’ın ise %25 oranında kusurlu olduğu, davacı …’ın olayın olduğu tarihte yaşı değerlendirmeye alındığında (19) meslekte kazanma gücünde azalma oranını %10,3 olduğu, hastanın sekellerin belirlendiği şu andaki muayene bulgularının olduğu yaşı dikkate alındığında (28yaş) meslekte kazanma gücünde azalma oranın %12,1 olduğu, kişinin geçirdiği belirtilen trafik kazası ile nedensellik ilişkisinin bulunduğu ve sürekli olduğu, hastada meydana gelen geçici iş göremezlik süresinin 90 gün olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araç, kaza tarihinde ticari genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olup, poliçe limitinin 40.000,00 TL olduğu, poliçeden manevi tazminat teminatının bulunduğu görüldüğünden, hüküm altına alınan tazminat miktarından davalı sigorta şirketinin poliçe limitleri ile sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
6098 sayılı TBK’nun 56 maddesinin 1. fıkrasında; Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. 2. fıkrasında ise; Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı, adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
… plakalı araç sürücüsü …’ın %75 oranında kusuru ile meydana gelen dava konusu kaza nedeniyle, davacının 90 gün geçici iş göremezlik durumunda kaldığı ve meslekte kazanma gücünü %12.1 oranında kaybettiği anlaşılmıştır. Davacının, olay nedeniyle yaşadığı elem, ızdırap ve travma, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli ile günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak, davacı lehine 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, hüküm altına alınan tazminat miktarına 30/11/2020 dava tarihinden itibaren kazaya karışan aracın ticari araç olduğu gözetilerek, avans faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulüne, 30.000,00 TL manevi tazminatın poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla 30/11/2020 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,

2-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan 2.537,20 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.902,90 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Alınması gerekli 2.049,30 TL harçtan peşin alınan 136,62 TL harcın düşümü ile arta kalan 1.912,68 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Peşin alınan 136,62 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, red ve kabul oranlarına göre hesaplanan 990,00 TL ‘sinin davalıdan, 330,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/01/2022