Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/519 E. 2023/17 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/519 Esas – 2023/17
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2020/519 Esas
KARAR NO : 2023/17

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/10/2020
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
KARAR Y.TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28.10.2017 tarihinde meydana gelen kazada otobüs durağında bekleyen merhum
…’ın hayatını kaybettiğini, kazada … plakalı araç sürücüsü ……. ’ın asli kusurlu olduğunu, kazaya sebebiyet veren aracın davalı … Sigorta
şirketince ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinde
2018/40 esas sayılı dosyada yapılan yargılamada, … plakalı araç sürücüsünün
% 75 kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsünün % 25 kusurlu olduğuna karar
verildiğini bunun üzerine %25 kusurlu olan … plakalı aracın sigortacısı … Sigortaya dava açıldığını, Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılamada, ……… plakalı araç sürücüsü …’ın kusursuz olduğunu, davalı … sigorta
sirketi tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu
olduğunun tespit edildiğini, bunun üzerine davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını
ancak dönüş yapılmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ……….’in destekten yoksun kalan davacılar için ayrı ayrı 500,00 TL olmak üzere toplam
1.000,00 TL maddi tazminatın 29.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile
birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa
yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı tarafa usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER:
1-) Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/960 Esas sayılı dosyası,
2-) Hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağı,
3-) Siteler Şehit Kani Erdugan Polis Merkezi Amirliğine, SGK Emelilik Hizmetleri Genel Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevapları,
4-) Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/40 Esas sayılı dosyası ve Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/833 Esas sayılı dosyaları,
5-) Bilirkişi raporları,
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, ölümlü trafik kazasında vefat eden müteveffanın desteğinden yoksun kalan davacılar tarafından, trafik sigortacısına açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dosyanın yapılan incelemesinde, ilgili kaza hakkında daha önce, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinde
2018/40 esas sayılı dosyasında yargılama yapıldığı, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/12/2018 tarihli ve 2018/40 Esas, 2018/1052 Karar sayılı kararında, davacıların …, … …, davalının ise … Sigorta A.Ş. olduğu, Trafik Kazası Tesbit Tutanağı ile 30/10/2018 tarihli Bilirkişi raporunda özetle; davalı sigorta şirketine sigortalı aracın sürücüsü …’ın kazanın meydana gelmesinde yüzde 75 oranında kusurlu olduğu, muteveffa yaya …’ın kusurunun bulunmadığı, … plakalı araç sürücüsü …’ın ise yüzde 25 kusurlu olduğunun belirtildiği, …’nin eşi, … …’ın babası olan …’ın, EGO otobüs durağında beklerken davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün sevk ve idaresindeki aracın çarpması neticesinde 28.10.2017 tarihinde meydana gelen kazada davacıların murisinin vefat ettiği, davacılar tarafından derdest iş bu destekten yoksun kalma tazminatını konu alan davanın açıldığı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacıların murisinin kusursuz olduğu, davacı …’in eş, davacı …’in çocuk olduğu ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre TBK’nın 53. maddesi uyarınca davacıların farazi desteklerini kaybettiklerinin kabul edilmesi gerektiği, yapılan hesaplama sonucunda davacı eşin 459,63 TL, davacı çocuğun ise 11.171,92 TL destek yoksunluk tazminatı talep edebilecekleri, hesaplanan maddi zararların poliçe teminat limiti kapsamında kaldığı, hükmedilecek zarara eksik ödeme tarihi 29.12.2017 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanabileceği anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacı eş … için 459,63 TL maddi tazminatın, ödeme tarihi olan 29/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı çocuk … … için 11.171,92 TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 29/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak çocuk Bünyamin’e velayeten davacı …’ye verilmesine şeklinde karar verildiği görülmüştür.
Akabinde, Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/03/2020 tarih ve 2018/833 Esas sayılı dosyasından yine aynı kaza ile ilgili talepte bulunulduğu, bu kez, davacıların …, … …, davalının ise daha önce yapılan yargılamada yüzde 25 kusurlu bulunan … plakalı araç sürücüsü …’ın sigortacısı … Sigorta A.Ş. Olduğu, bu mahkemece yapılan yargılamada ise, dava , cevap , poliçe , dosyada bulunan kusur raporları, Asliye Ceza Mahkemesi dosyası ile hükme esas alınan fen heyetinden alınan rapor hep birlikte değerlendirildiğinde ; 28/10/2017 tarihinde EGO otobüs durağında beklemekte olan yaya davacılar desteği …’ın ölümüne neden olan trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine ZMMS poliçeli … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurlu olmadığı , KTK ve Genel Şartlar gereğince davalı sigorta şirketinin, üçüncü kişilerin zararlarında işletenin kusuru oranında sorumlu olacağı ve sigortalı araç sürücüsünün olayın meyana gelmesinde kusursuz olduğu anlaşılmakla, davacıların, davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteminin yerinde olmadığına karar verilerek davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Her iki kararında istinaf yoluna başvurulmadan kesinleştiği anlaşılmıştır.
Buna göre, davacı bu kez yine Ankara 8.ATM kararı gerekçesine göre yeniden mahkememizden davalı sigorta şirketine sigortalı aracın tam kusurundan kaynaklı … SİGORTA’ya husumet yönelterek dava açmış ise de, daha önce bu davalı hakkında yargılama yapıldığı, rapor alındığı, karar verildiği, kararın taraflara tebliğ edildiği, iş bu kararın istinaf edilmediği ve dolayısı ile kararın ve gerekçenin davalı hakkında kesinleştiği anlaşılmakla, her ne kadar iki mahkeme arasındaki kusur değerlendirmesinde çelişki var ise de, davacının ilk kararda yüzde 75 kusur oranını kabul ettiği ve davalı lehine kazanılmış hak oluştuğu anlaşılmakla, bu kez yeniden mahkememizden talepte bulunamayacağı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Anlatılan nedenlerle,
1-Davanın REDDİNE

2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harcın, peşin alınan 124,40 TL (54,40 TL peşin + 70,00 TL ıslah) harçtan düşümü ile eksik alınan 55,55 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 13/1 uyarınca reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca yatırana iadesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/01/2023