Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/514 E. 2021/808 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/514 Esas
KARAR NO : 2021/808
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2020
KARAR TARİHİ : 02/12/2021
KARAR Y.TARİHİ : 15/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka ile davalı yüklenici arasında 3 adet eser sözleşmesinin imzalandığını, bu işlerin yüklenici tarafından ikmal edildiğini, müvekkili banka içinde yapılan 2014 yılı teftişi sonucunda hazırlanan cevaplı raporun “Genel Hükümler” başlıklı 6 ncı maddesinde; “ Bölge sınırları içersinde farklı yerlerde gerçekleştirilen inşaatlar itibariyle yüklenicilerin iş programına göre iş yerinde bulundurmak zorunda olduğu teknik personelin aynı olduğunun görüldüğünün belirtilip yüklenicilerin işyerinde bulundurmak zorunda olduğu, ancak farklı işlerde de görev yapan teknik personelin isim ve unvanlarının listelendiğinin,” belirtildiğini, bu listede yer alan davalı …’ın yükleniminde tamamlanan Acıpınar Kanalizasyon inşaatı işine, Altuntaş kanalizasyon ve kısmi yağmur suyu inşaatı işine Sofular içme suyu inşaatı işine ait tip sözleşmesinin 23. Maddesine göre yüklenicinin teknik personelini iş programına göre ,işin kendi mesleğine ilişkin kısmının gerçekleştirilmesi sırasında iş yerinde bulundurmasının gerektiğini, teknik personelin tamamının işin başlangıcından sonuna kadar iş yerinde devamlı olarak bulundurulma zorunluluğunun olmasına rağmen davalının Konya Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde yer alan bahsi geçen işlerde şantiye şefi olarak görev yaptığını, dolayısıyla davalının Konya Bölge sınırları içerisinde farklı işlerde aynı dönemlerde görev aldığının anlaşıldığını, bahsi geçen sözleşmenin 23. Maddesi uyarınca davalı aleyhine cezai işlemin tesis edildiğini, yapılan hesaplama sonucunda müvekkili idarenin davalı yüklenicinden bu konudan dolayı alacağının toplam 248.500,00 TL olduğunu, bu bedelin davacı idareye ödenmesinin müvekkili idare tarafından davalıdan talep edilmesine rağmen davalının müvekkili davacıya ödeme yapmaması üzerine Ankara … Müdürlüğü’nün … E, sayılı dosyası üzerinden icra takibinin başlatıldığını, bu takibe davalının itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek davalının Ankara … Müdürlüğü’nün … E, sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamını, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile davacı idare arasında dava dilekçesinde belirtilen 3 adet sözleşmenin imzalandığını, bahse konu 3 adet sözleşme konu işlerin müvekkili yüklenici tarafından ikmal edildiğini ve davacı idareye eksiksiz olarak teslim edildiğini, bu konuda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığını, müvekkilinin tahakkuk ve tebliğ edilen cezai işlemlere yönelik olarak davacı idareye yazılı itirazda bulunmasına rağmen bu itirazlarının dikkate alınmadığını, müvekkili tarafından ihalesi alınan yapım işlerinin inşaatı için 31/01/2013 tarihli yazı ile Teknik Personel Bildiriminin yapıldığını, bu bildirime karşılık idarenin bu bildirimde yer alan teknik personelin uygun bulunmadığına dair bir bildirim olmadığından idarenin yüklenicinin kendisine bildirdiği teknik personeli uygun bulduğunu, müvekkiline yönelik cezai işlemin tesisinin mevzuata aykırı olduğunu, her 3 sözleşmenin tarafı olan … Bankası Konya bölge müdürlüğü’nün her üç işin yapımı sürecinde müvekkiline bu konuda herhangi bir uyarısının olmadığını, davacının bu konuda müvekkili aleyhine düzenlediği bir tutanağında bulunmadığını beyan ederek, davanın reddini ve davacının %20 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, Ankara … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına yapılan İtirazın İptali istemine ilişkindir.
Ankara … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası aslı, taraflar arasında akdedilen sözleşme suretleri ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının … Bankası A.Ş, borçlunun … olduğu takibin 15.12.2016 tarihinde başladığı ve borçludan toplam 257.073,25 TL talep edildiği, borçlu vekilinin 04.10.2019 tarihli itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı yüklenici arasında; Sofular icra suyu inşaatına ait 13/12/2012 tarihli sözleşme, Altuntaş kanalizasyon ve kısmi yağmur suyu inşaatına ait 19/11/2012 tarihli sözleşme ve Acıpınar kanalizasyon inşaatına ait 15/01/2013 tarihli sözleşme olmak üzere toplam 3 adet sözleşme imzalanmıştır. Her 3 sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 6 nolu bendinde; “Yüklenici, sözleşmesine göre iş yerinde bulundurulması istenen teknik personelin isimleri ile belgelerini (Diploma, meslek odası kayıt belgesi, noterden alınan taahhütname) Teknik Personel Bildirimi ile birlikte yer tesliminin yapıldığı tarihten itibaren beş gün içerisinde idareye bildirmek zorundadır. İdare bu personel hakkında gerekli incelemeyi yaptıktan sonra kabul edip etmediğini on gün içinde yükleniciye bildirir. İdare tarafından bu süre içerisinde herhangi bir bildirim yapılmadığı takdirde, Teknik Personel Bildirimindeki teknik personel kabul edilmiş sayılır” denildiği, 7 nolu bendinde; “Yüklenici tarafından bildirilen teknik personelin idare tarafından kabul edilmemesi halinde, kabul edilmeyen teknik personel yerine yeni bir teknik personel bildirilmesi için yükleniciye beş gün süre verilir. Yüklenici, verilen süre içerisinde yeni bir teknik personel bildirmeye mecburdur. Aksi halde, teknik personel için sözleşmesinde öngörülen günlük cezalar uygulanır.” denildiği, 8 nolu bendinde; “İş programına göre iş yerinde bulundurulması istenen teknik personelin iş başında bulundurulmaması durumunda idare öngörülen teknik personelin iş başına getirilene kadar, herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın iş durdurabilir. Bu personelden, işin teknik ve idari denetimini yapmakla görevli olanlar, zorunlu hallerde ve yerine yine aynı niteliklere sahip olduğu idarece kabul edilmiş vekil bırakarak; diğerleri ise, hastalık, İdarenin yazılı onayı ile yıllık izin kullanılması veya işle ilgili seyahat yapılması gibi sebeplerle iş yerinden ayrılabilirler” dendiği görülmüştür.
4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 53 ncü maddesinde yer alan düzenlemeyle 2002 yılında kurulan Kamu İhale Kurumu’nun görevlerinden birisi de; ihale konularında, ikincil mevzuatı düzenlemektir. Bu bağlamda Kamu İhale Kurumu Yapım İşleri Genel Şartnamesini 2002 yılında düzenleyip aynı yıl Resmi Gazetede yayımlatmış ise de anılan Kurum 2011 yılında, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin bir kısım maddelerinde değişiklik yapmış olup Kamu İhale Kurumu’nca 2011 yılında yeniden düzenlenen Yapım İşleri Genel Şartnamesinin yeni hali, Resmi Gazetenin 16.07.2011 tarih ve 27996 no.lu nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Bu duruma göre davaya konu ihtilafta,; Resmi Gazetenin 16.07.2011 tarih ve 27996 no.lu nüshasında yayımlanarak yürürlüğe giren Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 19 ncu maddesinde yer alan hükümlerin dikkate alınması gerekmektedir.
Davacı idare ile davalı yüklenici arasında Acıpınar Kanalizasyon inşaatının yapımına dair sözleşmenin 15/03/2012 tarihinde; Altuntaş Kanalizasyon ve Kısmi Yağmur Suyu inşaatının Yapımına dair sözleşmenin 19/11/2012 tarihinde ve Sofular İçme Suyu inşaatının yapımına dair sözleşmenin 13/02/2012 tarihinde imzalanması sonucunda davalı yüklenicinin; her üç maktu sözleşmenin 23.1 maddelerinde yer alan TIP düzenlemeler nedeniyle her üç sözleşmenin imzasından sonra her üç sözleşme konusu işte çalıştırmayı düşündüğü şantiye şefinin/şantyie mühendisinin ve de teknik elemanının davacı idareye bildirdiği, idarenin bu bilgileri uygun görüp, bu bildirimlerde adı geçen teknik kişilerin bahse konu işin yapımı safhasında görev yapmalarına izin verdiği anlaşılmaktadır. Bu konuda idarenin yükleniciye karşı yazmış olduğu olumsuz bir yazı yada ihtar bulunmamaktadır.
Sonuç olarak her üç sözleşmenin eki olan yapım işleri genel şartnamesinin 19. Maddesinin 7 nolu bendinde yer alan düzenlemeye göre açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 26.445,13 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
3-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
5-Alınması gerekli 59,30 TL harcın, peşin alınan 4.390,17 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 4.330,87 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,
6-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 02/12/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸