Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/503 E. 2022/356 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/503 Esas – 2022/356
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/503 Esas
KARAR NO : 2022/356
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/10/2020
KARAR TARİHİ : 30/05/2022
KARAR Y.TARİHİ : 02/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/10/2018 tarihinde …’in sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını, dava konusu kazanın meydana gelmesinde araç sürüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, araç içeresinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin zararının karşılanması için davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak ödeme yapılmadığını, arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL geçici, 100,00 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 1.100,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 30/09/2021 tarihli bedel attırım dilekçesi ile, geçici iş göremezlik taleplerini 3.206,24 TL’ye, sürekli iş göremezlik talebini toplam 69.037,76 TL’ye yükseltmiş noksan harcı tamamlamış, 21/01/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile de, sürekli iş göremezlik tazminatı talebini toplam 99.673,83 TL’ye yükseltmiş noksan harcı tamamlamıştır.
SAVUNMA :
Davalı taraf, usulüne uygun şekilde tebliğ edilen dava dilekçesine karşı, cevap dilekçesi sunmamıştır.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, 06/10/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanağı örneği, SGK müzekkere cevabı, kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi örneği, hastane kayıtları, Emirdağ C. Başsavcılığının soruşturma dosyasının uyap evrakları, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araca ait poliçenin incelenmesinde: 08/02/2017-08/02/2018 tarihleri arasında davalı Neova Sigorta A.Ş.’ye sigorta poliçesi ile sigortalandığı, kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının 330.000,00 TL olduğu, kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Kusur oranlarının tespiti için dosya bilirkişiye tevdii edilmiştir. Bilirkişi 15/03/2021 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davalı sigorta şirketine sigortalı aracın %100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç içeresinde yolcu olarak bulunan …’in kazada kusursuz olduğu görüşü bildirilmiştir.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 28/06/2021 tarihli mütalaa raporunun incelenmesinde; davacının çalışma ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmelik hükümlerine göre çalışma ve meslekte kazanma gücü kaybı oranının %4,3 olduğu, davacının özürlülük oranını %4 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 2 ay olduğu görüşü bildirilmiştir.
Aktüer bilirkişiden alınan 20/12/2021 tarihli raporun sonuç kısmında özetle; Davacı lehine 3.206,24 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 69.037,76 TL sürekli
iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 72.244,00 TL maddi tazminat hesaplandığı,
hesaplanan tazminatın kaza tarihi itibariyle 360.000,00 TL olan poliçe limiti dahilinde
kaldığı, davacı tarafça davalıya yapılan başvurunun 21.08.2019 tarihinde tebliğ
edildiğinin kargo evrakından tespit edildiği, Sayın Mahkemece yapılan başvurunun geçerli
olduğunun kabulü halinde, tebliğ tarihinden itibaren 8 iş günü sonrasına gelen 04.09.2019
tarihinde davalı sigorta şirketinin temerrüde düştüğü,
dava konusu kazaya karışan, … plakalı sigortalı aracın hususi-otomobil
olduğunun ZMMS poliçesinden tespiti edildiği, hükmedilecek tazminata yasal faiz
uygulanması gerektiği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını ayrı ayrı dosyaya sunmuşlardır.
İtirazlar değerlendirilmek üzere dosya aktüer bilirkişisine tevdii edilmiştir.
Bilirkişi 15/01/2022 tarihli ek raporun sonuç kısmında özetle; 3. Yargıtay’ın son içtihatlarına gereğince, TRH-2010 yaşam tablosu kullanılarak,
teknik faiz kullanılmadan, progresif rant yöntemine göre hesaplama yapıldığı,
davacı …’nın 06.10.2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası
sonucu yaralanması nedeniyle,
Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri
Yönetmelik hükümlerine göre, çalışma ve meslekte kazanma gücü kayıp oranının %4,3
olduğu,
Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu
Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, özür oranının %4 olduğu,
tıbbi iyileşme süresinin 2 ay olduğu tespit edildiği,
Yargıtay’ın son içtihatlarına göre kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan
Özürlülük Ölçütü Yönetmeliğine göre hesaplama yapılması gerektiği,
davacı lehine 3.206,24 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 99.673,83 TL sürekli
iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 102.880,07 TL maddi tazminat hesaplandığı,
hesaplanan tazminatın kaza tarihi itibariyle 360.000,00 TL olan poliçe limiti dahilinde
kaldığı,
davacı tarafça davalıya yapılan başvurunun 21.08.2019 tarihinde tebliğ
edildiğinin kargo evrakından tespit edildiği, Sayın Mahkemece yapılan başvurunun geçerli
olduğunun kabulü halinde, tebliğ tarihinden itibaren 8 iş günü sonrasına gelen 04.09.2019
tarihinde davalı sigorta şirketinin temerrüde düştüğü,
dava konusu kazaya karışan, … plakalı sigortalı aracın hususi-otomobil
olduğunun ZMMS poliçesinden tespiti edildiği, hükmedilecek tazminata yasal faiz
uygulanması gerektiği görüşü bildirilmiştir. Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
2918 sayılı KTK’da ZMMS sigortası ile ilgili ayrıntılı düzenleme yapılmıştır. Kanunu’nun tanımlarla ilgili 3. maddesi işleteni; “araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydı ile satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracı uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir.” şeklinde tanımlamıştır. Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar(2918 sayılı KTK m. 85/1). Zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları, teminat tutarları ile tarife ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve Resmi Gazetede yayımlanır (m. 93/1). Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir (m. 97). Sigortacılar, hak sahibinin mali sorumluluk sigortası genel şartları ile belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz (8 iş günü) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar (m. 99). Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir (m. 109/1,2). Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir (2918 sayılı KTK m. 110/2). Meydana gelen kazada, hak sahipleri ölüm halinde, destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler (TBK m. 53). Bedensel zarar meydana gelmesi durumunda daimi veya geçici iş göremezlik nedeni ile tazminat talep edilebilir (TBK m. 54, 55). Ayrıca yasal koşulların oluşması halinde kaza nedeniyle ölüm veya yaralanma halinde manevi tazminat talep edilebilir (TBK m. 56).

Yukarıda yazılı açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 06/10/2018 tarihinde davacı …’in yolcu olarak bulunduğu, sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın karıştığı tek taraflı yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kaza nedeniyle davacının yaralandığı anlaşılmıştır. Meydana gelen kazada davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, bilirkişi raporları ile ortaya konulmuştur. Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Kurumu Başkanlığından alınan maluliyet raporu uyarınca davacının vücut özür oranını %4 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 2 aya kadar uzayabileceği, belirlenmiştir.
Tespit edilen kusur ve maluliyet oranları esas alınarak aktüerya bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde hazırlanan kök raporda; davacının 3.206,24 TL geçici iş göremezlik ve 69.037,76 TL
sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 72.244,00 TL zararının oluştuğu, 15.01.2022 tarihli ek rapor uyarınca davacının sürekli iş göremezlik zararın 99.673,83 TL olduğu belirlenmiştir. Davalı sigorta şirketi, davacının oluşan bu zararlarından poliçe limitleri dahilinde sorumludur. Ancak, Mahkememizce, belirsiz alacak davası olarak açılan eldeki davada; davacının ıslah dilekçesi ile sürekli iş göremezlik tazminat talebini ıslah ettiği 99.673,83 TL üzerinden kabulüne karar verileceği yerde sehven bedel arttırma dilekçesinde arttırılan 69.037,76 TL üzerinden hüküm kurulmuş, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturmamak için, bu husus belirtilmekle yetinilmiştir.
Diğer taraftan her ne kadar dava konusu kaza nedeniyle Emirdağ C. Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada tarafların uzlaştığından bahisle KYOK kararı verilmiş ve davalı yanca bu husus yargılama aşamasında öne çıkarılmış ise de; uzlaştırma teklif formunun ve uzlaştırma raporunun 5271 sayılı CMK’nın m. 253/19 ve Uzlaştırma Yönetmeliğinin m. 18’de aranan koşulları içermediği gibi, uzlaştırma teklif formunda davacının imzasının, uzlaştırma raporunda ise şüphelinin imzasının bulunmadığı görülmüştür. Bu halde kanunun aradığı anlamda bir uzlaştırmadan bahsedilemeyeceği kabul edilerek davalının bu itirazı yerinde görülmemiştir.
Davacının, 10/06/2019 tarihinde davalı sigorta şirketine tazminat başvurusunda bulunduğu, davalı sigorta şirketinin 21/06/2019 tarihinde temerrüte düştüğü anlaşıldığından, hüküm altına alınan 69.037,76 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 3.206,24 TL geçici iş göremezlik tazminatlarına, temerrüt tarihinden itibaren, kazaya karışan aracın hususi araç olduğu gözetilerek, yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
Öte taraftan davalı sigorta şirket tarafından, davacının müterafik kusurlu olduğundan hüküm altına alınacak tazminattan indirim yapılması istenmiş ise de; dosya kapsamında davacının müterafik kusuru tespit edilemediğinden hükmedilen tazminat tutarından herhangi bir indirim yapılmamıştır
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davanın kabulüne, 69.037,76 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 3.206,24 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 72.244,00 TL ‘nin poliçe teminat limitleri ile sınırlı kalmak üzere 21/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2.Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 10.191,72 TL vekalet ücretinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Davacı tarafından aşağıda yapılan 1.980,20 TL yargılama giderinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Alınması gerekli 4.934,99 TL harçtan peşin ve ıslahlarla alınan 404,40 TL harcın düşümü ile arta kalan 4.530,59 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Peşin ve ıslahla alınan 404,40 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/05/2022