Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/492 E. 2021/478 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/492 Esas
KARAR NO : 2021/478

Av. … -…

DAVA : Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 15/10/2020
KARAR TARİHİ : 25/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından … Devlet Hastanesi’ne gönderilmek üzere, 8 adet LG marka 43SE3DDLG model bilgisayar monitörü 19.08.2019 tarihinde davalı kargo şirketine teslim ettiğini, gönderilerin alıcı hastaneye teslim edilecekleri aşamada kutulardan birinde hasar tespit edildiğini, derhal tutanak altına alındığını, ambalajın dış yüzeyinde delikler olduğu tespit edildiğini, davalı kargo şirketi yetkililerinin önünde kutu açılarak içinde bulunan monitörün de hasarlı olduğu tespit edildiğini, dava konusu hasarlı monitör hastane tarafından teslim alınmadan, davalı kargo şirket yetkilisi ve hastane yetkililerinin imzalarıyla oluşturulan tutanak ile birlikte müvekkili şirkete iade edildiğini, davalı kargo şirketinin hasarlı ürünün faturası, taşıma esnasındaki hasarlı kutunun fotoğraflarıyla birlikte davalıdan tazminin talep edildiğini, sigortalı gönderiler kapsamında olduğundan taşıma esnasından meydana gelen tüm zararlar davalı şirketin sorumluluğunda olduğunu, müvekkilinin zararlarının karışlanmadığını, arabulculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin dava ve talep hakkımız saklı kalmak kaydıyla 10.932 TL bedelin işbu dava tarihi itibariyle uygulanacak ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçelerinde, yetki itirazında bulunulduğu, davacı tarafından kargo teslim edildiğini, taşınan kargonun teslimatında müşterinin talebiyle kontrol edildiğini, bir adet monitörün hasarlı olması nedeniyle tutanak tutularak iade edildiğini, kargonun müvekkili şirket tarafından davacıya iade edildiğini, tazmin talebinin reddedildiğini, yasa maddesinde hasarın yetersiz ambalajdan kaynaklanması halinde taşıyıcının sorumlu olmayacağının belirtildiğini, tutanakla hasarın taşıma esnasında gelmediğinin anlaşılacağını, tutanaktaki ifadeden ürünün taşımaya hasarlı teslim edilebileceği çelişkisini gündeme getirdiğini, taşıyıcının kanunen belirlenen limitle sınırlı olarak sorumlu olduğunu, güncel kur üzerinden zarar bedelinin talep edildiğini, mahrum kalınan kâr iddiasının uygun olmadığını, öncelikle ürünün hasarının onarıma uygun olup olmadığının değerlendirilerek ve onarıma uygun değilse ürünün satın alma tarihi dikkate alınarak hesaplama yapılmasını, ürün bedeli içerisindeki KDV tutarının müvekkili şirket tarafından ödenemeyeceğini, hasardan müvekkili şirketin mesul olmadığını ve sorumluluğun davacıya ait olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirterek, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.

YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, kargo taşıması sırasında oluşan hasar bedeli istemine ilişkindir.
Arabulculuk son tutanağı, fatura örneği, sevk irsaliyesi, fotoğraflar, bilirkişi raporu ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Taşıma, genel anlamda, yolcu veya eşyanın bir yerden başka bir yere götürülmesidir. Eşya taşıması ise yükleme ve boşaltmayı da kapsamına alan ve bir nakil vasıtası (araç) ile yapılan taşıma biçimidir. Taşıma konusu eşya ise, taşınması mümkün olan bütün maddi şeylerdir. Taşıma sözleşmesinin varlığı, bir taşıma taahhüdünün bulunmasına bağlıdır. Taşıma taahhüdü, taşıyıcının eşyayı kendi gözetim ve sorumluluğu altında bir yerden başka bir yere götürmesidir. Taşıma ücretinin de, taşıma sözleşmesi bakımından zorunlu bir unsur olduğu kabul edilmektedir. Eşya taşıma ilişkisinde, gönderen; taşıyıcı ile kendi adına taşıma sözleşmesi kuran, taşıyıcı; ücret karşılığında eşya taşıma işlerini üzerine alan, gönderilen ise; eşyayı teslim almaya yetkili kişidir.
Taşıma hukuku bakımından hasar, eşyada meydana gelen ve onun değerinin düşmesine neden olan her türlü maddî kötüleşmedir. Zıya ise eşyanın gönderilene teslim edilememesi veya teslim edilecek durumda olmamasıdır. Zıya ve hasardan doğan sorumluluk, eşyaya özen borcunun ihlâlinden kaynaklandığı için, taşıyıcının eşyaya özen borcu devam ettiği sürece, yani eşyayı teslim aldığı andan, onu gönderilene teslim edinceye kadar olan sürede söz konusu olmaktadır. Zıya, tam veya kısmi olabilir. Eşya, gönderilene hiç teslim edilemiyorsa ya da değerini tamamen kaybetmiş şekilde teslim edilmiş ise tam zıya; eksilmiş ve/veya değeri azalmış bir şekilde teslim edilmiş ise kısmi zıya söz konusudur. Kısmi zıya durumunda, eşyanın zayi olmayan kısmının, değersiz hâle gelmemiş olması gerekmektedir. Aksi hâlde, mevcut zıya, tam zıya olarak nitelendirilir.
Somut olayda, taraflar arasındaki ilişkinin yurt içi eşya taşıma ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır. Bu sözleşme, kural olarak, TTK m.850 ve devammda düzenlenen, “Taşıma İşleri” hükümlerine tâbidir.
Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. (TTK m.875/I). TTK m. 874/1 uyarınca eşya, taşıma süresini izleyen yirmi gün içinde teslim edilmezse, hak sahibi ona zayi olmuş gözüyle bakabilir.
İspat yüküne ilişkin Yargıtay … Dairesi’nin E. 2016/12396, K. 2018/4615 sayılı ilamında; “6102 Sayılı TTK 875. madde hükmü uyarınca, davalı taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumlu olup, taşınmak üzere kendisine teslim edildiği uyuşmazlık dışı olan malı gönderilene teslim ettiğini de usulüne uygun biçimde ispat etmekle yükümlüdür.” şeklinde karar verilmiştir.
Taşıyıcının sorumluluktan kurtulmasında genel sebepler ve özel sebepler ayrımı yapılmış olup taşıyıcı ancak TTK’nın 875/2, 876 ve 878. maddesinde gösterilen hallerin mevcudiyetini ispat etmek suretiyle mesuliyetten kurtulabilir. TTK m.875/2’ye göre, zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır. Taşıyıcının, sorumluluktan kurtulmasını düzenleyen genel kural olarak, TTK m.876 uyarınca, “Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur.”. Taşıyıcının sorumluluktan kurtulmasını sağlayan özel sebepler ise TTK m.878/1’de şu biçimde sayılmıştır: “a) Sözleşme veya teamüle uygun olarak üstü açık bir aracın kullanılmış olması yahut güverteye yükleme yapılması, b) Gönderen tarafından yapılan yetersiz ambalajlama, c) Eşyanın gönderen veya gönderilen tarafından işleme tabi tutulması, yüklenmesi veya boşaltılması, d) Eşyanın; özellikle kırılma, paslanma, bozulma, kuruma, sızma, olağan fire yoluyla kolayca zarar görmesine yol açan doğal niteliği, e) Taşınacak paketlerin gönderen tarafından yetersiz etiketlenmesi, f) Canlı hayvan taşıması, g) 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu ile diğer kanun ve düzenlemelerde yer alan hükümlerin taşıyıcının sorumluluktan kurtulmasını haklı gösterdiği hâller.” Herhangi bir zararın hâl ve şartlara göre birinci fıkrada öngörülen bir sebebe bağlanmasının muhtemel bulunduğu durumlarda, o zararın bu sebepten ileri geldiği varsayılır. Birinci fıkranın (a) bendinde öngörülen olağanüstü zıya veya hasar hâlinde bu karine geçerli olmaz. (TTK m.878/2). Bu kabul, hukukî niteliği bakımından adi bir karinedir ve aksinin ispatı mümkündür. Neticeten, karinenin aksi veya taşıyıcının en yüksek özeni göstermediği ispatlandığı takdirde, sorumluluktan kurtulan taşıyıcının, sorumsuzluk hâli ortadan kalkacak; sorumluluğu devam edecektir.
Taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen ziyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanır (TTK m.880/1). Eşyanın hasara uğraması hâlinde, onun taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki fark tazmin edilir. Zararı azaltmak ve gidermek için yapılacak harcamaların birinci cümleye göre saptanacak değer farkını karşıladığı karine olarak kabul edilir (TTK m.880/2). Eşyanın değeri piyasa fiyatına göre, bu yoksa aynı tür ve nitelikteki malların cari değerine göre tayin edilir. Eşya, taşımak üzere teslimden hemen önce satılmışsa, satıcının faturasında taşıma giderleri mahsup edilerek gösterilen satış bedelinin piyasa fiyatı olduğu varsayılır (TTK m.880/3).
Gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır (TTK m.882/1). Gönderinin münferit parçalannın zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; a) Gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, b) Gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır (TTK m.882/2). Özel Çekme Hakkı, eşyanın taşıma amacıyla taşıyıcıya teslim edildiği tarihteki veya taraflarca kararlaştırılan diğer bir tarihteki, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca belirlenen değerine göre Türk Lirasına çevrilir (TTK m.882/4).
Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle İşlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz (TTK m.886/1).
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi rapor ve ek raporlarının sonuç kısmında özetle; Eşyanın hasarlanmasında davalı taşıyıcı firmanın sorumlu olduğu, davalının sorumluluk kısıtlamalarından yararlanamayacağı, davacı firmanın net zararının 10.106,56 TL olacağı, hasarın tutanak altına alındığı 20.08.2019 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekeceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, süresi içeresinde taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir dilekçelerini ayrı ayrı dosyaya sunmuşlardır.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Yukarıda yazılı açıklamalar, taraf iddia ve savunmaları, dosyaya kazandırılan deliller, fotoğraflar, tutanaklar, bilirkişi incelemesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından … Devlet Hastanesi’ne gönderilmek üzere, 8 adet LG marka 43SE3DDLG model bilgisayar monitörünün 19.08.2019 tarihinde davalı kargo şirketine teslim edildiği, bu şekilde taşıma ilişkisinin kurulduğu, monitörlerin gönderilene teslimi sırasında bir adet monitörün ambalaj kutusunun yıprandığı, kutu üzerinde 2 adet delik açıldığı ve monitörün kırılmış olduğu tespit edilerek tutanak altına alındığı anlaşılmıştır. Taşıyıcı davalı firma alıcıya teslim etmek üzere teslim aldığı eşyayı zarara uğratmadan kararlaştırılan teslim yerine ulaştırmak zorundadır. Teslim alınma aşamasından teslim edilme yerine kadar geçen sürede eşyanın zarar görmesi durumunda zarardan taşıyıcı sorumludur. Davaya konu olayda tutanaklar ve fotoğraflar ile olayın gelişimi dikkate alındığında davalı taşıyıcı firma çalışanlarının taşınan eşyanın özelliğine uygun taşıma işlemi yapmadığından eşyanın hasarlandığı, sonucuna varılmıştır. Ayrıca, ürünün özelliğine göre paketlemenin/ambalajlamanın yeterli olup olmadığının davalı taşıyıcı firma çalışanlarınca yapılması gerekmekte olup, aksine kayıt ve tespit bulunmamaktadır. Taşıyıcı firma çalışanlarının eşyanın özelliğine göre yükleme, istifleme, taşıma, indirme yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmediği görülmekle, firmanın sorumlulukların kısıtlanması hakkını kaybettiği ve kısıtlanma hakkından yararlanamayacağı ve meydana gelen zararın tamamında sorumlu olacağı kanaatine varılmıştır. Bu kapsamda hasarlı eşya hakkında … Pazarlama Ticaret Ltd. Şti. tarafından düzenlenen 03.07.2018 tarihli faturada; monitörün KDV dahil bedelinin 1.416,00 USD olduğu, fatura tarihi itibariyle fatura bedelinin rayiç bedellere uygun olduğu, bedelden yaklaşık %10 oranında ( 140,00 USD) sovtaj indirimi yapılarak davacının net zararının 10.106,56 TL olduğu tespitlerini içeren bilirkişi raporu dosya ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Davacının mahrum kalınan kar talebi yönünden yapılan değerlendirme de ise; davacı tarafça, monitörün hasarlanması nedeniyle dava dışı alıcı kurumun siparişi iptal ettiği ve bu sebeple kar kaybına uğradığı ispat olunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle davacının davasının kısmen kabulüne, 10.106,56 TL’nin taleple bağlı kalınarak dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kar mahrumiyeti de dahil olmak üzere fazlaya dair istemlerin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulüne, 10.106,56 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 825,44 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, başvuru harcı, vekalet harcı, posta, tebligat olarak yapılan 1.113,70 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.029,61 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
6-Alınması gerekli 690,38 TL harçtan peşin alınan 186,70 TL harcın düşümü ile arta kalan 503,68 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Peşin alınan 503,68 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.220,33 TL’nin davalı taraftan, 99,67 TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır