Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/399 E. 2021/321 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/399 Esas
KARAR NO : 2021/321

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2020
KARAR TARİHİ : 27/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirketin işletmesinde kullanılmak üzere mangal kömürü satın alındığını, davalıdan satın alındığı ürünlere karşılık olarak her biri 18.750,00 TL tutarın da iki kambiyo senedini davalı şirkete verdiğini, ancak senetlerden birinin ödenmemesi nedeniyle davalı tarafın müvekkiline … Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı dosyası üzerinden ihtiyati haciz kararı alarak alacağını tahsil yoluna gittiğini, , cari hesap dökümü incelendiğinde müvekkilinin 8.967,20 TL tutarında davalı şirketten alacağı bulunduğunu, davalı tarafa gönderilen ara buluculuk davetini adresinde olmasına rağmen almayarak toplantıya katılmadığı için arabuluculuk müracaatı ikmal edilmeden sonlandırılarak davayı açma zarureti doğduğunu belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçelerinde özetle; arabuluculuk görüşmelerinin kamu düzenine ve mevzuata aykırı olarak icra edildiğini, müvekkili şirketin adresine arabuluculuk davet mektubu tebliğ edilmediğinden arabuluculuk görüşmelerinden haberi olmadığını, yapılan işlemlerin geçerli bir arabuluculuk faaliyeti olarak nitelendirilmeyeceğini, zorunlu arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğini, davanın usulden reddi gerektiğini, davacının müvekkiline 40.000 TL civarında borcu bulunduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, alacak istemine ilişkindir.
Arabulucu …. cevabi yazısında; … sayılı arabuluculuk dosyasında başvurucu taraf ile irtibat kurulduğunu, gerekli görüşmeler yapıldıktan sonra, karşı taraf … Orman Ürünleri ve Gıda Tic. Ltd. Şti’nin irtibat numarasının talep edildiğini, internet üzerinden yapılan araştırmada geçersiz bir numaranın bulunduğunu ve irtibat sağlanamadığını, ticaret sicil müdürlüğünden yapılan araştırmada şirketin güncel adresinin tespit edildiğini ve o adrese kargo firması ile gönderim yapıldığını ancak, firmanın belirtilen adreste bulunamaması üzerine iade geldiğini, bu nedenle görüşme yapılamadan anlaşamama tutanağı düzenlenerek başvurucu tarafa verildiğini bildirmiştir.
7155 sayılı kanunla 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi uyarınca “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 17. maddesinde, a) Tarafların anlaşmaya varması, b) Taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi, c) Taraflardan birinin karşı tarafa veya arabulucuya, arabuluculuk faaliyetinden çekildiğini bildirmesi, ç) Tarafların anlaşarak arabuluculuk faaliyetini sona erdirmesi, d) (Değişik: 12/10/2017-7036/23 md.) Uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığının tespit edilmesi ve taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi halinde arabuluculuk faaliyetinin sona ereceği belirtilmiştir.
6325 sayılı Kanun’un Dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı 18/A-(2). maddesi, ”Davacı, arabuluculuk faaliyeti SONUNDA ANLAŞMAYA VARILAMADIĞINA İLİŞKİN SON TUTANAĞIN ASLINI VEYA ARABULUCU TARAFINDAN ONAYLANMIŞ ÖRNEĞİNİ DAVA DİLEKÇESİNE EKLEMEK ZORUNDADIR.’ şeklinde düzenlenmiştir.
Davacı tarafından dava şartı olan dava açılmadan önce zorunluluk nedeniyle arabulucuya başvurulduğu; ancak arabuluculuk faaliyeti devam ettiği sırada ve 6325 sayılı Kanun’un 18/A-(2). maddesine aykırı olarak ve ”zorunlu unsur olan son tutanak” usulüne uygun düzenlenmeden doğrudan mahkememize başvurmak suretiyle dava açtığı anlaşılmıştır.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-10. maddesi ve 02.06.2018 tarihli ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabulucuk Kanunun Yönetmeliği’nin Dava şartı olarak arabuluculukta arabulucuk faaliyeti başlıklı 25. maddesinin 8. fıkrasında arabulucunun taraflara ulaşılamaması halinde arabuluculuk faaliyetini sona erdirir ve son tutanağı düzenleyerek durumu derhal adliye arabuluculuk bürosuna bildirir.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-6. maddesinde Başvuran taraf, kendisine ve elinde bulunması hâlinde karşı tarafa ait her türlü iletişim bilgisini arabuluculuk bürosuna verir. Büro, tarafların resmî kayıtlarda yer alan iletişim bilgilerini araştırmaya da yetkilidir. İlgili kurum ve kuruluşlar, büro tarafından talep edilen bilgi ve belgeleri vermekle yükümlüdür. Aynı Kanun’un 18/A-7. maddesinde,Taraflara ait iletişim bilgileri, görevlendirilen arabulucuya büro tarafından verilir. Arabulucu bu iletişim bilgilerini esas alır, ihtiyaç duyduğunda kendiliğinden araştırma da yapabilir. Elindeki bilgiler itibarıyla her türlü iletişim vasıtasını kullanarak görevlendirme konusunda tarafları bilgilendirir ve ilk toplantıya davet eder. Bilgilendirme ve davete ilişkin işlemlerini belgeye bağlar.
Aynı Yönetmeliğin 24/3. maddesinde, Taraflara ait iletişim bilgileri, görevlendirilen arabulucuya adliye arabuluculuk bürosu tarafından verilir. Arabulucu bu iletişim bilgilerini esas alır, ihtiyaç duyduğunda kendiliğinden araştırma da yapabilir. Elindeki bilgiler itibarıyla her türlü iletişim vasıtasını kullanarak görevlendirme konusunda tarafları bilgilendirir ve ilk toplantıya tarafları ve varsa avukatlarını birlikte davet eder. Bilgilendirme ve davete ilişkin işlemlerini belgeye bağlar. Arabulucu taraflara ulaşamaması hâlinde, ulaşmak için hangi yolları denediğini ve hangi sebeplerle ulaşamadığını son tutanakta belirtir.
Somut olayda dava dilekçesinde… Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı dosyası üzerinden ihtiyati haciz yolu ile davalının davacıdan cari hesap dökümündeki alacağı mahsup etmeden tahsil ettiğini, davalı cevap dilekçesinde arabuluculuk davet mektubunun tebliğ edilmediğini, telefonla ya da başka bir iletişim aracılığı ile şirkete ulaşılmadığını, davacının istirdat davasından bahsetmesine rağmen vekil ismini de arabulucuya vermediğini beyan etmiştir. Arabulucu bürosundan ve Arabulucudan ulaşılamama nedenine ilişkin Arabulucu 25.03.2021 tarihli cevabi yazısında başvurucunun irtibat numarasını temin etmediğini, internette yapılan araştırmada belirlediği telefon numarasının geçersiz olduğundan irtibat sağlanamadığını, sonrasında Ticaret Sicil Müdürlüğünden yapılan araştırmada şirketin son güncel adresinin ‘….Ankara” olduğunun tespit edildiğini ve Yurtiçi Kargo firaması ile 01.09.2020 tarihinde Arabuluculuk Davet mektubu gönderildiğini, firmanın belirtilen adreste bulunamaması üzerine iade edildiğini bildirdiği; uyuşmazlığın nitelik ve özü itibariyle arabulucuya başvurulması zorunluluğu bulunduğu; davalı şirketin UETS adresinin olduğu, elektronik adres ve telefona ilişkin her türlü iletişim vasıtasından yararlanılmadığı gibi bu kapsamda resmi posta tebliği de kullanılmadığı ve anlaşamama tutanağı düzenlendiği ve dava şartı olan arabulucuya başvuru usulünün 6102 sayılı TTK 5/A, 6326 sayılı Kanun’un 18/A-2, HMK’nun 115/2. maddeleri gereğince yerine getirilmediği anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-7155 sayılı Kanunla eklenen 6102 sayılı TTK 5/A, 6326 sayılı Kanun’un 18/A-2, HMK’nun 115/2. maddeleri gereğince, DAVANIN DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
3-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Alınması gerekli 59,30 TL harcın, peşin alınan 153,14 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 93,84 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
6-Bakanlık bütçesinden karşılandığı anlaşılan arabuluculuk ücretinin, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13. ve 14. bendi ile Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca,usule ilişkin karar verilmekle arabuluculuk ücretinin nihai karar sonrasında değerlendirilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/04/2021

Katip …

Hakim …