Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/32 E. 2022/605 K. 17.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/32 Esas
KARAR NO : 2022/605
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 25/12/2014
KARAR TARİHİ : 17/10/2022
KARAR Y.TARİHİ : 20/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacaklısı olduğu … Elektrik İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davalı … arasında 10/08/2012-23/12/2013 tarihlerini kapsayan … numaralı poliçe ile Siirt Merkez … Elektrik Şantiyesinde bulunan malvarlığı rikizkolara karşı sigortalandığını, sigorta prim miktarının tamamının davalı … şirketine ödendiğini, söz konusu poliçe ile … Elektrik İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin … Elektrik Dağıtım A.Ş.’den ihale yolu almış olduğu Siirt işiyle ilgili riskler sigortalandığını, sigortalanan iş yerinde hırsızlık olayının meydana geldiğini, bu durumun derhal kolluk görevlilerine ve sigorta şirketine bildirildiğini, hasar dosyası açıldığını, sigorta ettiren … Elektrik İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den müvekkili şirkete olan borçlarına karşılık 05/09/2013 tarihinde davalıdan olan acağına karşılık devir aldığını, davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili temlik alan sıfatıyla ödenmesi gerekirken haksız olarak ödenmeyen sigorta bedelinin şimdilik 10.000,00 TL’sinin zararın meydana geldiği 23/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … numaralı poliçede sigorta ettirilen sıfatında … olmasından dolayı talep hakının …’a ait olduğunu, davacının taraf ehliyetinin bulunmadığını, dava dilekçesine eklenen temliknamenin dava dışı … Elektrik İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin Erzincan ilindeki başka bir şantiyesinde yaşanan hırsızlık olayına ilişkin olduğunu, sigorta ettiren şirket defterlerinin incelenmesinde sigorta primlerinin ödenmediği ve bu bağlamda da şirketin sorumluğunun başlamadığını, poliçe kapsamının montaj işlerine yönelik olması ve herhangi bir zararın oluşup oluşmadığı değerlendirilmeleri ile teminat kapsamı dışında olduğunu, dava dışı … Elektrik İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin benzer nitelikte çeşitli işlere ve işverenlere hitaben işler üstlendiği ve çalındığı iddia edilen malzemelerin diğer şantiyelere kaydırıp kaydırmadığının belirlenmesinin önemli olduğunu, dava dışı … Elektrik İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin iflas erteleme süresinde olduğunu Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin ….tarihli kararı ile yapılan işlemlerin kayyım heyetinin onayına bağlı olması nedeniyle temlik işlemlerinin gerçekte var olup olmadığının incelenmesi gerektiğini savunmuş davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, sigortalı iş yerinde meydana geldiği ileri sürülen hırsızlık olayı nedeniyle uğranılan zararın “Montaj Tüm Riskler Sigorta Poliçesi” kapsamında tazmini istemine ilişkindir.
Montaj Tüm Riskler Sigortası Poliçesi sureti,… 2. Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasının verilen ve kesinleşen karar örneği, temlikname örnekleri, ihtarname örnekleri, sözleşme sureti, SGK müzekkere cevabı ve diğer bilgi ve belgeler dosyada mevcuttur.
Montaj Tüm Riskler Sigrorta Poliçesinin incelenmesinde, sigortalının … Elektrik Dağıtım A.Ş. olduğu, sigorta ettirenin … Elektrik İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin olduğu, riziko adresinin diğer merkez Siirt Türkiye olduğu, başlangıç tarihinin 10/08/2012 bitiş tarihinin 23/12/2013 tarihi olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce, 13.04.2018 tarihinde, “davanın reddine, ….” karar verilmiş, bu karar davacı tarafın istinafı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin … Karar sayılı esastan reddine ilişkin karar davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 11/11/2019 gün ve …. Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Yargıtay kararında özetle, “… Ancak ceza mahkemesince sanıkların eylemi sabit görülerek mahkumiyetlerine karar verilmişse de, 5271 sayılı CMK’nun 231/5. fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. “Ceza mahkemesi kararının hukuk hâkimini bağlayabilmesi için TBK’nın 74. maddesi uyarınca, ceza mahkemesi kararının maddi olgu yönüyle kesinleşmiş olması gerekir. Eğer bu yönden kesinleşmiş bir ceza mahkemesi kararı bulunmuyorsa, hukuk hâkimini bağlayacak bir ceza mahkemesi kararından da söz etmek mümkün değildir. Bu nedenle somut olayda ceza hukuku anlamında kesinleşmiş bir mahkumiyet hükmü bulunmadığından ceza mahkemesi kararı TBK’nın 74. maddesi uyarınca hukuk hâkimini bağlamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.11.2014 tarih, 2013/4-1183 E. 2014/960 K. sayılı ilamı) Bu durumda, mahkemece, ceza dosyası getirtilip gerekirse bilirkişi incelemesi de yaptırılarak ne miktarda kablo çalındığının ve müştekilere iade edildiğinin, sigorta poliçesi kapsamında tazmini gereken bir zarar bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan, Bölge Adliye Mahkemesi’nce, Montaj Sigortası Genel Şartları’nın “h” bendiyle, sigortalının veya onun yerine kaim olan sorumlu kişilerin kastı ve ağır kusurundan kaynaklanan zararların teminat dışı olduğunun belirtildiği ve aynı hükmün sigorta poliçesi özel şartlarında tekrar edildiği, hırsızlık olduğu iddia edilen olayı gerçekleştiren kişiler sigortalı şirketin işçileri olduğundan zararın teminat kapsamı dışında olduğu sonucuna varılmışsa da davacı yan, yargılama sürecinde, bu kişilerin işten çıkarıldığını ve hırsızlığın gerçekleştiği tarihte sigortalı şirketin işçisi olmadığını ileri sürmüş ve işten ayrılış bildirgelerini ibraz etmiştir. Söz konusu belgelerin incelemesinden, sigortalı şirketin, SGK’ya sanıklar ….nin 16.05.2013 tarihi itibariyle işten ayrıldıklarını bildirdiği anlaşılmıştır. Hırsızlık olduğu iddia edilen olay ise 23.05.2013 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu durumda, mahkemece, SGK’ya müzekkere yazılarak, sanıklara ait şahsi sicil dosyasının getirtilmesi ve sanıkların hırsızlığın gerçekleştiği tarihte sigortalı şirketin işçisi konumunda olup olmadığının belirlenmesi, hırsızlığın olduğu tarih itibariyle işten ayrıldıklarının tespit edilmesi halinde ise, işten ayrılış bildirgesinin hangi tarihte yapıldığı ve sigorta poliçesi genel ve özel şartlarının zikredilen hükümlerinin değerlendirilmesi suretiyle zararın sigorta teminatı kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi doğru görülmemiş, bölge adliye mahkemesi kararının bozularak kaldırılması gerekmiştir. Denilmiştir.
Bozma kararı uyarınca Siirt.. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ve Ankara Sosyal Güvenlik Kurumundan … ‘ye ait belgeler dosyaya kazandırılmıştır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi kurulu 21/08/2021 tarihli ek raporlarının sonuç kısmında özetle; Yargıtay’ın bozma kararındaki “Bu durumda, mahkemece, ceza dosyası getirtilip gerekirse bilirkişi incelemesi de yaptırılarak ne miktarda kablo çalındığının ve müştekilere iade edildiğinin, sigorta poliçesi kapsamında tazmini gereken bir zarar bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.” tespiti doğrultusunda sigortadan tazmini talep edilen zararın tespiti için Siirt 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin… E. sayılı dosyasının çalınan ma.lzemelerin tamamının bulunup bulunmadığına dair incelemesi sonucu malzemelerin çalındığını bildiren Şantiye Şefi ..nin ceza dosyasındaki beyanlarına göre, çalınan malzemelerin tamamının bulunarak şirkete iade edildiğinin tespit edildiği, sadece dosya içeriği yada şantiye şefi …’nin ceza dosyasındaki beyanlarına itibar edilmeyerek şirket kayıtlarının da incelenmesi amacıyla şirketle defalarca telefon ve whatsapp mesajlarıyla iletişime geçilmişse de şirket kayıt ve defterlerine ulaşılamadığını, bu belgeler olmadan, mahkemede yalan ifade vermenin suç olduğunu bilerek ve gerçekte çalınan mallar ile bulunan mallar arasındaki farkın şantiye sorumlusu olarak kendisine zimmet çıkarılacağını bilerek ifade veren, şantiye şefi …’nin ceza dosyasındaki beyanlarında, çalınan ve bulunan malzemeler hakkında, mahkeme huzurunda, çalınan tüm malzemelerin bulunduğu yönünde verdiği ifadesine itibar edilmesi durumunda çalınan tüm malzemelerin iadesi gerçekleştirdiğinden tazmin edilmesi gereken bir zararın söz konusu olmayacağı, dosya kapsamında yapılan tekrar incelenme sonucu, yapılan itirazlara ilişkin değerlendirmeleri doğrultusunda kök raporlarında yer verilen görüşlerinde değişiklik bulunmadığı görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Deliller değerlendirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin ….Karar sayılı ilamı ile hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı vekili; … Elektrik İnş. Nak. San.Tic. Ltd. Şti. ile davalı … arasında 10.08.2012-23.12.2013 tarihlerini kapsayan “Montaj Tüm Riskler Sigorta Poliçesi” düzenlendiğini, poliçe kapsamı ile; … Elektrik Dağıtım A.Ş’den ihale ile alınan Siirt ilinde elektrik kablolarının yeraltına döşenmesi işiyle ilgili risklerin sigortalandığını, sigortalının iş yerinde 23.05.2013 tarihinde meydana gelen hırsızlık sonucu yeraltı kablolarının çalındığını, sigorta ettiren tarafından güvenlik güçlerine bildirimde bulunulduğunu, sigorta şirketine ihbar edilerek hasar dosyası açıldığını, kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınan eşyanın çalındığını, sigortalının bu tazminat nedeniyle davalıdan olan alacağını müvekkili şirkete temlik ettiğini, ihtara rağmen davalı şirket tarafından ödeme yapılmadığını ileri sürerek, şimdilik 10.000,00 TL’nin ticari faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu poliçede sigortalının … Elektrik Dağıtım A.Ş olduğunu, sigorta ettiren konumundaki … Elektrik Ltd. Şti.’nin sigorta teminatını talep edemeyeceğini, olayın hırsızlık değil güveni kötüye kullanma suçuna vücut verdiği, zira sigortalı şirket çalışanlarının kendilerine emanet edilen kabloları 3 kişilere sattığı, poliçeyle, sigortalıya hizmet sözleşmesi ile bağlı olarak çalışan kişilerin neden olduğu hasarların teminat dışı bırakıldığını, depodan alındığı ileri sürülen malzemelerin bulunarak sigorta ettirene teslim edildiğini bu nedenle sigortalı şirketin herhangi bir zararının söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Somut olayda; 23.05.2013 tarihinde … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şirketinde bulunan bir kısım malzemelerin, sanık …’nin talimatı ile kamyonlara yüklenerek şantiye dışına çıkartıldığı, kardeşi … …’nin ise bu malların satılmasına aracılık ettiği, şantiye şefi …’nin şikayeti üzerine açılan soruşturma neticesinde haklarında kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkum oldukları, mahkumiyete dair hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı ve 20.01.2015 tarihinde kesinleştiği, Siirt 2. Asliye Ceza Mahkemesinin.. Esas sayılı dosyası kapsamından, anlaşılmıştır.
Siirt 2. Asliye Ceza Mahkemesinin… esas sayılı dosyasında talimat ile ifadesi alınan şirket şantiye şefi …, “şikayetçi olduktan sonra polis malları Tatvanda buldu, bize teslim etti, mallarda eksiklik yoktu, sanıklardan şikayetçi değilim” şeklinde beyanda bulunmuştur. Şantiye şefinin bu beyanının, … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ticari kayıtları ile birlikte değerlendirilmesi ve olay nedeniyle iade edilmeyen malzeme varsa bedelinin tespiti için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyetince, 21.08.2021 tarihli kök raporda; dava dışı üçüncü kişilerden temin edilerek polis tutanakları ile teslim edilen malzemelerin, şantiye şefi …’nin beyanlarında geçen mallarla nitelik ve miktar olarak aynı olup olmadığı konusunda dosya kapsamındaki belgelere göre tespit yapılmasının mümkün olamayacağını bildirilmiş, olaya ilişkin olarak düzenlenen 12.08.2013 tarihli ekspertiz raporunda da bu konuda tespit yapılabilmesi için gerekli olan depo envanteri, hak edişler ve alış faturalarının talep edilmesine rağmen ibraz edilmediğine, işaret edilmiş, zarar tespiti için … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nin 2012 ve 2013 yılı defterlerinin, dava konusu olan ve bir kısım faturaları dosyaya sunulan malzemelere ait stok kayıtları ile depo envanterinin, malzemelerin Siirt Şantiyesi’ne teslimine ilişkin sevk irsaliyeleri ile nakliye faturalarının, işin tamamlanabilmesi için … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından yeniden malzeme alımı yapılması gerekeceğinden alınan bu malzemelere ait faturaların, sevk irsaliyesi ve nakliye faturalarının, … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nin taahhüdünde bulunan işe ilişkin idareden temin edilecek teknik şartname, idari şartname, hakediş belgeleri, geçici kabul ve kesin kabul belgelerinin ibrazını istemiştir.
Davacı vekilince bilirkişi raporuna itirazlarında … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nin yetkilisinin isim, adres ve iletişim bilgileri bildirilerek, ticari defterlerin incelenmesi talep edildiği görülmekle, dosya ek rapor için bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Bilirkişi heyeti 06.04.2022 tarihli ek raporunda; … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defter ve kayıtlarını incelemeye hazır etmediğini, mevcut delillerden şirket zararının bulunmadığı görüşünü bildirmiştir. Rapor ekinde sunulan kayıtlardan, şirket yetkileri ile yapılan telefon ve whatsapp görüşmelerinden sonuç alınamadığı ve şirketin ticari defter ve kayıtlarını incelemeye hazır etmediği anlaşılmıştır. Dava dosyasında malzemelerin iadesine ilişkin polis tutanakları ve şantiye şefi …’nin beyanları dışında başkaca delil bulunmadığı, mevcut delillerinden de … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nin olay nedeniyle talep edebileceği başkaca zararının kalıp kalmadığının belirlenemediği anlaşılmıştır. Bu durumda, davacı şirket, sigortalı şirketin poliçe kapsamında tanzimi gereken bir zararının olduğunu usulüne uygun delillerle ispatlayamamıştır.
Öte taraftan, SGK’dan celp edilen şahsi sicil dosyalarından, sanıklar … ve … …’nin 16.05.2013 tarihinde … Elektrik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.’nden ayrıldıkları görülmüş ise de, işten ayrılış bildirgelerinin, olayın meydana geldiği 23.05.2013 tarihini izleyen 24.05.2013 tarihinde SGK’ya verildiği tespit edilmiştir. Öte taraftan, … Elektrik İnş. Nak. San.Tic. Ltd.’nin şantiye şefi olan …’nin olay sonrasında polis merkezine ve yargılama sırasında mahkeme huzurunda verdiği ifadelerden, sanık …’nin şantiyede ustabaşı olarak çalıştığı, şirketle ilişiğinin olaydan hemen sonra kesildiği anlaşılmıştır.
Montaj Sigortaları Genel Şartları (h) bendinde, sigortalının veya onun yerine kaim olan sorumlu kişinin kastı ve ayrıca sözleşme varsa ağır kusurundan kaynaklanan zarar bedelinin teminat dışı olduğu düzenlemesine yer verilmiştir. Davaya konu olayı gerçekleştiren sanık …’nin … Elektrik İnş. Nak. San.Tic. Ltd. şirketinde ustabaşı, sanık kardeşi … …’nin ise işçi olarak çalıştığı, olayın gerçekleştiği tarihte de çalışanları konumunda oldukları ve ancak olayın meydana geldiği tarihten sonra SGK’ya ayrılış bildirgelerinin verildiği anlaşıldığından, bu kişilerin sebep olduğu zararlar, Montaj Sigortaları Genel Şartları (h) bendi uyarınca teminat haricidir.
Tüm bu nedenlerle, olayda nedeniyle karşılanması gereken bir zarar olduğu ispatlanmadığı gibi, hasarın poliçe teminatı kapsamında olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
3-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Alınması gerekli 80,70 TL harcın, peşin alınan 170,80 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 90,10 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 17/10/2022

Katip …

e-imzalıdır

Hakim …

e-imzalıdır