Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/313 E. 2021/423 K. 11.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/313 Esas – 2021/423

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/313 Esas
KARAR NO : 2021/423

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACILAR : 1- …
2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLİ : Av. …
İHBAR OLUNAN : 1- …
VEKİLİ : Av. …
İHBAR OLUNAN : 2- …
3-…
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/07/2020
KARAR TARİHİ : 11/06/2021
KARAR Y.TARİHİ : 17/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 29/12/2018 tarihinde müvekkili …’ın sevk ve idaresindeki araç ile Kastamonu İline seyir halindeyken, olumsuz hava koşulları sebebiyle, aracın yolun sol tarafına sürüklendiğini, arkasından gelen …’nun sevk ve idaresindeki… plakalı aracın, müvekkilinin aracına çarptığını, durum kontrol altına alma esnasında, aracından inen müvekkiline arkadan gelen…’ın sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın çarpıtığını ve müvekkilinin iki araç arasında sıkışarak ağır şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, kaza sonrasında müvekkilinin sol bacağının kesildiğini, …Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından tanzim edilen rapora göre %52 oranında özürlü kaldığını, geçici göremezlik durumunun 12 ay ve bakıcı ihtiyacının 3 ay olarak belirlendiğini, müvekkilinin sürekli iş göremezlik zararının karşılanması için Ankara…Ticaret Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyasında açılan dava kapsamında alınan bilirkişi raporu ile müvekkilinin sürekli iş göremezlik dışında ayrıca 39.208,38 TL geçici iş göremezlik ve 6.033,46 TL bakıcı zararının bulunduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin zararından davalıların sorumlu olduğunu, müvekkilinin eşi ve çocuğunun manevi zararlara uğradıklarını, arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını belirterek müvekkili … için şimdilik 39.208.38 TL geçici iş göremezlik, 6.033,46 TL bakıcı gideri zararının kaza/temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkil …’ın maruz kaldığı kaza sebebiyle uğramış olduğu manevi zararına karşılık 100.000,00 TL manevi tazminatın, Müvekkili …’ın maruz kaldığı kaza ve eşinin düşmüş olduğu durum sebebiyle uğramış olduğu manevi zararına karşılık 70.000,00 TL manevi tazminatın, müvekkili …’ın maruz kaldığı kaza ve babasının düşmüş olduğu durum sebebiyle uğramış olduğu manevi zararına karşılık 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalı…’dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 31.03.2021 tarihli talep arttırım dilekçesi ile bakıcı gideri tazminatını 7.638,18 TL’ye yükseltmiş ve noksan harcı yatırmıştır.
SAVUNMA :
Davalı …Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından Ankara…Ticaret Mahkemesinin 2020/223 Esas sayılı dosyası ile 1.000,00 TL maddi tazminat talepli belirsiz alacak davası açıldığını, davacının dava dilekçesinde bahsettiği üzere bilirkişi raporu alındıktan sonra davasının 203.921,60 TL üzerinden ıslah ettiğini ve davanın kesinleştiğini, davacı tarafından maluliyet tazminatı talepli olarak ikame edilen davada tüm maddi tazminat taleplerine ilişkin olup davacı tarafından dava değeri belirlendikten sonra tek bir tazminat kalemi üzerinden ıslah yapıldığını, davacı diğer yönünden ıslah yapmadığını ve dava ıslah ettiği değer üzerinden karara çıktığını, davacı taleplerinin daha önceden karar verilmiş olduğundan dava açmasının mümkün olmadığını, davanın reddi gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik taleplerinin sigorta teminatı dışında kaldığını, davacının avans faizi talebinin ve olay tarihiden faiz talep edemeyeceğini savunmuş davanın kesin hüküm bulunması nedeniyle reddine, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı… cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin … plakalı aracı… Kurumsal Otom. ve Turz. Yatırımları A.Ş.’den kiraladığını, aracın…Sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile … A.Ş. tarafından kasko sigortası ile sigortalı olduğunu, kazanın meydana gelmesinde kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, müterafik kusur olup olmadığının araştırılması gerektiğini, ıslah ile talep edilmeyen alacak kalemlerinin yeni bir dava ile talep edilmesi, davanın genişletilmesi ve ıslahın ikinci kez kullanılması anlamına geldiğini, müvekkiline husumet yönetilmesinin mümkün olmadığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, maluliyet raporunun meslekte kazanma gücü kaybı oranı yönetmeliği hükümlerine göre hesaplanması gerektiğini, manevi zararın bedelsel zarardan ayrı olarak dava edilmesinin mümkün olmadığını, manevi bütünlük üzerindeki zararın sağlık hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, eş ve çocuk yönünden manevi tazminat taleplerinin tümünün reddi gerektiğini savunmuş, kesin hüküm, yetki ve görev itirazında bulunarak, davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan geçici iş göremezlik, bakıcı gideri tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir .
Arabuluculuk son tutanağı, hasar dosyası, SGK İl Müdürlüğü müzekkere cevabı, sosyal ekonomik araştırma müzekkere cevabı, hasar dosyası, Ankara…Ticaret Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyasının Uyap evrakları, bilirkişi raporu ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araca ait poliçenin incelenmesinde: 07.08.2018-07.08.2019 tarihleri arasında davalı…Sigorta A.Ş’ye sigorta poliçesi ile sigortalandığı, kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının 360.000,00 TL olduğu kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Ankara…Ticaret Mahkemesinin 18/06/2020 gün ve 2019/223 Esas, 2020/185 Karar sayılı kararının incelenmesinde; davacısının …, davalılarının Quick Sigorta A.Ş, Halk Sigorta A.Ş. olduğu, dava konusunun çift taraflı, yaralamalı trafik kazasından dolayı açılan sürekli iş göremezlik tazminat istemine ilişkin olduğu, mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda…Sigorta A.Ş. aleyhine açılan davanın kabulü ile 203.921,60 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 385,00 TL masrafın 04/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalı…Sigorta A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği ve kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı…Sigorta A.Ş. vekili ile davalı… vekilinin kesin hüküm itirazında bulunduğu görülmüştür.
Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. Davacı vekilinin Ankara…Ticaret Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyasında açtığı davada; davacının kaza nedeniyle oluşan sürekli iş göremezlik zararının tahsilini istediği, yapılan yargılama neticesinde verilen 18/06/2020 gün ve 2020/185 Karar sayılı karar ile; davacının sürekli iş göremezlik tazminatının hüküm altına alındığı, elde ki davada ise, kaza nedeniyle davacının geçici iş göremezlik zararı ve bakıcı gideri zararı ile davacıların manevi zararı oluştuğundan bahisle bu zarar kalemlerinin tahsiline karar verilmesini istedikleri görüldüğünden, Ankara…Ticaret Mahkemesinin 18/06/2020 gün ve 2019/223 Esas, 2020/185 Karar sayılı kararı ile hüküm altına alınan taleplerle iş bu davada ki taleplerin farklı olması nedeniyle kesin hüküm oluşturmayacağı anlaşıldığından davalı yanların kesin hüküm itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı… vekilinin kesin hüküm itirazı dışında görev, yetki ve husumet itirazında bulunduğu görülmüştür.
Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında görevli mahkeme genel hukuk mahkemesi olan asliye hukuk mahkemesi ise de, davanın, gerçek kişi… ile birlikte, Ramazan Yılmaz’ın kullanımında olan aracın ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketine karşı da açıldığı, davalı sigorta şirketinin sigorta poliçesi nedeniyle sorumlu tutulduğu, zorunlu sigortaların TTK’nun 1483 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, TTK’nun 4/1-a ve 5. maddeleri gereğince açılan eldeki davada Mahkememizin görevli olduğu anlaşıldığından davalının görev itirazının,
6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesininin 1. fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. “7. maddesinde de;” davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hâllerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.” denilmektedir. Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, dava trafik kazasından kaynaklanmakta olup, trafik kazası netice itibari ile bir haksız fiildir. Davaya konu trafik kazası…’de meydana gelmiş, davalı sigorta şirketinin bölge müdürlüğü adresi Ankara, davacıların adresi ise Kepez/Antalya’dır.
Davacı taraf HMK 16. maddesi gereğince seçimlik hakkını kullanarak davalı Sigorta şirketinin bölge müdürlüğünün bulunduğu Ankara İli’nde dava açmış olup, uyuşmazlığın çözümünde mahkememizin yetkili olduğu anlaşıldığından, davalının yetki itirazının,
Davalı… hakkında…Ceza Mahkemesinin 24.10.2019 tarih ve 2019/117 Esas, 2019/181 Karar sayılı ilamı ile taksirle yaralama suçundan netice olarak 7 ay 15 gün hapis cezasına hükmedildiği ve hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verildiği, görülmüş olup, dosya kapsamında Jandarma tarafından tutulan tutanak ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davacı …’ın yaralanmasının davalı…’ın kullanımında olan aracın çarpması neticesinde oluştuğu sabit olduğundan davalının husumet itirazının,
Reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 29/03/20210 tarihli rapor ve 29/03/2021 tarihli ek raporunun sonuç kısmında özetle; dava konusu olayın meydana gelmesinde davacı …’ın kusursuz ve davalı araç sürücüsü…’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacının dava konusu olay nedeniyle 12 ay geçici iş göremezlik halinde kaldığı ve 3 ay bakıcı ihtiyacı olduğunun rapor ile tespit edildiği, davacının olay nedeniyle uğradığı gerçek net maddi zararının geçici iş göremezlik ile bakıcı gideri nedeniyle PMF 1931 yaşam tablosuna göre hesaplamada 46.846,56 TL olarak hesaplandığı ve TRH -2010 bakiye yaşam tablosu ve % 1,8 teknik faiz yöntemiyle bilinmeyen dönemdeki sürekli maluliyet hesabı yapılmasını öngören yeni sigorta genel şartları esas alınarak yapılan hesaplamada 45.241,84 TL olarak hesaplandığı, uğranılan zararın ZMMS poliçesi ile limit dahilin de kaldığı, davacının 39.208,28 TL geçici iş göremezlik ve 6.033,46 TL bakıcı gideri zararı talebinin olduğu, bakıcı gideri tazminatının 7.638,18 TL olarak ıslah edildiği, hükmedilecek tazminata temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği görüşü bildirilmiştir.
2918 sayılı KTK’da ZMMS sigortası ile ilgili ayrıntılı düzenleme yapılmıştır. Kanunu’nun tanımlarla ilgili 3. maddesi işleteni; “araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydı ile satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracı uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir.” şeklinde tanımlamıştır. Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar(2918 sayılı KTK m. 85/1). Zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları, teminat tutarları ile tarife ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve Resmi Gazetede yayımlanır (m. 93/1). Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir (m. 97). Sigortacılar, hak sahibinin mali sorumluluk sigortası genel şartları ile belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz (8 iş günü) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar (m. 99). Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir (m. 109/1,2). Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir (2918 sayılı KTK m. 110/2). Meydana gelen kazada, hak sahipleri ölüm halinde, destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler (TBK m. 53). Bedensel zarar meydana gelmesi durumunda daimi veya geçici iş göremezlik nedeni ile tazminat talep edilebilir (TBK m. 54, 55). Ayrıca yasal koşulların oluşması halinde kaza nedeniyle ölüm veya yaralanma halinde manevi tazminat talep edilebilir (TBK m. 56).
2918 sayılı KTK’nin “sorumluluğa ilişkin anlaşmalar” başlığını taşıyan 111. maddesi gereği, Karayolları Trafik Kanunu ile öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.
Deliller değerlendirilmiştir.
Buna göre; Ankara…Ticaret Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyası, yapılan yargılama, toplanan deliller, adli tıp raporları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından; 29/12/2018 tarihinde davacı …’ın sevk ve idaresindeki 07 FLF 49 plaka sayılı araç ile Kastamonu İline seyir halindeyken, olumsuz hava koşulları sebebiyle aracının yolun sol tarafına sürüklendiği, arkasından gelen …’nun sevk ve idaresindeki… plakalı aracın, davacının aracına çarptığı, aracından inen davacıya, arkadan gelen davalı…’ın sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın çarptığı ve davacının iki araç arasında sıkışarak ağır şekilde yaralandığı ve sol bacağını diz altında kaybettiği, Ankara…Ticaret Mahkemesinin 2019/223 Esas sayılı dosyasında alınan kusur raporu ile dava konusu kazanın meydana gelmesinde 07 FLF 49 plakalı araç sürücüsü … ile … plakalı araç sürücüsü …’nun kusursuz, … plakalı araç sürücüsü…’ın %100 kusurlu olduğu, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığının raporu ile davacının kaza nedeniyle bedensel özür oranının %52 olduğu ve sekel halinde kaldığı, tıbbi iyileşme süresinin 12 aya kadar uzayabileceği, 3 ay süre ile bakıcı ihtiyacı bulunduğunun tespit edildiği, aktüerya bilirkişinden alınan rapora göre de; davacının 39.208,28 TL geçici iş göremezlik zararı ve 7.638,18 TL bakıcı gideri zararının oluştuğunun tespit edildiği görülmüştür. Aktüer raporu dosya kapsamına ve delil durumuna uygun bulunarak hükme esas alınmıştır. Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araç, kaza tarihinde ZMMS poliçesi ile davalı …Sigorta A.Ş nezdinde sigortalı olup, davalı sigorta şirketi, kazaya karışan aracın sigortacısı olması nedeniyle poliçe limiti dahilinde, davalı araç sürücüsü…’ın ise haksız fiil faili olarak hesaplanan tazminattan müştereken ve müteselsilen sorumludur. Davacı vekilini dava dilekçesinin sonuç ve isteminde, hüküm altına alınmasını istediği maddi tazminat kalemlerine kaza tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesini istediği ancak davadan önce sigorta şirketine 25/03/2019 tarihinde başvuru yaptığı, 8 iş günü sonrası olan 04/04/2019 tarihinde temerrüt oluştuğu, davalı sigorta şirketi yönünden 04/04/2019 tarihinden itibaren itibaren, davalı… yönünden ise haksız fiil tarihi olan kaza tarihinden itibaren, hükmedilen tazminata kazaya karışan aracın hususi araç niteliği nazara alınarak yasal faiz işletilerek tahsiline karar verilmiştir.
Her ne kadar davalı… tarafından davacının müterafik kusuru bulunduğundan hüküm altına alınacak tazminattan indirim yapılması istenmiş ise de; dosya kapsamında davacının müterafik kusuru tespit edilemediğinden hükmedilen tazminattan herhangi bir indirim yapılmamıştır.

Davacıların manevi tazminat isteminin değerlendirilmesinde ise; 6098 sayılı TBK’nun 56 maddesinin 1. fıkrasında; Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. 2. fıkrasında ise; Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı, adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu trafik kazasında, davalı sürücü… %100 oranında kusurlu olduğu, davacı …’ın ise kusurunun bulunmadığı, zararın artmasında davacının müterafik kusurunun tespit edilemediği, olay nedeniyle davacının sol bacağının diz altından kesildiği ve %52 oranında bedensel engelinin oluştuğu, 12 ay geçici iş göremezlik durumunda kaldığı anlaşılmış olup, davacının olay nedeniyle yaşadığı elem, ızdırap ve travma, kazadan sonra genişletilmiş kasko poliçesinden kaynaklı ihbar olunan … A.Ş.’den aldığı manevi tazminat tutarı, davalının olayın inkarına yönelik savunması ve olay nedeniyle pişmanlık göstermemiş olması, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli ile günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak, davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, yanı sıra davacının eşi … ile oğlu …’ın, davacı …’ta meydana gelen ağır yaralanma nedeniyle duydukları üzüntü ve ızdırap ile yaşadıkları travma nazara alınarak az yukarıda yazılı gerekçelerle manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasının kabulüne, 39.208,38 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 7.638,18 bakıcı gideri tazminatı olmak üzere 46.846,56 TL’nin 29/12/2018 kaza tarihinden itibaren (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 04.04.2019 temerrüt tarihinden itibaren) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 75.000,00 TL manevi tazminatın 29/12/2018 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı…’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
3-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 15.000,00 TL manevi tazminatın 29/12/2018 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı…’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
4-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 10.000,00 TL manevi tazminatın 29/12/2018 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı…’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
5- Maddi tazminat yönünden davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 6.890,05 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6- Manevi tazminat yönünden davacılar taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren davacı … için takdiren 10.550,00 TL, davacı … için 4.080,00 TL, davacı … için takdiren 4.080,00 TL olmak üzere toplam 18.710,00 TL vekalet ücretinin davalı…’dan alınarak davacılara ödenmesine,
7-Reddedilen manevi tazminat yönünden davalı… kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 15.350,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
8-Alınması gerekli 10.031,09 TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 965,24 TL harcın düşümü ile arta kalan 9.065,85 TL harcın (davalı sigorta şirketinin sorumluğu 2.234,85 TL ile sınırlı) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
9-Peşin ve ıslahla alınan 965,24 TL harcın (davalı sigorta şirketinin sorumluğu 159,04 TL ile sınırlı) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
10-Davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan 1.341,10 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 738,01 TL’nin (davalı sigorta şirketinin sorumluğu 235,44 TL ile sınırlı) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
11-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı… vekilinin yüzüne karşı, davalı …Sigorta A.Ş. vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/06/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

DAVACI YARGILAMA GİDERLERİ
Vekalet Harcı 7,80 TL
Posta masrafı 278,90 TL
Başvurma harcı 54,40 TL
Bilirkişi ücreti 1.000,00 TL
TOPLAM 1.341,10 TL