Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/243 E. 2021/350 K. 21.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/243 Esas – 2021/350
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/243 Esas
KARAR NO : 2021/350

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 19/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/05/2021
KARAR Y.TARİHİ : 24/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 31/10/2018 tarihinde imzalanan sözleme kapsamında “1 Aşçı, 1 Aşçı Yardımcısı, 3 Bulaşıkçı Ve 3 Garson Olmak Üzere Toplam 8 Kişi İle Yemek Pişirme, Bulaşık Yıkama Ve Garsonluk Hizmet Alım İşi” nin müvekkili tarafından üstlenildiğini, müvekkilinin sözleşmeden sonra üstlenmiş olduğu işi gerek sözleşmeye gerek idari ve teknik şartnameye uygun olarak yerine getirmesine rağmen davalı idare tarafından 22/11/2018 tarihli yazı ile sözleşmenin fesih edildiğini ve fesih kapsamında müvekkiline ait 22.000 TL teminat tutarının gelir olarak kaydedildiğini, davalı idarenin iş bu kararının iptali istemiyle Ankara 1… İdare Mahkemesi’nin 2018/2268 Esas sayılı dosyası kapsamında dava açıldığını, yapılan yargılama sonucu Danıştay … Dairesinin 2019/2578 Esas 2020/441 Karar sayılı ilamı ile müvekkili şirketin sözleşmenin feshedilmesi ve teminatın irat kaydedilmesine ilişkin işlemin iptaline kesin olarak karar verildiğini, müvekkilinin sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirdiğini ancak hukuka aykırı fesih işlemi neticesinde maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin ihale nedeniyle elde edeceği kardan ve diğer alacak haklarından mahrum kaldığını belirterek fazlaya ilişkin saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkili ile davalı arasında imzalanan Yemek Pişirme, Bulaşık Yıkama ve Garsonluk Hizmeti Alımına Ait Sözleşme’nin davalı idare tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak feshedilmesi nedeniyle şimdilik 100,00 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 50.100 TL tazminatın sözleşmenin fesih tarihi olan 22.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22/01/2021 tarihli dilekçesi ile alacak taleplerini 15.772,93 TL’ye yükseltmiş noksan harcı tamamlamıştır.

SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçelerinde özetle; 10.10.2018 tarihinde ihalesi yapılan “…Fabrikaları AŞ. Genel Müdürlüğü personeli ile misafirlere ve yemek yemelerine müsaade edilen kişilere verilecek olan öğle yemeğinin, 01.11.2018-31.10.2019 tarihleri arasında 1 Aşçı, 1 Aşçı yardımcısı ve 6 Garson ve Bulaşıkçı ile idarenin hizmet binasındaki yemekhane ve mutfağında pişirilmesi, dağıtılması, toplanması, bulaşıkların yıkanması, yemekhane ve müştemilatının temizlenmesi, tertip ve tanzim hizmeti” davacı şirketin uhdesinde kaldığını, davacı şirketin %99 hissesine sahip Büyükadalı Tem. Peyzaj Gıda Bilgi işlem Taş. Tek. Sosyal Hiz. inş.San.Tic.Ltd.Şti. tarafından 2017/45261 ihale kayıt numarası ile akdedilen Genel Müdürlük binasının temizlik işlerinin yapılması, çayocaklarının işletilmesi, mutfak hizmetleri, evrak takibi ve büro hizmetlerinin ifası konulu ihale sözleşmesinin, 4735 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 21. ve 22. maddelerine istinaden feshi ve teminat bedelinin gelir kaydedilmesine ilişkin 10.04.2018 tarih ve E.29578 sayılı işlemin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle müvekkili şirket aleyhine Ankara 11. idare Mahkemesi nezdinde açılan 2018/781 E. Sayılı dava anılan mahkemenin 2018/781 E., 2018/1758 K. Sayılı kararı ile reddedildiğini, mevzuat hükümlerinin incelenmesinden, terör örgütlerine iltisaki yahut bunlarla irtibatı olan gerçek ve tüzel kişilerin doğrudan veya dolaylı veya alt yüklenici olarak, kendilerini veya başkaları adına hiçbir şekilde ihalelere katılmayacağı, bu durumun tekliflerin değerlendirmesi aşamasında tespit edilememesi nedeniyle bunlardan biri üzerine ihale yapılmışsa, akdedilen sözleşmenin feshedileceği ve kesin teminat ile varsa ek kesin teminatların gelir kaydedileceğinin düzenlediğini, davacı şirketin ortaklarından Ömer Büyükadalı isimli şahsın Bank Asya hesap kayıtlarının olduğu, terör örgütü ile irtibat ve iltisakın bulunduğunun tespit edildiği mahkeme kararı gereğince halen temizlik ve yardımcı hizmetler, ofis destek hizmetleri ve çayocaklarının işletilmesi hizmeti ile yemek pişirme, bulaşık yıkama ve garsonluk hizmetini ifa eden adı geçen firma ile aramızdaki sözleşmelerin feshedileceği, yine fesih kararları doğrultusunda 4735 sayılı Kamu ihale Sözleşmeleri Kanununun 21, 22 ve 26’ncl maddelerinde belirtilen hükümler çerçevesinde işlemlerin tesis edildiğini, müvekkili idarenin bir Kamu İktisadi Teşebbüsü olduğunu, bütün işlemlerini Anayasa, yasa, tüzük, yönetmelik ve talimatlara uygun olarak yürütmekle görevli olduğunu, bu işlemleri Sayıştay ve TBMM tarafından denetlendiğini, anılan tarihlerde yasaya uygun olarak tesis edilen işlemler nedeniyle davacının maddi-manevi tazminat talebinin yasal olmadığını belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanağı, 31/10/2018 tarihli sözleşme örneği, Ankara 17 İdare Mahkemesinin 2018/2268 Esas sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinde bulunan evrakları, Ankara 15 Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/161 Esas sayılı dosyasının Uyap evrakları, …Fabrikası A.Ş. Genel Müdürlüğü müzekkere cevabı, bilirkişi raporu ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi kurulu 13/01/2021 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmenin davalı tarafından 21/11/2018 tarihinde 4735 sayılı yasanın 21. Ve 22. Maddelerine göre feshedildiği, davacı tarafından fesih işleminin iptaline yönelik açmış olduğu davanın, Danıştay 13. Dairesinin 12/02/2020 tarih 2019/2578 Esas 2020/441 Karar sayılı ilamı ile kesin olarak kabulüne karar verildiği, Danıştay kararı kapsamında fesih işleminin yasaya aykırı olduğunun kabul edilerek hüküm tesis edildiği, taraflarca imzalanan sözleşmenin kar oranına ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, davacının sözleşmeye kar amacı gütmeksizin imzalamayacağı dikkate alındığında, farazi olarak yapılacak hesaplamaya göre %5 ila %25 oranında kardan mahrum kaldığının kabul edilebileceği, davacının %5 oranında kardan mahrum kaldığının kabulü halinde tazminat miktarının 15.772,93 TL, %25 oranında kardan mahrum kaldığınını kabulü halinde tazminat miktarının 78.864,66 TL olabileceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Dosya içerisinde toplanan deliller ve bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında 01.11.2018-31.10.2019 arası dönemini kapsayan yemek pişirme, bulaşık yıkama ve garsonluk hizmet alım işine ait 31.10.2018 tarihli ve 315.458,64 TL bedelli sözleşmenin imzalandığı, davalı tarafça sözleşmenin 4735 sayılı yasanın 21. ve 22. maddeleri uyarınca feshedildiği ve 22.11.2018 tarihli yazı ile davacıya bildirildiği, davacı tarafından sözleşmenin feshine ilişkin kararın iptali istemine ilişkin Ankara … İdare mahkemesinin 2018/2268 E. sayılı dosyasında açılan davada verilen 28.95.2019 tarih ve 2019/1164 sayılı davanın reddine dair kararın, Danıştay … Dairesinin 12.02.2020 tarih ve 2019/2578 E., 2020/441 K. Sayılı ilamı ile bozularak, dava konusu işlemin iptaline kesin olarak verildiği, davacı şirket ortağı Ömer Büyükadalı hakkında FETÖ/PDY terör örgütüne yardım ettiğinden bahisle Ankara … Ağır Ceza Mahkemesinin 20187161 esas sayılı dosyasında açılan kamu davasında ise 04.07.2019 tarih ve 2019/309 sayılı karar ile sanığın beraatına dair karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Davacı eldeki davada, davalı tarafından sözleşmesinin haksız yere feshedildiğini ileri sürerek, haksız fesih nedeniyle uğramış olduğu kar kaybı ile manevi zararlarının tahsili istemiştir.
Danıştay … Dairesinin 12.02.2020 tarih ve 2019/2578 E., 2020/441 K. Sayılı kararı ile taraflarca imzalan sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedildiği belirlenmiştir. Danıştay kararı kesin nitelikte olduğundan davacı haksız fesih nedeniyle uğramış olduğu zararı talep etmekte haklıdır. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde davacının imzalanan sözleşme ile her halde sözleşme bedelinin %5’i ile %25’i oranında kar elde edeceği, davacının %5 kar oranına göre 15.772,93 TL, %25 kar oranına göre ise 78.864,66 TL kar kaybının olabileceği bildirilmiştir. Davacı yan davadaki talebini, %5 oranı üzerinden hesaplanan 15.772,93 TL yükseltiğine dair bedel arttırım dilekçesi sunmuştur. Taraflarca imzalanan sözleşmeye konu ihale bedeli olan 315.458,64 TL’nin içinde yüklenici karının da olduğu, kar hesabına ilişkin sözleşmede hüküm bulunmadığı, yapılan işin niteliği, sözleşme süresi nazara alındığında davacı yüklenicinin kar mahrumiyetinin %5 olarak yapılan hesaplanma Mahkememizce makul bulunarak davacının kar mahrumiyeti 15.772,93 TL olarak kabul edilmiştir. Böylece davacının maddi tazminat talebinin 15.772,93 TL üzerinden kabulüne, alacağa fesih tarihi olan 22.11.2018 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmiştir.
Davacı ayrıca sözleşmenin haksız feshi nedeniyle şirket itibarının zedelendiğinden bahisle 50.000,00 TL manevi tazminat talep etmiştir. Kural olarak, malvarlığı zararları nedeniyle manevi tazminat istenilemez. Gerek Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi, gerekse TMK’nın 24. maddesinde, kişilik haklarının zarara uğratılması durumunda manevi tazminat istenilebileceği öngörülmüştür. Bu düzenlemeler, mal varlığına ilişkin zararları içermez. Somut olayda taraflar arasındaki kurulan sözleşme ilişkisinin davalı tarafından haksız feshinin davacı şirketin kişilik haklarına yönelik bir saldırı niteliğinde bulunmadığı gibi haksız fesih nedeniyle davacının itibar kaybına uğradığı ispat edilemediğinden davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1.Davanın kabulüne, 15.772,93 TL 22.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Manevi tazminat taleplerinin reddine,
3.Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.120,30 TL yargılama giderinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Alınması gerekli 1.077,45 TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 1.125,59 TL harçtan düşümü ile arta kalan 48,14 TL’nin karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
7-Peşin ve ıslahla alınan 1.125,59 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/05/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

DAVACI YARGILAMA GİDERLERİ
Vekalet Harcı 7,80 TL
Posta masrafı 58,10 TL
Başvurma harcı 58,10 TL
Bilirkişi ücreti 2.000,00 TL
TOPLAM 2.120,30 TL