Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/203 E. 2022/174 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/203 Esas – 2022/174
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/203 Esas
KARAR NO : 2022/174
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/07/2017
KARAR TARİHİ : 25/03/2022
KARAR Y.TARİHİ : 31/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde özetle; 14/01/2013 tarihinde … plakalı aracın müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile çarpıştığını, meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, müvekkilinin zararından sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 900,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL bakıcı gideri, 3.000 TL sürekli/daimi iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 4.000 TL maluliyet tazminatı ile bakıcı giderinin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH :
Davacı vekili 16/05/2018 taranma tarihli dilekçesi ile, alacak taleplerini 220.986,37 TL’ye yükseltmiş noksan harcı tamamlamıştır.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçelerinde özetle; talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsünün davaya dayanak teşkil eden kazada kusuru bulunmadığını, zarar görenin kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, maluliyet oranını tespit edilmesi gerektiğini, davacının başvurusu nedeniyle müvekkili şirketin 21.700,00 TL ödeme yaptığını, davacının zararının giderildiğini savunmuş davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, davacının meydana gelen trafik kazası nedeniyle yaralanmasından dolayı trafik sigorta şirketine karşı açılan maddi tazminat istemine ilişkindir (2918 sayılı KTK m. 85, 91, 97, 110;TBK m. 49, 51).
Kaza tespit tutanağı örneği, SGK müzekkere cevabı, hastane kayıtları, adli tıp raporu, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur.
Mahkememizce, 19/06/2018 tarihinde, “davanın kısmen kabulüne, ….” karar verilmiş, bu karar davalı vekili tarafından istinaf etmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin 2018/2416 Esas 2020/503 Karar sayılı ilamı ile kaldırılmıştır.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin kaldırma kararında özetle, “… dava konusu olayda olayın oluşuna ilişkin maddi vakıanın belirlenmesi için ceza mahkemesi dosyası getirilerek davacıya ait motosikletin kazadan önce ışıklarının az yanıp yanmadığı belirlendikten sonra, motosikletin ışıklarının az yandığının tespiti halinde bu olayın kusur oranlarına etkisinin olup olmadığının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi, İTÜ veya Karayolları Fen Heyetinden rapor alınması ve davacının yaralanması nedeniyle Kuşadası Devlet Hastanesinden alınan rapor, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinden alınan rapor ve mahkemece Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından alınan raporlarda belirtilen yaralanmalar ve oranlar farklı olduğundan çelişkinin giderilmesi ve dosyada bulunan tedavi evraklarına göre davacının dava konusu kazaya bağlı yaralanmaları nedeniyle meydana gelen maluliyetinin belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususta hiç değerlendirme yapılmamış olması nedeniyle davalının istinaf başvurusunun kabulüne, kararın HMK’nın 353/1.a.6. maddesi gereğince kaldırılmasına,” denilmiştir.
Kaldırma kararı üzerine dosya mahkememizin yukarıda yazılı esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Maluliyet oranını tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 15/03/2021 tarih ve 4823 sayılı raporda; davacı …’in 14.01.2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre %36.0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği, aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği görüşü bildirilmiştir.
Kusur oranlarının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 11/06/2021 tarih 8508 sayılı raporunda; sürücü … … ‘in %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in %25 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Aktüer Bilirkişi 20/10/2021 tarihli rapor ve 17/02/2022 tarihli ek raporunun sonuç kısmında özetle; Dava konusu olayın meydana gelmesinde, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından
ZMMS ile sigortalanan … plakalı araç sürücüsü … …’in, % 75 oranında
kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in % 25 oranında kusurlu olduğu tespit
edilmiş olup, davacı lehine hesaplanan maddi zarardan TBK 52 inci maddesi kapsamında %
25 oranında kusur indirimi yapıldığı,
…’in 14.01.2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu
yaralanması nedeniyle, %36 oranında çalışma ve meslekte kazanma gücünden kaybetmiş
sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin 9 aya kadar uzayabileceği ve 3 ay süre ile başka
birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceğinin tespit edildiği,
birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceğinin tespit edildiği, davacı …’in, 07.03.2020 tarihinde hayatını kaybettiği tespit
edildiği, tazminat hesabının olay tarihinden, davacının hayatını kaybettiği tarihe kadar
yapıldığı,
davalı tarafça, davacıya 12.11.2013 tarihinde 21.700,75 TL ödeme yapıldığı,
yapılan ödemenin rapor tarihine kadar güncellenmiş değeri 37.855,03 TL olarak hesaplandığı, davacı lehine, 5.297,64
TL geçici iş göremezlik tazminatı, 28.187,06 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 2.201,85 TL
geçici bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 35.686,55 TL maddi tazminat hesaplanmış
olup, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin güncel değerinin davacı lehine
hesaplanan toplam zarar kalemlerinden (37.855,03-35.686,55=2.168,48) 2.168,48 TL daha
fazla olduğunun hesaplandığı,
davacının bakiye tazminat alacağı bulunup bulunmadığı hususunun mahkemenin takdirinde olduğu görüşü bildirilmiştir.
Davacı …’in 07.03.2020 tarihinde vefat ettiği, mirasçılarının annesi Ayşe Türkmen, babası Ramazan Türkmen olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Dosya içerisinde toplanan tüm deliller, kaza tespit tutanağı, gelen yazı cevapları, bilirkişi raporu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin 2018/2416 Esas 2020/503 Karar sayılı ilamıyla ve tüm dosya içeriğine göre; 14/01/2013 tarihinde … plakalı aracın, müteveffanın sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile çarpıştığı, meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı, dosya kapsamında alınan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde; davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı araç sürücüsü … … ‘in %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in %25 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığından alınan 15.03.2021 tarihli maluliyet raporu ile de; müteveffa …’in 14.01.2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu
yaralanması nedeniyle, %36 oranında çalışma ve meslekte kazanma gücünden kaybetmiş
sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin 9 aya kadar uzayabileceği ve 3 ay süre ile başka
birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği tespit edilmiştir.
Dosya kapsamından, davacı …’in, 07.03.2020 tarihinde hayatını kaybettiği anlaşılmış, mirasçılar davayı takip ettiklerini bildirmiştir.
Dosyaya kazandırılan aktüer raporuna göre; davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin güncel değerinin davacı lehine hesaplanan toplam tazminat kalemlerinden 2.168,48 TL daha fazla olduğu, ölüm tarihi itibariyle davacı mirasçıların bakiye tazminat alacağının kalmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, davanın açıldığı tarihte anlaşılmı ve davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Meydana gelen trafik kazasında, davalı sigorta şirketi sürücüsünün % 75 oranında kusurlu olduğu ve kaza nedeniyle müteveffa davacının %36 oranında malul kaldığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin 9 aya kadar uzayabileceği ve 3 ay süre ile başka
birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği belirlendiğine göre, müteveffanın dava tarihinde eldeki davayı açmakta haklı olduğu ortadadır. Müteveffanın, dava açarken ki haklılık durumu ve yargıla sırasında ölümü nedeniyle davanın konusuz kaldığı gözetildiğinde taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin ise davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3- Davacı tarafından bozmadan önce ve sonra yapılan 2.819,45 TL yargılama giderinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4- Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Alınması gerekli 80,70 TL harcın, peşin alınan ve ilk karar ile tamamlatılan 15.095,58 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 15.014,88 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,

Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/03/2022