Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/102 E. 2021/424 K. 11.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/102 Esas
KARAR NO : 2021/424

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2020
KARAR TARİHİ : 11/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kağıt bardak satışı üzerinde faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin davalı şirket ile yapılan görüşmeler sonucu anlaşma sağlandığını, müvekkiline davalı şirket tarafından satın alma formu gönderildiğini ve bu formun müvekkili şirket tarafından doldurulduğunu, müvekkili tarafından proforma faturaları da kesilerek 35.500,00 TL ödeme yapıldığını ancak sipariş edilen plastik bardak kağıtların gönderilmediğini, ödenen ücretin iadesi talep edildiğini ancak ödeme yapılmadığını, ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine Ankara …Müdürlüğünün 2017/18524 sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haklı nedenlere dayanmadığını belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı cevap dilekçesinde özetle; söz konusu mal alım sözleşmesine ilişkin sunulan 12.05.2017 tarihli 35.500,00 TL ödeme miktarlı dekont karşılığında satın alınan malların davacı tarafa teslim edildiğini, malların teslim edilmesi için Ankara’dan…’e gönderilmesi nedeniyle nakliyeye ilişkin işlemler ve masrafların müvekkili tarafından yapıldığını, davacı tarafın iddialarının gerçek olmadığını müvekkili şirket yetkilisinin, davacı şirket yetkilisi Ahmet Şahin ile telefon aracılığıyla söz konusu satım ile ilgili sürekli irtibat halinde olduğu ekte sunduğumuz whatsapp telefon kayıtlarından da anlaşılacağını, davaya konu malların teslim edildiğini ispat etmek için ticari defterlerin incelenmesi gerektiğini, davanın yasal süresi içeresinde açılmadığını savunmuş, davanın hak düşürücü süre içeresinde açılmamış olması sebebiyle usulden reddine mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali, icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanağı, ihtarname örneği, fatura örneği, proforma faturası, ödeme dekontu, Ankara …Müdürlüğünün 2017/18524 sayılı takip dosyası, bilirkişi raporları eklidir.
Ankara …Müdürlüğünün 2017/18524 sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı… Metal San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından borçlu … aleyhine 12/05/2017 tarih 35.500,00 TL bedelli faturaya dayalı olarak 35.500,00 TL asıl alacak, 1.269,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 36.769,25 TL’nin tahsili için 04/10/2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığı, borçlu vekilinin 25/12/2017 tarihli itiraz dilekçesi sonrasında takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı ticari defter ve kayıtları incelenmek üzere… Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi 18/12/2020 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davacının davalıdan icra takip tarihi olan 04/10/2017 tarihi itibariyle 35.500,00 TL alacaklı olduğu, alacağın ödeme vadesinin yazılı bir belge ile belirlenmemiş olaması ve davalının takip tarihinden önce temerrüte düşürüldüğüne dair herhangi bir yazılı belgenin dava dosyası içeresinde bulunmaması nedeniyle takip tarihinden önceki dönem için faiz talep edilemeyeceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 10/04/2021 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davalı …’e ait defter, belge, evrak ve kayıtlar tetkik edilmiş; TTK, m. 64 ve VUK m.182 gereğince mecburi olan kanuni defterlerin tutulduğu, yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı, defteri kebir ve envanter defterinin tasdikinin yapıldığı ancak defterlerin yazdırılmadığının görüldüğü, davalıya ait bazı ticarî defterlerin yazdırılmamış olmasından dolayı ticari defterlerinin birbirini doğrulayıp doğrulamadığının tespit edilemediği, ticari defterlerin mevcut durumuna yönelik HMK 222. madde kapsamındaki hukuki değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu, davacı tarafından davalının Şekerbank hesabına 35.500,00 TL havale yapıldığı, ancak bu meblağ davacı cari hesabına 32.856,77 TL olarak kayıt edildiği, davalı ticari defter ve kayıtlarının incelemesinde davalının, 04.10.2017 takip tarihinden sonra 23.112017 tarih ve 114724 nolu 32.856,77 TL tutarlı fatura düzenlendiği, düzenlenen faturanın Vergi Usul Kanunu 211 Sıra nolu Genel Tebliğine göre “irsaliyeli fatura” usul ve esaslarına uygun olmadığından, malın tesliminin ispatı için; davalı tarafından ayrıca sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve bunun alıcı tarafından imzalanması gerektiği, davalı ticari defter ve belge incelemesinde, malın davacıya sevk ve teslimini gösteren herhangi bilgi belge ve ibareye rastlanılmadığı, dava dosyasına sunulan nakliyeci … tarafından düzenlenen faturanın, sadece nakliye hizmeti için müşterinin borcunu gösterir meblağı belirlemek üzere düzenlendiğini ve ayrıca söz konusu faturanın davalı tarafından kayıtlara alınmadığı ticari defter kayıtlarından tespit edildiği, davalı yan ile davacı yan kayıtlarının uyumlu olmadığının tespit edildiği, icra inkar tazminatı istemlerinin mahkemenin takdirinde olduğu görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Deliller değerlendirilmiştir.
Davacı, eldeki dava ile; davalının, taraflar arasındaki anlaşmaya aykırı olarak mal teslimini gerçekleştirmediği gibi, ödenen bedeli de iade etmediğini, bedelin tahsili için icra takibine giriştiğini, davalının takibe itirazlarının haksız olduğunu, itirazın iptali ile inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı yan ise tebliğ aldığı ödeme emrine karşı, süresi içinde, davacının ” …müvekkilinin takip alacaklısından mal yada hizmet almadığından müvekkilinin böyle bir borcu bulunmamaktadır. Bu nedenle takibe, fatura muhteviyatına, borca, faize ve ve tüm ferilerine itiraz ediyoruz” demiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, incelenen taraf ticari defterleri, takip dosyası ile hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında kağıt bardak alım satımı konusunda yapılan sözlü anlaşma uyarınca, davalı tarafından 11.05.2017 tarihli proforma fatura düzenlendiği, akabinde davacı tarafından davalının banka hesabına 35.500,00 TL ödeme yapıldığı görülmüş olup, davacı mal tesliminin gerçekleşmediğini ileri sürmektedir. Dosya kapsamından; davacı yanın 04.10.2017 tarihinde davalı aleyhine Ankara …Müdürlüğünün 2017/18524 sayılı takip dosyasında 35.500,00 TL’nin tahsiline yönelik ilamsız icra takibine giriştiği, davalının 25.12.2017 tarihinde takibe itiraz ettiği, takibe girişildikten sonra davalı tarafından 23.11.2017 tarihli faturanın düzenlendiği ancak davacının faturayı kabul etmeyerek iade faturası düzenlediği anlaşılmaktadır. Takibe konu 35.000,00 TL’nin davacı ticari defterlerinde davalı hesabında borç olarak kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Davalı ticari kayıtlarının incelenmesinde ise 2017-2018 yıllarına ait ticari defterlerin açılış kapanış tasdiklerinin yapıldığı ancak defteri kebir ve envanter defterinin yazdırılmadığı, davacı tarafından davalının şekerbank hesabına gönderilen 35.500,00 TL’nin davacı cari hesabına 20.05.2017 tarih 49 yevmiye ile 32.856,77 TL olarak kayıt edildiği, davalı tarafından düzenlenen 32.856,77 TL tutarlı 23.11.2017 tarih ve 020856 noIu faturanın 30.11.2017 tarih ve 122 yevmiye numarası ile yevmiye defterine kayıt edildiği tespit edilmiştir. Davalının, mal tesliminin ispatı için sunduğu nakliyeci …’ye ait 23.11.2017 tarih 114724 nolu faturayı kendi kayıtlara dahi almadığı, düzenlediği 23.11.2017 tarihli irsaliye faturanın ise VUK 211 sıra nolu tebliği uyarınca irsaliyeli fatura niteliğini taşımadığı, sadece müşterinin borçlandığı meblağı gösteren ticari vesika niteliğinde olduğu hükme esas alınan bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir.
Şu durumda davacı tarafından davalının hesabına havale edilen 35.500,00 TL’nin davalı tarafından davacı cari hesabına 32.856,77 TL olarak kaydedildiği, yapılan kaydın avans hesabın da izlenmediği, cari hesapta ve eksik olarak kayıt altına alındığı, davalının tuttuğu tüm ticari defterin birbirini teyit etmediği, bu haliyle muhasebe kayıtlarının genel kabul görmüş muhasebe ilke ve standartlarına ve tek düzen muhasebe hesap planına aykırı olduğu anlaşıldığından sahibi lehine delil teşkil etmediği, kaldı ki davalının ticari defterlerinde mal teslimine ilişkin bir kaydın da bulunmadığı görülmekle, davalının takip tarihi itibariyle davacıya takip konusu miktar kadar borçlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davalının itirazının iptaline, takip konusu alacağın, yargılamayı gerektirmediği, taraf defterlerinden kayıtlı likit alacak olduğu anlaşıldığından davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1.Davanın kabulüne, davalının Ankara …Müdürlüğünün 2017/18524 esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 35.500,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin itirazın iptaline karar verilen 35.000,00 TL asıl alacak yönünden devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden belirlenecek %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3.Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 5.325,00 TL vekalet ücretinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, bilirkişi ücreti, vekalet harcı, başvuru harcı olmak üzere toplam 1.670,45 TL yargılama giderinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-.Alınması gerekli 2.425,01 TL harçtan peşin alınan 422,41 TL harcın düşümü ile arta kalan 2.002,60 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Peşin alınan 422,41 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/06/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır