Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/77 E. 2022/720 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ
Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/77
KARAR NO : 2022/720

DAVA : Tazminat (Sigorta/Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 05/11/2018
KARAR TARİHİ : 30/11/2022
KARAR Y.TARİHİ : 01/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan “Tazminat” davasının yapılan açık yargılaması sonucunda aşağıdaki karar tesis edilmiştir;
I-İDDİALAR
1. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin Kırıkkale-Çankırı karayolunun 9. km’sinde yer alan Hidroelektrik Santralin EPDK’dan aldığı lisans ile 49 yıllığına işletmecisi konumunda bulunduğunu, anılan HES projesinin 3 kademeden oluştuğunu, projenin her 3 kısmı da ayrı ayrı … Sigorta A.Ş. şirketince tanzim edilen poliçeler kapsamında 12.03.2015-12.03.2016 tarihlerini kapsar biçimde sigorta teminatı altına alındığını, teminat altına alınan HES 2’de, drenaj esaslı çalışan boru hattının ızgara girişine yakın mesafede bulunan araziden, arazi sahibi tarafından üzüm bağlarının gövdeleri köklerinden sökülerek dalları ile beraber drenaj kanalına atılması sonucu hasar oluştuğunu, meydana gelen “hasar miktarının ve nedeninin tespiti” istemiyle … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş numaralı dosyasından tespit yapıldığını, zararın açıklanan biçimde meydana geldiğinin tespit edildiği, bu hali ile zararın sigorta teminatı kapsamında olduğunu, davalı … şirketine tazmini hususunda başvuru yapılmasına karşın söz konusu hasarın mühendislik hatası niteliğinde ve teminat kapsamı haricinde olduğu gerekçesi ile ödeme yapılmadığını beyanla şimdilik zararın 10.000,00.-TL’lik kısmının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı vekili 14/09/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde talep ettikleri miktarı 791.374,20 TL arttırarak toplam 801.374,20 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte sigorta şirketinden tahsilini talep etmiştir.

II-SAVUNMALAR
3. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirket ile 12.03.2015-12.03.2016 tarihleri arasında geçerli 21267627 poliçe nolu Ticari Risk Sigorta Poliçesi ve ticari risk kombine poliçe eki düzenlendiğini, dava konusu hasarın ihbar edilmesi üzerine 15100193 numaralı hasar dosyası kapsamında, hidroelektrik santralinde ekspertiz incelemesi başlatıldığını, ekspertiz şirket yetkililerince yapılan detaylı inceleme ve araştırmalar sonucunda hazırlanan raporda, “hasarın mühendislik hatası niteliğinde ve teminat kapsamı haricinde olduğu” yönünde görüş bildirildiğini, dava konusu poliçede özel şartlar olarak belirlenen klozda; “mühendislik hataları nedeniyle oluşacak hasarlar, temel zemini yeteri kadar sıkıştırılmadan imal edilen yapıların çökmesi veya oturması, su kanallarındaki geçirimsizliğin yetersiz olması sonucu oluşan sızıntılar ve bunlara bağlı olarak oluşan kaymalar, şevlerin teknik olarak yeterli eğimde tanzim edilmemesi ve/veya topuk desteklerinin yetersiz olması sonucu oluşacak kaymalar teminata dahil değildir.” hükmünün yer aldığı, yapılan ekspertiz incelemeleri ve tespitleri doğrultusunda, poliçe özel şartları da göz önünde bulundurularak söz konusu hasarın mühendislik hatası niteliğinde olması nedeniyle teminat kapsamında değerlendirilemeyeceğini, belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR
A. Taraflar Arasında Uyuşmazlık Bulunmayan Hususlar
4. Taraflar aralarında sigorta poliçesi akdedildiği ve davacının riziko kapsamında olduğunu iddia ettiği hasarın teminat süresi içerisinde oluştuğu hususu çekişmesizdir.
B. Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık Konuları
5. Taraflar arasındaki uyuşmazlık sigorta güvencesi altına alınan (HES 2) direnaj esaslı çalışan boru hattında meydana gelen hasarın taraflar arasında akdedilen sigorta poliçesi teminatı dahilinde mi yoksa mühendislik hatası nedeni ile teminat dışı mı kaldığı, rizikonun teminat dahilinde olduğunun belirlenmesi halinde ise zararın tutarı noktasında toplanmaktadır.

IV-ÇEKİŞMELİ VAKILAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER
6. 12/03/2015-12/03/2016 vadeli 21267627 nolu poliçenin incelenmesinde; poliçenin … Sigorta A.Ş’ye ait olduğu, sigortalının … … Elektrik Üretim ve Paz. A.Ş. Olduğu, sigortalıya ait …. … HES …/ANKARA adresinde yer alan Hidroelektrik Santralinin 24.100,00 TL sigorta prim bedeli karşılığında 14.882.508,52 TL toplam bedel üzerinden sigortalandığı, poliçede genel şartların “Deprem ve yanardağ püskürtmesi, sel veya su baskını, dahili su, fırtına, kara ve hava taşıtlarının çarpması, duman, yer kayması, kötü niyetli hareketler, terör, kar ağırlığı, enkaz kaldırma masrafları, hırsızlık, grev, lokavt, kargaşalık, halk hareketleri, yangın ve infilak mali mesuliyet, bu poliçe ile verilen teminatları kapsadığı, Özel Şartlar başlığı altında ise; genel şartlarda sayılan teminatlardan yapılacak tenzilatlar ile teminat harici durumların Mali mesuliyet teminatı; yangın, infilak, dahili su ve duman için verildiği, Mühendislik hataları nedeniyle oluşacak hasarlar, temel zemini yeteri kadar sıkıştırılmadan imal edilen yapıların çökmesi ve/veya oturması, su kanallarındaki geçirimsizliğin yetersiz olması sonucu oluşan sızıntılar ve bunlara bağlı olarak oluşan kaymalar, şevlerin teknik olarak yeterli eğimde tanzim edilmemesi ve/veya topuk desteklerinin yetersiz olması sonucu oluşacak kaymalar teminata dahil olmadığı, bahsi geçen durumlar haricinde doğal sebepler neticesinde oluşabilecek her türlü toprak kayması için, yer kayması teminatı, sigorta bedelinin %20’sinin sigortalı üzerinde kalması ve meydana gelecek hasarlarda sigortalının bu oranla hasara iştirak etmesi kaydıyla sigortalıyla müşterek sigorta şeklinde temin edildiği, ayrıca her yer kayması hasarında toplam sigorta bedelinin %80’i üzerinden %20’si oranında tenzili muafiyet uygulanacağı hükümlerinin yer aldığı anlaşılmıştır.
7. … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasının incelenmesinde; dosyanın … … Elek. Ür. Ve Paz. A.Ş tarafından hasar miktarının ve nedeninin tespiti talebi ile açıldığı, dosyada alınan bilirkişi tespit raporunda; …-5 Mıntıka Mahallesi 503 ada, 3 parsel sayılı taşınmaz etrafına çevrili dikenli tellerin ve tarlada dikili olan üzüm ağaçlarının köklerinden sökülerek dallarıyla birlikte kanala atıldığı, kanaldaki suyunda bu dikenli telleri ve üzüm ağaçlarını iterek su tahliye borusuna doldurduğu, daha sonra suyun itki kuvvetiyle dikenli tellerin boru içerisinde sürtünerek ilerlerken boruları parçaladığı, parçalanan su tahliye borusunun kullanılamaz ve görev yapamaz hale geldiği, … Hidroelektrik Santrali Elektrik Üretim tesisinin çalışır hale gelebilmesi için su tahliye borusunun yeniden inşa edilmesi gerektiği, yeniden inşa edilmesi için keşif tarihi itibariyle mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre 1.172.643,05 TL’lik harcama gerektiği, bu koşullarda su tahliye borusunun yeniden inşa edilmesi için 30 günlük bir süreye ihtiyaç bulunduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
8. 03/03/2016 tarihli … Sigorta Ekspertiz Hizmetleri Ltd. Şti tarafından düzenlenen 15100193 numaralı ekspertiz raporunun incelenmesinde: sigortalı … … Elek. Ürt. A.Ş’nin Kırıkkale-Çankırı Karayolu 9. KM … HES Ankara adresinde 02/12/2015 tarihinde oluşan su sızıntısı hasarı nedeniyle deşarj boru hattının hasara maruz kaldığı, hasara maruz kalan deşarj boru hattı ile ilgili fizibilite projeleri temin edilerek yapılan tespitlere istinaden, deşarj boru hattı ve hat üzerini kapatan mıcır ve toprak dolgu hattının santral tam kapasite ile çalıştırıldığında tamamen su altında kalan bir yapı niteliğinde olması itibariyle ve 3 yıldır çalışan bir yapı olduğu göz önüne alındığında muhtemelen zamanla meydana gelen sızıntılar neticesinde dolguda çökmeye sebebiyet vermesi şeklinde bir hasar olduğu, bu tip imalatlarda dolgu yerine boru hattının betonarme bir sitem içerisinde montajlanmasının daha uygun olacağı ve bu şekilde yapılan uygulamalarda benzer hasarların önüne geçilebileceği kanaatine varıldığı, poliçenin özel şartlar bölümünde “Mühendislik hataları nedeniyle oluşacak hasarlar, temel zemini yeteri kadar sıkıştırılmadan imal edilen yapıların çökmesi veya oturması, su kanallarındaki geçirimsizliğin yetersiz olması sonucu oluşan sızıntılar ve bunlara bağlı olarak oluşan kaymalar, şevlerin teknik olarak yeterli eğimde tanzim edilmemesi veya topuk desteklerinin yetersiz olması sonucu oluşacak kaymalar teminata dahil değildir” notunun mevcut olduğu, bu tür uygulamaların özellikle sürekli su altında kalacağı dikkate alındığında betonarme kuşak içerisinde montajlanmak suretiyle inşa edilmesi gerekli olup, aksi takdirde ne kadar sıkıştırma yapılırsa yapılsın dolgu malzemesinin zamanla su etkisine maruz kalarak benzer hasarların yaşanmasının kaçınılmaz olduğu, bu çerçevede söz konusu hasarın mühendislik hatası niteliğinde ve teminat kapsamı haricinde olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
9. Mahkememizce Mali Müşavir … marifetiyle hazırlatılan 25/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda; bahse konu projenin kamu adına yapımı gerçekleştirilen ve hem yapım sürecinde hem de kabul aşamasında DSİ ve denetimden sorumlu müşavir firma yetkililerince kontrolü gerçekleştirilen bir proje olması, proje üretim ve montaj dahil süreçlerinin yetkin kuruluş olan DSİ yetkili elemanlarınca denetlendiği, kabulünün yapıldığından hareketle proje ve mühendislik hatasının varlığından hüküm kurmaya elverişle olmadığının düşünüldüğü bildirilmiştir.
10. Mahkememizce … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D. İş dosyasında İnşaat Mühendisi ….marifetiyle hazırlatılan 21/08/2020 tarihli ek raporunda; dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda … Hidroelektrik Santrali Elektrik Üretim tesisinin çalışır hale gelebilmesi için tahliye borusunun yeniden inşa edilmesi gerektiği, yeniden inşa edilmesi içinde 02/12/2005 hasar tarihi itibariyle KDV’siz ve eskime payı dikkate alınarak mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre 801.374,20 TL’lik harcama yapılması gerektiği, su tahliye borusunun yeniden inşa edilmesi için 30 günlük bir süreye ihtiyaç duyulduğu bildirilmiştir.
11. Mahkememizce İnşaat Mühendisi … ve … marifetiyle keşif yoluyla alınan 09/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu olayın proje ve projeye bağlı olmayan bir inşaat uygulama hatası olarak değerlendirildiği, bu sebeple ilgili sigorta poliçesinin özel şartlar bölümünde yer alan “Mühendislik hatalar nedeniyle oluşacak hasarlar …. Teminata dahil değildir.” hükmü gereğince davacının sigorta şirketinden bir alacağı bulunmadığı bildirilmiştir. Yapılan itirazlar üzerine aynı bilirkişi heyetine Jeoloji Mühendisi eklenmek suretiyle alınan bilirkişi raporunda; davacı tarafın iddialarının değerlendirildiği, Mahkeme dosyasının tetkkikinde proje ve uygulama aşamasına ait jeolojik çalışmaya rastanmadığı bu nedenle kök rapordaki görüşlerinde bir değişiklik olmadığı bildirilmiştir.
12. Mahkememizce İnşaat Mühendisleri …. marifetiyle hazırlatılan 21/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davanın davacı firmanın işletmesinde olan Hidroelektrik Santraline ait drenaj boru hattının ağaç kökleri ve dikenli tellerin tıkaması ve parçalaması sonucu dava konusu zararın meydana geldiği iddiasını dayalı olduğu, davacı ile davalı firma arasında 12/03/2015 başlangıç tarihli poliçe sözleşmesi imzalandığı, poliçe kapsamında kimi rizikoların davalı firma tarafından teminat altına alınmış olduğu drenaj boru hattında meydana gelen zararın boruların yüksek basınca dayanıklı ve beton korumalı olarak yapılmaması nedeni ile meydana geldiği, diğer taraftan drenaj boru hattı ızgara sisteminin bu tür dış etkenlerin girişini engelleyecek nitelikte yapılmamış olduğu hususunun da değerlendirildiği, bu durumda polietilen koruge sprial sarımlı drenaj tahliye boru hattının yıkımının tamamen mühendislik hatası sonucu olduğu, dolayısıyla söz konusu zararın 12/03/2015 tarih 21267627 nolu poliçe kapsamında teminat altına alınmış rizikolar içerisinde değerlendirilemeyeceği bildirilmiştir. Yapılan itirazlar üzerine İnşaat Mühendisleri … marifetiyle hazırlatılan 19/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; kök rapordaki açıklanan tespit, değerlendirme ve görüşlerin muhafaza edildiği, bu görüşleri değiştirmeye yönelik somut ve yeni bir verinin dosyaya sunulmamış olduğu bildirilmiştir.

V- DELİLLERİN TARTIŞILMASI, YARGILAMA ve GEREKÇE
13. Dava, ticari risk sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
14. Taraflar arasında “Ticari Risk Sigorta Poliçesi” akdedilmiş olduğu, riziko konusunun davacının 49 yıllığına işletme hakkına sahip olduğu 3 kademeden oluşan … Hidro Elektrik Santralinin her üç kademesininde meydana gelebilecek hasarlara yönelik menfaatini oluşturduğu anlaşılmaktadır.
15. Davacı şirket, işletmekte olduğu … HES 2. kademesinde drenaj esaslı olarak çalışan boru hattında çevrede tarım yapmakta olan kişilerce drenaj kanalına atılan üzüm (asma) dallarının drene edilen suyun miktarında ve şiddetinde artışına sebep olarak, basınç ve yükse debi neticesinde borcu hattının girişinde bulunan ızgaranın parçalanması ve boru hattının hasara uğramasına neden olduğunu, hasarın sigorta teminatı içerisinde olduğunu iddia etmiştir.
16. Davalı … ise taraflar arasında akdedilen poliçenin özel şartlar bölümünde yer alan hüküm uyarınca mühendislik hatalarının teminata dahil olmadığını savunmuştur.
17. Taraflar arasında akdedilen “Ticari Risk Sigorta Poliçesi”nde teminat türleri olarak bina yangın, dahili su, kara taşıtları çarpması, fırtına, yangın ve infilak mali mesuliyet, grev, lokavt, halk hareketleri, seylap, kar ağırlığı rizokolarının teminat altına alındığı anlaşılmaktadır.
18. Yine sözkonusu poliçe kapsamında özel şartlarda “Mühendislik hataları nedeniyle oluşacak hasarlar, temel zemini yeteri kadar sıkıştırılmadan imal edilen yapıların çökmesi ve/veya oturması, su kanallarındaki geçirimsizliğin yetersiz olması ve bunlara bağlı olarak oluşan kaymalar, şevlerin teknik olarak yeterli eğimde tanzim edilmemesi ve /veya topuk desteklerinin yetersiz olması sonucu oluşacak kaymalar teminata dahil değildir” hükmünün de yer aldığı görülmektedir.
19. Taraflar arasındaki uyuşmazlığı oluşturan hasarın mühendislik hatası nedeni ile meydana gelip gelmediğinin belirlenmesi hukuki bilgi dışında özel ve teknik bilgiyi gerektirmesi nedeni ile tarafların delil olarak dayanmış olmaları da nazara alınarak bilirkişi incelemesi yoluna gidilmiştir.
20. Mahkememizce yaptırılan İnşaat Yüksek Mühendisi, İnşaat Mühendisi, Hasar ve Sigorta Uzmanı ve Hesap Bilirkişilerinden oluşan heyetçe yapılan 09.04.2021 tarihli bilirkişi incelemesinde; rapor içeriğinde ayrıntılı olarak hasarın meydana geliş şekli açıklanmış olup özetle hasarın projeye bağlı olmayan inşaat uygulama hatası nedeni ile hasarın meydana geldiği, davacı yanın iddia ettiği şekilde hasarın meydana gelemeyeceği değerlendirilmiştir.
21. Yapılan itirazlar üzerine Mahkememizce yeni bir heyet oluşturulmuş, heyette 3 İnşaat Mühendisi, 1 Jeoloji Mühendisi ve 1 Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı yer almıştır. Sözkonusu heyetçe yapılan incelemede 21.01.21022 tarihli raporda özetle; bilirkişi raporunda da detaylı olarak belirtildiği üzere davacı tarafından drenaj tahliye hattının yapımında öncelikle şartname gereklerinin uygulanmadığı, zarar gören drenaj boru hattının yüksek basınca dayanıklı olarak yapılmamış olması ve boru hattının beton zarf veya gömlekleme içine alınmak suretiyle koruyucu beton atılmamış olması, ayrıca drenaj borusundaki ızgara sisteminin hatalı olması, bu tür ağaç kökleri ve dikenli telleri içine almayı engelleyecek nitelikle yapılmamış olmasının inşa hatası dolayısıyla da mühendislik hatasını işaret eden hususlar olduğu, böyle bir üretim santralinin inşasında olabilecek ve gerçekleşme ihtimali bulunan hususların öngörülmesinin ve en ince ayrıntıya kadar hesap yapılmasının tamamen mühendislik işi olduğu ve mevcut boru hattı niteliğinin yüksek basınca dahi dayanacak durumda olmadığı, polietilen koruge sprial sarımlı drenaj tahliye boru hattının yıkımının tamamen mühendislik hatası olduğunun değerlendirildiği anlaşılmıştır.
22. Görüldüğü üzere mahkememizce alınan her iki kök rapor ve ek raporlar ile meydana gelen hasarın taraflar arasında akdedilen poliçenin özel hükümler bölümünde yer alan ve teminat dışı hal olarak öngörülen mühendislik hatası neticesi meydana geldiğinin anlaşılması karşısında davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.

VI-HÜKÜM
1-Davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 170,78.-TL ve ıslah ile alınan 13.714,62.-TL olmak üzere toplam 13.885,40.-TL harcın mahsubu ile arta kalan 13.804,70.-TL harcın kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve posta gideri olarak 50,00.-TL, bilirkişi ücreti olarak 5.000,00.-TL yapılan toplam 5.050,00-TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
6-Davalı …Ş. yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiği göz önüne alınarak reddedilen miktara göre karar tarihindeki AAÜT uyarınca 106.151,16.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …Ş.’ye ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK 345. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Ankara Asliye 7. Ticaret Mahkemesine ya da buraya gönderilmek üzere istinaf edenin bulunduğu yer İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yasa yolu açık olmak üzere 30/11/2022 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/11/2022

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15 uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur”