Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/637 E. 2021/184 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/637 Esas
KARAR NO : 2021/184

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2019
KARAR TARİHİ : 04/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde, müvekkilinin davalı şirkete kopyalama, kırtasiye ve benzeri işlerde hizmet verdiğini, taraflar arasında ticari ilişkinin fatura ile açık hesap şeklinde olduğunu, müvekkil şirketin son düzenlemiş olduğu faturanın 13.08.2018 tarihli ve 37,52 TL bedelli olduğunu ve fatura tarihi itibariyle 1.694,35 TL borç bakiye olduğunu, fakat söz konusu borcun ödenmediğini, Ankara … Müdürlüğü’nün 2019/13767 Esas numaralı dosyası ile ilamsız icra başlatıldığını ancak davalının borca ve alacağı işletilen faize itirazı neticesinde icranın durdurulduğunu, icra takibine, icra takibindeki alacağa ve işletilen faize ilişkin yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkil şirketin alacağının belirli ve muaccel olduğunu belirterek; davalı borçlu şirketin borca ve işletilen faize yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takibe konu asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, haksız ve kötüniyetli olarak borca itiraz eden davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa usulüne uygun şekilde meşruhatı davetiye çıkarılmış olup; dosyaya yazılı ve sözlü savunma (cevap) bildirilmemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir.
Ankara … Müdürlüğünün 2019/13767 E, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının…. Mer. Ofis Kırt. Bil. Turz. San. Tic. A.Ş, borçlunun… Maden İnş. Tur. Tar. İş ve Dış Tic. Ltd. Şti olduğu; 1.694,35 TL asıl alacak ve ferileri olmak üzere toplam 2.030,00 TL için 10/10/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 11/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 16/10/2019 tarihinde itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi raporlarında; Davacı … Merkezi Ofis Kırt. Bilg. Turz. San Ve Tic. A.Ş.’ye ait; 2018-2019 yılı defter-i kebir, yevmiye ve envanter defteri açılış-kapanış onaylarını Ankara 35. Noterliğinde 22.12.2017 -13.12.2018 /40211, 40212, 33300, 33301, 33299, …yevmiye no ile yaptırıldığını, davalı… Maden İnş.Turz. Tarım İç Ve Dış Tic. Ltd Şti’nin ticari defterleri ile ilgili işbu dava dosyasına sunulmuş herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığını, taraflar arasındaki ticari iş ve işlemlerin izlendiği ve davacı şirkete ait 2018 yılı ail muavin defterindeki Alıcılar Hesabının 120.P00008 kodlu davalı şirket kaydının; 2017 yılından 547,91 TL borç bakiye devri ile beraber toplamda 2.866,78 TL tutarında satış faturasına bağlı borç kaydına karşılık toplamda 1.000 TL tahsilat-alacak kaydı sonrasında 20.08.2018 tarihi itibariyle davalının; davacı şirkete toplam olarak 1.866,78 TL’lik borcunun olduğu ve söz konusu bu borç miktarının; icra takibi ile işbu dava değeri olan 1.694,35 TL ile uyumlu olmadığını, 172,43 TL’lik farkın olduğunu, söz konusu bu farkın 2017 yılı bakiye borç devrinden-nakli yekunden- (547,91 TL – 375,48 TL = 172,43 TL) kaynaklanmış olduğunu, fatura muhteviyatı mal ve hizmetlerin davalı şirket tarafından teslim alınmadığına ve /veya ayıplı olduğu hususlarında yasal süresi içerisinde itirazda bulunulduğuna dair herhangi bir belge ve bilgiye rastlanmadığı gibi söz konusu 26 adet faturanın; davalı şirket ile bağının ne olduğu tespit edilemeyen dava dışı … tarafından teslim alındığını, davacı şirketin davalı şirketten 2018 yıl sonu itibariyle faturaya bağlı asıl alacak miktarının 1.694,35 TL olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup, hükme esas alınmıştır.
Türk Hukukunda kural olarak her dava, dava tarihindeki durum ve koşullara göre karara bağlanır. Ancak itirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan tarafların alacak borç durumu ve haklılık durumu icra takip tarihi itibariyle tespit edilir (Yargıtay …HD.11/11/2015 tarih, 2015/5365 Esas, 2015/14528 K.; 14.11.2019 tarih, 2017/4726 E, 2019/5144 K,).
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 26.09.2018 tarih, 2018/2696 Esas ve 2018/3431 karar sayılı ilamına göre Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri Yasa’da belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir.Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır….” Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 27.06.2016 tarih, 2015/6424 Esas ve 2016/3931 Karar sayılı ilamı da aynı yöndedir.
Davaya konu alacak bakımından ispat yükü davacı tarafta olmakla birlikte ticari davalarda, ya da iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatlanmalıdır. Ticari defterler kesin delillerdendir. Davacıda dava dilekçesinde ticari defterlere dayanmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir.
Dosya içerisinde toplanan deliller, icra dosyası, faturalar, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre;
Somut olayda; Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, Ankara … Müdürlüğünün 2019/13767 E, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının…. Mer. Ofis Kırt. Bil. Turz. San. Tic. A.Ş, borçlunun… Maden İnş. Tur. Tar. İş ve Dış Tic. Ltd. Şti olduğu; 1.694,35 TL asıl alacak ve ferileri olmak üzere toplam 2.030,00 TL için 10/10/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 11/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 16/10/2019 tarihinde itirazı üzerine takibin durduğu ve davanın yasal sürede açıldığı, davacı şirkete ait 2018 yılı ail muavin defterindeki Alıcılar Hesabının 120.P00008 kodlu davalı şirket kaydının; 2017 yılından 547,91 TL borç bakiye devri ile beraber toplamda 2.866,78 TL tutarında satış faturasına bağlı borç kaydına karşılık toplamda 1.000 TL tahsilat-alacak kaydı sonrasında 20.08.2018 tarihi itibariyle davalının; davacı şirkete toplam olarak 1.866,78 TL’lik borcunun olduğu, davalının defterleri ibraz etmediği, bu durumda davacı defterlerinin kesin delil olduğu, davalıya imzalı fatura örneklerinin sorulması bakımından çıkarılan isticvap davetiyesi tebliğ edilmesine rağmen duruşmaya gelmediği, icra takibi ile işbu dava değeri olan 1.694,35 TL ile uyumlu olmadığı, 172,43 TL’lik farkın olduğunu, söz konusu bu farkın 2017 yılı bakiye borç devrinden-nakli yekünden- (547,91 TL – 375,48 TL = 172,43 TL) kaynaklanmış olduğu, faturaların imzalı olduğu, davalıya çıkarılan isticvap davetiyesine davalı tarafa 23.10.2020 tarihli duruşmada hazır olması için isticvap davetiyesi gönderilmesine H.M.K.’nun 169 vd maddesi gereğince isticvap şerhi içeren isticvap davetiyesine rağmen davalının duruşmaya gelmediği, mazerette bildirilmediği, bu kapsamda H.M.K.’nun 171/2 maddesine göre davacının iddialarını ikrar etmiş sayıldığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davanın Kısmen Kabulü ile;
2-Davalının Ankara … Müdürlüğünün 2019/13767 Esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin 1.694,35 TL asıl alacak ve 38,02 TL ticari avans faizi olmak üzere toplam 1.732,37 TL üzerinden devamına
3-Asıl alacağın %20’si oranında olan 338,87 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 1.732,37 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 52,20 TL başvuru ve vekalet harcı, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 142,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 694,20 TL’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
7-Alınması gerekli 118,34 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın düşümü ile arta kalan 73,94 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Peşin alınan 44,40 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/03/2021

Katip …

Hakim …