Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/569 Esas
KARAR NO : 2021/154
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2015
KARAR TARİHİ : 23/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde, Çubuk Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 15/06/2015 tarih ve 2015/4487 karar nolu kararı ile davalıdan Yapı ve Kredi Bankasından kullanmış olduğu ticari kredi nedeniyle bankaca alınan 1.000,00 TL’lik dosya masrafının davalıya iade edilmesine karar verdiğini, karara dayalı olarak davalının tüketici aleyhine…İcra Müdürlüğünün 2015/2857 E, sayılı dosyası üzerinden ilamlı icra takibi başlattığını, toplamda bankadan 1.000,00 TL talep ettiğini, davacı bankanın haciz baskısıyla talep edilen bu tutarı toplamda dosya kapak hesabına göre 1.083,70 TL olarak icra müdürlüğüne ödemek zorunda kaldığını, davacı bankanın ticari kredi kullanıcısından dosya masrafı almasının haksız şart niteliğinde olmadığını, hakem heyetinin kredi türünü incelemediğini, dosyayı bireysel kredi olarak algıladığını, iadesi talep edilen masrafların ticari krediden kaynaklı olduğundan hakem heyeti kararına istinaden alınan bu kararın davacı banka açısından bağlayıcı olmadığını, davalının banka ile bir sözleşme imzaladığını, bu hususta önceden bildirildiğini, sözleşme hükümleri uyarınca bankanın kendisi için fazladan kredi tahsisi için yapmış olduğu masraf ve dosya bedellerini ödemek zorunda olduğunu, ticari kredilerin müşterilerin talepleri doğrultusunda finansal analiz ve istihbarat yapılarak limit tahsis edildiğini, tahsisin yılda en az bir kere yenilendiğini, sözleşmenin faiz masraf komisyon başlığı altında düzenlenen maddesine göre davalının, yansıtılacak bankacılık işlem ücretlerini kabul ettiğini belirterek; müvekkilinin ödemek zorunda kaldığı 1.083,70 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı bankaya iade edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa usulüne uygun şekilde meşruhatlı davetiye çıkarılmış olup; dosyaya yazılı ve sözlü savunma (cevap) bildirilmemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, Tüketici hakem heyeti kararına dayalı olarak davacı banka aleyhine başlatılan ilamlı icra nedeniyle banka tarafından icra dosyasına ödenmek zorunda kalınan bedelin davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davalı …’nun 29/01/2015 tarihinde…Kaymakamlığı Tüketici HAkem Heyeti Başkanlığı’na 20/09/2012 tarihinde Yapı ve Kredi Bankasından kullandığı 15.000,00 TL krediden istihbarat ücreti/komisyon adı altında kesilen 1.000,00 TL’nin iadesi için şikayet dilekçesi ile başvuruda bulunduğu, … Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 15/06/2015 tarih ve 2015/4487 karar numaralı kararında “…Tüketici …’nun talebinin kabulüne, kredi istihbarat ücreti/komisyonu olan 1.000,00 TL’nin şikayet edilen banka tarafından tüketiciye iadesine…”şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2015/2857 E, sayılı icra dosyasından gönderilen evrakların incelenmesinde; alacaklının …, borçlunun … Bankası A.Ş olduğu; 1.000,00 TL asıl alacak için 09/10/2015 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 14/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından 19/10/2015 tarihinde icra takip dosyasına kapak hesabı 1.083,70 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında 19/02/2012 tarihinde Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi Ön Bilgi Formu imzalandığı, Davalı …’na davacı … tarafından 20/09/2012 tarihinde 15.000,00 TL Borçlu Cari Kredi tahsis edildiği ve kullandırıldığı, kredi kullandırım tarihinde “Kredi Tahsis ve İstihbarat Ücreti” adı altında 1.000,00 TL ve vergi/fon tutarı 50,00 TL olmak üzere 1.050,00 TL masraf/komisyon tahsilatı yapıldığı anlaşılmıştır. Davalıdan 20/09/2012 tarihinde tahsil edilen masrafın 6102 sayılı TTK döneminde tahsil edildiği, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesiin 6098 sayılı Borçlar Kanunu döneminde akdedildiği anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi raporunda; davalı …’na davacı … tarafından 20/09/2012 tarihinde 15.000,00 TL Borçlu Cari Kredi (BCH) tahsis edildiği ve kullandırıldığı hususunun dava dosyası muhteviyatına sunulan hesap hareketleri ve banka dekontlarından tespit edildiğini, kredi kullandırma tarihinde “Kredi Tahsis ve İstihbarat Ücret adı altında 1.000,00 TL ve vergi/fon tutarı 50,00 TL olmak üzere toplam 1.050,00 TL’sı masraf/komisyon tahsilatı yapıldığını, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin Komisyon, Ücret, Vergi, Fon ve Masraflar maddesine göre ; ”6.1. Bankanın bu Sözleşmeye dayanarak açtığı veya açacağı her türlü nakdi ve gayrinakdi krediler ile hesaplara ve aldığı teminatlara Kredi Kullandırım Talimatı’nda tarafların mutabakatı ile belirlenmiş olan oranlarda/tutarlarda komisyon uygulayacağını, komisyonların azami Kredi Kullandırım Talimatında belirlenen komisyonun %100 fazlası olabileceğini,… taraflar kabul ve beyan ederler. 6.2. Taraflar, ipotek, rehin tesis ve fek ücretlerinin, ekspertiz ücretlerinin, hesap özeti ücretlerinin, sigorta ücret ve primlerinin ve bunlarla sınırlı olmamak üzere kredi ve bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tüm masraf ve ücretlerin ve sair giderlerin iş bu Sözleşmenin ekinde liste halinde yer aldığını ve taraflarca kabul edildiğini beyan ederler ” denilmek suretiyle hüküm altına alındığını, Davacı … ve Kredi Bankası ile davalı … arasında akdedilen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’nin dava konusu istirdat talebine konu masraf/ücret/komisyon tahsilatı ile ilgili maddelerine ilişkin yapılan inceleme ve tespitlerde de yer verildiği üzere, Sözleşme’de ücret/komisyon kesintisinin “Kredi Kullandırım Talimatında. tarafların mutabakatı ile belirlenmiş olan oranlarda/tutarlarda uygulanabileceği hususunun kararlaştırıldığını ancak dava dosyası muhteviyatına sunulan belgeler incelendiğinde Kredi Kullandırım Talimatı bulunmadığını, Kredi ve bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tüm masraf ve ücretlerin ve sair giderlerin Sözleşme’nin ekinde liste halinde yer aldığı ve taraflarca kabul edildiği ifadesinin yer aldığını, dava dosyası muhteviyatına sunulan belgeler incelendiğinde taraflar arasında akdedilen 20/09/2012 tarihli Sözleşme ekinde tahsil edilebilecek masraf/komisyon ve ücretlere ilişkin davalı tarafından imzalanmış ve tutan/oranı hususunda muatabakata varılmış bir Masraf ve Komisyon Listesi bulunmadığını, taraflar arasında tahsil edilebilecek komisyon/ücret/masraflara ilişkin Kredi Kullandırım Talimatı ve mutabakata varılmış bir Masraf Komisyon Listesi bulunmadığı tespitiyle, davacı …’nın davalı …’ndan “Kredi Tahsis ve İstihbarat Ücreti” adı altında masraf/ücret tahsil edemeyeceği hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacı vekilinin dava dilekçesinde beyan ettiği, iadesi talep edilen masraflar ticari krediden kaynaklı olduğundan hakem heyeti kararına istinaden alınan bu kararın davacı banka açısından bağlayıcı olmadığı hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamı ve delil durumuna uygun olup hükme esas alınmıştır.
6102 sayılı TTK m. 16 hükmünde yapılan düzenleme uyarınca; ticaret şirketleri tacir sayılır. Yasa gereği, bankalar anonim şirket şeklinde kurulduğundan tacir sayılırlar. TTK m. 18/2 hükmünde yapılan düzenleme uyarınca; her tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. TTK m. 20 hükmünde yapılan düzenleme uyarınca; tacir olan veya olmayan bir kişiye, ticari işletmesi ile ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, uygun bir ücret isteyebilir. Bankalar ve finansal kuruluşlar sıradan herhangi bir işletmeden çok farklıdır. Faaliyetleri için devletten ayrıca lisans almak zorundalar. Bankalar ve finans kuruluşlarının yapabilecekleri işler 5411 sayılı Bankacılık Kanununda ayrıntılı bir şekilde gösterilmiştir.
TBK 20 ila 25. maddelerinde genel işlem koşulları düzenlenmiştir. Yapılan düzenleme uyarınca; genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacı ile önceden tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir. Bu koşulların sözleşme metninde veya ekinde yer alması, kapsamı, yazı türü ve şekli, nitelendirmede önem taşımaz (TBK m. 20/1). Karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini öğrenme imkanı sağlamasına ve karşı tarafın bu koşulları kabul etmesine bağlıdır. Aksi takdirde, genel işlem koşulları yazılmamış sayılır (TBK m. 21/1). Genel işlem koşullarında yer alan hüküm açık ve anlaşılır değilse veya birden çok anlama geliyorsa düzenleyenin aleyhine yorumlanır (TBK m. 23). Genel işlem koşullarına, dürüstlük kuralına aykırı olarak karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştırıcı hükümler konulamaz (TBK m. 25). Bankalar tarafından hazırlanan sözleşmeler ağırlıklı olarak önceden hazırlanan standart sözleşme niteliğinde olup bu nedenle, TBK 20 ila 25 maddelerinde öngörülen düzenlemelere ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olması halinde geçersiz sayılır. Yapılan bu düzenlemelerden açıkça anlaşılacağı üzere bankaların reeskont kaynaklı krediler dışında diğer kredilerde faiz oranının serbestçe belirleyebilecekleri anlaşılmaktadır.
Bankalara verilen masrafları serbestçe belirleyebilme yetkisi nedeniyle uygulamada bu yetkinin bankalar tarafından çok farklı şekilde kullanılabildiği masraf adı altında soyut isimlerle (dosya, komisyon, yapılandırma gideri, v.b.) müşterilerden ücret alınabildiği görülmektedir. Bu uygulama ise Türk Borçlar Kanunu 20 ila 25 madde hükmünde düzenlenmiş olan ve haksız şart oluşturan Genel İşlem Koşulu niteliğinde olduğundan geçersizdir.
Bankalar ve finans kurumları verdikleri hizmetler nedeni ile yaptıkları her türlü gideri kural olarak müşteriden (veya tüketici) talep edebilirler. Bu halde müşteriden talep edilen masrafların haklı, makul ve belgeli olması zorunludur. Bu koşulların tümüne göre; sadece sözleşmeye konulan hükümlere dayanılarak dosya parası, hesap işletim ücreti, tahsis ücreti ve benzeri isimler altında ücret alınamaz. Bankanın masraf olarak müşteriden talep ettiği her türlü giderin belgeli olması zorunludur. (bkz. İlhan KARA, Yeni Kanuna göre Tüketici Hukuku, 1. Bs. An-kara 2015, s. 83 vd, 1324 vd).
Dosya içerisinde toplanan deliller, bilirkişi raporu, icra dosyası, Tüketici Hakem Heyeti kararı örneği ve tüm dosya içeriğine göre; davacı vekili davalının Tüketici Hakem Heyetine başvurarak müvekkili bankadan kredi kullanılması sırasında ödenen dosya masrafının iadesini istediği hakem heyetince, davalının kullandığı kredinin ticari kredi olup olmadığına bakılmaksızın, dosya masrafının iadesine karar verildiğini, hakem heyeti kararının icraya konulması üzerine icra tehtidi alında istirdat haklarını saklı tutarak ödeme yaptıklarını beyan ederek istirdat isteminde bulunmuş ise de, bankanın Genel İşlem Koşullarına aykırılık oluşturan ve haksız şart niteliğinde olan hükmüne dayanarak haklı, makul ve belgeli olmayan masrafları müşteriden talep edemeyeceği keza istirdat iddiasına dayanan icra dosyasındaki alacağın Tüketici Hakem Heyetine dayandığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek ve aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
Anlatılan nedenlerle;
HÜKÜM :
1-Davanın Reddine,
2-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
4-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan, peşin alınan 27,70 TL harcın düşümü ile bakiye 31,60 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2021
Katip …
Hakim …