Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/494 E. 2021/601 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti
Adına Yargılama Yapmaya Ve Hüküm Vermeye Yetkili
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/373
KARAR NO : 2021/598

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2017
KARAR TARİHİ : 29/09/2021
KARAR Y.TARİHİ : 06/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde, Rekabet Kurulu tarafından 12 bankanın 08 Mart 2013 tarihinde kredi ve kredi kartı konularında birlikte fiyat tespit etmek amacıyla kartel oluşturduğunun tespit edildiğini, tespit sonucu verilen para cezası kararının Danıştay tarafından onandığını, söz konusu 12 bankanın içinde davalı bankanın da bulunduğunu, davacı müvekkil ile davalı banka arasında ticari kredi kullandırıldığını, davalı bankanın piyasaya hakim diğer bankalar ile uyumlu eylem içinde bulunarak rekabeti bozucu anlaşmalar yapması neticesinde normal piyasa koşullarında davacı müvekkilden tahsil edeceği faiz miktarından fazla haksız faiz tahsil etmesi nedeniyle, gerçek zararın hesap işlemleri yönünden bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacağından fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL’nin davalı bankadan tahsiline yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı banka vekilleri cevap dilekçelerinde, açılan davanın öncelikle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, Rekabet Kurul Kararının yargılama sürecinin devam ettiğini, henüz kesinleşmediğini, bunun sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı tarafın iddia ettiği şekilde rekabet kurulu kararı nedeniyle herhangi bir zararının bulunmadığını, Rekabet Kurulu’nun gerekçeli kararı hakkındaki yargılama süreci sona erdiğinde, açıklayıcı ve tamamlayıcı delil ve bayan sunma hakklarını saklı tuttuklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, 12 banka tarafından uyumlu eylem ve karar alınmak suretiyle rekabetin haksız ihlali nedeniyle oluşan zararın ve bu zararın 3 katı tazminat istemine ilişkindir (4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun m. 4, 6, 7, 57, 58; TBK m. 49, 60, 72, 145, 146).
Mahkememizin 20.06.2018 tarihli, 2017/716 E, 2018/557 K, sayılı kararı ile davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, karar davacı vekilinin İstinaf başvurusu üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2018/1323 E; 2019/703 K, sayılı kararı ile kaldırılmıştır.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2018/1323 E; 2019/703 K, sayılı kararında özetle; bu türden davalarda Rekabet Kurulu kararının kesinleşmiş olmasının dava şartı olduğunun söylenebilmesinin mümkün olmadığı, dava konusu eylem hakkındaki Rekabet Kurulu kararının kesinleşmesinin beklenmesi ve tarafların iddia ve savunmalarının yeniden değerlendirilip sonucuna göre yeni bir karar verilmesi gerektiğini, bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkememizin 20.06.2018 tarih, 2017/716 E, 2018/557 K, sayılı kararının kaldırıldığı bildirilmiştir.
Yeniden yapılan yargılamada; Rekabet Kurumu’nun 08.03.2013 tarih ve 13-13/198-100 sayılı kararının kesinleşmesi beklenmiş, karar 17.06.2019 tarihinde kesinleşmiştir. Kararın kesinleşmesi üzerine Mahkememizce 03.03.2021 tarihinde davacının iddia ve taleplerinin incelenmesi ve teknik hesaplamaların yapılabilmesi için bilirkişi ara kararı kurulmuş, ancak takdir olunan bilirkişi delil avansı davacı tarafça kesin süreye ve sonuçları bildirilmesine rağmen yatırılmamıştır.
HMK’nun 324. Maddesinin 1. fıkrasında; “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. (2) Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda; davacı taraf, rekabetin haksız ihlali nedeniyle alacak davası açmıştır. Davacı tarafa HMK m. 120 ve 134 bendi uyarınca yatırılması zorunlu olan bilirkişi delil avansını yatırmak üzere kesin mehil verilmiş olup, bilirkişi delil avansını yatırılmamıştır. Bu nedenle, davacı tarafın bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayıldığı, davadaki uyuşmazlığın çözümü için bilirkişi raporu alınmasında zorunluluk bulunduğu, uyuşmazlığın Hakimlik mesleğinin gerektirdiği bilgi ve tecrübe ile çözülmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, kanıtlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Davanın reddine,
Davacı tarafından yatırılan peşin harcın karar harcı sayılmasına, eksik kalan ve terkin sınırında kalan harcın Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmelik m. 206/1 gereğince tahsiline yer olmadığına,
Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
Dair tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/09/2021
Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …