Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/361 E. 2022/712 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/361 Esas – 2022/712
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/361 Esas
KARAR NO : 2022/712

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/07/2019
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
KARAR Y.TARİHİ : 29/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 05.10.2012 tarihinde
… sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile …
sevk ve idaresindeki … plakalı davalı … sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı
aracın çarpışması sonucunda müvekkilinin önemli ölçüde özürlü kalacak şekilde yaralandığını, olay sebebiyle … Cumhuriyet Başsavcılığında … nolu soruşturma dosyasının açıldığı ve … …Sulh Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında verilen … sayılı Karar ile sürücü …’ın taksirle yaralama suçundan ceza aldığını, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında iş gücü kaybı sebebiyle tazminat talebiyle dava açıldığını ancak … sayılı karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini ve iş bu kararın kesinleştiğini, kazadan sonra … …Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile …’ın tali kusurlu, sigortalı araç sürücüsü …’ın asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin zararının giderilmesi için davalı … sigorta
şirketine başvuru yapıldığını, bunun sonucunda 25.04.2019 tarihinde 58.418,15 TL ödeme
yapıldığını, ancak zararın tazmin edilmediğini, müvekkilinin kazanın meydana geldiği tarihte
… Metal Sanayinde, kaynakçı ve montaj ustası olarak çalıştığını ve 2.500,00 TL ücret aldığını,
2012 senesinin asgari ücret tutarı olan 796,50 TL’sinin İş bankası hesabına yatırıldığını,
ücretin geriye kalan 1.703,50 TL’sinin ise elden ödendiğini, iş yeri sahibi …’nın
durumu ikrar eden beyanının dilekçe ekine alındığını, müvekkilinin maluliyeti nedeniyle
ömrü boyunca zorlanacağını, müvekkilini meydana gelen trafik kazası ile maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin zararından davalıların sorumlu olduğunu belirterek şimdilik, 4.000,00 TL beden tamlığının ihlalinden doğan ve
100,00 TL ulaşım gideri olmak üzere toplam 4.100,00 TL maddi tazminatın, davalılardan
müştereken ve müteselsilen tahsiline 20.000,00 TL manevi tazminatın sigorta eden
dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, sigorta eden yönünden 06/08/2013 diğer davalılar yönünden ise olay tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 08.03.2021 tarihli dilekçesi ile 100,00 TL tedavi amaçlı ulaşım gideri, 2.000,00 TL geçici iş göremezlik, 2.000,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı talep ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekili 13/06/2022 tarihli bedeli attırım dilekçesi ile alacak taleplerini 604,50 TL ulaşım gideri, 23.436,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 131.460,85 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 155.501,35 TL ‘ye yükseltmiş noksan harcı tamamlamıştır.
Davacı vekili 05/09/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile alacak taleplerini 604,50 TL ulaşım gideri, 23.436,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 181.877,43 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 225.917,93 TL ‘ye yükseltmiş noksan harcı tamamlamıştır.
SAVUNMA :
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı yana davaya konu kazadan doğan zararından dolayı 25.04.2019 tarihinde 58.418,15 TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemenin yetersiz olması ve ödeme tarihindeki zararı karşılamamış olmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin sorumluğu poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, dava konusu kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, davacı motosiklet sürücüsünün aynı zamanda kaza sırasında kask ve koruyu kıyafet giyip giymediği tespit edilmesi gerektiğini, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacının kaza tarihinde çalıştığına ilişkin bir kayıt bulunmadığını, tazminat hesabında asgari ücretin baz alınması gerektiğini, adli tıp kurumundan kusur raporu alınması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri açısından SGK sorumlu olup müvekkili sigorta şirketinin sorumluğunun bulunmadığını, PMF tablosu üzerinden sürekli işgöremezlik zararının hesaplanması gerektiğini savunmuş davanın reddini istemiştir.
Davalı … … Mağaza İşletmeciliği ve Ticaret A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; usuli itirazlarının yanı sıra esasa ilişkin olarak; her şeyden önce müvekkilin istihdam ettiği araç
sürücüsünün kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru bulunmadığını, olayın tek
kusurlusunun davacı araç sürücüsü olduğunu, bu husus kusur oranlarının tespitine ilişkin
olarak alınacak bilirkişi raporuyla açıklığa kavuşağını, anılan sebeple tazminat taleplerinin
tümden reddi gerektiğini, davacının dava dilekçesinde anlattığı yahut iddia ettiği hususlar
ile tıbbi geçmişi arasında birtakım çelişkiler göze çarptığını, bu çelişkiler eldeki dosyada
alınacak bir bilirkişi raporu ile giderilebileceğini, davacının varsa maddi zararlarının
tamamının sigorta şirketi tarafından halihazırda karşılandığını, davanın maddi tazminat
talepleri yönünden reddi gerektiğini, aksinin kabulü halinde ise kusura dair alınacak bir
rapora binaen tespit edilecek miktardan müterafik kusur sebebiyle indirim yapılması
gerektiğini, davacıya SGK tarafından iş göremezlik ödemesi yapılmış ise bu hususun
tespitiyle yapılan ödemenin tespit edilecek tazminat miktarından indirimi gerektiğini, talep
edilen manevi tazminat miktarın öncelikle fahiş olduğunu belirterek davanın reddine
karar verilmesini istemiştir.
Davalı …, dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş olmasına rağmen süresi içeresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava; 27/06/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Arabuluculuk son tutanağı, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, … (Kapatılan) …Sulh Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının uyap evrakları, Ankara Esnaf ve Sanatlar Odası Birliği müzekkere cevabı, kaza tespit tutanağı, hasar dosyası, hastane evrakları, sosyal ekonomik durum araştırmaları, SGK müzekkere cevabı, adli tıp raporu, bilirkişi raporu ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araca ait poliçenin incelenmesinde: 22/10/2011-2012 tarihleri arasında davalı … Sigorta Şirketine sigorta poliçesi ile sigortalandığı, kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatı ile sağlık gideri teminatının ayrı ayrı 200.000,00 TL olduğu kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 13/12/2019 ve 29/01/2021 tarihli raporlarının sonuç kısmında özetle; sürücü …’ın %75 oranında, motosiklet sürücüsü …’ın %25 oranında kusurlu olduğu görüşü bildirilmiştir.
Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın 20/12/2019 tarihli mütalaa raporunun incelenmesinde; yaralanma neticesinde şahsın gerek hastane, gerekse hastane dışında yaralanın iyileşmesi ve mevcut haliyle olağan yaşamına dönebilmesi için ihtiyaç duyduğu süresinin 8 ay olduğu, sürekli iş göremezlik oranını % 6 olduğu, 6 ay boyunca bakıcı ihtiyacının olduğu görüşü bildirilmiştir.
Maluliyet raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, itirazlar nedeniyle dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Dairesi’nin 72193 sayı 22/09/2020 tarihli mütalaa raporunun incelenmesinde; 05/10/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:% 6.1(yüzdealtınoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin gelişen kaynamada gecikme komplikasyonu nedeniyle olay tarihinden itibaren 12 (oniki) aya kadar uzayabileceği, bu süre içinde bir başkasının yardımına gereksinim duymayacağı mütalaa edilmiştir.
Davacı tanıkları talimat mahkemesi kanalı ile dinlenmiştir.
Davacı tanığı …; “ben …’ı daha önceden aynı iş yerinde çalıştığımdan dolayı tanırım, … Metal isimli iş yerinde kendisi ile beraber çalıştım, … kaynakçı ustasıydı, çalıştığım iş yerinde kimse kimsenin ne kadar maaş aldığını bilmezdi, herkesin ücreti kapalı zarf içerisinde verilirdi, ben söz konusu iş yerinde kaynakçı ustası ve imalatçı olarak çalışıyordum, 2012 yılında 2.500,00-TL maaş alıyordum, ben davacının geçirdiği trafik kazasından sonra söz konusu iş yerinde çalışıp çalışmadığını hatırlamıyorum, Davacı vekilinin talebi üzerine soruldu; kimse kimseye ne kadar ücret aldığını söylemezdi, ben 2.500,00- TL maaş alırken, bunun asgari ücret kadar kısmını bankadan alıyordum, üste kalan kısmı zarfla elden veriliyordu.” şeklinde,
Davacı tanığı … ise; “ben 2011 yılında … Metal isimli iş yerinde çalışmaya başladım, … da orada çalışıyordu, ben söz konusu iş yerinden … kaza yapmadan önce ayrılmıştım, ben orada usta yardımcısı olarak çalışıyordum, … ise kaynakçı ustası olarak çalışıyordu, hatırlayabildiğim kadarıyla kaynakçı ustaları 2.400,00-2.500,00-TL aylık alıyordu, biz usta yardımcıları olarak 2.000,00-2.200,00-TL maaş alıyorduk, söz konusu iş yerinde asgari ücret tutarı bankadan hesabımıza yatardı, kalan tutarı ise bize elden veriliyordu.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Aktüer bilirkişiden alınan 08/09/2021 tarihli raporun sonuç kısmında özetle; dava konusu olayın meydana gelmesinde, davalı sigorta
şirketine sigortalı … plakalı otomobil sürücüsü …’ın, %75
oranında kusurlu olduğu, davacı …’ın %25 oranında kusurlu olduğu tespit
edilmiş olup, davacı lehine hesaplanan maddi zarardan TBK 52 inci maddesi
kapsamında % 25 oranında kusur indirimi yapıldığı, davacı …’ın 05.10.2012 tarihinde geçirmiş
olduğu trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle, % 6,1 oranında meslekte kazanma
gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin 12 aya kadar
uzayabileceğinin tespit edildiği, davalı … Sigorta şirketi tarafından, davacıya 25.04.2019
tarihinde 58.418,15 TL maddi tazminat ödemesi yapıldığı, öncelikle yapılan ödeme ile
davacının zararının karşılanıp karşılanmadığının tespitinin gerektiği, ödeme tarihi verilerine göre yapılan hesaplamada, hem PMF
1931 yaşam tablosu hem de TRH 2010 yaşam tablosu kullanılarak (progresif rant
yöntemine göre) ayrı ayrı hesaplama yapılarak, yapılan ödeme ile davacının zararının
karşılanıp karşılanmadığının tespit edilmeye çalışıldığı,
PMF 1931 tablosu kullanılarak, ödeme tarihi verilerine göre
hesaplama yapıldığında davacı lehine, 6.957,58 TL geçici iş göremezlik tazminatı,
37.549,58 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 44.507,16 TL maddi
tazminat hesaplanmış olup, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 58.418,15 TL
ödeme davacıya 13.910,98 TL fazla ödeme yapıldığı, davacının zararının karşılandığı
tespit edildiği,
TRH 2010 tablosu kullanılarak, ödeme tarihi verilerine göre
hesaplama yapıldığında davacı lehine, 6.957,58 TL geçici iş göremezlik tazminatı,
44.486,49 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 51.444,07 TL maddi
tazminat hesaplanmış olup, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 58.418,15 TL ödeme
davayı 6.974,08 TL fazla ödeme yapıldığı, davacının zararının karışlandığının tespit edildiği, davacının bakiye tazminat alacağının bulunmadığının tespit edildiği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını ayrı ayrı dosyaya sunmuşlardır.
Hekim bilirkişisi 30/11/2021 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davacının 30.11.2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasında cismani zarar görmesi nedeniyle, SGK tarafından ödenmeyen tedavi giderine ilişkin zararının 604,50 TL olduğu görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını ayrı ayrı dosyaya sunmuşlardır.
Aktüer bilirkişi 20/04/2022 tarihli ek raporunun sonuç kısmında özetle; dava konusu kaza tarihi itibariyle davacının sigortalılık bildirimi ve gelir
düzeyine ilişkin resmi belge bulunmadığından, kök raporumuzda ödeme tarihi verilerine
göre asgari ücret üzerinden hesaplama yapılarak, yapılan ödeme ile davacının zararının
karşılandığının tespit edildiği,
Sayın Mahkemece, davacının kaza tarihi itibariyle gelirinin, davacı vekilince
iddia edildiği gibi 2.500,00 olduğunu kabulüne göre iş bu raporda yeniden hesaplama
yapılarak takdirin Sayın Mahkemeye bırakıldığı, davacının kaza tarihindeki gelirinin 2.500,00 TL olduğunun kabulü
halinde, TRH 2010 tablosu kullanılarak, ödeme tarihi verilerine göre hesaplama
yapıldığında davacı lehine, 23.436,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 115.269,60 TL
sürekli iş göremezlik tazminatı ve doktor bilirkişi tarafından belirlendiği üzere 604,50 TL
tedavi ve ulaşım tazminatı olmak üzere toplam 139.310,10 TL maddi tazminat
hesaplanmış olup, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 58.418,15 TL ödeme
davacıya 80.891,95 TL eksik ödeme yapıldığı, Mahkemece davacının zararının karşılanmadığının takdiri halinde
rapor tarihi verilerine göre hesaplama yapıldığı, rapor tarihi verilerine göre, davacı lehine, 205.594,41 TL sürekli iş
göremezlik zararı hesaplanmış olup, davalı tarafından yapılan ödemenin yasal faiz oranı
ile rapor tarihine kadar güncellenmesi sonucu bulunan 74.133,56 TL’nin mahsubu
sonrasında, davacı lehine 131.460,85 TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı
Hesaplandığı, davacının kaza tarihindeki gelirinin 2.500,00 TL olduğunun kabulü
halinde, TRH 2010 tablosu kullanılarak, rapor tarihi verilerine göre hesaplama
yapıldığında, davacı lehine, 23.436,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 131.460,85 TL
sürekli iş göremezlik tazminatı ve doktor bilirkişi tarafından belirlendiği üzere 604,50 TL
tedavi ve ulaşım tazminatı olmak üzere toplam 155.501,35 TL maddi tazminat
hesaplandığı, dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın ticari-otobüs
olduğunun anlaşıldığı, sigorta şirketi aleyhine bakiye tazminata hükmedilmesi halinde,
aracın kullanım amacı dikkate alındığında 25.04.2019 ödeme tarihinden itibaren avans
faizi uygulanması gerektiği görüşü bildirilmiştir.
İtirazların değerlendirilmesi ve davacı vekilinin talebi üzerine güncel asgari ücret verileri esas alınmak suretiyle yeniden hesaplama yapılarak ek rapor düzenlenmesi için dosya bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Aktüer bilirkişi 02/08/2022 tarihli ek raporunun sonuç kısmında özetle; Sayın Mahkemece, davacının kaza tarihi itibariyle gelirinin, davacı vekilince
iddia edildiği gibi 2.500,00 olduğunu kabulüne göre iş bu raporda yeniden hesaplama
yapılarak takdirin Sayın Mahkemeye bırakıldığı,
Birinci ek raporda, davacının kaza tarihindeki gelirinin 2.500,00 TL
olduğunun kabulü halinde, TRH 2010 tablosu kullanılarak, ödeme tarihi verilerine göre
hesaplama yapıldığında davacı lehine, 23.436,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı,
115.269,60 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve doktor bilirkişi tarafından belirlendiği
üzere 604,50 TL tedavi ve ulaşım tazminatı olmak üzere toplam 139.310,10 TL maddi
tazminat hesaplanmış olup, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 58.418,15 TL
ödeme davacıya 80.891,95 TL eksik ödeme yapıldığının tespit edildiği,
Sayın Mahkemece, tazminat hesabının 2.500,00 TL gelir düzeyi üzerinden
yapılması gerektiğinin ve davacının zararının karşılanmadığının takdiri halinde, iş bu
raporda, 2022 temmuz ayından itibaren uygulanan yeni asgari ücret verileri ile rapor
tarihi verilerine göre hesaplama yapıldığı,
Rapor tarihi verilerine göre, davacı lehine, 257.509,06 TL sürekli iş
göremezlik zararı hesaplanmış olup, davalı tarafından yapılan ödemenin yasal faiz oranı
ile rapor tarihine kadar güncellenmesi sonucu bulunan 75.631,63 TL’nin mahsubu
sonrasında, davacı lehine 181.877,43 TL BAKİYE sürekli iş göremezlik tazminatı
hesaplandığı,
Davacının kaza tarihindeki gelirinin 2.500,00 TL olduğunun kabulü
halinde, TRH 2010 tablosu kullanılarak, rapor tarihi verilerine göre hesaplama
yapıldığında, davacı lehine, 23.436,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 181.877,43 TL
sürekli iş göremezlik tazminatı ve doktor bilirkişi tarafından belirlendiği üzere 604,50 TL
tedavi ve ulaşım tazminatı olmak üzere toplam 205.917,93 TL maddi zarar
hesaplandığı,
Kaza tarihi itibariyle ZMMS poliçe limiti 225.000,00 TL olup, davalı
tarafından 58.418,15 TL ödeme yapıldığından, poliçede bakiye 166.581,85 TL
bulunduğu, hesaplanan toplam zararın bakiye limitini aştığı,
Bu durumda, davacının sakatlık teminatından toplam 166.581,85 TL
(geçici iş göremezlik tazminatı ve sürekli iş göremezlik tazminatı) talep edebileceği, tedavi
gideri teminatından ise 604,50 TL tedavi ve ulaşım tazminatı talep edebileceğinin
hesaplandığı, dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın ticari-otobüs
olduğunun anlaşıldığı, sigorta şirketi aleyhine bakiye tazminata hükmedilmesi halinde,
aracın kullanım amacı dikkate alındığında 25.04.2019 ödeme tarihinden itibaren avans
faizi uygulanması gerektiği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya ve delil durumuna uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Yukarıda yazılı açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 05.10.2012 tarihinde, davacı
… sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile, davalı sürücü …
sevk ve idaresindeki … plakalı davalı … sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı
aracın çarpışması sonucunda davacının yaralandığı, dosyaya kazandırılan kusur raporlarına göre; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü sürücü …’ın %75 oranında, motosiklet sürücüsü davacı …’ın ise %25 oranında kusurlu olduğu, İstanbul Adli Tıp Kurumun’dan alınan nihai maluliyet raporuna göre; davacının kaza nedeniyle % 6.1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin gelişen kaynamada gecikme komplikasyonu nedeniyle olay tarihinden itibaren 12 aya kadar uzayabileceği, belirlenmiştir. Tespit edilen kusur ve maluliyet oranı nazara alınarak ve davacının asgari düzeyde gelir elde ettiği kabul edilerek, düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporları ile; davalı … Sigorta Şirketi tarafından davacı yana 25.04.2019 tarihinde 58.418,15 TL maddi tazminat ödemesi yapıldığı, ödeme tarihi verilerine göre hem PMF
1931 yaşam tablosu hem de TRH 2010 yaşam tablosu kullanılarak (progresif rant
yöntemine göre) ayrı ayrı hesaplama yapıldığı, PMF 1931 yaşam tablosu kullanılarak yapılan hesaplamada, davacı lehine 6.957,58 TL geçici iş göremezlik tazminatı,
37.549,58 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 44.507,16 TL maddi
tazminat hesaplandığı, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 58.418,15 TL’lik ödemenin, hesaplanan tazminattan 13.910,98 TL fazla olduğu, bu halde davacının zararının karşılandığı, yanı sıra TRH 2010 tablosu kullanılarak yapılan hesaplamada, davacı lehine 6.957,58 TL geçici iş göremezlik tazminatı,
44.486,49 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 51.444,07 TL maddi
tazminat hesaplandığı, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 58.418,15 TL’lik ödemenin hesaplanan tazminattan 6.974,08 TL fazla olduğu anlaşılmıştır. Buna göre; davacı yan eldeki dava da geçici ve sürekli iş göremezlik ile tedavi giderlerine ilişkin tazminat talep etmiş olup, davacının geçici ve sürekli iş göremezlik zararlarının henüz dava açılmadan önce davalı sigorta şirketince karşılanmış olduğundan davacının bu taleplerinin reddine karar verilmiştir. Ancak, ödemeye dayanak aktüer raporunda tedavi giderlerine ilişkin bir hesaplama ve ödeme yapılmadığı anlaşıldığından, davacının tedavi giderleri talebinin kabulüne karar verilmiştir. Zarara sebebiyet veren … plaka sayılı araç, kaza tarihinde ZMMS poliçesi ile davalı sigorta şirketine sigortalı olup, davalı sigorta şirketi, kazaya karışan aracın sigortacısı olması nedeniyle poliçe teminat limiti dahilinde, davalı … haksız fiil faili, davalı … … A.Ş. ise araç işleteni olarak, hesaplanan tazminattan müştereken ve müteselsilen sorumludur. Bu durumda davacının, sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı isteminin reddine; 604,50 TL tedavi gideri tazminatının 05/10/2012 tarihinden (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe teminat limitleriyle sınırlı olmak üzere ve Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan 06/08/2013 dava tarihinden temerütte düştüğü kabul edilerek) itibaren, aracın ticari araç niteliği nazara alınarak, işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacı yan, kaza tarihinde dava dışı … Metal … Ltd. Şti.’de kaynakçı ve metal ustası olarak çalıştığını ve asgari ücretin üzerinde bir gelir elde ettiğini savunmuş, delil olarak da çalıştığını ileri sürdüğü iş yeri temsilcisinden alınan beyan yazısını ve kalfalık belgesini sunmuştur. Öncelikle kalfalık belgesinin incelenmesinde; dava dilekçesinde iddia edilenin aksine, belgenin kaynak ve metal ustalığına değil, torna ve tesfiye mesleğine ilişkin olduğu görülmüştür. Diğer yandan davacının çalıştığını ileri sürdüğü işyeri temsilcisi tarafından düzenlenen belge resmi niteliği haiz olmayıp, her zaman düzenlenmesi mümkün belgelerdendir. Dosyaya kazandırılan sosyal ve ekonomik durum araştırmasında da davacının işçi olduğu bildirilmiş, kaynak ustası olduğuna dair bir açıklamaya yer verilmemiştir. Kaza tarihinde sigortalılık bildirimi bulunmayan davacının asgari ücretin üzerinde gelir elde edip etmediğine ilişkin dinlenen tanık beyanlarından da kesin kanaate varmak mümkün olmamıştır. Zira, dinlenen davacı tanıkları, ücretlerini kapalı zarf içinde aldıklarını ve çalışanların ne kadar ücret aldığını kimsenin bilmediğini, asgari ücret kadar olan kısmının bankaya yatırıldığını, kalanının ise elden ödendiğini beyan etmiştir. Dosya kapsamında davacının kaynak ustası olduğuna dair kesin kanaat bildirecek delil bulunmadığı gibi, asgari ücretin üzerinde gelir ettiğine yönelik kesin kanaat bildirmeyen tanık beyanları dışında resmi bir kayıt da bulunmamaktadır. Hal böyle iken desteğin asgari ücretin neti tutarında gelir sağladığının kabulü ile bu miktar üzerinden hesaplanan tazminat mahkemece dosya kapsamı ve delil durumuna uygun bulunmuştur.
Davacının manevi tazminat istemlerinin incelenmesinde;
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu trafik kazasının, davalı sürücünün %75 oranında kusuru ile meydana geldiği ve kaza neticesinde davacının % 6.1 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 12 aya kadar uzadığı anlaşılmakla, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli ile günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak, davacının manevi tazminat isteminin 18.000,00 TL üzerinden kısmen kabulüne, hüküm altına alınan tazminat tutarına 05/10/2012 tarihinden itibaren, avans faizi işletilmesine karar verilmiştir.
Her ne kadar davalılar tarafından davacının müterafik kusuru bulunduğundan hüküm altına alınacak tazminattan indirim yapılması istenmiş ise de; zararın oluşmasında davacının müterafik kusuru tespit edilemediğinden hükmedilen tazminattan herhangi bir indirim yapılmamıştır.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1-Davacının sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı istemlerinin reddine,
2-Davacının tedavi gideri istemlerinin kabulü ile 604,50 TL tedavi giderinin 05/10/2012 tarihinden itibaren (davalı sigorta şirketi yönünden 06/08/2013 temerrüt tarihinden) işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, 18.000,00 TL manevi tazminatın 05/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … … Mağaza İşletmeciliği A.Ş. ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Maddi tazminat yönünden davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 604,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Maddi tazminat yönünden reddedilen tutar yönünden davalı taraflar kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 604,50- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine
6-Manevi tazminat yönünden davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren …200,00 TL vekalet ücretinin davalı … … Mağaza İşletmeciliği A.Ş. ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Manevi tazminat yönünden reddedilen tutar yönünden davalı taraflar kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … … Mağaza İşletmeciliği A.Ş. taraflara ödenmesine,
8-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.270,87-TL harçtan peşin alınan 82,32-TL, yargılamanın devamı aşamasında yatırılan 2.585,78 TL ve 550,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.218,10-TL harcın mahsubu ile arta kalan 1.947,23 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
9-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan başvurma harcı, peşin harç, vekalet harcı ve ıslah harcı toplam 1.321,71 -TL yargılama harcının davalılardan (davalı sigorta şirketinin 3,25-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
10-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve posta gideri olarak 1.121,90-TL, bilirkişi ücreti olarak 1.600,00-TL, adli tıp masrafı olarak 1.728,00 TL olarak yapılan toplam 4.449,90-TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 366,45-TL’nin (davalı sigorta şirketinin sorumluğu 13,06 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, red ve kabul oranlarına göre hesaplanan 1.220,14 TL’sinin davacıdan, 99,86 TL ‘sinin davalılardan (davalı sigorta şirketinin 3,24-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı