Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/145 E. 2022/30 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR.

ESAS NO : 2019/145 Esas
KARAR NO : 2022/30

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/03/2019
KARAR TARİHİ : 18/01/2022
KARAR Y.TARİHİ : 19/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirketin faaliyetlerini, şirketlere güvenlik hizmeti vererek yürüttüğünü, davalı borçlu şirket ile akdedilen sözleşme gereği davalı şirkete güvenlik hizmeti sunulduğunu, sözleşme ile belirlenen güvenlik hizmeti karşılığında borçlu şirkete fatura kesildiğini ve bu faturaların borçlu şirketin muhasebesine gönderildiğini, bahsi geçen faturaların borçlu şirketin muhasebe defterlerinde kayıtlı bulunduğunu, Ek’te sundukları cari hesap dökümü incelendiğinde 38.757,03 TL icra takibine konu faturaların ödenmediğinin net bir şekilde ortaya çıkacağını, bu nedenle, Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla başlatılan takibe borçlunun yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Cari hesap bakiyesinin alacağın nedeni olarak gösterildiğini, müvekkil şirket kayıtlarında davacının herhangi bir alacağının görünmediğini, bu nedenle yapılan takibe itiraz edildiğini, davanın reddi ile davacının % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla cari hesaba dayanarak başlatılan takibe borçlunun yaptığı itirazın iptali, takibin devamı ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizce, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının celp edilip incelenmesinde, davacı tarafça davalı aleyhinde Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, 15.01.2019 tarihli takip talebinde alacağın,
38.757,03 TL Cari hesap
931,76 TL İslemiş faiz
39.688,79 TL Toplam -şeklinde gösterildiği, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek yıllık % 9 yasal faiz ve değişen oranlardaki faizi tahsilinin talep edildiği, Davalı tarafça, alacaklı görünen tarafa hiçbir borcun bulunmadığı belirtilerek borca, faize ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında, 06.01.2017 tarihli sözleşmenin imzalandığı, anılan sözleşmenin 4.1 ve 4.2 maddelerinde, davacı tarafından davalıya verilecek güvenlik hizmetinin 10.01.2017 tarihinde başlayacağı ve 10.01.2018 tarihinde sona ereceği, sözleşmenin 4.3.maddesinde güvenlik hizmeti ücretinin bir personel için aylık 2.400,00 TL + KDV olduğu, 4.7. maddesinde ise sözleşmenin bitiminde fiyat artışları, artış miktarı asgari ücret artış oranından az olmamak üzere, taraflarca karşılıklı olarak işbu sözleşmenin diğer hükümleri baki kalmak kaydı ile ek protokol ile hüküm altına alınarak hizmete devam edileceği şeklinde düzenlemelere yer verildiği, tek sahifeden ibaret olan ek sözleşmede ise, başlangıç ve bitiş tarihlerinin 10.01.2018-10.01.2019 olarak belirtildiği görülmekle,
Taraflar arasında ticari ilişkinin ve tarafların borç ve alacak durumunun tespiti açısından dosya taraf defterlerinin incelenmesi için mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş ve Bilirkişi raporun da özetle, “…Davacı defterlerinin incelenmesinde, davacı tarafça davalıya hitaben, toplamı 72.943,36 TL olan faturaların düzenlendiği, davacı şirket tarafından dava dosyasına ibraz olunan cari hesap ekstresine göre, davacının davalı ile olan ticari münasebetine ilişkin kayıtlara göre, davacının davalıdan 2017 yılından devreden 5.313,67 TL alacağının bulunduğu, 2018 yılı içerisinde davacı tarafça davalıya toplamı 72.943,36 TL olan 12 adet fatura düzenlendiği, yine 2018 yılı içerisinde davalıdan 39.500,00 TL tahsil edildiği, sonuç olarak 2018 yıl sonu itibariyle davacının davalıdan 38.757,03 TL alacağının kaldığı;
Davalı şirketin adresine gidilerek 2018 ve 2019 yılı ticari defterleri incelendiğinde, davalı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari/yasal defterlerinin e defter beratlarının süresi içerisinde vergi idaresine onaya sunulduğu ve vergi idaresince onaylandığının görüldüğü, davalının 2018 ve 2019 yılı yevmiye ve kebir defterlerinin davalı lehine delil olma niteliğine haiz oldukları, davalı şirketin ticari defterlerinde, davacı ile olan ticari münasebetin, 320.03.S013 Hesap Kodu ile Satıcılar hesabında izlendiği, davalı şirketin ticari defterlerinde, davacı ile olan ticari münasebete ilişkin kayıtlara göre, davalının davacıya 2017 yılından devreden 5.313,67 TL borcunun bulunduğu, 2018 yılı içerisinde davacı tarafça davalıya toplamı 72.943,36 TL olan 12 adet fatura düzenlendiği, yine 2018 yılı içerisinde davalı tarafından davacıya 41.500,00 TL ödeme yapıldığı, Sonuç olarak 2018 yılsonu (ve takip tarihi) itibariyle davalının davacıya 36.757,03 TL borcunun bulunduğu gözükmektedir.
Tarafların kayıtları karşılaştırıldığında, Tablo 1’de belirtilen ve davacı tarafça davalıya hitaben düzenlenmiş olan 12 adet faturanın her iki tarafın defterlerinde de kayıtlı olduğu, 06.12.2018 tarihinde davalı tarafından yapılan 2.000,00 TL’lik ödemenin davalı defterinde kayıtlı olduğu ancak davacı defterinde kayıtlı olmadığı, diğer ödemelerin her iki tarafın defterlerinde de kayıtlı olduğu, Davacı ile davalının defterleri arasındaki 2.000,00 TL’lik bakiye farkının, 06.12.2018 tarihli 2.000,00 TL’lik ödemeden kaynaklandığı, anlaşılmaktadır. 06.12.2018 tarihinde davalı tarafından banka yoluyla yapılan 2.000,00 TL’lik ödemenin davacının defterinde kayıtlı olmaması nedeniyle, takip (15.01.2019) tarihi itibariyle davalının davacıya, davalının defterlerinde kayıtlı olduğu şekliyle 36.757,03 TL borcunun bulunduğu kabul edilmelidir.
6102 sayılı TTK.nun 1530. Maddesinin 4. Fıkrası “(4) Sözleşmede ödeme günü veya süresi belirtilmemişse veya belirtilen süre beşinci fıkraya aykırı ise, borçlu aşağıdaki sürelerin sonunda ihtara gerek kalmaksızın mütemerrit sayılır ve alacaklı faize hak kazanır: a) Faturanın veya eş değer ödeme talebinin borçlu tarafından alınmasını takip eden otuz günlük sürenin sonunda.….” Şeklindedir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 4. Maddesinde de, ödemelerin ilgili evraklar işverene verildikten sonra her ay banka yoluyla yapılacağı belirtilmiştir. Bu durumda, fatura tarihlerinden itibaren 30 günlük sürenin dolmasıyla, davacının faize hak kazandığı düşünülmektedir.Bu hesaba göre, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan talep edebileceği tutarın, 36.757,03 TL Cari hesap, 596,55 TL İslemiş faiz, 37.353,58 TL Toplam şeklinde olabileceği, takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa yıllık % 9 yasal faiz ve değişen oranlarda faiz hesaplanması icap edeceği anlaşılmaktadır. “şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu ve araflar arasında, 06.01.2017 tarihli sözleşmenin imzalandığı, anılan sözleşmenin 4.1 ve 4.2 maddelerinde, davacı tarafından davalıya verilecek güvenlik hizmetinin 10.01.2017 tarihinde başlayacağı ve 10.01.2018 tarihinde sona ereceği, sözleşmenin 4.3.maddesinde güvenlik hizmeti ücretinin bir personel için aylık 2.400,00 TL + KDV olduğu, 4.7. maddesinde ise sözleşmenin bitiminde fiyat artışları, artış miktarı asgari ücret artış oranından az olmamak üzere, taraflarca karşılıklı olarak işbu sözleşmenin diğer hükümleri baki kalmak kaydı ile ek protokol ile hüküm altına alınarak hizmete devam edileceği şeklinde düzenlemelere yer verildiği, tek sahifeden ibaret olan ek sözleşmede ise, başlangıç ve bitiş tarihlerinin 10.01.2018-10.01.2019 olarak belirtildiği, davacının davalı tarafa düzenlendiği fatulararın her iki taraf defterinde kayıtlı olduğu ve davacı yanca davalıya hizmet verildiğinin kabulü gerektiği, 2.000 TL farkla her iki taraf defterinin birbiri ile uyumlu olduğu, davacı ile davalının defterleri arasındaki 2.000,00 TL’lik bakiye farkının, 06.12.2018 tarihli 2.000,00 TL’lik ödemeden kaynaklandığı, 06.12.2018 tarihinde davalı tarafından banka yoluyla yapılan 2.000,00 TL’lik ödemenin davacı bakiyesinden düşülmesi gerektiği anlaşılmakla, davalı defterlerinde belirtildiği şekilde cari hesap nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olduğu ve taraflar arasındaki sözleşmeye göre, gecikme nedeniyle davacının faize hak kazandığı değerlendirilmekle, bilirkişi raporunda belirtilen hesaba itibarla davanın kısmen kabulüne ve davalı taraf itirazında haksız olmakla, alacak likit olduğundan davacı lehine icra-inkar tazminatına da karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Anlatılan nedenlerle,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile Ankara … Müd. … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin 36.757,03 TL asıl alacak, 596,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 37.353,58 TL üzerinden devamı ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar, %9 yasal ve değişen oranlarda faiz işletilmesine, bakiye taleplerin reddine,
İcra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, 7.470,71 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp, davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 2.551,62 TL harçtan peşin alınan 661,88 TL harcın düşümü ile arta kalan 1.889,74 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Peşin alınan 661,88 TL harçla, 44,40 TL başvurma harcının davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 5.603,04 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Reddedilen kısım yönünden A.A.Ü.T. 12. Maddesi uyarınca 1.403,45 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendini vekille temsil ettiren davalı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 900,00 TL bilirkişi ücreti, 101,50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.001,50 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 965,23 TL ile vekalet harcı 7,80 TL’nin toplamı 973,03 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaşamadıklarından, Arabuluculuk Yönetmeliği 26/2 maddesi uyarınca Bakanlık bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden, red ve kabul sorumluluk oranına göre hesaplanan 1.272,20 TL’nin davalıdan, 47,80 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/01/2022

Katip … Hakim …
¸e-imza ¸e-imza