Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/909 E. 2022/320 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/909 Esas – 2022/320
T.C.
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2018/909 Esas
KARAR NO : 2022/320

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/05/2022
KARAR Y.TARİHİ : 18/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 05/07/2011 tarihinde … ve … plaka sayılı araçların çarpışması neticesinde meydana gelen kaza nedeni ile müvekkilinin malul-sakat kaldığını, kaza tespit tutanağına göre … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın kusurlu olduğunu, müvekkilinin araçta yolcu olup kusura katılımının bulunmadığını, taleplerinin kusur durumuna bakılmaksızın müştereken ve müteselsilen davalı sigorta şirketine yöneltildiğini, … plaka sayılı aracın mali mesuliyet sigortasının davalı tarafından yapıldığını, oluşan zararın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğunu, müvekkilinde kaza nedeniyle tedavilere rağmen eski sağlığına kavuşamadığını ve malul sakat kaldığını beyan ederek, 500,00 TL geçici iş göremezlik, 4.500,00 TL daimi iş göremezlik olmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminatın davalı tarafın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi-avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalıdan tahsili ile, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, davalı tarafından süresinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
2-) Afyonkarahisar Sosyal Güvenlik Müdürlüğü ve Çay ilçe Jandarma Komutanlığına yazılan müzekkere cevapları,
3-) Davacıya ait tedavi evrakları,
4-) Adli Tıp Raporları ile Bilirkişi raporları,

YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, yaralamalı trafik kazasında yolcu konumundaki davacının yaralanması nedeniyle açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davaya konu kazaya sebebiyet veren … plakalı araca ait poliçenin incelenmesinde: 28/11/2010-28/11/2011 tarihleri arasında davalı şirkete sigorta poliçesi ile sigortalandığı, kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının 175.000,00 TL olduğu kazanın poliçe vadesi dahilinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Dosyanın esası için mahkemece yapılacak iş, meydana gelen kazada tarafların kusur durumlarının tespiti, davacının kaza nedeniyle malul kalıp kalmadığı, kaldı ise oranı ve kaza ile illiyet bağı bulunup bulunmadığının tespiti, davalı tarafın hukuki sorumluğu bulunup bulunmadığı, poliçe limiti ve ödeme yapıp, yapmadığının tespiti, gerçek zarar miktarının tespiti, yapılan ödeme varsa bunun güncellenmiş mahsubu ve en nihayetinde gerçek zarar miktarından, davalının kanunen sorumluluğunun bulunup bulunmadığına karar vermekten ibarettir.
2918 sayılı KTK’nın tanımlarla ilgili 3. maddesinde, işleten; “araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydı ile satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracı uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir.” şeklinde tanımlamıştır. Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar(2918 sayılı KTK m. 85/1). Zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları, teminat tutarları ile tarife ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve Resmi Gazetede yayımlanır (m. 93/1). Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir (m. 97). Sigortacılar, hak sahibinin mali sorumluluk sigortası genel şartları ile belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz (8 iş günü) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar (m. 99). Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir (m. 109/1,2). Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir (2918 sayılı KTK m. 110/2). Meydana gelen kazada, hak sahipleri ölüm halinde, destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler (TBK m. 53). Bedensel zarar meydana gelmesi durumunda daimi veya geçici iş göremezlik nedeni ile tazminat talep edilebilir (TBK m. 54, 55). Ayrıca yasal koşulların oluşması halinde kaza nedeniyle ölüm veya yaralanma halinde manevi tazminat talep edilebilir (TBK m. 56)
Bu bilgiler ışığında, meydana gelen kazada davacının maluliyeti bulunup bulunmadığı, tarafların kazadaki kusuru ve gerçek zarar miktarının tespiti açısından dosya, ayrı ayrı rapora tevdi edilmiş olmakla;

T.C. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı
tarafından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri
Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlenen 29.09.2021 tarihli raporda, …’nın
05.07.2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle,
Meslekte kazanma gücü kayıp oranının %17 olduğu, tıbbi iyileşme, süresinin 9 aya
kadar uzayabileceği ve tedavi sürecinde ortaya çıkan bakıcı ihtiyaç süresinin 3 ay olduğu
tespit edilmiştir.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin, 11.03.2021 tarihli, 2020/7120 Esas ve 2021/2627
Karar sayılı emsal nitelikteki kararında özetle; “Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani
zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp
olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti
açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite
Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu
iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden
kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008
tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı
Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri
Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve
Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden
sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate
alınarak yapılması gerekmektedir..” Hükmüne yer verilmiş olup, emsal nitelikteki bu karar
gereğince, dava konusu kaza tarihi olan 05.07.2011 tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma
Gücü Yönetmeliğe göre tespit edilen maluliyet oranına itibar edilmiş ve oran üzerinden hesaplama yapılmıştır.
Kusur Durumu yönünden yapılan araştırmada ise,

T.C. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tarafından düzenlenen 26.02.2020 tarihli
raporda, dava konusu olayın meydana gelmesinde, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından
ZMMS ile sigortalanan … plakalı araç sürücüsü …’ın, % 100 kusurlu
olduğu, sürücü …’nın kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 29.11.2019 tarihli raporda, dava
konusu olayın meydana gelmesinde, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından ZMMS ile
sigortalanan … plakalı araç sürücüsü …’ın, % 100 kusurlu olduğu, … plakalı minibüs sürücü …nın kusursuz olduğu tespit edilmiş ve raporların örtüşük olduğu anlaşılmıştır.
Tazminat hesabı yönünden ise, davacı …’ın yolcu konumunda olduğu, dava konusu kazanın
meydana gelmesinde kusurlu olmadığı tespit edilmiş olup, hesaplanan maddi zarardan TBK
52 inci maddesi kapsamında kusur indirimi yapılmamış, SGK tarafından, 02.01.2019 tarihli yazı ile, dava konusu 05.07.2011 tarihli trafik
kazası nedeniyle davacı …’a geçici iş göremezlik ödeme kaydına rastlanılmadığı
bildirilmiş olup, bu yönde bir indirim yapılmamış, dosya muhteviyatında, davalı sigorta şirketi tarafından ifa amacıyla ödeme
yapıldığına dair belge ve bilgi bulunmamakta olup, tazminattan indirim konusu olabilecek
başkaca belgeye rastlanılmamıştır. Yaşam süresi,
TRH 2010 Yaşam Tablosu verilerine göre lineer interpolasyon ile hesaplandığında,
kaza tarihinden sonraki bakiye ömrü 43,25 yıl olup, muhtemelen 74,51 yaşına yani 03.10.2054
tarihine kadar yaşam öngörüldüğü, davacı … lehine davacı lehine 6.062,57 TL geçici iş göremezlik zararı hesaplandığı, TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemi kullanılarak hesaplama
yapıldığında, davacı lehine, 294.118,49 TL sürekli iş göremezlik zararı hesaplandığı, Kaza tarihi itibariyle ZMMS poliçe limiti 200.000,00 TL olup, hesaplanan toplam
300.181,06 TL zararın poliçe limitini aştığı, dava konusu kazaya karışan, … plakalı sigortalı aracın ticari-kamyonet
olduğunun ZMMS poliçesinden tespiti edildiği, Yüksek Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin
08.10.2015 tarih ve E: 2014/4443 – K: 2015/10298 sayılı emsal nitelik taşıyan düzelterek
onama ilamında yer alan “ … Davacı vekilince avans faizi talep edilmiş, mahkeme de avans
faizine hükmedilmiştir. Oysa kazaya karışan ticari amaçla kullanılan bir araç olmayıp, hususi
araç olduğundan yasal faize hükmedilmesi gerekmektedir.” öngörüsü gereği hükmedilecek
tazminata avans faiz uygulanması gerektiği anlaşılmakla, davacı vekili 06/01/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile; bilirkişi raporu doğrultusunda taleplerini sürekli iş gücü kaybı için 4.500,00 TL’den 200.000,00 TL, geçici iş göremezlik gideri için 500,00 TL’den 6.062,57 TL olmak üzere toplamda 206.062,57 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren tüm dava değerine ticari-avans faiziyle birlikte tazminine karar verilmesini talep ederek davasını ıslah etmiş ve davalı ZMMS poliçesi kapsamında, sigortalarının kusuru ile bağlı olarak poliçe limiti ile sınırlı olarak davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Anlatılan nedenlerle,
1-Davanın Kısmen Kabulü ile, geçici iş göremezlik tazminatı ve sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200.000,00 TL’nin (poliçe limiti sınırı) davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 13.662,00 TL harçtan (peşin 35,90 TL+687,00 TL ıslah) alınan 722,90 TL harcın düşümü ile arta kalan 12.939,10 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Peşin alınan 722,90 TL (peşin 35,90 TL+687,00 TL ıslah) harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 22.450,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Reddedilen kısım yönünden A.A.Ü.T. Maddesi uyarınca 5.100,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendini vekille temsil ettiren davalı tarafa ödenmesine,

6-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 293,60-TL posta ve tebligat gideri, 1.140,00 TL + 323,00 TL ATK gideri olmak üzere toplam 2.756,60 -TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 2.675,49- TL ile (5,20 TL +8,50 TL ) 13,70 TL vekalet harcı olmak üzere 2.689,19 -TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/05/2022