Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/601 E. 2021/474 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/601 Esas
KARAR NO : 2021/474

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/08/2018
KARAR TARİHİ : 25/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın … Belediye Başkanlığının “Ip Santral Sisteminin Kurulması Mal Alım” işlerinin montaj ve işçiliği işinin ihalesini aldığını ve almış olduğu ihale işinin montaj ve işçilik işlemlerinin müvekkili tarafından yapılması için 147.500,00 TL ile anlaşma sağlandığını, müvekkili şirketin edimlerini yerine getirdiğini ve buna ilişkin olarak davalı şirkete montaj ve işçilik ücreti alacağı olarak 14/06/2018 tarih ve 715937 seri numaralı 147.500,00 TL bedelli fatura kesildiğini, davalı tarafa gönderildiğini, söz konusu fatura bedelinin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Ankara…İcra Müdürlüğünün 2018/8757 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haklı nedenlere dayanmadığını belirterek fazlaya ilişkin hak ve alacak talepleri saklı kalmak kaydıyla itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dışı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile “IP Telefon Santral Sistemi Kurulması Mal Alımı” işine ilişkin 13/02/2018 tarihinde sözleşme imzalandığını, davacı şirketi ile IP Santral Sistemi Kurulması Mal Alımı İşinin montaj ve işçiliğinin tamamının yapılması hususunda anlaşma sağlandığını, davacı yanca henüz daha işin başlangıç safhasında takip konusu faturanın müvekkili şirkete iletildiğini, ancak fatura mündericatında yer alan “montaj ve işçilik” hizmetinin tamamının davacı yanca işin yapılmasına bir türlü başlanmamış olması ve gecikmesi üzerine işlerin müvekkili şirket tarafından tamamlandığını, müvekkili şirket nezdinde davacı şirketin herhangi bir alacağının bulunmaması nedeniyle 03/07/2018 tarihli ve 090501 numaralı iade faturası düzenlenmiş ve ihtarname ile davacı şirkete gönderildiğini, davacı yanın kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını savunmuş davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali, icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Ankara…İcra Müdürlüğünün 2018/8757 Esas sayılı dosyası, fatura örnekleri, ihtarname, … Şirin Park Otel müzekkere cevapları, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı müzekkere cevabı, bilirkişi raporları ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
Ankara…İcra Müdürlüğünün 2018/8757 sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Güvenlik Sistemleri Telekomikasyon Bilgisayar …. Ltd. Şti. tarafından borçlu … Sayısal İlt. San. ve Tic. A.Ş. aleyhine 14/06/2018 düzenleme tarihli 715937 numaralı 147.500,00 TL’nin tahsil için 147.500,00 TL fatura, 2.167,04 TL avans faizi olmak üzere toplam 149.667,04 TL’nin tahsili için 19/07/2018 tarihinde takip başlatıldığı, davalının 03/08/2018 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davanın yasal süresinde açıldığı görülmüştür.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmak üzere … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi 18/10/2019 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davalının takip konusu 147.500,00 TL bedelli faturaya 8 günlük itiraz süresi içinde itiraz etmediği ve 01/01/2018- 31/12/2018 takvim yılına ait muavin defterleri/320 satıcılar hesabına faturanın kaydedilmiş olduğu, davacının 01/01/2018- 31/12/2018 takvim yılına ait yevmiye defteri ve defter-i kebirine takip konusu faturayı kaydetmiş olduğu, tarafların “montaj ve işçilik ücreti” bedeli olan 147.500,00 TL’lik faturayı resmi defter ve kayıtlarına işleyerek resmi beyannamelerine de intikal ettirmiş oldukları, davacının davalıdan alacaklı olduğu ve davacının asıl alacak 147.500,00 TL ve avans faizi 2.167,04 TL ile birlikte toplam 149.667,04 TL alacaklı olduğu, davalının itirazının iptali edilmesi gerektiği görüşü bildirilmiştir.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi kurulu 17/03/2020 tarihli raporlarının sonuç kısmında özetle; davalı defterlerinin değerlendirilmesi neticesinde; davalının sahibi lehine delil vasfı taşıyan ticari defterlerinde dava konusu faturanın kayıtlarına alındığı, ancak TTK 21/2 maddesi hükümlerince süresinde itiraz edilmediği, 03.07.2018 tarihinde süresinden sonra iade faturası keşide edildiği ve faturanın davacı tarafça kabul edilmediği, tüm bu sonuçlarla nihai görüş belirtilmesi kapsamında; davalı ve/veya davacının işi yaptığına ilişkin belgelerin dosyaya kazandırılması suretiyle nihai sonucun belirlenebileceği, bu kapsamda terditli olarak; davacının fatura konusu işçilik ve montajı yaptığını belgeleyebilmesi durumunda; davacının takibe konu yaptığı faturadan kaynaklı 147.500,00 TL alacaklı olacağı, 147.500,00 TL asıl alacağa ödeme emrinde işletilmiş olan takip öncesi faiz tutarına ilişkin olarak dosya içeriğinde davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin bir tespitin yapılamadığı, bu kapsamda takip öncesi faiz talep edemeyeceği, davalının fatura konusu işçilik ve montajı kendisinin yaptığını belgeleyebilmesi durumunda; davacının takibe konu yaptığı fatura tutarı 147.500,00 TL için davalının itirazının yerinde olacağı, davacının itirazın iptali talebinin reddi gerekeceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir dilekçelerini ayrı ayrı dosyaya sunmuşlardır.
Taraf vekillerinin itirazları, dosyaya kazandırılan müzekkere cevapları hep birlikte değerlendirilmek üzere dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiştir.
Bilirkişi kurulu 19/10/2020 tarihli ek raporlarının sonuç kısmında özetle; davalı defterlerinin değerlendirilmesi neticesinde davalının sahibi lehine delil vasfı taşıyan ticari defterlerinde dava konusu faturanın kayıtlarına alındığı, ancak TTK 21/2 maddesi hükümlerince süresinde itiraz edilmediği, 03/07/2018 tarihinde süresinden sonra iade faturası keşide edildiği ve faturanın davacı tarafça kabul edildiği, davalının fatura konusu işçilik ve montajı kendisinin yaptığını SGK hizmet dökümü, ilgili idare teknik personel listeleri ve otel rezervasyonları ve faturaları ile belgelendiği, bu sebeple davacının takibe konu yaptığı fatura tutarı 147.500,00 TL için takipte davalının itirazının yerinde olduğu, davacının itirazını iptali talebinin reddi gerektiği görüşü bildirilmiştir.
Deliller değerlendirilmiştir.
Davacı, eldeki dava ile; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan fatura alacağının ödenmediğini, tahsili için icra takibine giriştiğini, davalının takibe itirazlarının haksız olduğunu, itirazın iptali ile inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı yan ise tebliğ aldığı ödeme emrine karşı, süresi içinde, davacının ” … ödeme emrinde belirtilen bora, faize, faiz oranına, ve tüm ferilerine itiraz ediyoruz” demiş, davaya cevaplarında ise davacının, takip dayanağı fatura konusu işi yapmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Somut olayda taraflar arasında, davalının yüklendiği … Belediye Başkanlığının “Ip Telefon Santral Sisteminin Kurulması Mal Alım” işlerinin, montaj ve işçiliğinin bir kısımın davacı tarafından 147.500,00 TL bedelle yerine getirilmesi konusunda sözlü anlaşma bulunduğu, davacının 14/06/2018 tarihli 147.500,00 TL bedelli faturayı düzenleyerek davalıya tebliğ ettiği, davalının tebliğ aldığı fatura içeriğine 8 günlük süre içinde itiraz etmediği gibi faturayı ticari defterlerine işlediği, akabinde davacı tarafından işin yapılmadığını ileri sürerek iade faturası düzenleyerek davacıya gönderdiği ancak davacının iade faturasını kabul etmediği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdî ilişkinin mevcudiyeti sabit olmakla beraber yazılı bir eser sözleşmesi bulunmamaktadır. Tacir olan tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre; davacının defterlerinde davalının 147.500,00 TL borçlu gözüktüğü, davalı defterlerinin de bunu doğruladığı, davalı tarafça 03.07.2018 tarihli 147.500,00 TL’lik iade faturası düzenlenmiş ise de davacının bu faturayı iade ederek itiraz ettiği görülmüştür.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 27.06.2003 tarih ve 2001/1 Esas, 2003/1 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi taktirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır (Fatura ve dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın m. 21/2.). Bu hüküm, fatura içeriğinden kabul edilen hususlara ilişkin olarak, faturayı düzenleyenin lehine; adına fatura düzenlenenin aleyhine bir karine getirmektedir. Bu karine, faturanın ispat gücüne yönelik bir düzenlemeyi ortaya koymaktadır. Diğer anlatımla, fatura, düzenleyen aleyhine delil olduğu gibi, kendisi faturayı düzenlemediği halde tebliğinden itibaren sekiz gün içinde itiraz etmeyen aleyhine de delil olabilecektir. Faturanın adına tanzim edilen aleyhine ispat vasıtası olması, yani, faturayı alan kişinin fatura kendinden sadır olmamakla birlikte aleyhine delil teşkil etmesi TTK’nın 21. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen ve yukarıda ayrıntısı açıklanan bu karineden kaynaklanmaktadır.
Eldeki davada; davalı kendisine daha önceden tebliğ edilen ve gerçekleştirildiği ileri sürülen imalâtlarla ilgili davacının gönderdiği faturaya 8 gün içinde itiraz etmediğinden içeriğinin kesinleştiği ortadadır. Bu durumda fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olduğunun alacaklı tarafça kanıtlanmış olduğu ve fatura içeriğinin kesinleştiği kabulü gerekmektedir. Bunun aksinin yani fatura içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığını ve kesinleşmediğini ispat yükü ise davalı borçludadır. Davalı borçlunun defterlerine kaydettiği 31.12.2011 tarihli iade faturasını davacı kabul etmemiştir. İade faturası, davacı faturasından çok sonra düzenlenmiş olduğundan, davalıyı borçtan kurtarmaz ve alacağı tartışmalı hale getirmez. Kaldı ki, taraflar arasında sözlü de olsa anlaşmanın olduğu tarafların kabulünde olup, kural olarak, sözleşmenin yürürlükte olduğu süre boyunca yapılan imalatların sözleşme ile iş yapmayı üstlenen tarafça yapıldığı kabul edilir. Bu açıklamalardan, taraf ticari defterlerine göre; davacının davalıdan 147.500,00 TL alacaklı olduğu anlaşılmış olup, davalı fatura konusu işi davalı tarafından yapılmadığını ispat edememiştir. Her ne kadar davalı tarafından işin kendisi tarafından yapıldığı savunulmuş ve … Büyükşehir Belediyesi ve SGK’dan celp edilen kayıtlara dayanmış ise de; işin toplam bedelinin 2.249.817 TL olduğu nazara alındığında, davacı tarafından yapılan işin sözleşmenin küçük bir kısmına ilişkin olduğu, kalan işlerin ise pek tabi davalı tarafından yerine getirildiği açıktır. Bu bakımdan davalı tarafından dayanılan kayıtların fatura içeriğinin aksini ispata yeterli görülmemiştir. Yanısıra davalının cevap dilekçesinde yemin deliline dayandığı görülmüş olup, bu delile dayanıp dayanmayacağı davalı vekilinden sorulmuş, davalı vekili 19.03.2021 tarihli celsede davacıya yemin teklif etmeyeceğini beyan etmiş, vekaletnamesinde bu konuda yetkisi olduğu görülmüştür.
Şu halde; davacının defterlerinde davalının 147.500,00 TL borçlu gözüktüğü, davalı defterlerinin de bunu doğruladığı, davalı tarafça 03.07.2018 tarihli 147.500,00 TL’lik iade faturası düzenlenmiş ise de davacının bu faturayı iade ederek itiraz ettiği, davalının fatura konusu işi kendisi tarafından yapıldığını, usulüne uygun delillerle ispat edemediği, davacının davalıdan icra takibinde gösterilen 147.500,00 TL asıl alacak yönünden alacaklı olduğu, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirmediği, likit alacak olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne, davalının takibe itirazının asıl alacak yönünden iptaline, takibin devamına ve takip konusu alacağın % 20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Anlatılan nedenlerle,
HÜKÜM :
1.Davanın kabulüne, davalının Ankara…İcra Müdürlüğünün 2018/8757 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 147.500,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin; 147.500,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek devamına,
2-İtirazın iptaline karar verile tutarın %20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3.Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 17.962,50 TL vekalet ücretinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan 2.347,80 TL yargılama giderinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-.Alınması gerekli 10.075,73 TL harçtan peşin alınan 1.770,60 TL harcın düşümü ile arta kalan 8.305,13 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Peşin alınan 1.770,60 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

DAVACI YARGILAMA GİDERLERİ
Vekalet Harcı 5,20 TL
Posta masrafı 306,70 TL
Başvurma harcı 35,90 TL
Bilirkişi ücreti 2.000,00 TL
TOPLAM 2.347,80 TL