Emsal Mahkeme Kararı Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/451 E. 2021/75 K. 29.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/451 Esas
KARAR NO : 2021/75

Av. … –
Av. … –
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 12/05/2016
ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAH. 2018/592 E. 2018/588 K.SAYILI DOSYASI,
Av. … –
Av. … –

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 25/07/2018
KARAR TARİHİ : 29/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçelerinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 01/04/2015 tarihinde “…” konulu taşeron sözleşmesi imzalandığı, taraflar işin devamın esnasında ortaya çıkan sözleşmeye dahil olmayan ek işlerin de tutanak düzenlenmesi suretiyle müvekkili şirket tarafından yapılması konusunda anlaşmış ve bu kapsamda yapılan sözleşme haricindeki ek işlere ilişkin olarak tutanaklar düzenlendiği, davalı şirket ile tutanaklar yuranca mutabık kalınan borcun 66.000 TL’lik kısmını ödediğini, geri kalan 127.983,00 TL tutarındaki bakiye borcun müvekkilinin tüm iyiniyetli girişimlerine rağmen ödenmediğini, müvekkili şirket tarafından davalı tarafa ihtarname gönderildiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhline … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haklı nedenlere dayanmadığını belirterek itirzın iptaline, icra takibindeki meblağ ve faiz oranı üzerinden takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçelerinde, müvekkili ile davacı şirket arasında “…” yapım işi ile ilgili olarak 01/04/2015 tarihinde taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, yapılan işlerin ödemelerinin iş bu sözleşmede yer alan hükümlere göre yapıldığını, davacı şirketin sözleşme dışı söz de yapmış olduğu işler için hiçbir şekilde hak ve alacağının olmadığını, sözleşmede yer almayan bir iş yapılması gerektiğinde yapılan iş için müteahhit ile taşeron firma arasında yapılacak işin tespiti yapılıp karşılıklı olarak mütabakat yapılarak ödeme yapılmasının esas olduğunu, yapılacak mütabakatın ise davalı şirketin yasal temsilcilerinin imzası gerektiğini, müvekkili müteahhit ve davacı taşeron arasında imzalanan sözleşmede yer almayan işlerle ilgili bir anlaşma veya mutabakat bulunmadığını ancak davacı taraf ile müvekkili şirket arasında 31/08/2015 tarihli 117.000 TL’si ile 30/11/2015 tarihli 82.000 TL ‘si bedelli işlerde tam bir mutabakat söz konusu olup, bu mutabakatdaki bedeller de davacı tarafa ödendiğini, taraflar arasındaki tereddüt, mutabık olmayan işlerden kaynaklanan söz de alacaklardan kaynaklandığını, davacı tarafın sözleşme dışında yapılan işler için tutanakların olduğunu ve bu tutanaklarda da müvekkili şirketin şantiye şefinin imzası olduğunu iddia etmek de ise de bu husunun kesinlikte doğru olmadığını, davacı şirketin 01/04/2015 tarihli taşeronluk sözleşmesinin dışında yapılan işler için …’ın imzasının olduğu tutanakları ibraz ederek, müvekkili şirket ile sanki bir mutabakat sağlanmış hisi uyandırarak hak ve alacak talep etmesinin kabul edilebilir omadığını, taraflar arasında mutabık kalınan bir tutanak bulunmadığını, davacı şirketin kendi üzerine düşen vazfileri yapacak ve müvekkili şirket ile mutabakat yaptıktan sonra hesaplanacak alacakların talep edilebileceğini savunmuş davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… ASLİYE TİCARET MAH. … E. … K.SAYILI DOSYASI,
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … aldığını, davalı şirket ile taşeronluk anlaşması imzalandığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin fesih olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirketten Göl Aynasındaki Malzemenin Nakliyesi işinden dolayı alacaklı olduğunu, … kazı yapılırken çıkan malzemenin döküm sahasının kamulaştırma işleri bitmediği için idarenin başka bir yer gösterdiğini, buradan çıkan malzemeyi daha yakın olduğu için … döküldüğünü, davalı şirket ile müvekkili şirketin 18/08/2015 tarihide “…. Temel kazısını durduruyorum”… Yazı yazmadığı gibi yazılı bir mail atmadığını, buradan çıkan malzemeyi göl aynasına dökmesi yönünde bir talimat verilmediğini, davalı şirketin gölet dolum sahasına malzeme atılmayacağını ve bunun tekrar oradan kaldırılması gerektiğini bildiğini, buradan çıkan 67.5000 m3 malzemeyi 1 km mesrafye taşıması gerekirken 300 metre mesafedeki … taşıdığını, atılan malzemenin bir bölümünü elekte kullanmış bir bölümünü dolguda kullanmış geri kalan 42.500 m2 bölümü göl sahasında bırakıp kamulaştırılması biten yere nakletmediğini, kalan malzeme davalı şirket yerine anlaşma yapılan taşeron … Firmasına yaptırıldığını, bu iş için Muratoğulları İnşaat Şirketine 150.450,00 TL ödeme yapıldığını, davalı şirkete bu iş için ödenen bedelin geri ödenmesi gerektiğini, müvekkili şirketin davalı şirketin nam ve hesabına davalı şirketi elamanı olan şantiye şerefinin ücretinin ödendiğini belirterek 213.450,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sözleşmeyi feshetmediğini, davalı tarafın şantiye sahasından ayırlmasını talep ettiğini, sözleşme devam ederken davacı şirketin , yüklenicisi olduğu işten çekileceği, kendisine hak edişlerin ödenmediği gibi sebepleri ileri sürerek, müvekkili şirketin şantiye sahasından ayrılmasını talep ettiğini, davacı şirketin talebi doğrultusunda, müvekkilinin şantiye sahasından ayrılmasını müteakip, mevsimsel nedenlerden dolayı çalışılmayan dönem başlamış olup bu dönem sona erer ermez, şantiye sahasında, müvekkili şirketin haberi olmaksızın, dava dışı … şirketinin çalışmaya başladığının anlaşıldığını, davacı şirketin ileride bu tarz iddiaları ileri süreceğini öngörerek, müvekkilince davacı şirketin eylemli ve zımni olarak müvekkili ile arasındaki sözleşmeyi feshettiğini tespit etmek amacıyla, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … Değişik İş sayılı dosyası kapsamında delil tespiti yapıldığını, müvekkili şirketin davacı tarafa göndermiş olduğu 18.08.2015 tarihli bilgilendirme yazısında, gölet temel kazısından çıkan sulu malzemenin ve balçık malzemenin uygun döküm sahası olmadığı gerekçesiyle 16.08.2015 tarihinden itibaren çalışmaların durdurulduğunu yazılı olarak bildirildiğini, davacı şirketin müvekkiline göletten çıkan malzemenin kamulaştırma işlemi tamamlanamayan stok sahasına değil; göl aynasına dökülmesi talimatını verildiğini, müvekkilinin bu talimat doğrultusunda, malzemeyi göl aynasına döküldüğünü, davacı şirketin kendi kusurundan kaynaklanan ve tarafımıza usulüne uygun bildirimler yapılmadan, dava dışı taşeron firma ile anlaşarak, sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal etmiş olup; bu sözleşmeye ilişkin taleplerde bulunması açıkça kötü niyet göstergesi olarak kabul edilmesi gerektiğini, …’a, davacı şirketin müvekkili nam ve hesabına, yapılan ödemelerin tümü müvekkili tarafından karşılandığını, …’a ilişkin, müvekkili şirketin sözleşmeden kaynaklı tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacı şirkete hiçbir borcu bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber, …’a 7.000 TL ücret ödemesi yaptığını iddia etmiş ise de SGK dökümleri ve bordrolar incelendiğine, şantiye şefine yapılan ücret ödemesinin daha düşük bir bedel olduğunun görüleceğini savunmuş davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE :
Asıl davanın; … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında başlatılan takibe davalı tarafından yapılan itirazının iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, birleşen davanın; eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, taşeron sözleşmesi örneği, tutanaklar, ödeme dektonları, fatura örnekleri, bilirkişi raporları ve diğer bilgi belgeler dosyada mevcuttur.
… İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 127.983,00 TL asıl alacak 201,62 TL işlemiş faiz olmak üzere 128.184,62 TL’nin tahsili için 18/04/2016 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun 22/04/2016 tarihli dilekçesi ile borca, faize, icra takibine ve tüm ferilerine ayrı ayrı itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmak üzere dosya talimat mahkemesine gönderilmiş, bilirkişi 12/07/2017 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davalının defterlerine ait elektronik belleğin incelenmesi sonucunda, dava tarihinde davacıya borcunun olmadığı, davalı ve davacı tarafın defter karşılaştırılmaları yapılmış kayıtlarda farklılık olan yerlere ait bilgiler bulunduğu, bu farklılıklara ait belgelerin dosyada bulunmadığını, davacının defter ve belgelerinin incelenmesi sonucunda dava tarihinde davalıdan 202.731,30 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını dosyaya sunmuşlardır.
Taraf vekillerinin itirazları, mali müşavir bilirkişi raporu gözetilerek dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi 25/12/2017 tarihli raporunun sonuç kısmında özetle; davacının davalıdan her hangi bir alacağının bulunmadığını, aksi kanaatte varılması durumunda davacının 18/04/2016 takip tarihi itibariyle 127.983,00 TL asıl alacak, 184,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 128.167,00 TL alacağının bulunduğu görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi 21/06/2018 tarihli ek raporunun sonuç kısmında özetle, talebin keşif dışı işlerle ilgili olduğu görüş ve kanaatine varılarak, davacının 18/04/2016 takip tarihi itibariyle 127.983,00 TL asıl alacak, 184,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 128.167,00 TL alacağının bulunduğu ve takibin yapılan itirazının bu meblağla ilgili olarak iptali gerektiği görüşü bildirilmiştir.
Birleşen dosyada talep edilen maddi ödence miktarı tespiti için dosya bilirkişi kuruluna tevdii edilmiş, bilirkişi kurulu 22/03/2019 tarihli raporlarının sonuç kısmında özetle; … teminatının gelir kaydedildiği, …’ye yaptırılan işlerin tutarı ve … ödenen maaş, SGK pirimi dikkate alındığında 01/09/2016 tarih itibari ile 211.565,63 TL alacağı olduğu, …’nin sözleşme dışı işler için herhangi bir tahakkuk kaydına rastlanmadığını, bu işler için ayrı ödeme yapıldığını gösteren bir belge de bulunmadığını, bu işler için … imzalı tutanaktan başka belge ve kayıt bulunmadığını bildirmişlerdir.
Mahkememizce 28/05/2019 tarihli celsenin .. nolu ara kararı ile dosya kapsamında yapılan incelemede davanın eser sözleşmesi ve sözleşme dışı ilave işler bağlantılı alacak iddiasına yönelik dava oluşu ve dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmadığı gibi taraf vekillerinin ayrı ayrı kısmi itirazlarına konu olduğu bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmadığı anlaşılmakla ve bu gerekçe ile davada ve birleşen davada ilave iş yapılmış ise ilave işler, iddialara göre eksik bırakılan iş olup olmadığı, var ise piyasa rayiç değeri ve tüm iddia ve savunmalar kapsamında davada ve birleşen davada talep edilen maddi ödence miktarları hususunda dosya yeni bir bilirkişi heyetine tevdii edilmiştir.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi kurulu 10/01/2020 tarihli raporlarının sonuç kısmında özetle; Sözleşme dışı yapıldığı iddiasıyla davacı … tarafından davalı …’tan ödenmesini talep ettiği 08/08/2015-27/11/2015 tarihleri arasında Şantiye … imzalı 127.983,00 TL tutarında 48 adet tutanaktan … kanalı için (taşerona ayrıca bir bedel ödenmesinin veya müteahhidin idareden ayrıca para almasının söz konusu olmadığı için) düzenlenen tutanakta belirtilen 15.452,00TL bedel hariç 112.531,00TL ‘nın davalıdan tahsilinin gerekeceği, sözleşmeyi tek taraflı feshederek, eksik kalan işleri başka bir taşerona yaptırılması karşılığında ödendiği ileri sürülen 47.500,00 x 3,00 = 127.500,00 TL + KDV’nin …’tan tahsilinin talep eden …’ın, fesih işlemini sözleşmeye aykırı şekilde gerçekleştirilmesi nedeniyle feshin haksız olduğu, davalı birleşen dosya davacı asıl yüklenicinin haksız fesih sonucunda taşerondan uğradığını öne sürdüğü zararı talep edebilmesinin mümkün olmadığı, …’ın …’a yaptığı ödemeler karşılığında talep ettiği mevcut 9 aylık x 7.000,00 – 63.000,00 TL’ lik ödemenin gerçekleri yansıtmadığı ve …’a ödediği paraları geri aldığı ve bu konuda … ‘tan alacağının olmadığı görüşü bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazları, mali müşavir bilirkişi raporu gözetilerek dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
İtirazlar değerlendirilmek üzere dosya bilirkişi kurulu tevdii edilmiş, bilirkişi kurulu 26/11/2020 tarihli ek raporlarının sonuç kısmında özetle; sözleşme dışı yapıldığı iddiasıyla davacı … tarafından davalı …’tan ödenmesini talep ettiği 08/08/2015- 27/11/2015 tarihleri arasında … imzalı 127.983,00 TL tutarındaki 48 adet tutanağın taraflar arasında imzalanan sözleşmeye aykırı olduğu kanaatine varılması halinde mevcut sözleşmeye göre bu tutunaklar karşılığında herhangi bir ödemenin yapılmayacağı, sözleşme dışı yapıldığı iddiasıyla davacı … tarafından davalı …’tan ödenmesini talep ettiği 08/08/2015- 27/11/2015 tarihleri arasında … imzalı 127.983,00 TL tutarındaki 48 adet tutanağına itibar edilmesi halinde … kanalı için düzenlenen tutanakta belirtilen 15.452,00 TL bedel hariç 112.531,00 TL’nin davalıdan tahsilinin gerekeceği, sözleşmeyi tek taraflı feshederek, eksik kalan işleri başka bir taşerona yaptırılması karşılığında ödendiği ileri sürülen 42.500,00 x3,00 = 127.500 TL+KDV’nin … tahsilinin talep edilen İnta İnşaat fesih işleminin sözleşmeye aykırı şekilde gerçekleştirilmesi nedeniyle feshin haksız olduğu, davalı birleşen doya davacı asıl yüklenicinin haksız fesih sonucunda taşerondan uğradığı öne sürdüğü zararı talep edebilmesinin mümkün olmadığına, …’a yaptığı ödemeler karşılığında talep ettiği mevcut 9 aylıkx7.000 = 63.000 TL ‘ilik ödemenin davalı tarafından yapıldığının dosya kapsamına sunulan belgelerden tespit edilememesi nedeniyle …’a yaptığı ödemeler nedeniyle … talepte haklı bir alacağının bulunmadığı ancak davalı tarafın kök rapor sonrası dosyaya kazandırılan maaş çizelge dikkate alınırsa toplam 27.690,02 TL davacı tarafından ödenmesi gereken maaş+SGK bedeli olabileceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulu ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları içerir dilekçelerini ayrı ayrı dosyaya sunmuştur.
Deliller değerlendirilmiştir.
Buna göre;
Taraflar arasında, davalı yüklenicinin … Bölge Müdürlüğü … Şube Müdürlüğününden ihale yolu ile üstlendiği “…”ne ait 01.04.2015 tarihli taşeronluk sözleşmesi akdedilmiştir.
Sözleşmenin;
Taşeronun sorumlu olacağı işler ve işlerin açıklanması başlıklı 3’üncü maddesi uyarınca; iş, gölet kısmının tamamının anahtar teslim yapımıdır. Ana imalat kalemleri olarak; tüm gövde altı kazılar, dolgular(kil, taş dolgu, zon, riprap) dipsavak, dolusavak yolları, bağlantı yolları, vb. ana başlıkların yanı sıra göletin yapımı için gerekli olabilecek diğer tüm imalatlardır. … işin yapımı sırasında iş kalemlerine yeni iş kalemleri eklenebileceği veya çıkarılabileceği gibi, işin yapımı için gerekli olan yol açılması, elektrik hattı çekilmesi vb. gibi ödemeye esas esas teşkil etmeyecek iş ve işlemlerde bu kapsamında yapılacaktır. …. Davacı taşeron, davalı yüklenicinin şartnamede belirlenen tüm yükümlüklerini yerine getirecek, idarenin talimatlarına aynen uyacaktır. … Taşeron işin başında gölet işlerinde çalışmış tecrübeli bir inşaat mühendisini şantiye şefi olarak bulunduracaktır. Taşeron, şantiye şefi bulundurmaz ise, yüklenici işlerin takibi için şantiye şefi görevlendirecek ve ücretini de taşeron hesabına borç olarak kaydedecektir.
Hakedişlerin hazırlanması başlıklı 5’inci maddesine göre; … Taşeron hangi imalatları hakedişe koyacağını işverene önceden bildirecektir. Eğer hakedişe yapılmamış bir imalat konmuş ise bu imalat yapılıncaya ve idarenin kabul etmesine kadar taşerona bu imalatla ilgili herhangi bir ödeme yapılmayacaktır. Taşeron hakediş ödemelerinde projedeki miktarlar değil, idarece kabul edilen ölçüm ve miktarlar esas alınacaktır.
İşin bedeli ve ödeme şekli başlıklı 6’ncı maddesine göre ise, “.. taşeron, hakedişe giren miktarlar esas alınarak keşif özetindeki miktarların artış ve azalışını da kabullenerek, düzenlediği hakedişin faturasını kesecek olup tutara yasal KDV ilave edilecek oluşan tutar taşerona ödenecektir.”
İşin kabulünü yapılması başlıklı 12’nci madde uyarınca, Taşeron, işi idarenin istediği şekilde kabul hazır hale getirmek zorundadır. İdarenin kabul etmediği durumda taşeron eksik ve noksanlarını tamamlayacak veya işi yeniden yaparak kabule hazır hale getirecektir. Kusurlu ve noksan veya yeniden yapılan işler için herhangi bir bedel ödenmez. Taşeronda herhangi bir hak iddia edemez.
Sözleşmenin feshi başlıklı 13’üncü maddesi uyarınca da, Taşeronun işleri aksatması, iş programına uygun hareket etmemesi, işi ana sözleşme ve taşeron sözleşmesi şartlarına uygun yapmaması, imalat kalitesine gerekli hassasiyeti göstermemesi iş güvenliği ve işçi sağlığına iigiii mevzuat hükümlerine uygun çalışmaması vb gibi durumlarda işveren, taşerona bir kez sözlü ve bir kez de sözleşmede bildirdiği adrese veya faksına yazılı uyarıda bulunur ve 15 gün bekler. Bu sürede tüm aksaklıkların giderilmemesi veya aksamanın devam etmesi durumunda, işveren herhangi bir gerekçe göstermeden tek tarafİı atarak taşeronun işine son vermeye ve sözleşmeyi feshetmeye yetkilidir. Sözleşmenin feshinden dolayı taşeron hiçbir hak iddia edemez ve hiçbir şeklide itiraz edemez.
Bu sözleşmenin feshi durumunda; İşveren, taşeronun son hakedişinden sonra fesih tarihine kadar yapmış oiduğu tüm işlerine, önceki hakedişierinden kalan tüm alacaklarına, nakit kesintilerine ve teminat senetlerine (nakde çevirerek) tümüne el koyar.
Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı-davalı taşeron, davalı-davacı ise yüklenici konumundadır.
Davacı-davalı taşeron, davalı-davacı yükleniciye, … Noterliğinin 06.04.2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ederek, takip dayanağı ve davaya konu tutanaklar nedeniyle 127.983,00 TL alacaklı olduğunu ileri sürerek, ihtarnamenin tebliğinden itibaren 5 gün içinde ödemesini talep etmiş, ihtarname 07.04.2016 tarihinde davalı-davacıya tebliğ edilmiştir. Davalı-davacı yüklenici ise … Noterliğinin 12.06.2016 tarih ve yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile tebliğ aldığı ihtarname içeriğine itiraz etmiş, borcu olmadığını savunmuştur. Akabinde davacı-davalı taşeron tarafından … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı-davacı aleyhine ilamsız icra takibine girişilmiş, davalı-davacının itirazı üzerine takip durdurulmuştur.
Asıl davada; davacı, 01.04.2015 tarihli taşeronluk sözleşmesinde yapılması gereken işler haricinde tutanak altına alınan 193.983,00 TL kadar ilave işler yaptığını, davalının yapılan ilave iş bedelinden 66.000 TL’lik kısmını ödediğini, bakiye 127.983,00 TL’yi ödememesi üzerine davalı aleyhine … icra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğundan iptali ile alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı yan ise, yapılan işlere ait ödemelerin 01.04.2015 tarihli taşeronluk sözleşmesinde yer alan hükümlere göre yapıldığını, davacının fazladan yaptığı iş bulunmadığını, ilave işlere ilişkin tutulduğu ileri sürülen tutanakta imzası bulunan …’ın davalı şirket adına hiçbir tutanağa imza atma yetkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında ise; davacı, davalının sözleşmeye aykırı olarak göl aynasındaki malzemenin naklini gerçekleştirmediğini, bu işi dava dışı üçüncü kişiye yaptırmak zorunda kaldığını, bu iş için ödediği 150.450,00 TL ile sözleşme uyarınca davalının karşılaması gereken ancak kendileri tarafından şantiye şefine ödenen 63.000,00 TL olmak üzere toplam 213.450,00 TL’nin tahsilini istemiş, davalı ise davanın haksız olduğundan bahisle reddine karar verilmesini dilemiştir.
Asıl davada uyuşmazlık; takibe dayanak yapılan 48 adet tutanak konusu işlerin, taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamındaki işlerden olup olmadığı, değilse davacının yapılan işler nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne kadar alacaklı olduğunun belirlenmesi hususunda toplanmaktadır.
Davacı taşeronun, gölet kısmının tamamını anahtar teslim olarak yapacağı taraflar arasında akdedilen 01.04.2015 tarihli taşeronluk sözleşmesinin 3’üncü maddesi ile belirlenmiş, sözleşenin 5’inci maddesi ile de taşerona yapılacak hakedişlerde, projedeki miktarlar değil, idarece kabul edilen ölçüm ve miktarlar esas alınacağı kararlaştırılmıştır. Böylece, taşeronun sözleşme kapsamında yaptığı fazla imalatları istemeyeceği ancak varsa yaptığı sözleşme dışı ilave işler bedelini davalı yükleniciden isteyebileceği açıktır. Ayrıntıları, hükme esas alınan 10.01.2020 tarihli kök ve 26.11.2020 tarihli ek raporda açıklandığı üzere, tutulan tutanaklardan 08.08.2015 tarihli … işinin, açıkta kazı yapılması pozuna dahil olduğu ve sözleşme kapsamında taşeronun yapması gereken işlerden olduğu anlaşılmıştır. Bu halde taşeron, bu tutanak konusu iş için yapmış olduğu masrafları yükleniciden talep edemez. Ancak, … dışında kalan ve … tarafından imzalan diğer tutanaklara konu işlerin, davalı yüklenicinin dava dışı idare ile yaptığı hakedişler kapsamında bulunmadığı, bu işlere ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığı görülmekle, bu işlerin sözleşme kapsamı dışında kalan ilave işler olduğu değerlendirilmiştir. Buradan hareketle …’ın şantiye şefi olarak imzaladığı tutanakların, yüklenici şirketi bağlayıp bağlamadığının incelenmesi gerekmektedir. Her ne kadar davalı yüklenici şantiye şefinin kendilerini temsil yetkisi bulunmadığını savunarak tutanak içeriklerine itiraz etmiş ise de; davaya konu tüm tutanakların, taşeron hakediş raporlarının ve idareye yapılan hakediş raporlarının yüklenici adına … tarafından yüklenici şirketin kaşesi kullanılarak imzalandığı açıktır. Öte yandan şantiye şefinin imzalamış olduğu davaya tutanakların bazılarında yapılan bir kısım iş bedellerinin davalı yüklenici tarafından ödendiği de sabittir. Bu durumda, yüklenicinin şantiye şefi olarak çalışan …’ı, şirketini temsil konusunda yetkilendirdiği ve tutanakların yüklenici şirketi bağladığı kabul edilmiştir. Açıklanan nedenlerle asıl davada; davacı taşeronun, talep ettiği toplam tutar olan 127.983,00 TL’den sözleşme uyarınca talep edemeyeceği … iş bedeli olan 15.452,00 TL’nin mahsubu sonrası 112.531,00 TL alacağının bulunduğu, davalı yüklenicinin bu miktara yönelik itirazında haksız olduğu anlaşılmakla itirazın 112.531,00 TL yönünden iptaline karar verilmiştir. Davacı, davalı yükleniciyi … Noterliğinin 06.04.2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin 07.04.2016 tarihinde tebliğinden itibaren 5’inci günü sonuna denk gelen 13.04.2016’da temerrüte düşürmüş olup, alacağa bu tarihten itibaren faiz işletilmesine, dava konusu alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı isteminin ise reddine karar verilmiştir.
Birleşen davada ise uyuşmazlık; sözleşmenin davacı tarafından feshinin haklı olup olmadığı, davalının sözleşmeye aykırı davranıp davranmadığı, davranmış ise davacın uğradığı bir zarar olup olmadığı, var ise ne kadar olduğu ile sözleşme uyarınca çalıştırılan şantiye şefine ödenen ücret nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “sözleşmenin feshi” başlıklı 13’üncü maddesi uyarınca, yüklenici, taşeronun sözleşmede belirlenen edimlerini ihlal etmesi halinde, taşerona bir kez sözlü ve bir kez de sözleşmede bildirdiği adrese veya faksına yazılı uyarıda bulunup 15 gün beklemesi, bu sürede taşeronun sözleşmede belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmesi halinde sözleşmeyi gerekçe göstermeden tek taraflı olarak feshedebileceği kararlaştırılmış olup, dosya kapsamında yüklenicinin sözleşmeyi haklı sebebe dayalı olarak feshettiğine ve sözleşmede kararlaştırılan fesih prosedürüne uyduğuna dair hiçbir kayıt bulunmadığından, davacı yüklenicinin sözleşmeyi tek taraflı feshi haksız ve sözleşmeye aykırıdır. O halde davacı yüklenici sözleşmeyi haksız feshettiğinden, fesihten sonra başka bir taşerona yaptırdığını ileri sürdüğü 42.500,00 m3 kazı malzemesinin nakli için ödediği bedeli davalı taşerondan talep edemez.
Sözleşmeni 3’üncü maddesine göre; … Taşeron işin başında gölet işlerinde çalışmış tecrübeli bir inşaat mühendisini şantiye şefi olarak bulunduracaktır. Taşeron, şantiye şefi bulundurmaz ise, yüklenici işlerin takibi için şantiye şefi görevlendirecek ve ücretini de taşeron hesabına borç olarak kaydedecektir. Davacı yüklenici, davalının şantiye şefi bulundurmaması üzerine, görevlendirilen şantiye şefine 9 aylık toplam 63.000,00 TL ödeme yaptığını ileri sürerek, davalıdan tahsilini istemektedir. Davacı yükleniciye ait e-defter beratlarında şantiye … adına ödenen toplam 29.591,46 TL’nin, 15.01.2016 tarihinde personel ödemeleri olarak … yevmiye no. ile ticari defterlerine işlendiği ve hakedişlerde yapılan 131.985,35 TL’lik kesintinin iadesinden sonra davalı taşeronun bakiye 79.205,45 TL alacağına karşılık, davacı yüklenici tarafından 03.02.2016 tarihli çek verildiği ve yapılan bu hesaplamalar sonrası davacı yüklenici tarafından şantiye şefinin ücretlerinin banka vasıtasıyla ödendiği ve bu ödemelerin davalı taşeronun alacağından mahsup edildiği bilirkişilerce tespit edilmiştir. Böylece davacı yüklenicinin şantiye şefine ödediği ücret nedeniyle davalıdan alacağının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle asıl davanın kısmen kabulüne birleşen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
ASIL DAVADA :
1-Davanın kısmen kabulüne, davalının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 112.531,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin 112.531,00 TL asıl alacağa 13/04/2016 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yıllık %11,5 ticari temerrüt faizi ve değişen oranlardaki faizi üzerinden devamına,
Fazlaya dair istemin reddine,
Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine,
2-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 14.640,45 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
3-Reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından posta, bilirkişi ücreti, başvuru harcı, vekalet harcı, tebligat olarak yapılan 1.814,30TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.592,74 TL’nin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
6-Alınması gerekli 7.686,99TL harçtan peşin alınan 2.189,08 TL harcın düşümü ile arta kalan 5.497,79 TL harcın davalı tarafdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Peşin alınan 2.189,08 TL harcın davalı tarafdan alınarak davacıya ödenmesine,
BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … E. … K. SAYILI DOSYASINDA;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3,13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 23.391,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine,
3-Masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde YATIRANA İADESİNE,
5-Alınması gerekli 59,30 TL harcın, peşin alınan 3.645,20 TL harçtan düşümü ile fazla alınan 3.585,90 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istek halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilleri ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 29/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır