Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/312 E. 2023/536 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/312 Esas
KARAR NO : 2023/536

HAKİM : … …
KATİP : ….

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : … – ……
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 29/11/2022
KARAR TARİHİ : 18/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin takip borçlusu dava dışı şirket ile 01/07/2020 tarihli yapım işleri sözleşmesi imzaladığını, İşbu sözleşme kapsamında müvekkili şirketin şirket merkezinin tadilat ve dekorasyon işlerini yaptığını, ilgili sözleşmeden doğan edimlerin karşılıklı olarak ifa edildiğini, sözleşme kapsamında kesilen faturaların karşılığının eksiksiz ödendiğini, müvekkilinin sözleşmede belirlenen iş bitim ve teslim tarihinin gecikmesinden dolayı sözleşme bedelinden 17.000,00 TL kesinti yaptığını, dava dışı takip borçlusunun bu kesintiyi kabul ettiğini, ayrıca müvekkilinin 6.750,00 TL değerinde 9 adet sandalyeyi ve 2.100,00 TL değerindeki 3 adet çelik dolabı iade ettiğini ve bunların bedelinin de yine sözleşme bedelinden kesinti yapılmak suretiyle düşüldüğünü, neticeten sözleşme karşılığı yapılan işin bedeli olan toplam 670.094,73 TL’nin ödendiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığını ve bu nedenle de müvekkilinin dava dışı takip borçlusu … İç Mimarlık İnşaat Proje Taahhüt ve Ticaret Ltd. Şti.’ne borcu olmadığının tespit edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Borçlu … İç Mimarlık İnş. Proje Taah. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin davacının iş ortağı olduğunu, kendisinin borcu için davacıya İİK 89. maddesi gereğince birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnameleri tebliğ edilmiş olmasına rağmen davacı-borçlu tarafca hiçbir itirazda bulunulmadığını ve bu nedenle dava dışı … İç Mimarlık İnş. Proje Taah. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin alacağının olduğu ve devam ettiğinin görüldüğünü, davacının eyleminin iyi niyetli olmadığını, … İç Mimarlık İnş. Proje Taah. Ve Tic. Ltd. Şti. ile danışıklı şekilde ortaklıklarına, işlemlerine devam ederlerken haksız ve hukuka aykırı iş bu davayı açtıklarını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 89/3. maddesine dayalı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin açılan menfi tespit davasıdır.
… 19. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/530 Esas, 2023/125 Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilmiştir.

6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi “dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir” şeklindedir.
6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”, aynı Kanunun 4/1. maddesinde “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı”düzenlemesi yer almaktadır. Bir davanın nispi ticari dava sayılması için TTK’nın 4/1. maddesi birinci fıkrasında belirtildiği gibi her iki tarafın da tacir olduğu ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olması gerekmektedir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile birlikte 5/3. maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkarak görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
01.10.2011 tarihinden sonra bu madde uyarınca açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, … 2013, sh:476)
İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, “..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 12.04.2016 tarih ve 3568 E., 6425 K. ve 17.12.2015 tarih ve 7065 E., 17162 K., sayılı ilamlarıAnkara Bölge Adliye Mahkemesi 23 Hukuk dairesinin 2018/1808 esas 2021/1814 karar sayılı ilamı)
İİK’nın 89/3. maddesine dayalı olarak 3. Kişi tarafından borçluya borçlu olmadığı iddiasına dayalı açılan davada, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nın 114/c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-Olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve görevli mahkemenin belirlenmesi için dosyanın ilgili … Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır