Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/862 E. 2023/169 K. 07.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2022/862 Esas
KARAR NO : 2023/169

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1- … – …

VEKİLİ : Av. …
2- … – …

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/12/2022
KARAR TARİHİ : 07/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili …’in maliki olduğu … plaka sayılı araç 10/10/2021 tarihinde …. Polis uygulama noktasına yaklaşmakta iken, polis uygulama noktasından kaynaklı hız sınırı bulunması nedeniyle yavaşlamış, müvekkiline ait aracın arkasından gelmekte olan … plakalı araç sürücüsü hızını düşürmeksizin müvekkilinin aracına arka tampon, bagaj ve çamurluk bölümünden çarparak kaza meydana geldiğini, … plaka sayılı aracın kusuru nedeni ile bu işbu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybının tam olarak tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00-TL’ nin davacının kendi kasko firmasından hasarsızlık indirimi alması gerekirken kaza nedeniyle fazladan ödemek zorunda kaldığı kasko poliçe bedelinin tam olarak tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 100,00 TL’nin olay tarihi olan 10/10/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin müşterek ve müteselsilen davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında görevli mahkemenin, genel hukuk mahkemesi olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, ancak dava sigorta şirketine karşı açılacaksa görevli mahkeme Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemeleri olacağını, işbu dava belirsiz alacak davası olarak açılmaya uygun olmamasına rağmen belirsiz alacak davası olarak ikame edilmiş olduğunu bu sebeple davanın reddinin gerektiğini, işbu davaya davalı olarak müvekkilinin kullandığı aracın sigorta şirketinin de eklenmesi gerekirken eklenmemesinin usule aykırı olduğunu, davacı tarafın kendi kaskosu tarafından karşılanan ve kendi kaskosundan talep etmesi gereken tamir masraflarını haksız ve mesnetsiz olarak müvekkilinden talep ettiğini, bu talebi sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında olduğunu ve davanın reddinin gerektiğini, müvekkili yönünden Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görevsizliğine, Mahkeme aksi kanaatte ise ilk itirazlarının ve cevap dilekçesinin kabulüne, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinini karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi “dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir” şeklindedir.
6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”, aynı Kanunun 4/1. maddesinde “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı”düzenlemesi yer almaktadır. Bir davanın nispi ticari dava sayılması için TTK’nın 4/1. maddesi birinci fıkrasında belirtildiği gibi her iki tarafın da tacir olduğu ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olması gerekmektedir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile birlikte 5/3. maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkarak görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava konusu uyuşmazlık 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan ticari davalardan olmadığı gibi, davacı tacir olmayıp, dava konusu aracı da ticari değildir. Dava her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava da değildir. Bu durumda dava konusu uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1- Görevli mahkeme Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı noksanlığından davanın HMK 114. ve 115. maddesi gereğince usulden reddine,
2-HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek görevli mahkemeye gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/03/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza