Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/784 Esas – 2023/340
T.C.
ANKARA
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/784 Esas
KARAR NO : 2023/340
HAKİM ….
KATİP : …
DAVACILAR : ….
DAVALI :….
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/03/2016
KARAR TARİHİ : 10/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle;
Davacılar vekili sunduğu dava dilekçesinde; davacıların murisi ve desteği olan …’ın 18/10/2009 tarihinde meydana gelen kazada vefat ettiğini, … plakalı aracın minibüs olduğunu, ancak buna rağmen olay tarihinde karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu ferdi kaza koltuk sigorta poliçesi bulunmadığından bahisle olay tarihinde poliçe limitinin 125.000,00 TL olduğu tüm davacıların mirasçılık paylarına ilişkin olarak ilerde artırılmak üzere her bir davacı için 250,00 ‘şer TL den 1.000,00 TL tazminatın, davalıya ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 20/08/2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalıdan tahsili talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle;
Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde; borçlu ve alacaklının sıfatının birleştiği ciheti ile , tazminat edilemeyeceğini, taşımanan taşıma kanununu 17 maddesinde belirtilen kapsamda olmadığından Zorunlu Koltuk Sigortası yapılmasının zorunluğu bulunmadığı, bu nedenle de teminat dışında olduğunu, aracın güzargah ve izin belgesi ile taşıt kartının Ankara Valiliği ve Ulaştırma Bakanlığından sorulması gerektiğini, kabul etmemekle birliket sorumluluğun teminat limiti ve şartları ile olabileceği ve yine dava tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; kara yolu yolcu taşımacılığı zorunlu ferdi kaza koltuk sigortasına dayalı kısmi açılmış alacak davasıdır.
Mahkememiz dosyasında daha önce verilen karar Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/2136 Esas ve 2021/9121 Karar Sayılı kararı ile kaldırılarak Mahkememizin yukarıda belirtilen esasına kaydedilmiştir.
4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu “Kapsam
Madde 2 – Bu Kanun kamuya açık karayolunda motorlu taşıtlarla yapılan yolcu ve eşya taşımalarını, taşımacıları, taşıma acentelerini, taşıma işleri komisyoncularını, nakliyat ambarı ve kargo işletmecilerini, taşıma işlerinde çalışanlar ile taşımalarda yararlanılan her türlü taşıt, araç, gereç, yapıları ve benzerlerini kapsar.
Ancak, özel otomobillerle ve bunların römorklarıyla yapılan taşımalar, genel ve katma bütçeli dairelerle, il özel idareleri, belediyeler, üniversiteler ve kamu iktisadî teşebbüslerine ait otomobillerle yapılan taşımalar, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğüne ait motorlu taşıt ve bunların römorkları ile yapılan taşımalar, lastik tekerlekli traktörlerle çekilen römorklarla yapılan taşımalar bu Kanun hükümlerine tâbi değildir.[3]” hükümlerini haizdir.
Uyuşmazlık, davaya konu araç ve taşıma yönünden karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu ferdi kaza koltuk sigorta poliçesinin yaptırılmasının zorunlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda kaza, 18/10/2009 tarihinde, davacıların murisinin sürücüsü olduğu Altunbilekler isimli market aracının şehir içinde bir marketten diğerine emtia taşıması sırasında gerçekleşmiştir. Davaya konu taşımanın, il içi taşıma olduğu anlaşılmaktadır.
Dava konusu kazanın Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Ferdi Koltuk Sigorta kapsamında değerlendirilmesi için yapılan taşımanın TTK ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu kapsamında bir taşıma olması gereklidir.
Buna göre, davaya konu kazanın il içi emtia taşıması sırasında gerçekleştiği dikkate alındığında yapılan taşıma yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler çerçevesinde, Karayolu Taşıma Kanunu kapsamında kalmadığından aracın Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası yaptırma zorunluluğu da yoktur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davaya konu taşıma ve araç için Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası poliçesi yaptırma zorunluluğu bulunmadığından açılan davanın reddi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 1.168,82-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 19.750,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacılardan müştereken müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip…
e-imzalıdır
Hakim….
e-imzalıdır