Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/701 E. 2023/171 K. 07.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/701 Esas – 2023/171
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2022/701 Esas
KARAR NO : 2023/171

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI ….
DAVALILAR….
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/08/2017
KARAR TARİHİ : 07/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ülke ve dünya çapında yapmış olduğu yatırımlarla tanınan kurumsal bir firma olduğunu, ülke ekonomisine katkı sağlayacak yatırımlar yaparak, yurt içinde ve yurt dışında faaliyetler yürüterek ülke sanayisi, istihdamı ve kalkınmasına ciddi katkılar sağladığını, davalı kuruluş yayıncısı olduğu…Gazetesinin internet sitesinde yayınlanan “Limak için fistik ağaçları yok edilecek” başlıklı haber içeriği ile asılsız itham ve isnatlarda bulunulduğunu, davaya konu haberlerin davacının ticari itibarına haksız saldırı niteğinde olduğu, açıklanan nedenlerle bu tip habercilik anlayışının basın hukuku ilkelerine uygun düşmeyeceği gibi hukuk düzenince de konunamayacağından iş bu davayı açılması zarureti doğduğunu belirterek davalarının kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın 01/08/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini yargılama giderleri ve vekalet ücreetinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalılardan …Gazetesinin tüzel kişiliğinin bulunmadığını ve bu davalı yönünden husumetten red kararı verilmesi gerektiğini, dava konusu haberin, kişilik haklarına saldırı içermediğini, haberin tamamen hukuka uygunluk sınırları içerisinde kaldığını, dava konusu haberden görüleceği üzere kısa bir haber olduğunu, haberde açıkca görüleceği üzere söz konusu mahallede muhtar olan … ile yapılan röportaj sonucu yapılan bir haber olduğunu, haberin muhtarın beyanlarını içerdiğini ve Orman Bölge Müdürlüğüne yaptığı başvuru hakkında bilgi verdiğini, haber konusu yapılan olay yada durum basın hukuk açısından görünür gerçeğe uygun olduğunu belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, davacının davalı gazetenin yayımlamış olduğu haberin gerçeği yansıtmadığı ve itibarın zedelendiği iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya … 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik Kararı üzerine Mahkememize tevzii olmuş, yukarıdaki esası almıştır.
İlgili haberin tüm ekleri ile birlikte davalı gazeteden istenilmesine karar verilmiştir. Gelen yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Basın özgürlüğü, Anayasa’nın 28. maddesi ile 5187 sayılı Basın Yasası’nın 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir.Basına sağlanan güvencenin amacı; toplumun sağlıklı, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesini gerçekleştirmektir. Bu durum da halkın dünyada ve özellikle içinde yaşadığı toplumda meydana gelen ve toplumu ilgilendiren konularda bilgi sahibi olması ile olanaklıdır. Basın, olayları izleme, araştırma, değerlendirme, yayma ve böylece kişileri bilgilendirme, öğretme, aydınlatma ve yönlendirmede yetkili ve aynı zamanda sorumludur.
Basın, yazılı ve görsel yayımlama işlevini yerine getirirken, özellikle yayının gerçek olmasını, kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli, haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi de korumalıdır. Yine basın, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da basın sorumlu tutulmamalıdır.
Anayasının 28. Maddesi; ” Basın hürdür, sansür edilemez. Basımevi kurmak izin alma ve mali teminat yatırma şartına bağlanamaz. Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır.Basın hürriyetinin sınırlanmasında, Anayasanın 26 ve 27 nci maddeleri hükümleri uygulanır.” şeklindedir.
Gerçek ve tüzel kişilerin kişilik haklarında Anayasanın 26/2 maddesinde, ifade özgürlüğünün sınırlanabileceği durumlar belirtilirken, “…başkalarının şöhret veya haklarının, özel ve aile hayatlarının yahut kanunun öngördüğü meslek sırlarının korunması veya yargılama görevinin gereğine uygun olarak yerine getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabilir.” denilmek suretiyle kişilik hakları da ifade özgürlüğünün sınırlanabileceği durum olarak belirtilmiştir ve bu durum uluslararası normlarda da kabul gören bir sınırlamaladır.
Haber yapma, haber alma ve haber yayma özgürlüğü açısından, kişilik haklarına saldırıya ilişkin ifade özgürlüğünde de, kişilik haklarına saldırıya ilişkin sınırlamalar geçerli ise de, kamuya ilgilendirilen bir olayın haber haline getirilmesi, bazı durumlarda kişilerin itibarı yönünden olumsuz sonuçlar doğursa dahi şayet itibarı zedeleyen husus gerçekleşen olay ise bu durumun haber haline getirilmesi itibar üzerinde olumsuz etkisi yapsa dahi söz konusu olayın haber haline getirilmesi gerek Anayasa 26, gerekse de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmenin 10. Maddesinde koruma altına alınan bir durum değildir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı davalı gazetenin yayımlamış olduğu haberin gerçeği yansıtmadığı ve şirketin itibarını zedelendiğini iddia ederek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Uyuşmazlık, davalı Şirkete ait davalı gazetede yayınlanan haberin gerçek dışı ve ticari itibara saldırı niteliğinde olduğu iddiasının yerinde olup olmadığı, haberin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Anayasaya ve diğer mevzuat kapsamında hukuka uygun bulunup bulunmadığı, tazminat isteminin yerinde olup olmadığı, davalı Gazeteye husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Eleştiri özgürlüğünün, halkın bilinçlendirme açısından kullanabilmelerine olanak tanındığı, bu çerçevede bir medya kuruluşunun herhangi bir konuda eleştirisel haber yapabileceği gibi başka bir medya kuruluşunun yayınlarını eleştiren haberlerde hazırlayıp kamuoyuna sunabileceği, bunu basılı, görsel ve internet medyasında yayınlayabileceği, o anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olay ve haberlerin yayınından basınının sorumlu tutulamayacağı, dava konusu olayın haber değeri de bulunduğundan olayın haber yapılması ifade ve basın özgürlüğü kapsamında olduğu anlaşıldığından, yukarıda açıklanan ve düzenlemeler gereğince davalı … Basın Yayın Reklamcılık Limited Şirketine yönelik açılan davanın reddine karar verilmiştir.
HMK m.114/(1)-d uyarınca, tarafların taraf ve dava ehliyetine sahip olması gerekir. “…Gazetesi” davalı olarak gösterilmiş ise de; ilgili gazetenin tüzel kişiliği bulunmadığından, davalı …Gazetesine yönelik açılan davanın HMK’nin 114/1-d maddesi yollaması ile 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Davalı … yönelik açılan davanın HMK’nin 114/1-d maddesi yollaması ile 115/2 maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Davalı … Basın Yayın Reklamcılık Limited Şirketine yönelik açılan davanın REDDİNE,
3-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 9,12-TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/03/2023

Katip…
e-imza

Hakim…
e-imza