Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/638 E. 2022/949 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/638 Esas – 2022/949
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
ANKARA GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/638 Esas
KARAR NO : 2022/949

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACI :….
DAVALI : ….

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 22/07/2022
KARAR TARİHİ : 26/12/2022
G.K.YAZILDIĞI TARİH : 28.12.2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkil şirketinin maliki olduğu … plaka sayılı 2018 Model Volkswagen Arteon Marka araçta, sürücüsü …ın sevk ve idaresinde Niğde otobanı üzerinde… ilinden Niğde iline doğru seyir halinde iken km 021-22/02+100’e geldiği sırada yolun tüm şeritlerinin buzlu ve karlı olması sebebi ile sürücünün aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun sağında bulunan çelik bariyerlere aracın ön kısmının çarpması sonucu, tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, araçta meydana gelen maddi hasarın tazmini için 14.06.2022 tarihinde davalı Kara Yolları Genel Müdürlüğü’ne başvurulduğunu ancak davalı Kara Yolları Genel Müdürlüğü tarafından herhangi bir cevap verilmediğini, davalıların kusuru nedeniyle meydana gelen kaza sonucunda müvekkil şirketinin aracında oluşan 200.693,61 TL’si maddi hasarın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile, araçta meydana gelen değer kaybı için 500 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile aracın onarım sürecinde kullanılamaması nedeniyle mahrum kalınan günlerdeki yokluk gideri için 6.000 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak müvekkilime verilmesini, müvekkilinin maddi zararlara uğramış olduğu açık olduğundan davalı şirketin Gayrimenkul, Menkul, Banka ve 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine İhtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı verilmesini, tüm yargı giderleri ile ücreti vekaletin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … İnşaat Ticaret ve Sanayi A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın müvekkil şirketinin yolun bakımı ve işletilmesine ilişkin hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkil şirketin inşaat işini anahtar teslim olarak almış, yapmış ve yolu ihaleyi alan ve sadece bu ihale için kanunla özel kurulan … Otoyol Yatırım Ve İşletme A.ş.’ye teslim ettiğini, bir anonim şirket tarafından, davalı anonim şirkete Otoyol kapsamında sunulan temel hizmetin Otoyol güzergahı boyunca bulunan akıllı ulaşım sistemleri, ücret toplama sistemleri, bakım ve onarım gibi yeni teknolojik sistemlerle donatılı “geçiş hizmeti” sağlanmakta ve davalı şirket aldığı geçiş hizmetinin ayıplı olduğu ve ayıp sebebiyle zarara uğradığını iddia eden davacının davasının ticari dava olduğu açık olduğunu, buna rağmen davanın… Asliye Ticaret Mahkemesi yerine… Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılmış olması davanın görevsizlik nedeni ile reddi gerektiğini savunarak, ihtiyati haczin kaldırılarak davanın öncelikle görev nedeni ile usulden, nihai olarak davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava konusu kaza nedeni ile Müvekkili İdareye atfedilecek herhangi bir kusur bulunmadığını, yap-işlet-devret modeli ile ihale edilmiş olan…-Niğde otoyolunun yapım ve işletmesi ile ilgili olarak müvekkili İdarenin … Otoyol Yatırım ve İşletme A.Ş ile Uygulama Sözleşmesi imzaladığını ve müvekkilinin bahse konu sözleşmenin tarafı olmadığını, kabul manasına gelmemek kaydıyla gerçekleşen trafik kazasında araç sürücüsünün kusursuz olması durumunda bile tüm sorumluluğun İdare’de değil yüklenici şirket ortaklığında olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davanın açıldığı mahkeme olan… 16. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde verilen 08.08.2022 tarih ve 2022/349 Esas ve 2019/73 Karar sayılı karar ile görevsizlik kararı verilmesi neticesinde dosya mahkememize tevzi edilmekle yargılamaya mahkememizce devam olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından açılan dava ile; davacı şirketin maliki olduğu … plaka sayılı aracın Niğde otobanı üzerinde… ilinden Niğde iline doğru seyir halinde iken yolun tüm şeritlerinin buzlu ve karlı olması sebebi ile sürücünün aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun sağında bulunan çelik bariyerlere aracın ön kısmının çarpması sonucu, tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği ileri sürülerek maddi tazminat talepli olarak eldeki davanın açılmış olduğu anlaşılmaktadır.
06/12/2018 tarihli ve 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesinde, “Bu Kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü bulunmaktadır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinde de, “İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Somut uyuşmazlıkta da, görevsiz mahkemece verilen 2022/349 Esas ve 2022/73 Karar, 08.08.2022 tarihli görevsizlik kararı sonrasında tarafların kararı istinaf etmemesi üzerine dosyanın mahkememize tevzi edildiği, mahkememizce yapılan 28.09.2022 tarihli tensip tutanağı sonrasında davacı tarafça Arabuluculuk kurumuna 06.10.2022 tarihinde müracaat edildiği ve arabuluculuk sürecinin 24.10.2022 tarihinde tamamlandığı ve buna ilişkin son tutanak örneğinin mahkememize sunulduğu anlaşılmakta ise de; bir miktar paranın ödenmesi talepli olarak açılan davanın, 6102 sayılı TTK’nın 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi uyarınca dava şartı arabuluculuk kurumuna müracaat edilmeden açılmış olduğu, görevsiz mahkeme aşamasında bu eksikliğin giderilmediği, görevli mahkeme olan asliye ticaret mahkemesine dosya tevzi edilmeden arabuluculuk işleminin tamamlanmadığı, dava şartının karar tarihinden sonra gerçekleştirildiği anlaşıldığından kanunun uygulanmasındaki amaç da gözetilerek arabuluculuğa ilişkin dava şartının gerçekleşmemesi nedeniyle davanın usulden reddine dair karar vermek gerekmiştir. (Ankara BAM 21. HD. 04.07.2022, 2022/1028 E., 2022/959 K.)
Bir kısım yargısal uygulamalar içerisinde dava şartı arabuluculuk şartının işin esasına girilmeden evvel giderilmesi halinde davanın reddedilmeyerek yargılamaya devam olunması yönünde kararlar verildiği anlaşılmakta ise de, dava şartı arabuluculuk kurumunun amacı, dava şartının, dava açılmadan evvel ikmal edilmesi gerekmesi hususları nazara alındığında bu yöndeki görüşlere iştirak edilmeyerek yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın arabuluculuk dava şartı yokluğundan davanın reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davanın 6102 sayılı TTK’nın 5/a ve 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-2 maddesi ile HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL harcın, peşin alınan 3.538,35 TL’den mahsubu ile 3.457,65 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT 3/2 maddesi ile 7.maddesi uyarınca belirlenen 4.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
5-HMK 333 maddesi gereğince taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde… Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/12/2022

Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır