Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/336 E. 2022/895 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/336 Esas – 2022/895
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/336 Esas
KARAR NO : 2022/895

HAKİM ….
KATİP :….

DAVACI ….
DAVALI ….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2022
KARAR TARİHİ : 14/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile Davalı (borçlu), 27/02/2021 tarihinde müvekkil şirketten, 3.672,00-TL tutarında beyaz peynir aldığını, müvekkili şirket, davalının siparişi üzerine 27/02/2021 tarihli, 066147 seri numaralı, A serili irsaliye faturası düzenleyerek sipariş edilen ürünü davalıya teslim ettiğini, bu satıştan sonra 17/09/2021 tarihinde davalı yeniden, 3.674,20-TL tutarında beyaz peynir ve yeşil zeytin aldığını, müvekkili şirketin bu sipariş üzerine de 17/09/2021 tarihli, 066050 seri numaralı, A serili irsaliye faturası düzenleyerek sipariş edilen ürünleri teslim ettiğini, müvekkili şirketçe tüm edimlerin yerine getirildiğini, ürün teslimi usulüne uygun ifa edilmiş olduğun, bu durumun davalı yanın da kabulünde olduğunu, zira TTK m.21 hükmü gereği davalı tarafından müvekkil şirkete ne ürünlerin teslimi sırasında ne de sonrasında herhangi bir eksiklik veya ayıp ihbar edilmediğini, müvekkil şirketin, faturalarda açıklamaları yer alan ürünleri davalıya teslim etmiş olmasına rağmen; bedellerini tahsil edemediğini, müvekkili şirketin muavin defter kayıtlarında bakiye borç miktarı 4.354,24-TL olarak hesaplanmış olduğunu, bu durumun davalı tarafın ticaret defteri incelendiğinde de anlaşılacağını, taraflar arasındaki alım satım ilişkisi temelinde cari hesap ilişkisi olduğunu, 2021 yılına ait borç ve alacak ilişkileri ocak ayından itibaren Muavin Defterde kayıt altına alındığını, yıl sonu yapılan hesaplama sonucu bakiye borcun 4.354,24-TL olduğunu, bu borcun davalı tarafa bildirildiğini, davalının haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine,
yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafça karşılanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; faturaya dayalı alacak nedeniyle itirazın iptaline ilişkindir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu “Madde 67 – (Değişik madde: 18/02/1965 – 538/37 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminata hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.” hükümlerini haizdir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 14.05.2019 tarih ve 2017/19-823 Esas, 2019/553 E. Sayılı kararında ” faturayı alan kişi 8 gün içinde faturaya itiraz etmezse, faturanın dayandığı temel borç ilişkisinin bulunmadığının faturayı alan kişi tarafından ispat edilmesi gerekir. Ancak, faturayı alan kişi, öngörülen süre içinde faturaya ve bununla birlikte temel borç ilişkisine de itiraz ederse, genel hükümler çerçevesinde ispat yükü faturayı düzenleyen tacire ait olacaktır.” şeklinde karar verilmiştir.

Dosyamız arasına icra dosyası, faturalar, tarafların defter ve kayıtları, taraların BA ve BS formları alınarak, bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmıştır.
30/10/2022 tarihli bilirkişi raporundan özetle, Davacı şirkete ait ticari defterlerin usulüne uygun tasdik ettirilip, işlendiği, birbiri ile uyumlu olduğu, HMK, TTK ve VUK’na uygun olduğu, Taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin dosyasında mevcut olmadığı, Davaya konu fatura ve fatura içeriklerine davalı şirketin 8 günlük yasal süresi içerisinde bir itirazının olduğunu gösterir herhangi bir belgeye dosyasında rastlanmadığı, yukarıda 7, 8 ve 11 inci maddelerde ayrıntılı olarak arz ve izah edildiği üzere dava esi ekinde bulunan irsaliyeli kağıt faturaların mevzuatta belirlenen 5.000,00 TL’lik limitin altında olduğu için taraflarca ilgili vergi dairesine form/bs-ba beyannamelerinin verilmemiş olması ile birlikte davacı şirketin; sadece yevmiye defterinde 271 madde no ile kayıtlı (kdv dahil 5.508 TL-) kdv hariç 5.100 TL lik — fatura için form/bs beyanını vermiş olduğu, davalı şirketin ise; davacı şirketin beyan ettiği kdv hariç 5.100,00 TL lik fatura ile birlikte davacı şirket yevmiye defterinde 302 madde no ile kayıtlı (kdv dahil 4.590,00-TL-) KDV hariç 4.250,00 TL lik faturaların ( 5.100,00 TL * 4.250,00 TL- 9.350,00-TL) form/ba beyanını vermiş olduğu, davacı şirket yevmiye defterinde kayıtlı, bir sonraki aya/yıla devir borç miktarı ile … 8. İcra Müdürlüğü 2022/57SI esas sayılı dosyasında kayıtlı cari hesap bakiyeli 4.354,24 TL bedelli asıl alacak miktarının birbiri ile uyumlu olduğu sabit olduğundan, davacı şirketin; davalı şirketten muavin defter cari hesap bakiyesine bağlı olarak 4.354,24-TL tutarında alacaklı olduğu ve ayrıca da, takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; asıl alacağa temerrüt tarihinden itibaren fiili tahsil tarihi itibariyle hesaplanabilecek değişen oranlarda işleyecek faiz alacağının da oluşmuş olduğu ” şeklinde kanaat bildirmiştir.
Davalının tacir olup olmadığı hakkında, ticaret odası, esnaf odası ve vergi dairesinden bilgi talep edilmiş, … Maltepe Vergi Dairesi’nden alınan cevabi yazıda davalının bilanço esasına göre defter tuttuğu ticari işletmesi bulunduğu bilgisi verilmekle mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı arasında kahvaltılık ürünlerin satımı gerçekleştirilmiş, davacı tarafından davalıya irsaliye faturalar ile dava konusu ürünlerin teslimi yapılmıştır. Davalının BA formlarında da faturalar kayıtlarında gösterilmiş, faturalara herhangi bir itirazda bulunulmamıştır. Bu haliyle fatura içerikleri kesinleşmiş, davacının alacağı sabit hale gelmiştir. Bilirkişi raporunda da bu husus açıklanmıştır. Davalı tarafından davacının satmış olduğu ürünlerin teslim alınmış olmasına rağmen borcun ödendiğine dair dosyaya herhangi bir belge sunulmamış olması, alacağın sabit olması, faturaların davalıya teslim edildiğinin BA formlarından anlaşılmış olması nedeniyle faize de hükmetmek gerektiği anlaşılmış, açık ve ayrıntılı bilirkişi raporu hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, … 8. İcra Müdürlüğünün 2022/5751 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin aynı şartlarla devamına,
Alacağın %20’si olan 901,48-Tl icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 297,44-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 80,70-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 216,74-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (Madde-13) göre hesaplanan 4.354,24-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 80,70-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 134,25-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.295,65TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde taraflara İADESİNE,
-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2022

Katip….

Hakim …..

BU BELGE, GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR