Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/230 E. 2022/491 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/230 Esas – 2022/491
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2022/230 Esas
KARAR NO : 2022/491

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACI :…
DAVALI :…

DAVA : Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar
DAVA TARİHİ : 30/03/2022
KARAR TARİHİ : 21/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin, işlenmiş orman ürünlerinin alım-satımı ve pazarlamasıyla uğraşan ticari hayatta saygın, güvenilir ve köklü bir firma olduğunu, davacı şirket yıllardan beri yaptığı tüm işlerde hukuki ve etik olarak kendine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, davacı şirketin ticari hayatta işlerinde kolaylık sağlamak amacıyla Türkiye Halkbankası Siteler Şubesinde hesabı bulunduğunu, son dönem gelişen ve değişen teknoloji şartlarına uygun olarak, mal ve hizmet sunarken müşterilerine ödemede kolaylık sağlamak ve ticari hayatta işleri hızlandırmak adına mail order olarak bilinen ödeme yöntemini kullandığını, davalı bankanın kusuru sebebiyle davacıdan tahsil edilen şimdilik 100.00-TL’nin davacıdan tahsil edildiği tarihlerden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafı ve vekâlet ücretinin de davalı bankaya tahmiline dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesi gereği tüzel kişiler aleyhine açılacak davalarda genel yetkili mahkemenin, merkezin bulunduğu yer mahkemesi olduğunu, Bankanın Genel Müdürlüğünün …’da olduğunu, dolayısıyla davanın …mahkemeleri nezdinde açılması gerekirken yetkisiz … mahkemelerinde açıldığını, yetki aynı zamanda kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece resen dikkate alınması gerektiğini, kaldı ki, davacı ile Bankanın arasında imzalanan POS Üye işyeri sözleşmesinin14.2Yetkili Mahkeme başlıklı maddesinde doğabilecek tüm uyuşmazlıklarda …Mahkemelerinin yetkili olduğu da imza altına alındığını, arz ve izah edilen ve re’sen tespit edilecek nedenlerle; öncelikle davanın Yetki ve Kısmi dava açılması mümkün olmadığından usulden reddine, usule ilişkin itiraz ve taleplerin reddi halinde haksız ve kötüniyetli olarak açılmış davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında akdedilen üye işyeri sözleşmesi uyarınca “mail order” işlemi nedeniyle dava dışı üçüncü kişiye yapılan geri ödemenin davacıdan tahsil edilip edilmeyeceğinin haklı olup olmadığı, Bankanın yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı, Mahkememizin yetkili olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 19/2. maddesinde; “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir.Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” düzenlemesi yer almaktadır. Dava dosyasının incelenmesinden, davalı vekilinin süresinde yetkili mahkemeyi belirterek yetki ilk itirazında bulunduğu görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nın 6.maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. Maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir Aynı Kanunu’nun 17.maddesine göre; ”Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmüne göre sözleşmedeki yetki şartına atfen süresinde yapılan yetki itirazı sonucu, aksi de kararlaştırılmadığından, artık sözleşmedeki yetkili yer mahkemesinin yetkisi kesin yetki haline dönüşür. Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki ticari ilişkinin niteliği konusunda ihtilaf bulunmaktadır. Davalı vekilinin süresinde yetki itirazında bulunduğu, taraflar arasındaki akdedilen sözleşmedeki yetki şartı, HMK 17.maddesi ile HMK’nın 6. maddesi hep birlikte değerlendirildiğinde, Mahkememizin iş bu davada yetkisiz olduğu anlaşıldığından yetkisizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Yetkili mahkeme …Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan Mahkememizin yetkisizliğine,
2- HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek yetkili mahkemeye gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza