Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/134 E. 2022/271 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
… GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/134
KARAR NO : 2022/271

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … -…

DAVALILAR : 1- … – …
VEKİLİ : Av. ……
: 2- … – … …
3- … – … …
VEKİLİ : Av. … …

DAVA : Tasarrufun İptali Davası
DAVA TARİHİ : 29/05/2012
KARAR TARİHİ : 14/04/2022
G. K.YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
1.Davacı vekili iddiasında özetle; Davacı ile davalılardan … Medikal Tıbbi Gereçler İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. arasında Trabzon ve çevre illerini kapsayan bölge için yapılan yetkili satıcılık sözleşmesinin … Medikal’in vadesi gelmiş fatura ve çeklere dayalı olarak muaccel borçlarını ödeyememesi üzerine müvekkili şirket tarafından feshedildiğini, … Medikal’in müvekkili şirkete çeklerden ve cari hesap ilişkisinden doğmuş toplam borcunun 87.428.439,99 TL olduğunu, muaccel borçların tahsili için ilk olarak vadesi gelmiş ve karşılıksız çıkan … Medikal tarafından keşide edilen 23/03/2012 tarihli çek için öncelikli olarak ihtiyati haciz kararı alındığı ve aynı gün içerisinde 28/03/2012 tarihinde İstanbul 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/4983 sayılı dosyasında 3.162.197,06 TL tutarındaki alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, yine vadesi gelmiş ve karşılıksız çıkan 23/04/2012 tarihli … Medikal çeki için İstanbul …Müdürlüğü’nün 2012/8889 sayılı dosyasında 3.167.753,42 TL tutarındaki alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatılmış olmakla bu takibin de kesinleştiğini, dava tarihi itibariyle müvekkili şirketin kesinleşmiş bu iki icra takibine dayalı alacak tutarının 6.329.950,48 TL olduğunu, alınan ihtiyati haciz kararına binaen borçlu … Medikal’in menkul, gayrimenkul ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına haciz tatbik edildiğinde diğer davalılar … ve … tarafından müvekkili şirketin haczinden önce ve sonra olmak üzere … …Müdürlüğü’nün 2012/4998 ve … …Müdürlüğü’nün 2012/5081 sayılı dosyalarında çeşitli hacizlerin uygulandığının görüldüğünü, … …Müdürlüğü’nün 2012/4998 sayılı dosyası incelendiğinde takibin ilamsız takip şeklinde yapıldığını, alacak tutarının 372.607,98 TL olduğunu, alacaklısının …, borçlusunun … Medikal olduğu ve borcun sebebi olarak ise 2003-2012 yılları arasına ait vekalet ücreti ve hukuki danışmanlık ücretinin gösterildiğini, müvekkili şirketin aldığı ihtiyati haciz kararı ve takip tarihinden tam 2 gün sonra 29/03/2012 tarihinde başlatılan bu ilamsız takipte … Medikal yetkilisi …’in bizzat 30/03/2012 tarihinde icra dairesine giderek ödeme emrini elden aldığını, borcu kabul ettiğini yazılı olarak bildirdiğini ve lehine olan tüm sürelerden feragat ettiğini, ilamsız takibin bu şekilde kesinleşmesiyle müvekkili şirketin alacağına kavuşmasının engellendiğini, … …Müdürlüğü’nün 2012/5081 sayılı dosyası incelendiğinde ise takibin ilamsız şekilde yapıldığını, takibin dayanağı olarak vade tarihleri birbirine çok yakın her biri 1.000.000,00 TL tutarında toplam 4 adet bononun gösterildiğini, takip tutarının 4.063.750,00 TL olduğunu, alacaklısının …, borçlusunun … Medikal ve dava dışı … olduğunu, müvekkili şirketin aldığı ihtiyati haciz kararı ve takip tarihinden tam 2 gün sonra 29/03/2012 tarihinde başlatılan bu ilamsız takipte … Medikal yetkilisi …’in bizzat 30/03/2012 tarihinde icra dairesine giderek ödeme emrini elden tebliğ aldığını, borcu kabul ettiğini yazılı olarak bildirdiğini ve lehine olan tüm sürelerden feragat ettiğini, ilamsız takibin bu şekilde kesinleşmesiyle davalıların muvazaalı yapılan hacizler ile müvekkili şirketin alacağına kavuşmasının engellendiğini, davalıların suç teşkil eden eylemlerinin uygulamada kötü niyetli borçluların alacaklılarından mal kaçırmak için yaptıkları danışıklı muvazaalı icra takibinin tipik bir örneği olduğunu, her iki muvazaalı icra dosyasının vekillerinin aynı avukat tarafından üstlenilmiş olması ve icra dosyalarının aynı icra dairesinde açılmış olmasının rastlantı olmadığını, alacaklı olduklarını iddia eden davalıların aynı avukat vasıtasıyla aynı tarihte ve aynı icra dairesinde icra takibi yaptırması ve her iki sözde alacaklının borçlusunun … Medikal olmasının, … Medikal’in her iki icra dosyasındaki haklarından İİK’nın m.20’ye aykırı şekilde aynı tarihte vazgeçerek takipleri kabul etmesinin tüm çıplaklığıyla muvazaayı ortaya koyduğunu, aynı zamanda avukat olan davalı …’ın müvekkili şirketin takip başlatılmasından 2 gün sonra avukatlık ücreti adı altında 2003-2012 yılları arasındaki alacaklarının varlığının iddia edilmesi, bu kadar uzun bir süre avukatlık ücreti almadan görev yapması, borçlu … Medikal yetkilisinin bizzat aynı gün icra dairesine gelerek borcu kabul etmesinin hayat tecrübelerine aykırı olduğunu, nitekim …’ın bu icra takibinden sonra dahi … Medikal’in vekilliğini yapmaya devam ettiğini, davalı …’in yaptığı icra takibinde ise borcun sebebinin bonoya dayalı olmasına rağmen takibin kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yerine ilamsız takip şeklinde yapıldığı, bu şekilde kambiyo senetlerine mahsus takiplerde İİK’nın 168. md. gereğince beklenilmesi gereken 10 günlük ödeme süresinin beklenilmemesi ve vakit kaybetmeden müvekkili şirketin takibinin önüne geçmek için ilamsız takip yoluyla kendi muvazaalı takiplerinin kesinleştirildiğinin anlaşıldığını, borçlu … Medikal’in 4.000.000,00 TL tutarındaki bu kadar yüksek bir meblağa hiçbir itiraz ileri sürmeden kabul etmesi ve takibin yapıldığı gün tüm haklarından feragat etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı gerçek kişilerin … Ticaret Sicili’nde kayıtlı Geneoks Limited Şirketi’nde ortak olduklarını, dava dışı şirketin borçlu … Medikal ile ticari ilişkisinin bulunduğunun anlaşıldığını, dolayısıyla davalıların aynı şirkette ortak olmaları ve … Medikal ile ticari ilişki içinde bulunmalarının bu birlikteliğin tesadüfi olmadığını, taraflar arasında menfaat ilişkisi bulunduğunu, muvazaa için ortak hareket ettiklerini ortaya koyduğunu, sonuç olarak … …Müdürlüğü’nün 2012/4998 ve 2012/5081 sayılı dosyası üzerinden davalı … Medikal aleyhine muvazaalı şekilde yapılan icra takiplerinin iptaline ve muvazaanın tespitine, iptale konu icra takipleri yönünden müvekkili şirkete İstanbul 3. İcra Müdürlüğü’nün ve Trabzon 3. İcra Müdürlüğü’nün dosyalarında kesinleşmiş 6.326.950,48 TL alacağı göz önüne alınarak davalıların muvazaasına konu takiplerin tutarı olan 4.436.357,00 TL bakımından takip tarihi olan 28/03/2011 tarihinden itibaren işlemiş reeskont faizi için aciz belgesine gerek olmaksızın icra takip yetkisi tanınmasına, davalı gerçek kişiler tarafından … …Müdürlüğü’nün 2012/4998 ve 2012/5081 sayılı muvazaalı icra dosyalarından çekilen tutarların İİK’nın 283/2 md. uyarınca bu davalılardan nakden tazminine karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı … … Turkey A.Ş. 28/12/2012 tarihli sözleşmeyle davacının … Medikal Tıbbi Gereçler İth. İhr. Tic. Ltd. Şti.’nden olan toplam 81.352.135,89 TL tutarındaki alacağını Roche Diagnostics İnternational A.G’ye temlik etmiştir.

2.Davalı … Medikal vekili savunmasında özetle; Müvekkili firmanın kesintisiz 15 yılı aşkın süredir davacının tek yetkili bayi olarak faaliyet göstermekte iken davacının müvekkiline 17/10/2011 tarihli ihtar ile 84.741.739,25 TL muaccel cari hesap borcunun ödenmesini talep ettiğini, müvekkili firmanın da cevabi ihtar ile cari hesap borçları olabileceğini ancak bu borcun ticari defter kayıtlarıyla ortaya çıkacağını, ihtarda belirtilen tutarda borcun bulunmadığını, önceden olduğu gibi şimdi de gerek temlik gerek çek gerekse kurumların hakediş bedellerini ödemesine müteakip ödemelerin yapılacağının bildirildiğini, hemen sonrasında da ihalesine girdiği 16/11/2011 tarihinde yapılan Erzurum Atatürk Üniversitesi 2011/161266 ihale kayıt no’lu ihalenin sözleşme tutarının tamamı 3.169.859,00 TL’yi diğer birçok ihaleyi davacıya temlik ettiğini, davacının çekmiş olduğu ihtarlara rağmen daha sonraki birçok ihalede müvekkili firmaya yetki vererek kendi ürünleriyle ilgili ihalelere iştirak ederek müvekkili firmanın yüklenici konumuna getirildiğini, davacının daha sonra anlaşılamayan bir şekilde ikinci kez 01/03/2012 tarihli ihtar ile 87.603.049,04 TL borcun ödenmesi, ödenmemesi durumunda ürün tedarikinin yapılmayacağı, mal verilmeyeceğinin bildirildiğini, son olarak da 30/03/2012 tarihli ihtar ile bayilik sözleşmesinin fesih edildiği bildirilerek cari hesap karşılığı verilen teminat çeklerini sırasıyla icraya koymaya başladığını, davacıya daha önceki yıllarda da teminat niteliğinde sıralı çekler verildiğini ve bu çeklerin hesap mutabakatlarının sağlanmasına müteakip müvekkili şirkete iade edildiğini ancak bu defa davacı elinde bulunan teminat çeklerinin iade edilmediğini, bir kısmının tahsil amaçlı olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün 2012/4983 sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, taraflar arasındaki cari hesap muarazanın giderilmesi için İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/191 esas sayılı dava dosyası açılmış olup halen derdest olduğunu, İstanbul …Müdürlüğü’nün 2012/8889 no’lu icra dosyasının henüz kesinleşmediğini, itiraz sebebiyle İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nde yargılamanın devam ettiğini, davalı …’ın müvekkili şirketin 10 yıla yakın süredir vekilliğini yapmakta olup halen takip ettiği işlerin bulunduğunu, 14/02/2003 tarihinde avukatlık sözleşmesi imzalanmış olup vermiş olduğu avukatlık hizmetlerinin karşılığı olarak kestiği ve yapılacak ödemeye müteakip keseceği doğmuş vekalet ücretlerine istinaden takip başlatıldığını, alacağına bir an önce kavuşması için icra müdürlüğüne giderek sürelerden feragat edildiğini, geçici nakit sıkışıklığına çözüm amacıyla …’den değişik tarihlerde nakit borç para alındığını ve davaya konu senetlerin düzenlendiğini, …’in de bu senetleri … isimli şahsa ciro ettiğinin başlatılan takip sonucu anlaşıldığını, senetlerin müvekkili firmanın ticari kayıtlarına usulune uygun işlendiğini, alacak-borç ilişkisinin muvazaadan uzak, içinde bulunulan geçici ticari ve finansal krizi çözmek amacına yönelik gerçek bir alacak-borç ilişkisi olduğunu, alınan nakit paralarla davacının başka bayilerden ve müvekkili şirketin bayisi olduğu başka tedarikçi firmalardan mal alınarak ihalelere verildiğini, müvekkili şirkete nakit para temin eden senet alacaklısı …’in bu senetlerden dolayı zor duruma düşmemesi ve gerçek borcundan kurtulmak için icra müdürlüğüne giderek şirket yetkilisinin sürelerden feragat ettiğini, davalı gerçek kişilerin başka bir şirkette ortak olmalarının müvekkili şirketi ilgilendiren bir husus olmadığını, müvekkili şirketin söz konusu şirketle kısa bir dönem ticari ilişkisi bulunduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

3.Davalı … ve … vekili savunmasında özetle; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, müvekkili …’ın diğer davalı … Medikal Ltd. Şti.’nin 10 yıllık avukatlığını yaptığını, aralarında imzalamış oldukları avukatlık sözleşmesiyle vekalet ilişkisi bulunduğunu, davaya konu icra takibinin de bu sözleşmeden kaynaklanan vekalet ücretlerine ilişkin olduğunu, müvekkilinin davacının alacağına kavuşmasını engellemek amacıyla hareket etmediğini, sadece kendi vekalet ilişkisinden doğan muvazaadan uzak ücret alacaklarının tahsili amacıyla hareket ettiğini, müvekkili …’in …’den … …Müdürlüğü’nün 2012/5081 sayılı dosyasıyla takibe konulan senetleri ciro yoluyla edindiğini, müvekkilinin iyi niyetli üçüncü şahıs olduğunu, takibe konu senetler karşılığında …’e elden nakit para verdiğini, ödemeyince de icra takibi başlatıldığını, davacının aciz belgesine gerek olmaksızın İİK’nın 283/2 maddesinin uygulanmasını dava ettiğini, tasarrufun iptali davalarında İİK’nın 105/1 ve İİK’nın 143. maddesi anlamında aciz vesikası aranması ve bu hususun dava şartı olarak öngörülmesinin mantıki sebepleri olduğunu, alacaklıların borçluya ait hiçbir mal bulunmaması halinde ve takiplerinin semeresiz kalması halinde son çare olarak açacakları dava ile alacaklarına kavuşma imkanı tanındığını, borçlulara ait birçok malın bulunması ve haczedilmesi halinde bunları gözardı ederek içlerindeki bir tasarrufu adeta cımbız ile seçerek o tasarruf yönünden davacı tarafta olduğu gibi dava açmasının hukuken mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

4.Mahkememizin 2014/854 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen 11/10/2017 tarihli, 2017/784 sayılı kararda; “Alınan bilirkişi raporu ve ek rapor doğrultusunda, davanın kısmen kabulüyle davalı … ve davalı …’in davalı şirket aleyhine başlattıkları icra takiplerinin muvazaa nedeniyle iptaliyle, davaya konu … …Müdürlüğü’nün 2012/4998 ve 2012/5081 sayılı takip dosyasında davalılara yapılan ödemelerin ödeme tarihinden itibaren davalılardan tahsiliyle temlik alan davacıya ödenmesi, her ne kadar iptale konu icra takipleri yönünden İstanbul 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/4988 ve İstanbul …Müdürlüğü’nün 2012/8889 sayılı dosyalarında kesinleşmiş 6.329.950,48 TL alacak yönünden davalıların muvazaasına konu takiplerin tutarı olan toplam 4.436.357,00 TL bakımından takip tarihi olan 28/03/2011 tarihinden itibaren işlemiş reeskont faiziyle aciz belgesine gerek olmaksızın icra takip yetkisi tanınması talep edilmiş ise de iş bu dava tasarrufun iptali davası olarak değerlendirilmediğinden, muvazaa nedeniyle bahsi geçen takiplerin iptaline karar verildiğinden bu yöndeki istem mahkememizce yerinde görülmemiştir gerekçesiyle; Davaya konu … … İcra Müdürlüğü’nün 2012/4998 sayılı dosyası üzerinden davalı … tarafından davalı … Medikal Tıbbi Gereçler İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. aleyhine … … İcra Müdürlüğü’nün 2012/5081 sayılı dosyası üzerinden davalı … tarafından davalı … Medikal Tıbbi Gereçler İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. aleyhine başlatılan takiplerin muvazaalı olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüyle davaya konu icra takiplerinin iptaline,

… …Müdürlüğü’nün 2012/4998 sayılı dosyasında …’a yapılan 283.225,00 TL, … …. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5081 sayılı takip dosyasında davalı …’e yapılan 622.093,70 TL ödemelerin ödeme yapılan davalılardan tahsiliyle temlik alan davacıya ödenmesine,
İhtiyati haciz kararının mahkememiz kararı kesinleşinceye kadar devamına ve fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir.

5.Davalılar … ve … vekilinin İstinaf başvurusu sonucu … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 31/12/2021 tarih 2020/1493 E. 2021/2497 K. Sayılı kararında; “Davacının muvazaa iddiasıyla davalılar arasında yapılan tasarrufun iptali isteğinde bulunduğuna göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözüm yeri 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olup ticaret mahkemesinin görev kapsamı dışında kalmaktadır. Bu durumda Mahkemece davada genel mahkemenin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile işin esası incelenerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesi ile mahkememiz kararını kaldırmıştır.

6.İstinaf Kaldırma ilamı sonrası yapılan yargılama ve hükme esas gerekçe; Dava, İİK’nin 277 devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davasıdır.

… Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 31/12/2021 tarihli, 2020/1493 E. 2021/2497 K. sayılı kararında de belirtildiği üzere, tasarrufun iptali davasında görevli mahkeme, 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olduğundan, mahkememiz görevli olmadığından, açılan davada HMK 114/1-c maddesinde düzenlenen “Mahkemenin görevli olması” dava şartı bulunmadığı kanaati ile HMK 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
1-Açılan davada HMK 114/1-c maddesinde düzenlenen “Mahkemenin görevli olması” dava şartı bulunmadığından HMK 115/2 maddesi uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kararın kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde taraflardan birinin başvurusu halinde dosyanın görevli … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,

Dair, davacı ve davalılar … ve arkadaşı vekillerinin yüzüne karşı, davalı … Medikal vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)