Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/126 E. 2023/378 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/175 Esas – 2023/379
T.C.

6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/175 Esas
KARAR NO : 2023/379

HAKİM …
KATİP :….

DAVACI ….
DAVALI : ….

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/03/2022
KARAR TARİHİ : 24/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili aleyhine başlatılan … 8. İcra Müdürlüğü 2021/2584 E. sayılı icra takibin durdurulması konusunda teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini, icra takibine konu 31.12.2020 tanzim tarihli 27.554,75 TL tutarlı faturadan kaynaklı fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 100 TL yönünden müvekkili şirketin borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini ve asıl alacak tutarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmişlerdir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle;
Davacı taraf dava dilekçesinde kendilerine tebliğ edilen 27.554,75-TL Fatura aracılığıyla kendilerine gönderilen ödeme talebinin ne sebeple gönderildiğinin anlaşılamadığı yönünde beyanda bulunarak fatura içeriğinden ve faturadan haberdar olduklarını ve süresi içerinde ilgili faturaya itiraz etmediklerini mevsuf ikrarı ile ortaya koydunu, davacının dava dilekçesinde yansıttığı şekilde müvekkili hak edilmemiş bir ücretin tahsili çabasında olmadığını, talep edilen husus hizmet verildiği tarihler arasında müvekkili tarafından yapılan personel, teçhizat yazılım ve işletim maliyetleri olduğunu, borcun yerine getirilmesinin kusurla olanaksız hale gelmesinde, temerrüde düşen borçludan, gecikmiş ifa ile birlikte gecikme dolayısıyla tazminat istenmesinde, yahut borçlunun temerrüdü halinde ifadan vazgeçilip, ifa yerine tazminat istenmesinde ve sözleşmenin olumlu biçimde ihlalinde, müspet zararın giderimi söz konusu olduğunu, takip konusunun %20’si oranında İcra İnkar Tazminatının davacıdan alınarak taraflarına verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıdan alınarak taraflarına verilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava;faturaya dayalı icra takibi nedeniyle menfi tespit davası olduğuna ilişkindir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu “Menfi tesbit ve istirdat davaları:
Madde 72 – (Değişik: 18/2/1965-538/43 md.)
Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.
İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.
İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.
(Değişik: 9/11/1988-3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez. (1)
(Değişik: 9/11/1988-3494/6 md.) Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. (1)
Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.
Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.
Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazımgelmediğini ispata mecburdur.” hükümlerini haizdir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 14.05.2019 tarih ve 2017/19-823 Esas, 2019/553 E. Sayılı kararında ” faturayı alan kişi 8 gün içinde faturaya itiraz etmezse, faturanın dayandığı temel borç ilişkisinin bulunmadığının faturayı alan kişi tarafından ispat edilmesi gerekir. Ancak, faturayı alan kişi, öngörülen süre içinde faturaya ve bununla birlikte temel borç ilişkisine de itiraz ederse, genel hükümler çerçevesinde ispat yükü faturayı düzenleyen tacire ait olacaktır.” şeklinde karar verilmiştir.

Dosyamız arasına … 8. İcra Müdürlüğü’nün 2021/2584 E. Sayılı dosyası ve sözleşme, tarafların BA ve BS formları alınıp, incelenmiştir.
Davacı tarafından hizmetin alınmadığı, bu nedenle davalının alacağının bulunmadığı yönünde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu sözleşme kapsamındaki arama hizmetlerinin davalı tarafından yerine getirilerek davacıya fatura edildiği, davacının da faturanın kayıtlarına alındığı, BA ve BS formlarından anlaşılmıştır. Davacı her ne kadar hizmet verildiğinin hizmet sunulan telefon numarasının operatörlerinden sorulmasını istemişse de operatörlerden sınırlı bilgi alınabilmesi nedeniyle iddiası ispatlanamamıştır. Bu nedenle eldeki deliller kapsamında davacının davalıya borcunun sabit olduğu anlaşılmakla iş bu menfi tespit davasının reddi gerekmiştir. Kötüniyet ve icra inkar tazminatının davanın yargılamayı gerektirmesi, şartları oluşmadığından reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 99,20-TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip…
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır