Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/686 E. 2023/372 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/686 Esas
KARAR NO : 2023/372

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … …
DAVALI : … – ……

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2021
KARAR TARİHİ : 24/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin yurt içinde ve yurtdışında elektronik kilit sistemleri, kapı kolu ve aksesuarları vb. ürünlerin satımı alanında hizmet verdiğini, davalı ile müvekkili arasında ticari ilişkinin olduğunu, davalı tarafın talepleri üzerine satılan ürünler neticesinde müvekkilinin davalı borçludan faturalar karşılığında bakiye 4.209,00 TL tutarında alacağının bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine … 17. İcra Müdürlüğü 2020/5766 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibinin başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, alacak bakiyesinin icra dosyasında 26.709,34 TL olarak gösterilmişse de takip sonrası bakiye alacağın 4.209,00 TL olduğunun tespit edildiğini, dava şartı arabuluculuk görüşmelerinin anlaşmama ile sonuçlandığını, açıklanan nedenlerle; itirazın iptaline, takibin devamına, davalı borçlunun %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya çıkarılan usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; faturaya dayalı alacak nedeniyle itirazın iptaline ilişkindir. Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu “Madde 67 – (Değişik madde: 18/02/1965 – 538/37 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminata hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.” hükümlerini haizdir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 14.05.2019 tarih ve 2017/19-823 Esas, 2019/553 E. Sayılı kararında ” faturayı alan kişi 8 gün içinde faturaya itiraz etmezse, faturanın dayandığı temel borç ilişkisinin bulunmadığının faturayı alan kişi tarafından ispat edilmesi gerekir. Ancak, faturayı alan kişi, öngörülen süre içinde faturaya ve bununla birlikte temel borç ilişkisine de itiraz ederse, genel hükümler çerçevesinde ispat yükü faturayı düzenleyen tacire ait olacaktır.” şeklinde karar verilmiştir.

Dosyamız arasına, sözleşme, icra dosyası, BA ve BS formları, ödemelere ilişkin dekontlar dosyamız arasına alınarak, bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; … 17. İcra Müdürlüğü’nün 2020/2766 esas sayılı dosyasının sehven dosyaya kazandırıldığını, dava dilekçesinde işbu davaya konu icra dosyasının … 17. İcra Müdürlüğü 2020/5766 esas sayılı dosyası olduğundan anılan icra dosyasına rastlanmadığı, davalı şirketin …’da faaliyet gösterdiği anlaşılmış olmakla birlikte ticari defter ve kayıtları ile ilgili herhangi bir e belgeye dosyasında rastlanmadığı gibi davalı şirket/vekili tarafından işbu dava dilekçesine karşı verilmiş cevap dilekçesine de dosyasında rastlanmadığı, davacı şirketin İstanbul/Tuzla’da faaliyet gösterdiği anlaşıldığından ticari defter ve kayıtları ile ilgili dosyasında herhangi bir belgeye rastlanmadığı, taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin dosyasında mevcut olmadığı, davaya konu irsaliyeli fatura ve fatura içeriklerine davalı şirketin 8 günlük yasal süresi içerisinde. bir itirazının olduğunu gösterir herhangi bir belgeye dosyasında rastlanmadığı gibi 9/a maddesinde ayrıntılı olarak arz ve izah edilidiği üzere ilgili vergi dairesine mal ve hizmetin satın alındığına ait Form/Ba beyanın verilmiş olunduğu, ayrıntılı olarak arz ve izah edildiği üzere taraflara ait ticari defter ve kayıtlar ile ilgili dosyasına kazandırılmış bilgi ve belgeye dosyasında rastlanmadığından; tarafların ticari defterler ve kayıtları üzerinde akdi ilişkinin ne şekilde yer aldığı, ticari defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, ticari defterlerde uyuşan ve uyuşmayan kayıtların neler olduğu, uyuşmazlık tespiti (faturaya dayalı alacak nedeni) çerçevesinde açıkça bir değerlendirmenin yapılamadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasında kapı kolu ve aksesuarları alımına ilişkin sözleşme imzalanmış, davacı tarafından davalının siparişleri irsaliyeli fatura ile davalıya teslim edilmiştir. Sipariş konusu mallar davalıya teslim edilip, fatura kesilip, fatura da teslim edilmiştir. Davalının BA formlarında dava konusu fatura tutarı yer almaktadır. Bu haliyle davalı da dava konusu fatura içeriğindeki malzemeleri satın aldığının kabul etmiştir. 8 günlük itiraz süresi içinde faturaya da itiraz etmemiştir. Ödemeye dair de herhangi bir belge de dosyaya ibraz etmemiştir. Bu haliyle Yargıtay kararları ve yasal mevzuat çerçevesinde dava konusu alacak oluşmuştur. Bilirkişi raporu ile de iş bu husus tespit edilmiştir. Bilirkişi tarafından icra dosyası dosyamız arasında bulunmadığından incelenemediği bilgisi verilmişse de dosya fiziki olarak dosyamız arasında bulunmaktadır. Gerekli inceleme mahkememizce yapılmış, davalı borca ve ferilerine itiraz etmiştir. Bilirkişi raporları açık ve ayrıntılı olup, hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Alacak faturadan kaynaklı olup, likit bulunmakla icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir. Dosya kesinlik sınırı içinde bulunduğundan kesin karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, … 17. İcra Müdürlüğünün 2020/5766 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline takibin 4.209 TL asıl alacaklı üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren değişen oranlarda reeskont avans faizi uygulanmasına
Takip çıkışının %20’si olan 841,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 287,52-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 71,88-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 215,64-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T.’ye göre hesaplanan 4.209,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 71,88-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 387,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.518,18TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde taraflara İADESİNE,
6-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır