Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/476 E. 2022/898 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/476 Esas
KARAR NO : 2022/898

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/08/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinden özetle, Müvekkilime, Sağlık Bakanlığı Tepebaşı Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde diş hekimi olan… tarafından gömülü 20 yaş dişi çekimi işlemi yapıldığını, diş çekimi esnasında müvekkilime defalarca uyuşturucu iğne yapıldığını, diş çekiminden belli bir süre sonra müvekkilimin dilinde acıma ve yanma başladığını, kontrol için hastaneye gittiğinde bu durumun geçici olduğu zaman içinde düzeleceği ifade edildiğini, fakat devam eden aylarda dilindeki acıma ve yanma artık yerini dilde uyuşma ve hissizliğe bıraktığını, ayrıca diş etlerinde de uyuşma ve hissizlik zaman içinde ortaya çıktığını, müvekkilin yaptığı şikayet üzerine … İl Sağlık Müdürlüğü tarafından soruşturma açıldığını, bu soruşturma sonucunun ne olduğu hakkında müvekkilime her hangi bir bilgi verilmemiştir. Müvekkilinin şikayeti üzerine…’nin kusurlu bulunduğu 15.10.2020’de tebliğ edilen yazı ile öğrenildiğini, bu yazı kapsamında 27.05.2020 tarihli inceleme raporunda…’nin gerekli ve yeterli tıbbi özen ve dikkati göstermediği belirlendiğini, bu hali ile vekil olan diş hekimi, müvekkile karşı en ufak hatasından dolayı sorumludur. Yargıtay benzer pek çok kararında özen borcuna aykırılığı maddi ve manevi tazminat sebebi kabul ettiğini beyanla, 20.000-TL manevi tazminat ile vücut bütünlüğünün bozulması kapsamında kalıcı bir şekilde malul kalmasından dolayı 100-TL maddi tazminatın 01.01.2021 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu yanıt dilekçesi Sigortalı hekimin sürece dahil olduğu aşama dikkate alınarak uygulamalarında hata olup olmadığının, hekimin yapacağı herhangi bir müdahale veya tedavi ile bu sonucun değiştirilmesinin mümkün olup olmadığının tespiti bakımından tüm hasta kayıtları celp edildikten sonra dosyanın Adli Tıp Kurumu 7. İhtisas Kuruluna tevdii edilerek rapor alınmasını, yetki ve görev itirazımızın kabulü ile davanın usulden reddini, usule ilişkin diğer itirazlarımızın kabulünü,
Kusur durumu, uygun illiyet bağı gibi hukuki nedenlerle olguda tıbbi uygulama hatasından söz edilemeyeceğinden davanın esastan reddini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmilini,
Dosyanın rapor alınmak üzere Adli Tıp 7. İhtisas Kurulu’na gönderilmesini,
Yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesi gibi tazminat hukukuna ilişkin tüm ilkelerin gözetilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; hatalı tedavi nedeniyle sürekli işgöremezlik tazminatı ve manevi tazminata yöneliktir.
Dosyamız arasına hastane kayıtları ve sigorta poliçesi alınmıştır.
Hastane kayıtları ve savcılık soruşturma dosyasından davacının 23.07.2018 tarihinde tedavisinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı Hacettepe Üniversitesi ATK’ya sevk edilmiş, 26.08.2022 tarihli raporda, kişinin yapılan muayenesi ile kaza tarihli tıbbi evrakı ve Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastamesi’ne ait Nöroloji Polikliniği durum bildirir raporu ile Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Anabilim Dalına ait bilirkişi raporları dikkate alınarak, 2018 yılında geçirdiği 20’lik diş çekimi ile meydana geldiğini ifade ettiği çekim bölgesi ve çevresindeki uyuşma şikayetinin, olayın çıkış şekli de dikkate alınarak, yapılan tıbbi işlemin kendisinden kaynaklanabilecek bir komplikasyon olabileceği gibi kişinin kendisinde var olan bir durum sonucu da olabileceği (20’lik diş anatomisi varyasyonları) bilindiğinden diş çekimi olayı ile illiyet bağının kurulamadığını bildirir Adli Tıp Kurulu Raporudur, şeklinde tespitte bulunulduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu poliçe incelenmiş, poliçenin başlangıç tarihinin 15.08.2020-15.08.2021 tarihlerini kapsadığı, sözleşme tarihinden önceki on yıllık dönemdeki ve sözleşme süresindeki mesleki faaliyeti nedeniyle verdiği zararlara bağlı olarak sözleşme süresi içinde kendisine yapılan tazminat taleplerine ve bu taleple bağlantılı yargılama giderleri ile hükmolunacak faize karşı poliçede belirtilen limitler dahilinde teminat sağladığı anlaşılmıştır.
Poliçenin B.2. Maddesinde “rizikoya ilişkin olarak sigorta ettirenin ve sigortalının yükümlülükleri başlıklı maddesinde, sigortalı ve sigorta ettiren, aşağıdaki hususları yerine getirmekle yükümlüdür: a)Haberdar olduğu andan andan itibaren rizikonun gerçekleştiğini, beş gün içinde sigortacıya ihbar etmek, hükümlerini haizdir.
Davacı tarafından 09.03.2020 tarihinde SABİM sistemi tarafından konuya ilişkin şikayette bulunulduğu anlaşılmıştır.
Dava dışı diş hekimi tarafından verilen zarar hakkında bu tarihte bilgi sahibi olunmuştur. Dava dışı diş hekimi tarafından sigorta poliçesi 15.08.2020 tarihinde tanzim ettirilmiştir. Bu haliyle dava dışı diş hekimi oluşan zarardan haberdar olmasına rağmen 5 gün içinde davalı … şirketine ihbarda bulunmamıştır. Tazminata maruz kalacağını öngörerek sigorta poliçesini tanzim ettirmiştir. Sigorta şirketine sözleşmeyi tanzim ettirirken bu zararı bildirmesi gerektiği halde bildirmemiştir. Bildirse idi davalı tarafından poliçe hiç tanzim edilmeyecek veya daha yüksek primle düzenlenecekti. Bu nedenle sigorta şirketinin sorumluluğuna gidilemeyeceği aşikardır. Ayrıca ATK raporunda da dava konusu işlemde dava dışı hekimin hatalı uygulaması bulunmadığı, davacının herhangi bir maluliyetinin bulunmadığı da saptanmıştır. Tüm bu gerekçelerle davanın reddi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 262,56-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Adalet Bakanlığı Hukuk Muhakemeleri Gider Avansı Tarifesinin 5.maddesine göre karar kesinleştikten sonra istek halinde taraflara İADESİNE,
-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2022

Katip …

Hakim …

BU BELGE, GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR