Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/435 E. 2022/20 K. 12.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/435 Esas – 2022/20
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/435 Esas
KARAR NO : 2022/20

HAKİM :…..
KATİP : ….

DAVACI :….
VEKİLİ : …..
KARAR TARİHİ : 12/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi müvekkilinin ciranta olarak göründüğü ancak ciro silsilesi bozulmuş ve müvekkilin borçlu olmadığı taraflarca imza altına olunmuş olan protokol ile sabit olan 16.08.2019 düzenleme 01.02.2020- 01.03.2020-.01.04.2020-01.05.2020 vade tarihli her biri 8.000,00 TL bedelli 4 adet bono kapsamında müvekkilin borçlu olmadığının tespiti; halihazırda icra takibine konu olmuş Ankara ….. İcra Müdürlüğü’nün 2020/9568 Esas sayılı Kambiyo senetlerine özgü takip yoluyla icra takibine yönelik icra takibinin teminatsız durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebimiz olup ; takibin tedbiren durdurulması ve müvekkilin borçlu olmadığının tespitine; mevcut icra takibi kapsamında haksız biçimde icraya konu edilmiş alacağın %20 sinden az olmamak üzere davalı alacaklının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş olup davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; bono nedeniyle menfi tespit davasına ilişkindir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ” Madde 72 – (Değişik madde: 18/02/1965 – 538/43 md.) Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.
İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.
İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./15.md.) yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/6 md.) Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./15.md.) yüzde yirmisinden aşağı olamaz.
Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.
Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.
Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.” hükümlerini haizdir.
Dosyamız arasına Ankara …Müdürlüğü’nün 2020/9568 E. Sayılı icra dosyası, davalının nüfus kaydı ve dava konusu bonolara ilişkin protokol alınıp, incelenmiştir.
Protokolde,…. ‘in keşidecisi olduğu, 16.08.2019 tanzim tarihli, 01.02.2020 vadeli 8.000.TL’lik bono, 16.08.2019 tanzim tarihli, 01.03.2020 vadeli 8.000.TL’lik bono, 16.08.2019 tanzim tarihli, 01.04.2020 vadeli 8.000.TL’lik bono, 16.08.2019 tanzim tarihli, 01.05.2020 vadeli 8.000.TL’lik bonoların, …. TC kimlik numaralı …’in 2…60 TC kimlik numaralı …’nin ve…TC kimlik numaralı …’in ciroları bulunmaktadır. Borçlu …’in talebi üzerine yukarıda bilgileri verilen bonolar …’e … tarafından geri verilerek karşılığında başka bonolar teslim alınmıştır. Ancak yukarıda bilgileri verilen bonolar …’e teslim edilirken, ilgili bonoların arkasında…ve …’in cirolarının iptali unutulmuştur. İş bu protokol yukarıda bilgileri verilen bonoların iptal edildiğini ve ileride doğabilecek bir hak kaybının yaşanmasını önlemek amacıyla düzenlenmiş ve imza altına alınmıştır. Netice itibariyle yukarıda bilgileri verilen bonolar iptal edilmiş olup, ciro edilerek icra takibine konu edilmesi veyahut herhangi bir işlem yapılması durumunda …’nin ve …’in herhangi bir sorumluluğu bulunmayacaktır. İş bu protokole taraf olan veya olmayan kişi/şirket tarafından…ve …’e karşı ilgili bonolar nedeniyle icra takibi veyahut dava açılması durumunda …, ilgili borcun tamamından koşulsuz ve şartsız bir şekilde sorumlu olacaktır. … ve …’e karşı herhangi bir husumet yöneltilemeyecektir, şeklinde düzenleme yapılarak, …, … ve … tarafından imza altına alınmıştır.
İcra müdürlüğü dosyası incelenmiş, icra takibine 16.08.2019 tanzim tarihli, 01.04.2020 vadeli 8.000.TL tutarlı bono ile, 16.08.2019 tanzim tarihli, 01.05.2020 vadeli 8.000.TL tutarlı bonoların konu edilmiş olduğu, alacaklının….. oldukları anlaşılmıştır.
Davalı şirketin ticaret sicil gazete kayıtları incelenmiş, şirket kurucusu ve tek Ortağının…. TC kimlik nolu …olduğu anlaşılmıştır.
İhbar olunan … nufüs kaydı uyap sisteminden temin edilmiş, …’in davalı şirket kurucusu ve ortağı …’in babası olduğu anlaşılmıştır.
…davalı şirketin temsilcisidir ve aynı zamanda …’in oğludur. Dava konusu bonoların durumu ile davacı ve ihbar olunan … arasında imzalanan protokolden haberinin olmamasına imkan bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı şirketin iyiniyetli 3. Şahıs olarak kabulü mümkün değildir.
Dosyaya sunulan protokolde de “iş bu protokole taraf olan veya olmayan kişi/şirket tarafından…ve …’e karşı ilgili bonolar nedeniyle icra takibi veyahut dava açılması durumunda … ilgili borcun tamamından koşulsuz ve şartsız bir şekilde sorumlu olacaktır. … ve …’e karşı herhangi bir husumet yöneltilemeyecektir.” şeklinde düzenleme de yapılmıştır.
Bu nedenle davacının dava konusu bonolar nedeniyle davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Davanın kabulü geremiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
01/03/2020 vadeli, 8.000,00-TL, 01/02/2020 vadeli, 8.000,00-TL, 01/04/2020 vadeli 8.000,00-TL tutarlı bono ile 01/05/2020 vadeli 8.000,00-TL tutarlı bonolar nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine,
2-Davacının Ankara …Müdürlüğünün 2020/9568 esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine,
Davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 2.185,92-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 546,48-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.639,44-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 546,48-TL Peşin/nisbi Harcı, 62,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 668,28TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/01/2022

Katip ….

Hakim….

BU BELGE, GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR