Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/330 E. 2021/438 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2021/330 Esas
KARAR NO : 2021/438

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 31/05/2021
KARAR TARİHİ : 02/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle: Davalı … Bankası A.Ş.’nin, davacıya karşı … Müdürlüğünün … E. sayılı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlattığını, bu takibin dayanağının; davacı tarafından düzenlenen, diğer davalı … Mühendislik Ltd. Şti.’nin lehtar olduğu, 11.09.2013 düzenleme, 15.11.2017 vade tarihli 13.250,00 TL meblağlı bono olduğunu, söz konusu bononun, davacı tarafından, davalılardan … Mühendislik Ltd. Şti. ile davacı arasında düzenlenen ve 18.08.2013 tarihli Devremülk Satış Vaadi Sözleşmesine istinaden verilen nama yazılı bir bono olduğunu, söz konusu sözleşmenin, geçerlilik şartı gereğince, noterde yapılmadığından geçersiz bir sözleşme olduğunu, Noterde yapılmadığı için şekil şartı noksanlığından hukuken geçersiz olan bir sözleşmeye istinaden davacı tarafından uzunca bir süre ödeme yapılmış ise de, bu konuda karşılıklı ibralaşma söz konusu olduğundan, davacının daha önce ödediği meblağlar açısından geriye dönük herhangi bir taleplerinin bulunmadığını, işbu davanın, yalnızca karşılıklı fesih ve ibralaşmadan sonra bedelsiz kalan işbu davaya konu 13.250,00 TL’ lik bono için davacının borcunun bulunmadığı iddialarına dayandığını, davanın kabulünü, tensiple birlikte davanın devamı süresince … Müdürlüğü’ nün … E. sayılı icra takibinin teminatsız tedbiren durdurulmasını, davacının borçlu olmadığının tespiti ile … Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takibinin tüm fer’ileri ile birlikte iptaline, davacı lehine %20’ den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve ekleri davalılara tebliğ edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, takibe konu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1-k maddesinde “tüketici”, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-l maddesinde ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir. Aynı kanunun temel ilkeler başlıklı 4/5 maddesinde ise tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebileceği, bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetlerin tüketici yönünden geçersiz olacağı, aynı kanunun 73/1 maddesinde ” tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2.maddesinde de “taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmüne yer verildiği, somut olayda; davacı vekilinin dava dilekçesindeki beyanlarında davacının davalı … …. Ltd. Şti.’ye devremülk sözleşmesine istinaden verdiği senede yönelik menfi tespit talebinde bulunduğu, nama yazılı senet üzerinde yapılan cironun alacağın temliki sonucunu doğuracağı, davalı bankanın benzer senetlere ilişkin olarak açtığı Mahmemiz 2016/783 Esas, 2017/556 Karar sayılı kararının Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’ nin 29/05/2019 tarih, 2017/3376 Esas, 2019/926 Karar sayılı ilamında Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle kaldırılarak Mahkememize gönderildiği, Ankara BAM 21. HD. 16/07/2019 tarih, 2019/500 Esas, 2019/939 Karar sayılı ilamının da benzer şekilde olduğu, senedin tarafları arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olduğu, davacı tarafın ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket ettiği ve tacir olmadığı, tüketici konumunda olduğu, uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinde görülmesi gerektiği anlaşılmakla göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1- Görevli mahkeme Ankara Tüketici Mahkemesi olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı noksanlığından davanın HMK 114. ve 115. maddesi gereğince usulden reddine,
2-HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek görevli mahkemeye gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 02/06/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza