Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2021/106 Esas
KARAR NO : 2021/459
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/12/2018
KARAR TARİHİ : 04/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından yapılan çalışmalar neticesinde müvekkili şirkete ait iletkenlerde ve varlıklarda hasarlar oluştuğunun tespit edildiğini, hasar tutanak ve faturalara dair bedelin müvekkili şirket tarafından davalıya bildirildiğini, bir sonuç alınamaması üzerine … Müdürlüğü … E numaralı dosya ile icra takibine geçildiğini, yapılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini, İşbu davaya işçilik ücretinin dâhil edilmediğini, belirtilen nedenlerle icra takibine yapılan itirazın 1.936,38 TL asıl alacak ve 35,01 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.971,39 TL üzerinden iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere İcra İnkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; icra takibine dayanak olarak gösterilen ve bedelleri müvekkil şirketten talep edilen hasarların, davacının elektrik kablolarını usulüne uygun döşememesi nedeniyle, kendi kusuru neticesinde meydana geldiğini, müvekkili şirketin söz konusu hasar nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacı şirketin Ankara Büyükşehir Belediyesi ile akdetmiş olduğu sözleşme ile söz konusu işi üstlendiğini, Ankara Büyükşehir Belediyesi ile imzalanan sözleşme kapsamında yapılan çalışmalar için gereken bildirimlerin davacıya ve ilgili kuruluşlara Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yapıldığını, müvekkili şirketin çalışma yaparken üzerine düşen yükümlülüklerin tamamını yerine getirdiğini, davacı tarafından davalının kusuru neticesinde meydana geldiği iddia edilen hasarlar ile benzer nitelikte durumlarla ilgili yapılan tespitlerde ve müvekkil şirket aleyhine açılan benzer davalarda alınan emsal bilirkişi raporlarında, davacının kabloları yer altı kabloları döşeme yönetmeliğe aykırı döşediğinin tespit edildiğini, belirtilen nedenlerle, davanın reddini, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzerine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, haksız eylemden kaynaklandığı iddia edilen zararın tahsili amacıyla davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
… Müdürlüğü’nün …. sayılı takip dosyalarının celbi sağlanmış olup Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Davaya konu … Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından 06.08.2018 tarihinde davalı aleyhine 11.883,78 TL asıl alacak, 214,90 TL gecikme faizi ve 38,68 TL gecikme faizinin KDV’si olmak üzere toplam 12.137,36 TL bedelin tahsiline yönelik takip başlatıldığı, davalı tarafın itiraz dilekçesi üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Hasarın meydana geldiği adreslerde ve hasar tarihlerinde davalının çalışma yapıp yapmadığının bildirilmesi yönünde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı AYKOME Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış olup, 09/05/2019 tarihli cevabi yazı dosyamız arasına alınmıştır.
İlk celsede, Mahkememiz dosyasıyla yine Mahkememizin 2018/909 Esas sayılı dava dosyasının birleştirilmesine karar verilmiştir.
Dosyanın mahkememizce resen seçilecek elektrik elektronik mühendisi bilirkişiye tevdii ile tarafların iddia ve savunmalarını karşılar, mahkememizce yapılan uyuşmazlık tespiti çerçevesinde asıl ve birleşen dava dosyaları yönünden takip talebi ve dava dilekçesinde talep olunan alacaklar gözetilerek taleple bağlılık ilkesi çerçevesinde var ise davacının her bir takip dosyasında mevcut alacak miktarını (asıl alacak, faiz ve ferileri olmak üzere) belirler rapor alınmasına karar verilmiş olup, 25/07/2019 tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi Raporunda Özetle;12.04.2017 tarihinde … Ankara adresinde davacı şirketin sorumluluğunda olan aydınlatma kablosunun hasara uğradığını, bu hasarın davacı şirketçe TA02856 sayı ile tutanak altına alındığını, davacı şirketin adı geçen olaydaki hasar ve zararlar için düzenlediği faturadaki malzeme tutarının KDV dâhil toplam 1.936,38 TL olduğunu, bu hasar bedelinin davacı şirketin 21.05.2018 tarih ve 2506 sayılı yazısı ile talep edildiğini, dava konusu olayda davalı tarafın kazılara başlamadan önce altyapı tesisi bulunan diğer kurumlara bilgi vermek ve bu kurumlardan güzergah yardımı için eleman bulundurmak zorunda olduğunu, ancak dava dosyasında davalı tarafın kuruma başvuru yaptığı ve güzergah yardımı istediği konusunda herhangi bir belgenin bulunmadığı, sunulan listelerde çalışmaların hangi tarihlerde olduğunun belirtilmediğini, davalı tarafın bu konuda üzerine düşen sorumluluğunu yerine getirmediğini, kablo derinliğinin teknik şartnamelere aykırı olduğu anlaşıldığından davacının % 20 oranında kusurlu olduğu, belirlenen kusur oranına göre 1.549,10 TL asıl alacak ve 35,01 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.584,11 TL alacak yönünden davalının sorumluluğunun bulunduğu belirtilmiştir.
Davalının itirazları doğrultusunda dosya ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdii edilmiş olup, 21/10/2020 tarihli bilirkişi Ek raporu ve 26/11/2020 tarihli 2. Ek raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi Ek Raporlarında Özetle; davalı vekilinin itirazlarının yerinde olmadığını, ana rapordaki görüş ve kanaatlerinin değişmediğini belirtmiştir.
09/02/2021 tarihli duruşmada Birleşen Mahkememiz bu dosyasının tefrikine, ayrı bir esasa kaydına karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu 49/1. maddesi, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Türk Borçlar Kanunu 50/1. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
Türk Borçlar Kanunu 52/1. maddesi, “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.”hükmü yer almaktadır.
30.11.2000 tarih ve 24246 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği’nin 58. maddesinde” Kablolar:…
b) Kabloların döşenmesi:…
11) Yeraltına döşenecek kablolar, sokak ve alanlarda en az 80 cm derinliğe gömülmelidir. Bu yerlerin dışında en az 60 cm olmalıdır. Bu derinlik zorunlu durumlarda özel koruyucu önlemler alınarak 20 cm dolaylarında azaltılabilir. 13) Kablolar duruma göre toprak içine, kablo kanallarına yada duvarlara tutturulan delikli tavalara veya merdiven raflara döşenmelidir. Deliksiz yapılmış tavalarla kablo döşenmesi tavsiye edilmez. Toprak içine yerleştirilen kabloların altında ve üstünde yaklaşık 10 cm kalınlıkta elenmiş kum bulunmalıdır. Kablonun üzerindeki kumun üzerine ve aynı kanala döşenen AG ve YG kabloları arasına tüm kablo boyunca dolu tuğla veya en az 6 cm kalınlıkta beton plaka veya plastik vb. malzemelerden yapılmış koruyucu elemanlar yerleştirilmelidir. Böylece çukuru açan işçilerin kazma darbelerinden kablo korunmalı ve orada kablo bulunduğu önceden anlaşılmalıdır. Bu koruyucunun yaklaşık 30 cm üzerine ise en az 10 cm genişliğinde polietilenden yapılmış uyarı şeridi konulmalıdır.
e)Kablo yerlerinin işaretlenmesi: Kablo tesisleri bulunan kuruluşlar, bunların yerlerini tam olarak işaretleyerek bu kabloların geçiş güzergahlarını gösteren planları, belediye ve mücavir alan sınırları içinde ilgili belediyelere, diğer yerlerde de ilgili mülki idare amirliklerine vermelidir. Yer altı kablo güzergahları kaplamasız yerlerde işaretli beton kazıklarla, kaplamalı yerlerde oyulmuş işaretlerle belirtilmelidir. Şöyle ki güzergahı görünmeyen kablolar (mesela hendek içindekiler), kablo güzergahı ve niteliği anlaşılacak şekilde işaretlenmelidir.
Bu çerçevede düz güzergah maksimum 100 m’de bir, ek ve branşman yerleri dönüş noktaları vb. yanılgıyı önleyecek şekilde işaretlenmelidir. Bu işaretler yerine göre beton kazık, pirinç veya döküm levha yada kaldırım kaplamasında oyulmak suretiyle yapılmalıdır ” hükmü yer almaktadır.
Yapı İşlerinde İş Güvenliği Tüzüğü’nün 20.maddesinde, “Kazı işlerinin yapılacağı yerlerde; elektrik kabloları, gaz boruları, suyolları, kanalizasyon ve benzeri tesisatın bulunup bulunmadığı hususu önceden araştırılacak ve duruma göre gereken tedbirler alınacaktır” ifadeleri bulunmaktadır.
Ankara Altyapı Koordinasyon Merkezi Çalışma Usul ve Esasları Uygulama Yönetmeliği’nin 13. Maddesi; ” Çalışmalar esnasında herhangi bir kurumun altyapı tesislerine zarar verildiği takdirde, çalışmayı yapan kurum, kuruluş veya şahıslar ilgili kurumun tutacağı hasar tespit tutanağında belirtilen hasarı onarmak ve belirtilen hasar bedelini ödemlekle yükümlüdürler” şeklindedir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı, hasar bedelinin tahsili için başlattığı icra takibine karşı davalının yaptığı itirazının iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı borçlunun takip dosyasında borca ve ferilerine yönelik itirazda bulunduğu görülmüştür. Somut olayda uyuşmazlığın zararın meydana gelmesinde tarafların kusurlu olup olmadığı, davacının talep edebileceği asıl ve feriler olmak üzere alacak miktarı hususlarında olduğu görülmüştür. Usul ve yasaya uygun, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Davalı tarafından Ankara ili muhtelif adreslerde gerçekleştirilen çalışmalar sırasında davacı şirkete ait elektrik kablolarına ve iletken hatlarına zarar verildiği, yukarıda değinilen düzenlemeler uyarınca yapılan kazı çalışmalarının davacı idareye usulüne uygun şekilde tebliği ve çalışma alanında gözlemci bulundurulmasını sağlama yükümlüğünün davalı şirkete ait olduğu ancak davalının buyükümlülüğünü yerine getirmediği, davacı idarenin de zarar gören iletkenleri usulüne uygun döşemediği bu nedenle %20 oranında müterafık kusurlu olduğu anlaşıldığından, takibe konu alacak likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden tazminatı talebinin reddine ve davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 1.549,10-TL asıl alacak ve 35,01-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.584,11-TL alacak yönünden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Davacının fazlaya ilişkin isteminin ve icra inkar tazminatı isteminin reddine,
3-Davalının tazminat talebinin reddine,
4-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 108,21-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 35,90-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 72,31-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 1.584,11-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 387,28-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 35,90-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 71,80TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan; 171,42-TL Bilirkişi ücreti, 11,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 182,42-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 146,58-TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
9- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, dava konusu miktarı itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 04/06/2021
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza