Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/609 E. 2021/544 K. 07.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
… GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/609
KARAR NO : 2021/544

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2014
KARAR TARİHİ : 07/07/2021
G.K.YAZILDIĞI TARİH : 05/08/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
1.Davacı/Karşı davalı vekili iddiasında özetle; idareleri tarafından 25/11/2013 tarihinde ihalesi gerçekleştirilen 9667 çift yazlık ayakkabı işinin 448.548,80 TL bedelle … uhdesinde kaldığı, 23/12/2013 tarihinde sözleşme imzalandığı, yüklenicinin 03/01/2014 tarihinde 5’er çift numuneyi müvekkiline teslim ettiğini, müvekkili tarafından fiziki yönden yapılan muayene sonucunda numunelerin uygun bulunması üzerine 08/01/2014 tarihli yazı ile … Kimya Mühendisliği Bölüm Başkanlığı’na ekinde teknik şartname, 3’er çift bay-bayan ayakkabı ve üretim malzemesi gönderilerek söz konusu numunelerin teknik özellikleri yönünden, şartname değerlerine uygunluğu açısından rapor talep edildiği, … Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. …’in 22/01/2014 tarihli raporunda numunelerin teknik şartnameye uygun olduğunun bildirildiği, bunun üzerine müvekkilince firmadan seri üretime geçmesinin istenildiği, firma tarafından üretimi gerçekleştirilen ürünlerin teslim alındığı, teslim alınan ürünlerden alınan numunelerin tekrar … Kimya Mühendisliği’ne gönderildiği, Dr. …’den alınan 07/04/2014 tarihli raporda numunelerin şartname uygunluğunun teyit edilmesi üzerine ürünlerin kabulünün yapıldığı, davalı şirkete 17/04/2014 tarihinde KDV dahil 484.548,80 TL ödendiği, dava dışı … Tic. A.Ş.’den alınan 18/04/2014 tarihli yazıda davalı tarafından teslim edilen ayakkabıların tabanlarının tek yoğunluklu olduğunun iddia edildiği, bu iddialar üzerine daha önce rapor alınan … yetkililerine durumun bildirildiği, aynı zamanda numune malların TSE’ye analize gönderildiği, … Kimya Mühendisi Davalı …’den alınan 28/04/2014 tarihli yazıda “İncelenen örneklerin … tek yoğunluklu taban malzemesiyle üretilmiş olduğu halde sonuçlar tablosunda çift yoğunluklu taban halinde raporlanmıştır.” denilerek, raporların sehven düzenlendiğinin belirtildiği, TSE’den gelen 07/05/2014 tarihli raporda da “Tabanların çift yoğunluklu olduğu tespit edilemediğinin” belirtildiği, ayakkabıların teknik şartnameye uygun olmaması nedeniyle yüklenici firmaya yazılan 14/05/2014 tarihli yazı ile idareye teslim edilen ayakkabıların teknik şartnameye uygun olarak yeniden üretilerek en kısa sürede teslim edilmesi, aksi takdirde sözleşmenin fesih ve tasfiye başlıklı 35. maddesiyle sözleşmenin diğer hükümlerine göre işlem yapılacağının davalıya bildirildiği, 2397 çift ayakkabının personelin kullanımına verildiği, bakiyesinin stoklarda bekletildiği, verilen süreler geçmesine rağmen teslim edilen ayakkabıların iade alınmadığı, teknik şartnameye uygun ayakkabıların da teslim edilmediğinden 13/08/2014 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini, 28.000,00 TL tutarındaki kesin teminatın gelir kaydedildiğini, müvekkili idare depolarında bekletilmekte olan 7270 çift ayakkabının KDV dahil bedelinin 363.314,00 TL, iadesi mümkün olmayan ayakkabıların ise 23.298,84 TL olduğu, davalılardan …’in müvekkili şirketle imzaladığı sözleşme ile TBK’nın satım sözleşmesine ilişkin hükümleri, … Rektörlüğü’nün TBK’nın adam çalıştıranın sorumluluğuna ilişkin hükümleri ve …’in TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uyarınca müvekkili şirketin uğradığı zararlardan sorumlu olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 7270 çift ayakkabı bedeli 364.314,00 TL ile iadesi mümkün olmayan 2397 çift ayakkabının teslim edilmesi gereken bu sayıda çift tabanlı ayakkabı arasındaki fiyat farkı olan KDV dahil 23.298,84 TL olmak üzere toplam 387.612,84 TL’nin davalılardan ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı/Karşı davacı … vekili savunmasında özetle; müvekkilinin uhdesinde kalan ihale gereği numune ürünleri idareye sunduğu, idarenin yasal onayı ve olur vermesinden sonra seri imalata geçtiğini, 9667 çift ayakkabının idareye teslim edildiğini, bedelinin de ödendiğini, davacı idarenin 19/08/2014 tarihli yazı ile sözleşmenin feshedildiğini bildirdiğini, teminat mektubunu nakde çevirdiğini, malların fiziksel muayenesi ile laboratuvar muayenelerinin davacı tarafından bizzat yapıldığını, muayeneler sonrası malların kesin kabulünün de yapıldığını, bedelinin de ödendiğini, tüm bu işlemlerin geriye dönmesinin mümkün olmadığını, davalıya izafe edilecek kusur bulunmadığını, sözleşmenin feshinden sonra davacı idareye ihale kapsamında verilen 28.000,00 TL teminat mektubunun paraya çevrildiğini, davacı idarenin kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin hiçbir kusuru yokken teminat mektubunun paraya çevrildiğinden teminat mektubu bedelinin paraya çevrilme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, kendilerine yönelik davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

3.Davalı … savunmasında özetle; 2014 yılı yazlık ayakkabı alımına ilişkin ilk analiz isteğinin 08/01/2014 tarihinde yapıldığı, 21/01/2014 tarihli raporun davacının personeline teslim edildiği, daha sonra 27/03/2014 tarihli yeni bir istek yazısı geldiğini, yapılan analiz sonrası 07/04/2014 tarihinde düzenlenen raporun Kuruma verildiği, dava konusu olaydaki sehven hatanın da bu raporda yapıldığı, rapor tesliminden sonra davacı görevlisinin ofisine gelerek bir ayakkabı örneği getirdiğini, ayakkabının tek tabanlı bir üretim olduğunu gösterdiğini, 07/04/2014 tarihli rapora konu mal içinden alınmış olduğunu beyan ettiğini, raporunu ve analiz sonuçlarının yer aldığı dökümanları incelediği zaman taban yoğunluğu için sadece bir değer olduğunu, ikinci taban yoğunluğu için ölçüm değerinin bulunmadığını gördüğünü, ilk raporun ikinci rapor için uyarlanmasından sonra yeni ölçüm değerleri tablo satırlarındaki yerlerine yazılırken çift tabanda 2 ayrı yoğunluk ölçümü verilmediğinin farkına varmadığını üzülerek anladığını, yapılan yanlışlık ile ilgili 28/04/2014 tarihli yazının davacıya verildiğini belirterek, huzurdaki davanın davacı … A.Ş. ile davalı … arasındaki bir alacak konusu olduğunu, kendisinin ve …’nün davayla bir ilgisi olmadığına karar verilmesini talep etmiş, dava konusu olaydaki ayakkabıların mühürlenmiş olarak kendisine teslim edilmediğini, hazırladığı ikinci raporda sehven bir hata yapıldığını fakat incelenen örneklerin çift tabanlı ayakkabılar olduğu, davacının gönderdiği ayakkabıların davalı … tarafından kendisine teslim edilen malların içinden alınmış olduğunu ve tarafına teslim edilene kadar herhangi bir biçimde değiştirilmediğinin kanıtlanması gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

4.Davalı … vekili savunmasında özetle; Davada üniversitenin hiçbir şekilde taraf sıfatının bulunmadığını, davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, davalı … tarafından davaya konu ayakkabıların analizi için … Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü’ne ayakkabı analiz bedeli adı altında 2.360,00 TL yatırıldığı, müvekkili …’nün bu davayla ilgili olarak bu işlem dışında hiçbir ilgisinin bulunmadığı, üniversite öğretim görevlisi olan …’in ihaleye konu ayakkabıların kendilerine iletilen numuneleri üzerinde inceleme yaptığı ve teknik şartnameye uygun olduğu yönünde rapor hazırladığı, hazırlanan raporda ayakkabıların tek yoğunluklu taban malzemesiyle üretildiği halde sonuçlar tablosunda sehven çift yoğunluklu taban halinde raporlandığı, davalı …’in basiretli bir tacir gibi hareket etmediği, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

5.Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen 08/11/2017 tarihli kararda; Asıl davada; Davalı … Rektörlüğü hakkında açılan davanın reddine, davalı … ve davalı … hakkında açılan davanın kısmen kabulüne, 383.729,70-TL’nin ödeme tarihi olan 17/04/2014 tarihinden itibaren davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, kullanılmayan ve bedelinin iadesine karar verilen 7270 adet ayakkabının davalı …’e iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

6. Davacı…karşı davalı vekili, davalı…karşı davacı … vekili ve davalı … vekili başvurusu sonucu Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi’nin … K. Sayılı İlamında; “1-Koordinasyon kurulunca tespit ve yayınlanacak esnaf ve küçük sanatkar kollarına dahil olup da gelir vergisinden muaf olanlar ile kazançları götürü usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre defter tutanlardan iktisadi faaliyetleri nakdi sermayesinden ziyade, bedeni çalışmalarına dayanan ve kazançları ancak geçimlerini sağlamaya yetecek derecede az olan ve Vergi Usul Kanunu’nun 177. maddesinin 1. fıkrasının 1 ve 3 no’lu bentlerinde yer alan limitlerin yarısını, iki numaralı bendinde yazılı nakdi limitin tamamını aşmayanların esnaf ve küçük sanatkar, 2-Vergi Usul Kanunu’na istinaden birinci sınıf tacir sayılan ve bilanço esasına göre defter tutanlar ile işletme hesabına göre defter tutan ve birinci maddede belirtilenlerin dışında kalanların tacir ve sanayici sayılmaları kararlaştırılmıştır. Eldeki davada davalılardan … gerçek kişi olup, mahkemece adı geçen davalının tacir olup olmadığına ilişkin bir araştırma yapılmamıştır. Mahkemece 6102 sayılı TTK’nın 11/2. maddesi uyarınca çıkarılan en son tarihli Bakanlar kurulu kararı da araştırıldıktan sonra, davalı …’in tacir sıfatının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi bu tespitin sonucuna göre görevli mahkemenin belirlenerek hüküm kurulması gerekirken, görevli mahkemenin tespiti için gerekli araştırma yapılmadan, HMK’nın 114/2, 115/2 ve TTK’nın 5/A maddesi uyarınca davanın esası hakkında hüküm kurulması isabetli olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile esası incelenmeksizin mahkeme kararının HMK 353/1-a.3-6 maddesi gereğince kaldırılmasına,” karar verilmiştir.

7.Bozma sonrası yapılan yargılamada;Ankara BAM 31 Hukuk Dairesi’nin yukarıda özetlenen ilamı doğrultusunda davalı …’in tacir olup olmadığı konusunda, davalının kayıtlı olduğu yer nazara alınarak, Şanlıurfa Şehitlik Vergi Dairesi Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, “…’in ticari faaliyetini tacir olarak mı yoksa esnaf olarak mı devam ettirdiği hususunda tereddüt oluştuğundan ve 21/07/2007 tarih ve 26589 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2007/12362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince tacir ve esnaf ayrımı yönünden aranan kriterlerden birisininde ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeli çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayan miktarda olan basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunanlardan 213 sayılı VUK’nun 177. Maddesinin 1. Fıkrasının 1 ve 3 numaralı bendlerinde yer alan nakdi limitlerin yarısını, 2 numaralı bendinde yazılı nakdi limitin tamamını aşmayanların esnaf ve sanatkar sayılmaları yönünde olduğundan; buna göre mükellefin kayıtları incelenerek faaliyetinin esnaflık mı tacirlik mi boyutunda olduğu, vergilendirilmesinin ne şekilde yapıldığı ( basit işletme hesabı, bilanço usulü), 2014 yılı itibari ile ve halen faal olup olmadığı, basit usulde vergilendirilenler veya işletme hesabına göre deftere tabi olanlar veya vergiden muaf bulunanlardan ise 2014 yılı itibari ile 213 sayılı yasanın 177. Maddesinin 1, 2 ve 3. Fıkrasında nakdi limitlere esas alınacak şekilde alım satım ve iş hasılatı tutarlarının ne kadar olduğu” hususlarının bildirilmesi istenilmiş, Şanlıurfa Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne ve Şanlıurfa Esnaf ve Sanatkarlar Odasına müzekkere yazılarak davalı …’in sicil kaydının bulunup bulunmadığının sorulmuştur.
Şanlıurfa Şehitlik Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 22/02/2021 tarihli cevabi yazısında; davalı …’in 05/01/1990 tarihi itibariyle “Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda diğer dış giyim, perakende satışı (Palto, Kaban, Anorak, Takım Elbise, Ceket, Pantolon Şort (Tekstil kumaşında veya örgü ve tığ işi)) faaliyetiyle kaydının bulunduğu, bu faaliyetinin ticari kazanç kapsamında olduğunun tespit edildiği, 29/12/2015 tarihinde Diğer Terk Yapıldığı, söz konusu mükellef tarafından 2015 yılına ilişkin olarak verilen yıllık gelir vergisi beyannamesi eki 31/12/2015 tarihli gelir tablosunda brüt satışlar toplamının 415.229,77 TL olarak kayıtlı olduğu bildirilmiştir.
Şanlıurfa Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün cevabi yazısında; Mersis programında yapılan sorgulamada kaydının rastlanmadığı bildirilmiş, Şanlıurfa Ensaf Sicil Müdürlüğü’nün cevabi yazısında; davalı …’in sicil kaydının olduğu belirtilmiştir.

8.Tarafların iddia ve savunmaları ile dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde; Ankara BAM 31. Hukuk Dairesi’nin ilamına nazaran yapılan araştırmada, vergi dairesinden gelen cevabi yazıya göre; davalı …’in yaptığı faaliyetin ticari kazanç kapsamında olduğu, tacirlere mahsus bilanço esasına göre defter tuttuğu, 2015 yılı bürüt satış toplamının 415.229,77 TL olduğu, dosyamız davacısı … ile yaptığı 9667 çift ayakkabı işine ilişkin, 23/12/2013 tarihli sözleşme bedelinin 448.548,80 TL olduğu gözetildiğinde, davalı …’in tacir olduğu ve Mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.

Asıl dava, sözleşmenin haklı nedenle feshinden kaynaklı zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, karşı dava isehaksız tazmin edilen teminat mektubu bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

Davacı ile davalı…karşı davacı … arasında davacı personellerinde kullanılmak üzere 9667 çift ayakkabı alımı işine ait 448.548,80 TL bedelle 23/12/2013 tarihinde sözleşme imzalandığı, davalı tarafından 03/01/2014 tarihinde teslim edilen 5’er çift numunenin fiziki yönden yapılan muayene sonucunda uygun bulunması üzerine teknik yönden şartnameye uygunluğunun incelenmesi amacıyla 08/01/2014 tarihli yazı ile … Kimya Mühendisliği Bölüm Başkanlığı’na ekinde teknik şartname, 3’er çift bay-bayan ayakkabı ve üretim malzemesi gönderildiği, … Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. …’in 22/01/2014 tarihli raporunda numunelerin teknik şartnameye uygun olduğunun bildirildiği, bunun üzerine davacı idare tarafından firmadan seri üretime geçmesinin istenildiği, firma tarafından üretimi gerçekleştirilen ürünlerin idareye teslim edildiği, teslim alınan ürünlerden alınan numuneler tekrar … Kimya Mühendisliği’ne gönderildiği, Dr. …’den alınan 07/04/2014 tarihli raporda numunelerin şartnameye uygunluğunun teyit edildiği, teslim edilen ürünlerin teknik şartnameye uygunluğu rapor edildiği için ürünlerin kabulünün yapıldığı, davalı şirkete 17/04/2014 tarihinde 484.548,80 TL ödeme yapıldığı, dava dışı … Ticaret A.Ş.’den gelen 18/04/2014 tarihli yazıda davalı tarafından teslim edilen ayakkabıların tek yoğunluklu olduğunun iddia edildiği, bu iddialar üzerine daha önce rapor alınan … yetkililerine durumun bildirildiği, aynı zamanda numune malların TSE’ye analize gönderildiği, … Kimya Mühendisi Davalı Dr. …’den alınan 28/04/2014 tarihli yazıda incelenen örneklerin tek yoğunluklu taban malzemesiyle üretilmiş olduğu halde sonuçlar tablosunda çift yoğunluklu taban halinde raporlanmıştır denilerek raporların sehven düzenlendiğinin belirtildiği, TSE’den gelen 07/05/2014 tarihli raporda da tabanların çift yoğunluklu olduğunun tespit edilemediği belirtilmiştir.

Davalı … … tarafından analiz raporlarına herhangi bir itirazda bulunulmamıştır. Sözleşme eki teknik şartnamede ayakkabıların tabanının çift yoğunluk poliüretan/termopoliüretan malzemeden yapılmış özelliğini taşıması gerektiği açıkça belirtilmiştir.

Davalı … firması tarafından teslim edilen ayakkabıların ise teknik şartnamede belirtilen çift yoğunluk özelliğini taşımadığı hususu teknik bilirkişi, … ve gerekse TSE raporlarıyla subuta ermiştir.
Sözleşmenin “Kabulden Sonraki Hata ve Ayıplardan Sorumluluk” başlıklı 40/1 maddesinde; “İdare, teslim edilen malda/işte hileli malzeme kullanılması veya malın teknik gereklerine uygun olarak imal edilmemiş olması veya malda/işte gizli ayıpların olması halinde, malın teknik şartnameye uygun başka bir mal ile değiştirilmesi veya işin teknik şartnameye uygun hale getirilmesini yükleniciden talep edebilir. Malın/işin idare tarafından kabul edilmesi veya işin üretim aşamasında ya da teslim öncesi imalat aşamasında denetlenmiş olması veya işin kabul edilmiş olması yüklenicinin sözleşme hükümlerine uygun mal teslimi veya iş yapma hususundaki sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.”
“Yüklenicinin Ceza Sorumluluğu” başlıklı 41/1 maddesinde; “İş tamamlandıktan ve kabul işlemi yapıldıktan sonra tespit edilmiş olsa dahi, 4735 sayılı Kanun’un 25. maddesinde belirtilen fiil veya davranışlardan, 26/09/2004 tarihli ve 5237 sayılı TCK’ya göre suç teşkil eden fiil veya davranışlarda bulunan yüklenici ile o işteki ortak veya vekilleri hakkında 5237 sayılı TCK’ya göre ceza kovuşturması yapılmak üzere yetkili Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulur. Bu kişiler hakkında bir cezaya hükmedilmesi halinde 4735 sayılı Kanun’un 27. maddesi hükmü uygulanır.”
“Sözleşmenin Feshi ve İşin Tasfiyesi” başlıklı 35.1.1. maddesinde; “İdare, aşağıda belirtilen hallede sözleşmeyi fesheder:
a)Yüklenicinin taahhüdünü ihale dökümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi veya işi süresinde bitirmemesi üzerine, bu sözleşmenin gecikme cezasını düzenleyen maddesinde belirlenen oranda gecikme cezası uygulanmak üzere, idarenin bu sözleşmede belirlediği süreyi ve açıklamaları içeren ihtarına rağmen aynı durumun devam etmesi,
b)Sözleşmenin uygulanması sırasında yüklenicinin 4735 sayılı Yasa’nın 25. maddesinde sayılan yasak fiil ve davranışlarda bulunmasının tespit edilmesi hallerinde ayrıca protesto çekilmesine gerek kalmaksızın kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir.”
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmesi Kanunu’nun “Yasak Fiil ve Davranışlar” başlıklı 25/c-d-e maddesinde; “Madde 25 – Sözleşmenin uygulanması sırasında aşağıda belirtilen fiil ve davranışlarda bulunmak yasaktır:
c)Sözleşme konusu işin yapılması veya teslimi sırasında hileli malzeme, araç veya usuller kullanmak, fen ve sanat kurallarına aykırı, eksik, hatalı veya kusurlu imalat yapmak,
d)Taahhüdünü yerine getirirken idareye zarar vermek,
e)Bilgi ve deneyimini idarenin zararına kullanmak veya 29. madde hükümlerine aykırı hareket etmek.” şeklinde hükümlere yer verilmiştir.

Davacı idare tarafından davalı …’e 14/05/2014 ve 11/06/2014 tarihlerinde iki kere ihtar keşide edilerek ayakkabıların teknik şartnameye uygun olarak yeniden üretilmesi için 30 gün süre verilmiştir. Ne var ki davacı ihtar gereğini yerine getirmemiştir.
Sözleşme ve eklerinde teknik şartnameye aykırılık hali sınırlandırma olmaksızın açıkça düzenlenmiş olup ayakkabıların tabanını çift yoğunluk poliüretan/termopoliüretan malzemeden yapılmış özelliğini taşımaması halinde davacı idarenin ayakkabıların teknik şartnameye uygun olarak yeniden üretilmesini ve teslim edilmesini isteme hakkı vardır. Kaldı ki teknik bilirkişiler tarafından iki ayakkabı arasında fiyat farkı olduğunu tespit etmiştir. Bu durumda ihale şartlarını ciddi oranda etkilemekte olup davacı idarenin seçim hakkını ayıplı malların iadesiyle teknik şartnameye uygun yeni mallarla değiştirme yönünde kullanmasında hakkaniyete aykırı bir durum söz konusu olmadığı gibi böyle bir durumda idarenin teknik şartnameye aykırı malları kabule icbar edilmesi de yerinde olmayacaktır. O halde yapılan bu açıklamalar gözetildiğinde davalı idarenin sözleşmeyi feshederek teminat mektubunu irat kaydetmesine yönelik işlemleri sözleşmeye uygun olduğu mahkemece kabul edilmiş, bu kabul çerçevesinde davacı zararının sözleşme gereği akdi ilişkide bulunduğu …’ten talep etmesi mümkün görülmüştür.

O halde rapor düzenleyen davalı … ve … Rektörlüğü’nün hukuki sorumluluğunu ayrıca değerlendirmek gerekecektir.

Davacı … A.Ş. tarafından 08/01/2014 tarihinde … Kimya Mühendisliği Bölümü Başkanlığı’na hitaben yazmış olduğu yazı ile kuruluşun ihtiyacı için … Konfeksiyon’a 9667 çift posta dağıtıcısı yazlık ayakkabısına ait mühürlü numunelerin üretim malzemesi ve teknik şartnamesi ilişikte gönderildiği belirtilmek suretiyle söz konusu numunelerin teknik şartname değerlerine uygun olup olmadığının analizlerinin yapılmak suretiyle belirlenmesinin istendiği, … Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. …’in hazırlamış olduğu 21/01/2014 tarihli deney raporunda dağıtıcı yazlık ayakkabı örneklerinde inceleme istemi üzerine hazırlanmış inceleme sonuçlarını detayıyla bildirdiği, ayakkabı örneklerinin şartnameye uygun olduğu görüşü ifade edildiği, bu defa 27/03/2014 tarihli yazı ile davacının … Kimya Mühendisliği Bölüm Başkanlığı’na yazmış olduğu yazı ile şirketin ihtiyacı için …-… Konfeksiyon’dan satın alınan ayakkabıya ait mühürlü numuneler ile teknik şartnamelerin gönderildiği, söz konusu numunelerin teknik şartname değerlerine uygun olup olmadığının analizlerinin yapılmak suretiyle belirlenmesini, bu hususta düzenlenecek raporların şirkete gönderilmesini istediği, yine Öğretim Görevlisi Dr. …’in hazırlamış olduğu 07/04/2014 tarihli deney raporunda ayakkabı örneklerinin şartnamesine uygun olduğunun ifade edildiği ancak daha sonra TSE’ye yaptırılan analiz ve davalı …’in hazırlamış olduğu yazıdan da anlaşıldığı üzere 23/12/2013 tarihli sözleşme kapsamında alımı yapılan 9667 çift yazlık posta dağıtıcısı bay-bayan ayakkabının teknik şartnamesine uygun olmadığı belirlendiğinden teknik şartnameye uygun olmadığı halde uygun olduğuna ilişkin davalı …’in hazırlamış olduğu raporlara istinaden davalı …’in ediminin kabul edildiği ve ödeme yapıldığı anlaşıldığından davacı şirketin teknik şartnameye uygun olmayan ayakkabı alımından kaynaklı doğan zararından davalı …’in de akit tarafı olan … ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu mahkemece kabul edilmiş, her ne kadar rapor tanzim edilen numunelerin mühürlü teslim edilmediği itirazları getirilmiş ise de gerek 08/01/2014 tarihli ve gerekse 27/03/2014 tarihli yazılarda numunelerin mühürlü olduğu ifade edildiğinden ve raporun düzenlendiği aşamada numunelerin mühürlü verilmediği itirazı getirilmediğinden bu yöndeki yargılama aşamasındaki bu itirazlar mahkemece yerinde görülmemiştir.

Bu defa davalı … Rektörlüğü’nün hukuki sorumluluğunun değerlendirilmesi gerekecektir.

Davacı tarafından sözleşmeye konu ayakkabıların analizi için … Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü’ne ayakkabı analiz bedeli altında ücret yatırdığı, üniversitenin öğretim görevlisi davalı … tarafından deney raporlarının tanzim edildiği konusunda ihtilaf yoktur.
TBK’nın “Adam Çalıştıranın Sorumluluğu” başlıklı 66. maddede; “Adam çalıştıran çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür.
Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse, sorumlu olmaz.” düzenlemesi mevcuttur.

Davalı … davalı üniversite öğretim görevlisi ise de üniversitenin mevcut analiz raporunu hazırlayacak yetkin ve etkin, işin uzmanı bir üniversite öğretim görevlisini iş bu çalışmayı ve raporu hazırlaması konusunda görevlendirdiği, davalı …’in hazırlanacak raporu tanzimde yetersiz olduğu konusunda herhangi bir itiraz getirilmediği gibi aynı mahiyette farklı kurumlardan ve yine davacı şirketten gelen çok sayıda talebi karşılar rapor tanzim ettiği anlaşıldığından üniversitenin görevlendirme yaptığı öğretim görevlisini seçerken gerekli özeni gösterdiği mahkemece kabul edildiğinden davalı üniversitenin hazırlanan rapordan kaynaklı davacı zararından sorumlu olmadığı mahkemece kabul edilmiş, bu kabul çerçevesinde davalı üniversite yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.

Davalılar … ve … sorumluluğunun tespiti yönünden öncelikle davacı zararının belirlenmesi gerekmektedir.

Davacı vekili müvekkili idare depolarında bekletilmekte olan 7270 çift ayakkabının KDV dahil bedeli 364.314,00 TL ile dağıtıcılara verilmiş olduğundan iadesi mümkün olmayan 2397 çift ayakkabının teslim edilmesi gereken çift tabanlı ayakkabılar ile teslim edilen ayakkabılar arasındaki fiyat farkı olan KDV dahil 23.398,84 TL’nin toplamı 387.612,84 TL maddi zararın davalılardan ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Alınan bilirkişi raporunda semenden tenzili gereken miktarın her bir ayakkabı için 7,50 TL + KDV olduğu bildirilmiş, bu miktar mahkememizce yerinde görülmüştür.
25/01/2017 tarihli celsede dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi ile 2397 her bir çift ayakkabıda 7,50 TL + KDV semenden tenzili gerektiği bildirilmekle teslim edilen ayakkabılarda KDV dahil tenzili gereken bedel miktarının tespiti yönünden ek rapor alınmasına karar verilmiş ve mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınmış ise de KDV dahil bedeller tama tahmin edilerek hesaplama yapıldığından ek rapor hükme esas alınabilir mahiyette görülmemiştir.

Ancak yapılacak hesaplama basit bir matematiksel hesaplama olması nedeniyle davacının zarar miktarının tespiti mahkememizce gerçekleştirilmiştir.
07/04/2014 tarihli toplam 484.432,70 TL bedelli faturaya dayalı ödemeyi davacı 17/04/2014 tarihinde banka aracılığıyla gerçekleştirmiştir.
Her bir ayakkabının birim fiyat bedeli bu fatura bedeline göre 46,40 TL + KDV’dir.
7.270,00 TL kullanılmayan ayakkabı için davalı …’e ödenen bedel 337.328,00 TL + %8 KDV 26.986,24 TL olmak üzere toplam 364.314,24 TL’dir. Talep 364.314,00 TL olduğundan bu miktar hesaplamaya esas alınmıştır.
Kullanılmayan 2397 çift ayakkabı için davalıya davacı tarafından 111.220,80 TL + 8.897,66 TL KDV olmak üzere toplam 120.118,46 TL ödenmiştir.
Her bir ayakkabı yönünden 7,50 TL + KDV semenden tenzili gerektiğinden ödenmesi gereken bedel 93.243,30 TL + 7.459,46 TL KDV olmak üzere toplam 100.702,76 TL’dir.
Ödenen 120.118,46 TL’den ödenmesi gereken 100.702,76 TL’nin mahsubu ile davacı davalılardan kullanılmış ayakkabılar için fazladan ödemiş olduğu 19.415,70 TL’yi talep edebilecektir.
O halde kullanılmayan ayakkabılar için ödenen 364.314,00 TL ile kullanılan semenden tenzili gereken bedel farkı olan 19.415,70 TL olmak üzere toplam 383.729,70 TL’nin davacı zararından sorumlu olan … ve davalı … …’den ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş, karşı davada nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin karşı davalıdan tahsili istenmiş ise de sözleşmenin haklı feshi halinde teminat mektubu irat kaydedilebileceğinden bu yönde açılmış karşı davanın da reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
A-ASIL DAVADA:
1-a)Davalı … Rektörlüğü hakkında açılan davanın REDDİNE,
b)Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı … yararına takdir edilen 39.477,44 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
c) Davalı … Rektörlüğüne yönünden yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
2-Davalılar … ve … hakkında açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE; 383.729,70 TL’nin ödeme tarihi olan 17/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Kullanılmayan ve bedelinin iadesine karar verilen 7270 adet ayakkabının davalı …’e iadesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 26.212,58 TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin alınan 7.660,10 TL harcın mahsubu ile kalan 18.552,48 TL harcın davalılar … ve …’den alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 7.685,3 TL harç giderinin davalılar … ve …’den alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 907,99 TL tebligat ve posta gideri, 3.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.907,99 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 3.343,25 TL’sinin davalılar … ve …’den alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 35.311,08 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den alınarak davacıya ödenmesine,
7-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı … yararına takdir edilen 9.226,48 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e ödenmesine,
8-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine,

B-KARŞI DAVADA:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının dava dosyasında peşin alınan 479,00 TL harçtan mahsubu ile artan 419,70 TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde Davalı- Karşı davacıya iadesine,
3-Davalı- Karşı Davacı- tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir edilen 4.080 TL vekalet ücretinin davalı…karşı davacıdan alınıp davalı…karşı davacıya ödenmesine,
5-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekili ile davalı/karşı davacı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)