Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/590 E. 2021/763 K. 25.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/590 Esas – 2021/763
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/590 Esas
KARAR NO : 2021/763

HAKİM : ….
KATİP :…..

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALILAR :….
VEKİLLERİ : Av. ….
Av…..
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 15/10/2019
KARAR TARİHİ : 25/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 26.10.2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı aleyhine Ankara…Müdürlüğünün 2015/18377 Esas sayılı dosyası ile… Bankası Dalaman Şubesine ait 17/06/2015 tarihli 3840798 çek numaralı 200.000,00 TL bedelli ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini ve haciz uygulandığını, ancak takipten önce davacının 150.315,000 TL’ lik kısmı ödeme yaptığını, haczin kalan kısım üzerinden uygulanması gerekirken borcun tamamı kadar haciz işlemi yapıldığını, takibe konu çekin arka yüzündeki ciroların geçersiz olduğunu, evrak üzerinde tahrifatlar mevcut olduğunu, hamiline çek nama yazılı hale getirildiğini, takibe konu evrakın yazılı delil mahiyetinde olmasının mümkün olmadığını ileri sürerek, Ankara…Müdürlüğünün 2015/18377 Esas sayılı dosyası ve takip konusu… Bankası A.Ş. Dalaman Şubesine ait 3840798 nolu 17/06/2015 tarihli çek bedelinin tamamından dolayı olmadığı taktirde ödenen kısmı ile ilgili davacının borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Açılan davanın hukuka uygun olmadığını, dava konusu edinilen çekten dolayı davacının tam çek miktarı kadar borcu olduğunu, ödemesi yapılan 150.000,00 TL’ nin söz konusu çek ile ilgisinin bulunmadığını, çek üzerinde iki tane keşide tarihinin mecvut olduğunu, her iki tarihin davacının ödeme yaptığı tarihten önce olduğunu, hem keşide tarihleri hemde protokol tarihi itibari ile dava konusu borcun doğum tarihinden önceki tarihte ödenen bir paranın hangi borç ilişkisi sebebi ile ödendiğinin dava konusu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Davanın açıldığı mahkeme olan Ankara …. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 09.10.2020 Tarih ve 2019/723 Esas ve 2020/268 Karar sayılı görevsilik kararı sonrası, kararın İstinaf edilmemesi neticesinde dosya mahkememize tevzi edilmekle yargılamaya mahkememizce devam olunmuştur.

DELİLLER
-05.01.2015 Tarihli Sözleşme
-Davaya konu Çek örneği
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalı tarafından başlatılan icra takibine esas Çek nedeni ile kısmen borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6102 Sayılı TTK’nın Ticari Davaların Görüleceği Mahkemeler başlıklı 5/1 maddesinde, aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu düzenlemesi yer almaktadır.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu Kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 3. maddesinde, ”Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” düzenlenmesi getirilmiştir. Bir hukukî işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren hukukî bir işlemin veya fiilin olması gerekir.
Somut olayda; Davacı vekilince dava dilekçesinde ayrıca ve açıkça çek nedeni ile davalı tarafa kısmi ödeme yapıldığı akabinde kısmi ödeme mahsup edilmeksizin icra takibi başlatıldığı belirtilerek, ödenen kısım yönünden borçlu olunmadığının tespitinin istendiği, davalı tarafça mahkememize sunulan ve davacı tarafça da imzası inkar edilmeyen 05.01.2015 tarihli belge içeriğine göre de; taraflar arasındaki karz akti uyarınca davacı tarafa verilen ödünç paraya karşılık olarak dava konusu çekin tanzim edilmiş olduğunun savunulduğu, buna göre taraflar arasındaki akti ve borç ilişkisinin varlığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmayıp, ihtilafın yapıldığı ileri sürülen kısmi ödemenin çek tutarından mahsup edilmesi gerekip gerekmediğine ilişkin olduğu, taraflar tacir olmadığı gibi uyuşmazlığın temelinde ticari bir ilişkinin de bulunmadığı, hal böyle olunca uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemeleri tarafından görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla, davanın görev dava şartı yokluğundan reddine dair karşı görevsizlik kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine,
2-Daha önce Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesine ait 09.10.2020 Tarih ve 2019/723 Esas ve 2020/628 Karar sayılı karar ile aynı konuda verilmiş görevsizlik kararı bulunmakla, kararın itiraz edilmeksizin kesinleşmesi halinde olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve görevli mahkemenin belirlenmesi için dosyanın ilgili Ankara Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/10/2021

Katip ….

Hakim …

Bu belge 5070 sayılı yasa hükümlerine göre Elektronik olarak imzalanmıştır.