Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/503 E. 2021/576 K. 20.08.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2020/503 Esas
KARAR NO : 2021/576

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/10/2020
KARAR TARİHİ : 20/08/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/08/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı firmanın Kayseri Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren 15.000 metrekare açık alan üzerinde kurulu ve 12.000 metrekare kapalı alanı olan saygın ve köklü bir firma olduğunu, yeni yatırımların da öncüsü olduğunu, bu bağlamda …’ inde 500.000 TL desteğini alarak 12.000.000 TL’ yi aşan makine techizat yatırımı yapıldığını, fakat tüm dünya gibi Türkiye’yi de etkisi altına alan Pandemi sürecinin davacı … de etkilediğini, pandemi süreci başında, 30 Mart tarihinde bizzat davalı … Kayseri temsilciliği tarafından müvekkili olduğu firmanın aranarak, 2020 yılı tüm taksitli geri ödemelerinin ertelendiğinden bahisle firma yetkilisinden başvuru evrakı talep edildiğini, fakat daha sonra yine davalı … tarafından 2020 yılı taksitli geri ödemelerinin 3er ay ileri tarihe ertelendiğinden bahisle tekrar firma yetkilisinden dilekçe talep edilip bu olağan dışı hal kapsamında firma yetkilisi yine bu başvurusunu eksiksiz olarak tamamlamış olduğunu, tüm borçlarını zamanında ödediklerini, … ile firmanın defalarca projeler yaptığını, yapılan bir başka proje kapsamında 1 Temmuz tarihli ödeme, ötelenmiş şekliyle müvekkilce eksiksiz tamamının ödemesi yapılarak söz konusu projenin tamamlanmış olduğunu, ana kuruluş amacı yatırımcıya destek olmak olan … olağan dışı mücbir sebeplere rağmen müvekkili firmanın kullanmış olduğu aynı zamanda dava ana konusu olan Yatırım Destek Kredisinin ilk taksidi olan 16.08.2020 tarihli 62.500,00.-TL tutarındaki taksidi, ötelenmiş olmasına rağmen, davalı …’ce usule ve yapılmış olan destek protokollerine aykırı olarak destek kredisinin 2 yıl sonra ödenecek taksitlerle birlikte tamamı kanunsuzca geri çağrıldığını ve teminat mektuplarından tahsil edildiğini, davalılar tarafından yapılan hukuksuz ve hakkaniyete aykırı … işlemlerinin ve özellikle Davalı … tarafından teminatın paraya çevrilmesi işleminin tedbiren durdurulması kararı verilmesini ve bu işlemlerin iptal edilmesini, müvekkili ile davalılar arasındaki hukuki işlemin kaldığı yerden devamını sağlamak adına müvekkilin herhangi bir borcu olmadığının tespitini ve müvekkilin kredi işlemlerinin devamına karar verilmesini ve davalıların haksız eylemleri nedeniyle müvekkilin uğradığı zararlar için şimdilik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belirsiz bir alacak olarak 100,00.-TL’nin dava tarihinden faiziyle birlikte davalılardan alınarak müvekkile verilmesini ve tüm yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı … vekili olduğunu iddia eden cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın çözümlenmesi işinin İdari Yargının görevi olduğunu, iddia edilen hususlar arasında 16.08.2020 tarihli 62.500,00.-TL tutarındaki taksitin ötelenmiş olduğunun belirtildiği ancak işletmelerine bu hususa ilişkin bir bildirimde bulunulmadığını, davacının iddialarını kabul etmediklerini, Başkanlıklarınca yapılan tüm işlemlerin hukuka uygun ve mevzuat dahilinde olduğunu, davalı idare aleyhine açılan iş bu haksız ve yersiz davanın öncelikle usulden nihayetinde esastan REDDİNE, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine, karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
Davalı …Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile akit firma … İml. İnş. Taah. Mim. Dek. Tas. San. ve Tic.Ltd.Şti. arasında imzalanan 08.12.2015 tarihli 70.000,00 TL bedelli, 04.10.2016 tarihli 30.000,00 TL bedelli ve 10.11.2017 tarihli 500.000,00 TL bedelli “Kefalet Taahhütnameleri” gereğince, davacı borçlu firma lehine Kuruluşları kefaleti ile … tarafından kredi kullandırıldığını, davacı borçlu … İml. İnş. Taah. Mim. Dek. Tas. San. ve Tic.Ltd.Şti., … ile akdettiği sözleşmelerden doğan taahhütlerini yerine getirmediğini ve kullandığı kredilerden kaynaklanan borç ödemelerini zamanında yapmadığını, davacı borçlunun, … nezdinde kefalete konu kredi borcunu ödemeyerek sözleşmesinden doğan edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle 08.09.2020 tarihinde … tarafından akit firma lehine verilen kefalet tutarının taraflarınca ödenmesinin (tazmini) talep edildiğini ve bu talep üzerine …’in … Şubesinde bulunan hesabına 15.09.2020 tarihinde müvekkili şirket tarafından 500.000,00-TL. ödeme yapıldığını, davacı şirketin, kuruluşları kefaleti ile kullandığı … kredilerini sözleşme şartları kapsamında ödemediğini, davacı şirket ile diğer davalı … arasında, kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydıyla borcun ödenmesi ya da ötelenmesi hususunda protokol yapılmış olsa dahi işbu davalıya karşı ileri sürebileceği defi ve itirazları müvekkili Kurum’a karşı ileri sürebilmesi, teminatın paraya çevrilmesi işlemlerinin bir başka söyleyişle takip işlemlerinin tedbiren durdurulmasını ve neticeten iptaline karar verilmesi yönünde talepte bulunmasının hukuki dayanaktan uzak olduğunu, bu nedenlerle müvekkili Kurum aleyhine açılan derdest davanın haksız ve hukuki mesnetten uzak olduğunu, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Davacı ile davalı … arasında 22/06/2015 tarihli destek sözlemesi akdedildiğine yönelik ihtilaf bulunmamakla birlikte uyuşmazlığın, sözleşmeye konu tasdik ödemelerinin güncellenip güncellenmediği davalı … nezdinde davacıya ait olan teminatların bozdurulmasının haklı olup olmadığı, davacının borçlu olmadığının tespiti ve kredi işlemlerinin devamına karar verilmesi ve zararın tazmini isteminin yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
26/02/2021 tarihli celsede taraflarca takip edilmeyen dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davacılar vekili 17/05/2021 tarihli dilekçesi ile; davalı … ile anlaşmaya vardıkları için davadan bu davalı yönünden vazgeçtiklerini, 18/05/2021 tarihli dilekçesi ile davalı … yönünden davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı … vekili 24/05/2021 tarihli dilekçesi ile; davacı tarafın davadan feragat etmiş olduğunu, işbu feragat nedeniyle karşı taraftan harç, masraf ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, arz olunan nedenle davacının feragati nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde; feragat yetkisinin olduğu görülmüştür. HMK 311. Maddeye göre feragat kesin hüküm sonucu doğurduğundan davalı …Ş. yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, dosyaya sunulan beyan dilekçelerinde vekalet ücreti talebi olmadığı belirtildiğinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmeksizin, arabuluculuk ücretinin Adalet Bakanlığınca karşılanan kısmının da yargılama gideri olarak sayıldığından ve davacı taraf yargılama gideri talep etmediğinden ve dava red ile sonuçlandırıldığından Adalet Bakanlığınca ödenen arabuluculuk ücretinin davacı taraftan tahsiline, iş bu davada, 26/02/2021 tarihinde yapılan duruşmaya davacının gelmemesi nedeni ile HMK.nun 150. maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra üç aylık süre içerisinde taraflarca dava yenilenmediğinden 6100 Sayılı HMK.nun 150/5 maddesi gereğince davalı … yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
1-… A.Ş. yönünden; Davanın Feragat Nedeniyle REDDİNE,
2-… yönünden; HMK.nun 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına,
3- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının dava dosyasında peşin alınan 54,40-TL harçtan kalan 4,9- TL’ nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı …Ş.’nin talebi bulunmadığından, davalı … vekilinin dosyaya vekaletname sunmadığı anlaşıldığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
6-6235 sayılı Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 13. Maddesi gereği Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-HMK 333. maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,
Dair tarafların yokluğunda tebliğden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 20/08/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza