Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/480 E. 2021/62 K. 25.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/480 Esas – 2021/62
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2020/480 Esas
KARAR NO : 2021/62

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/10/2020
KARAR TARİHİ : 25/01/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı sigorta şirketine sigortalı …. plakalı aracın 25/06/2020 tarihinde yaya konumunda bulunan davacıya yaya geçidinde çarpması sonucu davacının ağır şekilde yaralandığını ve ömrü boyunca malul kaldığını, Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığını, davalı sigortalı araç sürücüsünün kaza tespit tutağına göre yaya geçidinde yayalara ilk geçiş hakkını verme kuralını ihlal ederek kazayı gerçekleştirdiğini, bu sebeple tam kusurlu olduğunu beyanla şimdilik 100,00 TL geçici, 100,00 TL sürekli iş göremezlik,100,00 TL bakıcı tazminatını 24/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirket vekili cevap dilekçesinde özetle: Davalı şirketin Ümraniye’de olduğundan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını beyanla yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiş ve sonrasında esasa dair itirazlarını sıralamıştır.
Dava, ZMMS poliçesi düzenleyen sigorta şirketine karşı açılan, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketin’den poliçe örneği celp olunmuş, poliçenin Ankara’da düzenlenmediği, Antalya ilinde düzenlenmiş bulunduğu anlaşılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMMS Genel Şartlarının C.7. Maddesinde “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.
HMK 16. maddesinde “haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer yada zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir” denildiği HMK 6. maddede ise “genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir” hükmü yer almaktadır.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa o zaman seçme hakkı davalıya geçer.
Somut olayda trafik kazasının Kütahya ilinde meydana geldiği, davacının yerleşim yerinin Kütahya ili olduğu, poliçenin Antalya’da düzenlendiği, davalı sigorta şirketinin genel merkezinin İstanbul’da bulunduğu, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı sigorta şirketinin Ankara’da bölge müdürlüğü bulunmakta ise de Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi Başkanlığının 09/02/2017 tarih 2017/108 esas 2017/100 karar sayılı ilamında ayrıntılı olarak belirtildiği üzere bölge müdürlüklerinin hukuki statüleri kapsamında yetkiye esas alınmaları ve şube olarak değerlendirilmeleri olanaklı bulunmadığından genel ve özel yetkili mahkemelerin hiçbirinde açılmamış olan iş bu davada davalı yanın süresinde yapmış olduğu yetki itirazının kabulü ile HMK 116/1-a ve 138 maddesi uyarınca mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
Yetkili mahkeme İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine,
HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek yetkili mahkemeye gönderilmesine,
Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince yetkili mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/01/2021