Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/456 E. 2021/721 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/456 Esas
KARAR NO : 2021/721

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …

VEKİLİ : Av. … – […
DAVA : Alacak (Kooperatif Üyeliğinin Sona Ermesi Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 03/10/2020
KARAR TARİHİ : 13/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Üyeliğinin Sona Ermesi Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; …İnş…Ltd. Şti. ile …Mahallesi … ada … parselde kat karşılığı inşaat yapmayı üstlendiğini, daha sonra da inşaatlar devam ederken bu inşaatlardan hak ettiği veya edeceği konutlara üçüncü şahıslara yazılı temlik etmek suretiyle veya tapu ile devir etmek suretiyle sattığını, müvekkilinin de bu inşaattan …daireyi 28.02.2012 tarihinde 165.000,00.TL. bedelle satın aldığını, ödemesini yaparak daireyi teslim almayı beklediğini, ancak …firmasının taahhüdünü yerine getiremediğini, bunun üzerine …firmasından daire temellük eden üçüncü şahısların bir araya gelerek kendi aralarında davalı kooperatifi kurduklarını ve…’un KKİS’ni TBK’nun 205.maddesine göre temlik alarak kendilerinin inşaatları yapmaya devam ettiklerini,bu devre göre de devreden kişiye ödenen 165.000,00.TL.’nın kooperatife ödenmiş olarak sayıldığını, davalı kooperatifin müvekkilini 07.10.2013 tarihinde üye olarak kabul etitğini, bu üyelik sırasında da toptan 40.000,00.TL. daha ödediğini, bundan sonra tekrar 10.850,00.TL. daha ödeme yaptığını, ancak giderek gücü aşar şekilde aidat ve ek ödemeler istenmeye başlayınca müvekkilinin mecburen 15.04.2015 tarihli dilekçe ile istifa ettiğini, istifasının kooperatifçe kabul edildiğini, bu istifaya ait takvim yılının 2016 yılında yaptığı 23.03.2016 tarihli genel kurulda bilançonun tasdikinden itibaren bir ay sonra muaccel olduğunu, aradan yaklaşık 4 yıl geçmesine rağmen bu parayı ödemediklerini belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ; …inşaatın KKİS’ni hak ve vecibeleri ile birlikte devir alan kooperatifin sorumluluğunda olan 165.000,00.TL. ve ayrıca kooperatife yapılan 50.650,00.TL. ödeme ki toplam 215.650,00.TL.nın genel giderler ve diğer kesintiye tabi giderler dikkate alınarak şimdilik 202.000,00.TL.’nın 24.04.2016 muacceliyet tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle davalı kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı kooperatif vekili ise cevap dilekçesinde özetle ; kooperatifin, …İnşaat ..Ltd.Şti.nden daire almak isteyen ancak söz konusu firmanın acze düşmesi nedeniyle firmaya yaptığı ödemeleri tahsil edemeyen kişilerden bazılarının dayanışması ile kurulmuş bir kooperatif olduğunu, kuruluş senaryosuna göre önce 7 kişiyle kooperatifin kurulacağı, müteakiben mağdurların kooperatife ortak olacağı, ortak olurken…’a kaptırdıkları paraları kooperatife temlik edeceği, temliklerin alınmasını müteakip — …ile müzakere edilerek Ulusoy’un Gölbaşı’ndaki projesinde yaptığı imalatların kooperatife temliki sağlanacağı, anlaşma olursa arsa malikleriyle yeni bir sözleşme (KKİS) yaparak inşaatı tamamlayacağı ve ortakların…’dan adi sözleşme ile almayı düşündükleri dairelerine kavuşacaklarını, bu senaryoya göre mağdurların …’ya iş takip sözleşmesi imzaladıklarını, kooperatifin kuruluşunu tamamlamasına müteakip …İnşaat mağdurlarının kooperatife ortak olduklarını ve katılım payı olarak…’a fiili olarak yapmış oldukları ödemelerden kaynaklanan alacaklarını kooperatife temlik ettiklerini, davacıya ait temliknamenin ekte sunulduğunu, daha sonra …firmasının yaptığı inşaatlardan kaynaklanan ve ekte sunulan… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/34 D.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporlarında belirtilen miktardaki alacaklarını üyelerin…’dan olan alacaklarından vazgeçmesi karşılığında kooperatife devretmesine ilişkin 14.10.2014 tarihli sözleşme imzalandığını, böylece kooperatif ile…’un birbirlerini karşılıklı ibra ettiğini, ancak…’a ortakların ödediği tutarın tamamı tahsil edilemediği için kooperatifin borçlu doğmuş bir kooperatif durumuna düştüğünü, netice olarak ortada kayıp para bulunduğunu, daha sonra…’un arsa sahipleri ile yaptığı 16.01.2014 tarihli fesihname ile arsa malikleri ile yaptığı KKİS’ni sözleşmeden doğmuş ve doğacak hak ve alacaklarını daha önce temlik ettiği davalı kooperatif ile anlaşması şartıyla karşılıklı olarak feshettiğini, buna göre…’dan alınan hak ve alacakların arsa üzerinde yapılmış inşaat imalatları ve bu uğurda yapmış olduğu her türlü harcama ve resmi, gayri resmi her türlü ödemelerden kaynaklanan hak ve alacaklar olduğunu, …ile arsa sahipleri arasında imzalanan fesihname şartı gereği kooperatifin, Ulusoy’un anlaşma yaptığı arsa sahipleriyle müzakere ederek yeni bir KKİS imzalandığını, davacının iddia ettiği gibi…’un KKİS’nin temlik almadığını, daha sonra ortakların genel kabulüyle…’la ibralaşma sürecini yütüreten, inşaat taahhüt işleri yaptığı söyleyen ve güven duyulan …’nın kısaca batı Sistem Yatırım İnş. A.Ş. adlı şirketi kurduğunu ve bu şirketle inşaat yapım sözleşmesi imzalandığını, mimari projenin hazırlanarak onaylatıldığını ve Haziran 2014 itibarıyla 4 blok için ruhsat alındığını, her blokta 24 konuttan 9 blokta toplam 216 konut öngörüldüğünü, yapılan proje sonucu…’dan temlik alınan hak ve alacakların hemen hemen sıfırlandığını, imalat ve harcamaların çoğunun yıkılıp yeniden yapıldığını; bilirkişi raporunda yer alan 779.272,13.TL. tutarındaki proje bedelinin proje değiştirildiğinden kaba tabirle çöpe gittiğini, Batı sistemin Haziran 2014 ayı sonu itibarıyla inşaata başladığını, Ekim 2014 başında ise finansman sorunu nedeniyle inşaatların durma noktasına geldiğini, Şubat 2015 ayında kooperatifin genel kurul yaptığını, ilave para toplanarak inşaatın devam edilmesinin kabul görmediğini, bunun üzerine yeni seçilen yönetim kurulunun Mart 2015’te batı Sisteme ihtamame göndererek sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiğini, Batı Sistem’in güçlü bir ortakla inşaatı bitireceğini söylediğini ve ilave ödeme istediğini, umutlanan ortakların çoğunluğunun bu öneriyi kabul ettiğini, ilave para toplanması kararı alınınca davacının kooperatif ortaklığından ayrıldığını, diğer ortakların da ödeme yapmayınca inşaatın yapımının sekteye uğradığını, Bundan sonra tekrar ek ödeme istenmiş ancak çoğu memur, işçi ve emekli olan ortakların maddi yetersizlikleri nedeniyle bu ödeme talebini kabul etmediklerini, inşaat yapılamayınca da ayrılan ortakların ödemelerinin yapılamadığını, davacıya da ödeme yapılamadığını, kooperatif üyelerinin temlikname ile kooperatife devrettikleri alacak haklarının miktarının 5.894.500.TL. olduğunu, kooperatifin bu temlik alacağına istinaden…’dan tahsil ettiği miktarın ise… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/34 d.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporlarından görüleceği üzere 3.087.524.TL. olduğunu, bunun 719.272,13.TL.sının proje çizim bedeli olduğunu, inşaat projesi ortakların kararıyla değiştirildiğinden dolayı eski projenin kullanılma olanağı kalmadığından bu bedelin temlik alınan bedelden düşülmesi gerektiğini, sonuç olarak temlik alınan miktarın 2.308.252.TI. (3.087.524.TL. – 719.272,13.TL) olduğunu, burada alacak hakkı henüz tahsil edilmediğinden davacının kooperatife 165.000.TL. (Ulusoy’dan temlik ettiği miktar) borcu olduğunu, davanın konusu alacağın, alacağın devri hükümlerine tabi olduğunu, kooperatifin ayrılan üyelerin paralarını ödememe gibi bir niyeti bulunmadığını, davacının temlik ettiği alacağın en fazla 64.350.TL. olduğunu, kooperatife yaptığı 40.000.TL. ile olsa olsa en fazla 104.350.TL. olduğunu, bu alacağın da inşaat tamamlanmadığından tahsil edilebilir aşamaya gelmediğini belirterek ; davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, kooperatif üyeliğinin sona ermesi nedeniyle çıkma payı alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Kooperatif üyeliğinden ayrılan ortak, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 17/1. maddesi ve anasözleşmenin 15/1. maddesi gereğince, ayrıldığı yıl sonu bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkını haiz olup, ayrıldığı yıl sonu bilançosunun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ayın sonunda bu alacak temerrüt ihtarına gerek kalmaksızın muaccel olur ve talep edilebilir.(Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 09.11.2015 tarih, 723 E, 7170 K sayılı ilamı)
Tüm dosya kapsamına göre davacının; 16/01/2004 tarihinde kooperatife üye olduğu, 15/04/2015 tarihinde üyelikten istifa ettiği, davalı kooperatif yönetim kurulunca 25/04/2015 tarihli karar ile istifanın kabul edildiği ve bu tarih itibariyle ortaklığın sona erdiği sabittir. Bu nedenle davacı çıkma payını talep edebilir. Çıkma payının tutarı konusunda mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
12/03/2021 tarihli bilirkişi raporundan özetle, davacının davalı kooperatif ortağı iken ortaklıktan ayrılma talebinin yönetim kurulunun 25.04.2015 tarih ve 9 sayılı kararıyla kabul edilmesiyle ortaklık sıfatının 25.04.2015 tarihi itibarıyla sona erdiği, davacının çıkma payı alacağının terditli olarak ; davacının fiili olarak temlik ettiği hak ve alacak dikkate alındığında çıkma payı alacağının —ki kanaatimize göre- 142.248,00.TL.’dan ibaret olduğu, davacının kayden temlik ettiği hak ve alacak dikkate alındığında çıkma payı alacağının 205.951,38.TL.’dan ibaret olduğu (istem 202.000,00.TL. ‘dır.) davacının çıkma payı alacağının — 29.03.2016 — tarihinde muaccel olduğu, (24.04.2016 tarihinden itibaren faiz talep edildiği) ” şeklinde kanaat bildirmiştir.
Davacı vekilinin 12/07/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin hak ve taleplerimiz saklı kalmak kaydıyla 205.951,38 TL’nin muacceliyet tarihi olan 24.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalı kooperatiften tahsiline ve müvekkile verilmesine, vekillik ücreti ve yargılama masraflarının davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi raporu açık ve ayrıntılı olup, hükme esas alınabilecek niteliktedir. Bu nedenle hükme esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, 205.951,38-TL alacağın 29/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 14.068,54-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 3.517,66-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 10.550,88-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 22.867,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 3.449,66-TL Peşin/nisbi Harcı, 68,00-TL Islah Harcı, 1.079,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 4.651,56TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/10/2021

Katip …

Hakim …

BU BELGE, GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR