Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/414 E. 2021/448 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/414 Esas
KARAR NO : 2021/448

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : 14/09/2020
KARAR TARİHİ : 03/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile 10.08,2020 tarihinde kooperatif irtibat ofisinde tamamlanan toplantılarında alınan kurarlar imza altına alındıktan sonra, zorla karar defterı toplantı mahalli dışına çıkarılarak alındığını, dava konusu iki Yönetim Kurulu toplantısının yapılacağı yer, zaman ve bunların gündeminin kendisine bildirilmemiş ve toplantıların kendisinden gizlenerek gerçekleştirildiğini, karar numaraları teselsül ermediğini, kararların yazılı olduğu karar defterinin sayfa numaraları teselsül etmediğini, 10.08.2020 tarihli karar hiç yokmuş gibi (bu karar inkar edilerek) dava konusu iki karar alınmış ise de inkar edilene karar uyarınca, resmi yazılara imza atılarak karar gerekli yerine getirildiğini, bu nedenle, dava konusu kararlar şekil yönünden olduğu kadar içerik ve yasalunu amir hükümlerine ve kooperatif yönelimlerindeki mutat uygulamalara aykırı olduğunu, Yönetim Kurulu, kooperatifin icra organıdır ve bu organdaki görevlendilmelerin, gizlice ve alel acele yapılması, başkanın görevinin onuıı iradesi ve bilgisi dışında fiilen sonlandınlınası kabul edilemez, Daha önemlisi, alınan bir karar uyarınca resmi bazılara imzalar atıldıktan ve banka ödemeleri yapıldıkları sonra, sanki bıı kanıt hiç yokmuş gibi ayın sayı verilerek karar alınamaz, bu konu, zaten ceza yargılamasında gündeme gelecektir. Ayrıca, dava konusu her iki karar benim yokluğumda alınmadan evvel, ikmal edilmiş olan toplantıda alınmış kararları ve tüm üyelerin imzalarını içeren karar metni bulunmasına rağmen, bu metin yok kabul edilerek, bu metin ile muhteva itibariyle uyuşmayan yeni karırlar alınması da suç oluşturduğunu, keza karar defterinin toplantı mahallinde fiilen ve zorla çıkartılması vc alınan kurarların imzalanmasının engellenmesi de kuşkusuz suç oluşturduğunu, bu eylemlerle ilgili olarak mahalli Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyet vc ihbar başvurusu yapıldığını, buna ilişkin tahkikat da devam ettiğini beyanla davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; davalı kooperatif yönetimi kurulunca alınan 10/08/2020 sarih ve karar sayısı bulunmayan kararların iptaline ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ” Madde 366- (1) Yönetim kurulu her yıl üyeleri arasından bir başkan ve bulunmadığı zamanlarda ona vekâlet etmek üzere, en az bir başkan vekili seçer. Esas sözleşmede, başkanın ve başkan vekilinin veya bunlardan birinin, genel kurul tarafından seçilmesi öngörülebilir” hükümlerini haizdir.
Dosyaya sunulan kooperatif ana (esas) sözleşmesi incelenmiş; ana sözleşmenin 42. Maddesinde yönetim kurulunun seçimi ve süresi belirlenmiştir. Buna göre ” yönetim kurulu, genel kurulca en az bir, en çok dört yıl için seçilir ve en az üç üyeden oluşur. Genel kurulca böyle bir süre tesbiti yapılmaması halinde bir yıl için seçilmiş sayılır. Yönetim kuruluna seçilen üye sayısı kadar da yedek üye seçilir. Süresi sona eren üyeler yeniden seçilebilir. Genel kurul lüzum görürse yönetim kurulu üyelerini her zaman değiştirebilir.” hükümlerini haizdir.
Kooperatif esas sözleşmesinde genel kurulun yönetim kurulu başkanını seçeceğine dair herhangi bir madde bulunmamaktadır.
Şu halde genel kurul tarafından yönetim kuruluna seçilen tüm üyeler eşit yetkiye sahiptirler. Kendi aralarında toplanarak başkan ve yardımcı değişikliği yapabilirler. Davalıların bu şekilde yaptıkları değişiklikte herhangi bir beis yoktur. Davanın reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 59,30-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 4,90-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/06/2021

Katip …

Hakim …

BU BELGE, GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞTIR