Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/408 E. 2023/106 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
… GEREKÇELİ KARAR
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/408
KARAR NO : 2023/106

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. ….
DAVALILAR : 1- … – … …
VEKİLLERİ : Av. … -….
: 2- … – … …

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/09/2020
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
G. K.YAZILDIĞI TARİH : 06/03/2023

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

1.DAVACI VEKİLİ İDDİASINDA ÖZETLE;
Müvekkili ile “… İş Ortaklığı” arasında 21.03.2016 tarihli, “… Valiliği, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı; … ili, Bahçelievler 70. Yıl Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon ve Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Sağlık Meslek Lisesi Yapım İşi” projesi kapsamında, “Asansör İmalat ve Montajı” konulu sözleşme imzalandığını, 20/09/2016 tarihinde İl Sağlığı Müdürlüğü ve davalılar arasında yapılan ihale sözleşmesinin devrine dair sözleşme gereğince ihale ve sözleşme konusu işin davalılar uhdesinde kaldığını, sözleşmenin kurulmasından itibaren, müvekkilin üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini, ancak davalıların, sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, sözleşme gereği işi teslim etmemiş olmalarına rağmen, gecikmenin müvekkil şirketten kaynaklandığını iddia ettiklerini, 2016 yılından itibaren, müvekkil tarafından defalarca, davalıların kendi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi için tutanak tutulduğunu, pek çok yazışma yapıldığını ancak davalı şirketlerin sorumluluklarını yerine getirmemesi neticesinde, şantiyede işlerin uzadığını, müvekkilin maliyetlerinin arttığını, müvekkilinin tespit dosyasındaki bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere yüklendiği işin %99’nu yerine getirdiğini, eksik kalan %1’lik imalatın yapılamamasının sebebinin davalıların yükümlülüklerini yerine getirmemesi olduğunu, buna rağmen müvekkil tarafından verilen teminat mektupların haksız bir şekilde nakde çevrilerek tazmin edilerek müvekkilin mağdur edildiğini belirterek, davalılarca haksız ve sözleşmeye aykırı bir şekilde nakde çevrilen Türkiye İş Bankasına ait vadesi 28/08/2019’a uzatılan 28/03/2016 tarih ve TMDZ16-33175/29122 referans nolu 500.000,00-TL bedelli, vadesi 15.08.2019’a uzatılan 28.03.2016 tarih ve TMDZ16-33188/29116 referans nolu 154.000,00-TL bedelli ve vadesi 15.10.2019’a uzatılan 28.03.2016 tarih ve TMDZ16-33182/29100 referans numaralı 150.000,00-TL bedelli üç adet teminat mektubu bedellerinin, mektupların nakde çevrildiği tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.

2.DAVALILAR VEKİLİ SAVUNMASINDA ÖZETLE;
Müvekkili şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığı taahhüdü altında yapımı devam etmekte iken, sözleşmesi ihale makamı … Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü tarafından tasfiye edilen “… İli Bahçelievler 70. Yıl Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon ve Eğitim ve Araştırma Merkezi Hastanesi ve Sağlık Meslek Lisesi Yapım İşi”nde “asansör imalat ve montajı” işleri kapsamında, davacı ile 21.03.2016 tarihli sözleşme akdedildiğini, dava konusu uyuşmazlığın temelinin, davacı tarafın sözleşme ile yüklendiği işleri eksik, kusurlu ve geç ifa etmesi ile birlikte imalatların sözleşme, proje, detay ve şartnamelere aykırı olması hususlarının oluşturduğunu, Bahçelievler Hastanesi işinde, davacı firma ile akdedilen sözleşmenin akabinde sözleşme konusu işe karşılık gelen paranın tamamının işin başında davacıya ödendiğini ve karşılığında ise teminat mektuplarının alındığını, bu mektuplar da davacının uhdesindeki işler tamamlandıkça periyodik olarak serbest bırakıldığını, sadece işin tamamlanması sonrasında serbest bırakılacak olan 500.000,00 TL bedelli mektubun uhdelerinde tutulmaya devam edildiğini, Bahçelievler işi kapsamında … 10. Noterliği 15586 yevmiye numaralı 17.08.2018 tarihli ihtarname ile davacı tarafa, işi kesin kabule getirmek üzere 1 aylık kesin süre tanındığını ancak karşı tarafın, Üsküdar 7. Noterliği 07990 yevmiye numaralı ve 14.03.2019 tarihli ihtarname ile 7 ay sonra cevap verdiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla işbu 7 aylık sürede dahi işlerini tamamlamadığını, bu nedenlerle davacıya … 10. Noterliği 04638 yevmiye numaralı 28.03.2019 tarihli ihtarname ile cevap verildiğini, işin sözleşmede 15.09.2016 tarihinde bitmesi gerekirken bitirilmediğini, bu süreçte davacı firmanın sorumsuzca yaklaşımları yüzünden ihale konusu ana işlerinin tasfiye edildiğini, asansörlerin parasının idareden peşin alındığı için teminatlarının serbest bırakılmadığını, dolayısıyla iş bitmeyince idare ile olan ilişkilerinin de zarar görerek bozulduğunu, müvekkil firmanın ihale konusu ana işe ilişkin sözleşmesinin feshedilip, 3.000.000,00 TL ve 5.000.000,00 TL olmak üzere toplamda 8.000.000,00 TL bedelli teminatlarının irat kaydedildiğini, zararın müsebbibinin davacı taraf olduğunu, sözleşme bedelinin KDV dahil 3.304.000,00 TL olmasına rağmen, davacı firmaya ödenen bedelin ise toplamda 3.440.000,00 TL olduğunu, bu durumda dahi davacı firmanın 136.000,00 TL borçlu olduğunu, ayrıca 800.000,00 TL olan bir faturayı da kesmedikleri için 144.000,00TL KDV borçlarının da olduğunu, teminat mektuplarının iadesi hususunda sözleşmede kararlaştırılan hiç bir şartın, davacı tarafça yerine getirilmediğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.

3.İDDİA, SAVUNMA VE DELİLLERİN BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ, HÜKME ESAS GEREKÇE;
Dava; Eser sözleşmesi kapsamında teminat olarak verilen ve irat kaydedilen teminat mektubu bedelinin tahsili davasıdır.

Tarafların dayandığı tüm deliller, ihale dosyası ve ekleri ile tespit dosyası getirtilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları, ihale dosyası ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporu ve taraf vekillerinin itirazlarını karşılar ek rapor aldırılmıştır.

Hükme esas alınan 12/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “Davalı yüklenici tarafından davacının SGK sicil kaydı oluşturulamadığından, davalının Sözleşmenin 16.maddesinde yazılan SGK ve aynı zamanda vergi borcu olup olmadığının dosya kapsamı itibariyle tespitinin mümkün olmadığı, dosya kapsamında yer alan delillerin incelenmesinde davacının sözleşmeden kaynaklanan asansör imalat ve montaj işinin %99′ unun tamamlandığı, %1’lik kısmının ise davalı tarafça yapılması gereken, “yerine monte edilemeyen dış çağrı butonları, yeşil etiket alınamaması, yapıya kalıcı enerji getirilememesi, davalılarca asansör kuyularının ve montaj mahallerinin tam ve eksiksiz teslim edilmediğinden bağlı işlerin yapılmamasından” kaynaklandığı, bu nedenle sözleşmenin 16.maddesinde yer alan teminat iade şartlarından olan taraflar arasında kesin kabulün yapılamadığı ancak davalı yüklenici ile dava dışı idare arasında tasfiye kabul işlemlerinin ise yapıldığı, davalı yüklenicinin davalıya ait teminatları tazminini gerektirecek dosya kapsamında, davacının yapmış olduğu iş nedeniyle zararını ispata elverişli bir delile rastlanmadığı” belirtilmiştir.

Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin “Teminatlar Ve İadesi” başlıklıklı 16. maddesinde: ”Teminat mektubu işin geçici kabul onayından ve SGK ilişkisiz belgesi getirilmesinden sonra %50’si, geri kalan da kesin kabulden sonra ve işverenin onayına müteakip bir ay içinde ödenir. İdarenin kesin hesabı onaylamasından sonra teminatların kısmen veya tamamen irat kaydedilmesine dair şartların gerçekleşmemesi halinde taşeronun Sosyal Sigortalar ve Vergi dairesine borcu olmadığına dair temiz kağıdını ibraz etmesi ve tüm işçilerine yasal haklarını ödediğini ve ibraname aldığını ispat etmesinden sonra, işverenin onayı üzerine teminatlar iade edilir. ” düzenlemesi yer alamaktadır.

SGK’nın 29/04/2022 tarihli cevabi yazısına göre; davalıların yaptığı iş ile ilgili olarak, taraflara ait iş ortaklığı veya taşeron ilişkisine ait kayıt bulunmadığı belirtilmiştir.

Dosyadaki kayıtlara göre davacı taşeron tarafından verilen teminat mektuplarından 500.000 TL bedelli olanın 06/08/2019, 150.000 TL ve 154.000 TL tutarlı olanlarında 05/08/2019 tarihinde tazmin edildiği anlaşılmıştır.

Somut olayda tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı yüklenici ile davalı iş sahibi ortaklık arasında 21.03.2016 tarihli, “… Valiliği, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı; … ili, Bahçelievler 70. Yıl Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon ve Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Sağlık Meslek Lisesi Yapım İşi Kapsamında, Asansör İmalat ve Montajı” konulu sözleşme imzalandığı, davalı iş ortaklığının, davacı tarafından teminat olarak verdiği, dava konusu 3 adet toplam bedeli 804.000,00 TL olan teminat mektuplarını nakde çevirdiği ihtilafsızdır. Davacı yüklenici, yüklendiği işi tamamlayarak teslim ettiğini, işteki gecikme ve yapılan imalatlardaki eksikliğin davalılardan kaynaklandığını, davalılar tarafından irat kaydedilen teminat mektubunun nakde çevrilmesinin haksız olduğu iddiası ile teminat mektubu bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiş, davalı yüklenici ise, davacıların işi süresinde ve eksiksiz yerine getirmediğini, iş bedelinin peşin ödendiği, teminatların iadesi şartlarının oluşmadığı savunması ile davanın reddini istemiştir. Buna göre taraflar arasında, davacı şirket ile davalıların oluşturduğu iş ortaklığı arasında imzalanan 21/03/2016 tarihli asansör imalatı ve montajı konulu sözleşme kapsamında, davacının üstlendiği imalatı yerine getirip getirmediği, eksik imalat var ise işin tamamlanamama nedeninin davacının mı yoksa davalının mı eyleminden kaynaklandığı, teminat mektuplarının nakte dönüşme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve buna dayalı olarak tazmin edilen teminat mektubu bedelinin davalılarca iadesinin gerekip gerekmediği hususlarında ihtilaf olduğu anlaşılmıştır.

Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin “Teminatlar ve İadesi” başlıklıklı 16. Maddesine göre; Teminat mektubu işin geçici kabul onayından ve SGK ilişkisiz belgesi getirilmesinden sonra %50’si, geri kalanın da kesin kabulden sonra ve işverenin onayına müteakip bir ay içinde ödeneceğinin, idarenin kesin hesabı onaylamasından sonra teminatların kısmen veya tamamen irat kaydedilmesine dair şartların gerçekleşmemesi halinde, taşeronun Sosyal Sigortalar ve Vergi dairesine borcu olmadığına dair temiz kağıdını ibraz etmesi ve tüm işçilerine yasal haklarını ödediğini ve ibraname aldığını ispat etmesinden sonra, işverenin onayı üzerine teminatlar iade edileceği düzenlenmiştir.

Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; davacı yüklenicinin, sözleşmeden kaynaklanan asansör imalat ve montaj işinin %99′ unun tamamlandığı, %1’lik kısmının ise davalı tarafça yapılması gereken “yerine monte edilemeyen dış çağrı butonları, yeşil etiket alınamaması, yapıya kalıcı enerji getirilememesi, davalılarca asansör kuyularının ve montaj mahallerinin tam ve eksiksiz teslim edilmemesi” sebeplerinden kaynaklandığı, buna göre davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiği anlaşılmıştır. Davalı tarafından işin kesin kabulün yapılmamışsa da, davalı iş sahibi/yüklenici ile dava dışı idare arasında tasfiye kabul işlemlerinin yapıldığı, davalı yüklenicilerin hakedişinden kesinti yapılmadığı, işin gecikmesi sebebi ile cezai işlem oluşturulmadığı, tasfiye kesin hesabının çıkartıldığı anlaşılmıştır.

Teminatlar taşeronun sözleşmeden ve yasal mevzuattan kaynaklanan taahhüt ve sorumluluklarını (taşeronun sosyal sigortalara, işçilere ve alacaklılarına borçları dahil) kısmen veya tamamen yerine getirmemesi, kusurlu yerine getirmesi; İşverene borçlu olması, gecikme cezası karşılığı olarak ve/veya işçilerin ve diğer şahıs ve kuruluşların taşerondan kaynaklanan sebeplerle işverene dava açması, husumet yöneltmesi halinde işverenin uğrayacağı zarar, ziyan ve ödemek zorunda kalacağı ceza ve tazminatlar ile mahrum kalacağı kar ve idarenin yapacağı kesin hesap sonucunda iş ile ilgili bölümden dolayı işverenden talepte bulunması halinde iade edilmez. Davalı yüklenicinin davacı taşerona ait teminatların tazminini gerektirecek, davacının yapmış olduğu iş nedeniyle zararını ispata elverişli bir delili dosyaya sunamamıştır. Asansör imalat ve montajı işinde iş kazası olduğunu dair iddia ya da belge bulunmamaktadır. Teminatın tazmin edilmesini gerektirecek sebep davalı tarafça ispatlanamamıştır.

Bu sebeplerle açılan dava kabul edilerek, tazmin edilen üç teminat mektubu bedeli olan 804.000 TL’nin, 304.000 TL yönünden tazmin tarihi olan 05/08/2019, 500.000 TL yönünden tazmin tarihi olan 06/08/2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.

HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye ve dosya kapsamına göre;
1-Davanın KABULÜ ile;
804.000 TL’nin, 304.000 TL yönünden tazmin tarihi olan 05/08/2019, 500.000 TL yönünden tazmin tarihi olan 06/08/2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54.921,24 TL nispi karar ve ilam harcından, dava dosyasında peşin alınan 13.767,64 TL harcın mahsubu ile kalan 41.153,60 TL harcın davalılardan müteselsilen alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 13.767,64 TL harç giderinin davalılardan müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 428,10 TL tebligat ve posta giderinin , 6.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.428,10 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5- Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 106.440 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
6-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-HMK 333. Maddesi gereğince mahkemece yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine,

Dair, davacı ve davalı Seç Yapı vekillerinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Üye …
(E-imzalıdır)
Katip …
(E-imzalıdır)