Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/38 E. 2021/28 K. 18.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2020/38 Esas
KARAR NO : 2021/28

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 14/10/2019
KARAR TARİHİ : 18/01/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle: … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibi başlatıldığını, bu senette adı geçen … ve … ile alışverişinin olmadığını, kendilerine borçlu olmadığını, söz konusu senedin avukat olan davalı … ile arasındaki vekalet ilişkisine istinaden düzenlendiğini, davalı avukatın Ankara (…) … Hukuk Mahkemesinin …. karar sayılı şufa davasında kendisini temsil ettiğini, aralarında düzenlenen protokol gereği 11.000,00 TL vekalet ücretine anlaştıklarını ve söz konusu senedin bu amaçla düzenlendiğini, senedin üzerindeki rakamda da tahrifat yapıldığını, bedel kısmı ile oynandığını, … isminin sonradan eklendiğini, nakten yazısı ile vade ve düzenleme tarihinin de sonradan yazıldığını, senedin takibe koyulması nedeniyle 22.304,95 TL ödendiğini beyanla söz konusu tutarın istirdatı talep edilmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle: Davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaların gerçek dışı olduğunu, söz konusu senedin …’dan alınan 18.000,00 TL borç karşılığı düzenlendiğini ve bu kişi tarafından da senedin …’ye verildiğini, kendisine vekalet karşılığı bononun verilmediğini beyanla davanın reddi ile %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle: Bononun verilen borç para karşılığı düzenlendiğini beyanla davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalı … 11/01/2021 tarihli dilekçesi ile Av. …’u azlettiğini, kendi adına verilen cevap dilekçesini kabul etmediğini ve suç duyurusunda bulunduğunu bildirmiştir.
Davanın konusu; … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takibe konulan keşidecisi davacı …, Lehtarı … ve Hamili davalı … olan bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve ödeme tutarının istirdatından ibarettir.
Davanın konusunu davacının tasnifi belirler, davacı söz konusu senedin vekalet ilişkisi çerçevesinde düzenlendiğini iddia ederek elde ki davayı açmıştır. Bu davada öncelikle senedin vekalet ilişkisi çerçevesi kapsamında düzenlenip düzenlenmediği hususu karara bağlanmalı ve sonrasında 6502 sayılı yasanın 4/5. Maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmalıdır.
Davacı taraf söz konusu bononun, bono üstünde ismi bulunmayan davalı avukat ….’a düzenlenen protokol kapsamında vekalet ücreti karşılığında verildiğini iddia ederek iş bu davayı açmıştır. Davalı avukatın davacıyı Ankara (…) … Hukuk Mahkemesinin 2013/929 esas 2015/207 karar sayılı şufa davasında temsil ettiği hususları da tartışmasızdır. Her şeyden önce mahkemenin görevi belirlenmelidir.
Ticari senetler TTK’da düzenlendiği için senede dayalı olarak açılan davaların TTK 4. Madde kapsamında ticari dava olduğu ve TTK 5. Madde kapsamında görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu savunabilecek ise de 6502 sayılı Tüketici yasasının düzenlediği hususlardan doğan davaların yani taraflardan birinin tüketici olması halinde açılan davanın mutlak ticari dava olması halinde dahi Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. 6502 sayılı Tüketici Yasasının 73. Maddesinde tüketici işlemleri ile ilgili davalarda görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Aynı yasanın 3/L maddesinde tüketici işlemi tanımı yapılmış ve taraflardan birinin tüketici olduğu her türlü sözleşme kapsam dahiline alınmıştır. 6502 sayılı yasanın 83/2. Maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması bu işlemin tüketici işlemi sayılmasının bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez düzenlemesi getirilmiştir. Söz konusu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı taraf senedin vekalet ilişkisi çerçevesinde düzenlendiğini iddia etmekte olup vekalet ilişkisinden doğan uyuşmazlıklar 6502 sayılı yasanın 3/L maddesi gereği tüketici işlemi kapsamında olup aynı yasanın 73. Maddesi gereği uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemesi görevlidir. (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2018/1017 esas, 2018/1839 karar sayılı ilamında da benzer bir uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmiştir.)
Yukarıdaki tüm değerlendirmeler gözetildiğinde mahkememizin değil Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
Görevli mahkeme Ankara Tüketici Mahkemesi olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı noksanlığından davanın HMK 114. ve 115. maddesi gereğince usulden reddine,
HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek görevli mahkemeye gönderilmesine,
Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/01/2021

Katip …

Hakim …

Bu belge 5070 sayılı yasa hükümlerine göre Elektronik olarak imzalanmıştır.