Emsal Mahkeme Kararı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/322 E. 2022/113 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA
6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2020/322 Esas
KARAR NO : 2022/113

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/01/2020
KARAR TARİHİ : 08/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … ile davacı … Grup Elektrik Enerjisi Toptan Satışı A.Ş. arasında Elektrik Satış Sözleşmesinin akdelidiğini, cari hesap ekstresinde ve faturalarda… ismi yer alsa da adrese ilişkin sözleşme görüleceği üzere abonman sözleşmesinin davalı adına yapıldığını, faturalardaki, sözleşmelerdeki ve fiilen elektriği kullanan adresin aynı olduğunun sundukları belgeler doğrultusunda açık olduğunu, abonenin … olduğunu, … adresinde bulunan … Can Gıda Un ve Unlu Mamulleri San. Ltd.Şti isimli 635290 abone numarası ile sağlanan hizmete ilişkin elektrik dağıtım bedelinin borçlu … tarafından ödenmediğini ve muaccel olan 461,71 TL asıl alacak tutarı ile 77,76 TL faiz tutarı toplamı olan 539,47 TL alacak tutarı için Ankara …. İcra Dairesi’nde 2018/13809 Esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun 07/03/2019 tarihli itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, dava şartı arabuluculuk süreci sonunda davalı ile anlaşma yapılamadığından borçlunun Ankara … Müdürlüğü’nün 2018/13809 E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline ve icra takibinin devamının ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikten davalıdan tahsini dava ve talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan bu davayı kabul etmediğini, eldeki dava ile ilgili olarak zamanaşımı , hak düşürücü süre, görev, yetki, sıfat ve husumet yönünden ayrı ayrı itiraz ettiğini, davacı firmaya borcunun olmadığını, borca ve faize , imzaya itiraz ettiklerini, itirazın iptali davalarının görülebilmesi için güncel bir icra takibinin olması gerektiğinin dava şartı olduğunu, takibin 2018 tarihinde açıldığını, bu takibe de itiraz ettiğini, bu nedenle itiraz üzerinden 1 yıl geçmiş olmakla ortada geçerli bir icra takip doyası olmadığını, davanın reddini karar verilmesini talep ettiğini görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava; elektrik tüketimi nedeniyle dönemsel tahakkuk ettirilen ve ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili amacıyla davalı abone aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Ankara 16. Asliye hukuk Mahkemesinin 2020/6 Esas 2020/2 Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya Mahkememize tevzii olmuştur.
Ankara … Müdürlüğünün 2018/13809 esas sayılı dosyasının celbi sağlanmış olup takip dosyası fiziken dosyamız arasına alınmıştır. Takip dosyasının incelenmesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine başlatılan takibin, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine durdurulduğu görülmüştür.
Davaya konu faturaya dayanak sözleşmeye ilişkin adreste kimin faaliyet gösterdiğine ilişkin Düzce İl Emniyet Müdürlüğü’ ne yazılan cevabı yazıda, işleteninin davalı … olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Dosyanın konusunda uzman elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmalarını karşılar, mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktaları ile sınırlı olmak üzere var ise takip tarihi itibariyle davacı alacağının tespitinin yapılması istenilmiş gelen bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
29/09/2021 tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Davacının Ankara … Dairesinde başlattığı takip tarihine kadar 461,71 TL asıl alacak 7.88-‘TL yasal faiz olmak üzere toplam 469,59 TL olduğu, takip sonrası alacağın falz oranı ve miktarının mahkemenin takdirinde olduğu, görüş ve kanaatine varılmıştır.
2004 sayılı İİK 67. Maddesinde; takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği, bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlunun; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklının; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edileceği hüküm altına alınmıştır. Borçlunun 07/03/2019 tarihli takip dosyasındaki itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin bilgi/belge olmadığı görüldüğünden, tebliğden itibaren yasal bir yıllık süre geçmeden, iş bu davanın süresinde açıldığı görülmüştür.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun istikrar kazanmış uygulamasına göre, abonelik iptal ettirilmedikçe, o abonelik üzerinden tüketilen su, elektrik ve doğalgaz gibi abonelik bedellerinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumludur. Nitekim, aynı ilkeler HGK’nın 27.04.2011 tarih ve 2011/19-104 E.-239 K.sayılı ilamında da benimsenmiştir.
Taraflar tacir olduğundan davalının görev itirazına itibar edilmemiştir.
TBK’ nın 89. Maddesi uyarınca davalının yetki itirazına itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili ödenmeyen fatura bedellerine ilişkin davalı/borçluya karşı başlatılan icra takibine ilişkin itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talep etmiştir. Sunulan bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatiyle söz konusu rapor hükme esas alınmıştır.
Somut olayda her ne kadar davacı sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmiş ise de, dosyadaki bilgi ve belgelerin tetkikinden, sözleşmeye konu … Ekmek Fırınının işleticisinin davalı olduğu, davacı tarafından sunulan önceki dönemlere ait faturalara ilişkin ödeme dekontlarında müşteri adının … olduğu, abone adının… olduğu görülse de, ilgili taşınmaz maliki… ile fiili kullanıcı olan davalının ödenmeyen borçtan müteselsilen sorumlu bulunduğu, kolluk cevabında da ilgili iş yerinin davalı tarafından işletildiği, davalının davaya konu abonelik sözleşmesinden kaynaklı sorumluluğunun bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle
Davanın KABULÜ ile ;
1-Davalının Ankara … Müdürlüğü’nün 2018/13809 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynı şartlarla devamına,
2-Hükmolunan 539,47-TL’nin %20’si olan 107,90-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 80,70-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 54,40-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 26,30-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (Madde-13) göre hesaplanan 539,47-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 54,40-TL Peşin/nisbi Harcı, 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 95,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 954,30TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda dava konusu miktarı itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 08/02/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza